Olimpos Rpg Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi. |
|
| Her Şey Silah Mahzenimiz İçin | |
|
+2Calvin Drake Westin Troy Woodville 6 posters | Yazar | Mesaj |
---|
Troy Woodville Athena'nın Çocuğu
Mesaj Sayısı : 53 Kayıt tarihi : 25/10/10
| Konu: Her Şey Silah Mahzenimiz İçin Salı Ara. 28, 2010 5:57 am | |
| Eveeet, takım tamam olduğuna göre artık yola çıkmak için hazırlanabilirdik. Herkes kulübesinin yolunu tuttu ve hazırlanmaya gitti. Aslında sıradan bir yolculuk olacaktı. Tehlikeli bir şeyler olacağını sanmıyordum. Ama yoook, olmaz, Lucy bütün silahlarını donanmalıydı. Yani size şu kadarını söyleyeyim, halihazırda bir savaş çıksa ve asker aransa Lucy ordunun başında olurdu. Yine bir çanta doldurdu ve en son da asıl götürmemiz gereken silah çizimlerini götürdü. Bunları, zamanı olursa Hephaistos'tan fikir almak için götürüyordu. Hani biraz daha abartsak Hephaistos Kulübesi'nden daha fazla silah işiyle uğraşıyor olacaktık. Çantaya her ihtimale karşı biraz ambrossia ve nektar koydum. Lucy biraz telaşlı görünüyordu. Çünkü bu çok uzun bir yolculuk olmayacaktı. Asıl düşündüğü şey çizimlerinin hepsini Hephaistos'a gösterebilmekti. Ve ben hazırdım. Her zamanki Lucy'yi beklemeye başladım. İnsanların yaşamında erkekler hep kadınlardan önce hazırlanmış olurlardı. Bizim durumumuzda da göreve gideceğimiz zaman hep aynı şey oluyordu. Lucy "Tamam, hazır sayılırım." dedi yine aklımı okuyarak. 'Sayılırım' mı dedi? Daha sayılamak aşamasında olduğumuza göre yeni bir konu açabilirdim. "Ee, sence nasıl bir görev olacak? Yani basit mi, zor mu, uğraştıran türden mi?" "Sanmıyorum, sonuçta sadece bir araba götüreceğiz ne kadar karışık ya da zor ya da uğraştırabilir ki? Bir dakika... Eğer arabayı ben sürersem gerçekten uğraştıran türden olabilir." dedi ve ikimiz de güldük. İkimiz de hazırdık. Kulübeden çıktık ve sözleştiğimiz gibi Thalia'nın Ağacı'nın yanına doğru yürüdük. Orada Calvin'i heyecanla beklerken bulduk. | |
| | | Calvin Drake Westin Hades'in Çocuğu
Mesaj Sayısı : 233 Kayıt tarihi : 06/12/10
| Konu: Geri: Her Şey Silah Mahzenimiz İçin Cuma Ara. 31, 2010 12:54 pm | |
| Alacağım hiçbir eşya yoktu. Çünkü arkadaşlarım kesinlikle benim yerime gereken eşyaları alacaktı. Kulübeme gittim ve şöyle bir ne alabilirim diye bakındım. Gözüm masanın üzerinde duran abur cubura takıldı. Masanın yanına gittim ve bir çantaya hepsini koydum. İşte benim alacaklarım bu kadardı. Kulübemden çıktım ve Thalia ağacına doğru yürümeye başladım. Büyük ihtimalle oraya ilk varan ben olacaktım. Güneş arabasını çok merak ediyordum. Bildiğim kadarıyla hem çok rahattı hem de istediği şeye dönüşebiliyordu. Bu arabayı sürmeyide çok istiyordum. Yolumuz kısa sayılmazdı. Herhalde benim azıcık da olsa sürmeme izin verirlerdi. Thalia ağacına vardım. Tam tahmin ettiğim gibi daha kimse gelmemişti. Çantamı yere koydum ve arkadaşlarımı beklemeye başladım. Kısa bir süre sonra Troy ve Lucy'yi uzakta gördüm. Hızlı adımlarla buraya doğru geliyorlardı. Yanıma vardıklarında Lucy, "Kimse gelmedi mi?" diye sordu. Çok büyük ihtimalle kendisinin çok oyalandığını düşünüyor ve diğerlerinin hala nasıl gelmediğine şaşırıyordu. Yani elindeki çantaya bakılırsa böyle düşünüyor olmalıydı. "Gelmediler ama birazdan burada olurlar." dedim. Troy bıkkın bir ifadeyle bana bakıyordu. Tabii o da Lucy'i çok beklemiş olmalıydı. Bu erkeklerin hali ne olacak! | |
| | | Tiffany Trully Apollon'un Çocuğu
