'Em' Teyzeme Ziyaret

Canım her zaman ki sıkılmıştı. Zaten sıkılmasa bilin ki bende bir terslik var. Hemen ahırlara koştum . Fırtınayı kaptığım gibi uçuşa geçtik. Nereye gittiğimizi bilmiyordum. Havada rastgele dolaşıyordum. Aşağıdan evler , ağaçlar nehir falan geçmiyordu tabii ki. Akıllı olun Amerikada yaşıyoruz! New York'a girmeden hemen önce yolun kenarında küçük bir dükkan gördüm. Sanırım burası bahçe cüceleri satıyordu. Fırtınayı oraya indirdim. Etrafta bir sürü küçük heykelcik vardı. Sanki bir ara bir satir gördüm. Dükkanın tabelasına baktım ''Em Teyze'nin Bahçe Cüceleri Mağzası''. Acaba Em Teyze nereliydi. Garip bir isimdi doğrusu. İçeri girdim. Güneş gözlüklü orta yaşlı bir kadın kasanın arkasında oturuyordu. Başında Sarı bir bere vardı.


-Merhaba siz Em Teyze misiniz?


Kadın başını kaldırıp bana baktı. Sanırım çünkü gözlerini göremiyordum.

-Evet tatlım. Ne istemiştin?

Kadının sesi biraz fazla sevecendi, biraz fazla.

-Aslında ben sadece burdan geçiyordum. Gerçekten çok güzel heykeller yapmışsınız.

-Teşekkür ederim hayatım aslında yeni bir tane yapmak istiyorum.

Vay canına. İzleyebilir miyim?

Aslında seni heykelim olarak planlıyordum.

Kadının eli gözlüğüne gitti. İşte o an gerçeği anladım o Medussa'nın ta kendisiydi. Arkamı dödüğüm gibi hemen koşmaya başladım. Sanki biraz hızlıydı. Gerçekten hızlıydı. Anında Kendimi dışarıda bulmuştum. Medussa arkadan bağırınıyordu.

-Gel buraya seni işe yaramaz melez!

Kapı açıldı ve Medussa dışarı fırladı. Eon'u kınından çektim. Arkam ona dönük olarak savaşmak zorundaydım. Arkamdan atladığını hissettim. Yan taraf doğru koştum. Yine bir gariplik vardı. Ço hızlı bir biçimde yan tarafa koşmuştum. 02 salisede falan sanırım. O anda anladım işte çok hızlı koşabiliyordum. Ama gerçekten çok hızlı. Medussa hızını alamayıp yere çakılmıştı. Ayağa kalkamadan hemen yanına koştum. Yani hemen 0.1 salisede falan. Eon'u boğazına dayadım ve konuştum:

-Sakın kıpırdama teyze.

Boğazını keserek kafasını aldım. Bedeni hemen buharlaştı. Yeni güçlerimide çok sevmiştim. İçerden bir bez bulup kafayı oa sardım . Fırtına'nın yanına koşup, buradak ayrıldım.