Olimpos Rpg Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi. |
|
| 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) | |
|
+4Lucianna Fackrell Stella Fabiano Robert Harris Athena 8 posters | Yazar | Mesaj |
---|
Athena Admin/Tanrıça/Kamp Müdiresi
Mesaj Sayısı : 5210 Kayıt tarihi : 16/08/10
| Konu: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) C.tesi Ağus. 28, 2010 3:26 am | |
| Taraf belirleme başlığında, yer alacak her kulübe takımını belirlesin ve takımlarını temsil edecek başkanları seçsin. MAVİ takımın ve KIRMIZI takımın yarışmacı listelerini, buraya biri düzgünce yazsın.
Yarışma 7 Eylül 2010 Salı günü öğlen yapılacaktır, tüm katılımcılar *özellikle anlatıcılar* o saatte online olmaya çalışsın.
Neden salı? çünkü önümüzdeki cumartesi çok fazla kişi online olamayacağını belirtti. Yarışmacılar belli olunca, her takım kendi içinden iki anlatıcı seçsin, rp'yi toplamda 4 kişinin ağzından dinleyeceğiz. Her anlatıcının numarası olacak ve sırası geldiğinde kendi yazısını yazabilecek.
Fazla karmaşa olmaması için max. 50 postta bitireceğiz. Sorularınız için bu başlığı kirletmeyin, 'genel' kategorisine gidin.
Admininiz ve Tanrıçanız olarak, İYİ OLAN KAZANSIN diyorum! | |
| | | Robert Harris Hades'in Çocuğu/Kulübe Lideri/Canavarlara Karşı Korunma Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 1602 Kayıt tarihi : 16/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Ptsi Ağus. 30, 2010 1:30 am | |
| Kırmızı takımın anlatıcılarından biri olmak istiyorum. | |
| | | Stella Fabiano Hades'in Çocuğu
Mesaj Sayısı : 915 Kayıt tarihi : 20/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Ptsi Ağus. 30, 2010 1:33 am | |
| Bende kırmızı takımın anlatıcısı olmak istiyorum | |
| | | Lucianna Fackrell Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Mesaj Sayısı : 4356 Kayıt tarihi : 22/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Ptsi Ağus. 30, 2010 2:05 am | |
| Ben de mavi takımın anlatıcılarından biri olmak istiyorum. | |
| | | Jennifer Amy Carter Zeus'un Çocuğu
Mesaj Sayısı : 242 Kayıt tarihi : 16/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Ptsi Ağus. 30, 2010 2:21 am | |
| Bende mavi takımın anlatıcılarından olmak istiyorum | |
| | | Cristina Black Apollon'un Çocuğu
Mesaj Sayısı : 830 Kayıt tarihi : 26/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Ptsi Ağus. 30, 2010 2:48 am | |
| Ben kırmızı takımın yedeği olabilirim | |
| | | Athena Admin/Tanrıça/Kamp Müdiresi
Mesaj Sayısı : 5210 Kayıt tarihi : 16/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Ptsi Eyl. 06, 2010 8:00 pm | |
| İşte takımlar: MAVİ TAKIM (5 kişi) Zeus kulübesi (Jennifer) Poseidon kulübesi (Rosamarie) Athena kulübesi (Lucianna, Anna, Diana) KIRMIZI TAKIM (12 kişi) Hades kulübesi (Stella, Robert, Hector) Apollon kulübesi (Ange, Cristina, Edward) Ares kulübesi (Hermia,Steward) Artemis kulübesi (Satellite) Hephaistos kulübesi (Alexander) Afrodit kulübesi (Selly, Annalynne) Çok dengeli bir dağılım olmuş melezler, tebrik ederim cidden Anlatıcılar:Kırmızı takım*anlatıcı 1- Stella Nicole FabianoMavi takım*anlatıcı 2- Jennifer Amy ParkerKırmızı takım*anlatıcı 3- Robert HarrisMavi takım*anlatıcı 4- Lucianna FackrellKırmızı takım yedek- Cristina BlackMavi takım yedek- Rosamarie SeaÖnemli bir duyuru:Yarışın saatini biraz erteliyoruz, akşam saatlerinde yapacağız, bilgilerinize.Ve önemli bir not:Unutmayın, özel silahlarınıza ve sihirli eşyalarınıza el koydum. | |
| | | Stella Fabiano Hades'in Çocuğu
Mesaj Sayısı : 915 Kayıt tarihi : 20/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Salı Eyl. 07, 2010 9:57 am | |
| İlk bayrak kapmaca yarışını kazanmış olmamız ikincisi içinde kesin bir galibiyet aldığımızı göstermiyordu. Derin bir nefes alarak grup arkadaşlarıma baktım. 12 kişiydik, yenilmemize olanak yokmuş gibi görünüyordu ama Lucy gibi strateji uzmanı olan bir melezin karşısında korkmadan edemiyordum.