Mesaj Sayısı : 1885 Kayıt tarihi : 11/10/10
| Konu: Geri: Her Şey Silah Mahzenimiz İçin C.tesi Ocak 01, 2011 6:53 am | |
| Sonunda babamın arabasını sürebilecektim. Bu benim için çok önemliydi. Dolayısıylada çok heyecanlıydım. Ardaşlarımda benimle beraber olacaktı. Yani bugün çok eğlenecektik. Hazırlanmak için kulübelere dağıldığımızda kafamda neleri alacağımı tasarlıyordum. Kulübeme vardığımda odama gittim ve elime sarı bir kol çantası aldım. Hemen içini doldurmaya başladım. Gereken her şeyi koyuyordum. Çantam hazır olduğunda koluma taktım ve kapıya doğru yürüdüm ama o kadar hızlıydım ki ayağım takılır gibi oldu ve az kalsın yere düşüyordum. Oh, ucuz kurtulmuştum. Bu gidişle heyecanım yüzünden bir yerlerimi kıracaktım. Çok geç kaldığımı bildiğim için burada vakit kaybedecek zamanım yoktu. Dışarı çıktım ve Thalia ağacına doğru yürümeye başladım. Kısa bir süre geçmeden kampın çıkışına varmıştım. Troy, Lucy ve Calvin orada durmuş sohbet ediyorladı. Hemen yanlarına gittim ve "Selam!" dedim. Troy güldü ve "Bakıyorum çok heyecanlısın." dedi. "Heyecandan ölüyorum." dedim. Hepimiz gülmeye başladık. | |
| | | Elena Martin Hephaistos'un Çocuğu
Mesaj Sayısı : 445 Kayıt tarihi : 21/11/10
| Konu: Geri: Her Şey Silah Mahzenimiz İçin C.tesi Ocak 01, 2011 11:19 am | |
| Çok geç kalmıştım çok! Her şeyim hazır olduğunda acelece kulübemden çıktım ve Thalia ağacına doğru hızlı adımlarla yürümeye başladım. Çok kısa bir süre sonra kampın çıkışına varmıştım. Herkes beni bekliyordu. Eksik olan bir tek bendim. Koşar adımlarla yanlarına gitiim ve "Beklettiğim için çok özür dilerim." dedim. Arkadaşlarımın hepsi bana anlayışla bakıyordu. Calvin, "Önemli değil." dedi. Hepsine içtenlikle gülümsedim ve "Herkes hazır olduğuna göre gidelim mi?" diye sordum. Herkes tek tek onayladıktan sona Tiff "Beni takip edin." dedi. Azıcık yürüdükten sonra bir motosikletin yanına vardık. Bu motosiklet Güneş Arabası'ydı. Tiff, Güneş Arabası'nı motosikletten normal haline döndürdü. Bu manzara gerçekten nefes kesiciydi. Bu araba, böyle bir arabam olsun, kırk yıl borcum olsun türündendi. Özellikle bu arabaya Calvin ve Troy hayran kalmıştı. Calvin "Hayatım da gördüğüm en güzel araba." dedi. Lucy hiçbir yorum yapma gereği duymadan büyülenmiş bir biçimde arabaya bindi. Tiff, "Herhalde, sonuçta bu babamın arabası." dedi ve o da Güneş Arabası'na bindi. Hemen arkasından ben, Troy ve Calvin de bindik. | |
| | | Claire Angel Deeply Afrodit'in Çocuğu/Kulübe Lideri/Büyü Teknikleri Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 3332 Kayıt tarihi : 31/10/10
| Konu: Geri: Her Şey Silah Mahzenimiz İçin Ptsi Ocak 03, 2011 5:12 am | |
| Thalia ağacında boşboş dolaşıyordum. İyiki de dolaşıyormuşum. Lucy ile Tiff'i gördüm. Birşeyler yaparız diye yanlarına doğru ilerlerken bir arabada olduklarını farkettim. Bu araba güneş arabasıydı. İnanamıyorum bu kadar muhteşem bir araba olabilirmiydi ya. Bir an durdum. Peki neden beni çağırmamışlardı? Bensiz hiç güneş arabasına binilirmiydi? Hemen koşar adımlarla yanlarına gittim. Beni görünce herkes şaşırdı ve konuşmamı bekledi. Ben ise o sırada güneş arabasının parlaklığına tutulmuştum. Bir süre sonra kendime gelip " Selam " dedim.
" Hayırdır? Güneş arabasına biniliyor ve ben çağrılmıyorum öylemi? "
Tribimi çok güzel atıyordum. Lucy'le Tiff arabanın içinde olduğu için kıvırtamazlardı. Gülümseyerek istediğim cevabı bekledim.
