Long Island''da küçük bir gezintiye çıkmaya karar vermiştim. Etrafa şöyle bir bakındım. Kumsal boş gibiydi. Issız kumlarda düşünceli düşünceli yürüyordum. Birden arkamdan zayıf bir adamın sesi geldi.
Nasılsın Luke? Görüşmeyeli uzun zaman oldu deği mi?
Arkamı döndüm babam orada durmuş bana bakıyordu. Gözlerinde şefkat vardı. Beni özlemişti sanki.
İyiyim baba, teşekkür ederim. Sen neler yapıyorsun?
Biraz somurttu sanki.
Ne olacak işte Zeus'un ayak işlerini yapıyorum. Ama bir şey bilmezse hemen derleniyor.
Beraber güldük. Sonra hiç beklemediğim şekilde bana sarıldı. Biraz ani olmuştu sanki.
Görüşürüz Luke. Ben meşgul bir adamım.
Görüşürüz, baba.
Gülümsedi ve anında ortadan kayboldu. rkasında sadece hafif bir rüzgar ve beni bırktı.