" Biz seni aslında çağıracaktıkta kulübende bulamadık. Hadi atla sende gel. "
Troy'un yalan söylediği her halinden belli oluyordu. Ya da ben çok çabuk anlıyordum. Ama daha fazla uzatmadan arabaya binmem gerkiyordu. " Ben sürebilirmiyim? " diyerek atladım. Şimdilik sürmeme izin vermiyeceklerimi biliyordum ama şansımı denemek istedim. Lucy gülerek;
" Senin eşyaların var mı? Biz aldıkta geldik eşyalarımızı. "
" Benim eşyalarım zaten herzaman yanımdadır. Bir bakayım. Hımm. Makyaj çantam burda. Gidebiliriz. "
Hepimiz kahkaha attık. Calvin de arabaya binince hazırdık. | |
| | | Lucianna Fackrell Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Mesaj Sayısı : 4356 Kayıt tarihi : 22/08/10
| Konu: Geri: Her Şey Silah Mahzenimiz İçin Ptsi Ocak 03, 2011 9:39 am | |
| Claire'in de gelmesiyle Troy ve ben ilk davetsiz misafirler olduğumuz için ortama çok iyi sayılacak şekilde adapte olmuştuk, Afrodit kızının gelme isteğini de Tiff daha bir cevap veremeden kardeşim onaylamıştı. Claire için dünyanın makyaj yapmaktan ibaret olduğunu düşünerek kopuşa geçmişken, Tiffany'nin derin bir nefes alarak sürücü koltuğuna geçtiğini gördüm. Alışılmış bir şekilde zihnine acı göndererek Calvin'e Tiffany'nin yanından kalkıp arkaya geçmesini işaret ettim ve onun boşalttığı yere hemen ben çöktüm. Hestia oğlu elinde minik bir ateş topu oluşturup bana tehditkar bir şekilde bakmaya öylesine dalmıştı ki, çantamdan bir pet şişe çıkarıp kapağını açtığımı, onu suratına yiyene kadar fark edemedi. Gruptaki herkesin gözlerinden, gülmekten yaşlar gelmişti, sadece Claire Calvin ile aynı durumu paylaşıyordu çünkü onun da saçlarına su sıçramıştı ve bu bir Afrodit kızı için dünyanın sonuyla eş değer bir durumdu. Ortamdaki gerginlik artmadan Tiff olaya el koydu ve ısıtma gücünü kullanarak Afrodit kızının sorununu halletti. Calvin'e yardımcı olmasına gerek yoktu çünkü o, 5 saniye içerisinde kendini kurutmuş ve pis bakışlarını tekrar bana odaklamıştı.
İçerisi kesinlikle içinde bulunduğumuz yılın arabalarından iki kat daha lüks olan Güneş Arabası şimdi dışarıdan bakıldığında bir minibüs şeklindeydi çünkü içine tıkışan 6 kahramanı motorsiklet olarak ağırlaması tanrılar camiasında bile olağan değildi. Çantamdan matrix tarzı güneş gözlüklerimi çıkarıp taktım, sonra elime bir kurşun kalem alarak Tanrı Hephaistos'a göstereceğim çalışmalarda bir hata olup olmadığını kontrol etmeye başladım. Tiff 5 dakikaya yakın uğraş verdikten sonra pes ederek sinirle nefes aldı ve "Bu şeyi çalıştıramıyorum." dedi. Benimle aynı zamanda Elena da sürücü koltuğuna yanaştı ve birlikte sadece direksiyonu bulunan minibüsü incelemeye koyulduk. Ehliyetimi içinde bulunduğumuz senenin başlarında almıştım ve şu ana kadar sürdüğüm arabaların hepsi, normal olmuştu. Bu ise bir tanrıya aitti ve her saniye kendi ekseni etrafında dönüp durmadığı için dua bile edebileceğimiz kadar çılgın biriydi Apollon. Elena sıkıntıyla Tiff'inkine benzer bir ses çıkardıktan sonra "Pes ediyorum." diyerek geçip yerine oturdu. Tiff de sağ eliyle çenesinde ritim tutmaya başlamıştı. Gözlüklerimi burnumun ucuna kadar indirerek ona tepeden bir bakış attım ve "Sadece çalışmasını söylemeyi dene." diye öğüt verdim. Emindim ki Tanrı Apollon'un kullandığı zamanlarda araba gerçek dünyadakilere daha yakın durumdaydı ama şimdi, acemi bir şoför olan kızını düşündüğü için arabasını otomatik kullanıma ayarlamış olmalıydı. Arkama yaslanarak projelerimi incelemeye geri döndüm çünkü benim için 'işte Athena kulübesinin farkı' bakışını Troy gayet güzel bir şekilde atmıştı.
| |
| | | | Her Şey Silah Mahzenimiz İçin | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|