Tanrıça Athena'nın sesini duyduğumuzda yerimden sıçradım. Sanırım hala bir umut vardı. Özellikle de grup arkadaşlarımın sonsuz güvenleri bana güç veriyordu.
"Hazırsanız başlayın. Temiz ve dürüst bir oyun göstermenizi istiyorum. Tüm sihirli eşyalarınıza el konulmuştur, oyuna gizlice sihirli alet sokmaya çalışan melezin kulübesi oyundan çıkartılacaktır. Bayrak kapmaca başlasın!"
Yanımda bekleyen Lucy'ye gülümsedim.
"İyi olan kazansın mı?"
"O zaman biz kazanacağız" dedi Lucy. Bana nasıl gaz vermesi gerektiğini iyi biliyor bu kız. Ama yarışı hırsıma kapılarak kaybetmeyecektim.
"Rüyanda görürsün"
| |
| | | Jennifer Amy Carter Zeus'un Çocuğu
Mesaj Sayısı : 242 Kayıt tarihi : 16/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Salı Eyl. 07, 2010 10:11 am | |
| Yarış başladığında stratejimize göre Anna ve Diana'yı bayrağımızın başına gönderip ormanın içlerine daldık. Beklenmedik ve büyük ihtimalle Stell'i bir kez daha depresyona sokacak bir planımız vardı, bizi yenmeleri olanaksızdı.
"Stell gölge yolculuğu ile bayrağımızın yanına gitmez mi? Orada sadece iki kişi var, pusuya düşebiliriz" dedim. Lucy gülümsedi.
"Ben Stell'i tanıyorum, beni tuzağa düşürmeden bayrağı almaya gitmez" dedi. Belki Lucy haklı olabilirdi ama bir konu da yanılıyordu. Onların grubu 12 kişiydi. Lucy'yi alt etmek için Stell buraya gelse bile grubun kalanı bayrağa saldırabilirdi. Lucy aklımı okuyunca bir an durakladı. Sanki bu detayı atlamıştı.
"Ne yapacağız?" diye sordum. Lucy derin bir nefes aldı ve:
"Devam edeceğiz" dedi. | |
| | | Robert Harris Hades'in Çocuğu/Kulübe Lideri/Canavarlara Karşı Korunma Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 1602 Kayıt tarihi : 16/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Salı Eyl. 07, 2010 10:28 am | |
| Mavi takımın yerlerini almaya başladıklarından emin olmamın ardından, takım arkadaşlarıma dönüp emirler yağdırmaya başladım. "Satellite, Alexander ve Selly, siz bayrağımızı koruyacaksınız. Annalynne ve Steward, sizin göreviniz karşı takımın bayrak sahasını gözetlemek, bir açıklarını bulduğunuz zaman vakit kaybetmeden harekete geçin. Ange ve Crist, siz hünerli ok atan ellerinizle ormanda Rose ve Jenny'nin peşine düşün. Stell, Hector ve Edward, siz benimle birlikte Lucy'yi alt etmeye uğraşacak gruptasınız." Herkes beni onaylayarak yerlerini almaya koyuldu. Bu planın üzerinden defalarca geçmiş, hatta işi ilerletip provasını bile yapmıştık. Stell ile birbirimize hızlı bir bakış attık, itiraf etmek gerekirse Lucy'den çok tırsıyorduk. Hızlı adımlarla ormanda ilerlemeye başladık. Takımımızın borusunu öttüğünü duyduk, yarışmacılarımızdan biri şimdiden esir alınmıştı anlaşılan! Lucy'nin nerede olduğunu bilmiyordum ama, tüm takımı zihin gücü sayesinde o yönetiyordu ve eğer liderlerini ele geçirebilirsek, mavi takım karşımızda bir hiçe dönecekti. Hades oğluna yakışır bir kahkaha atarak, gölgeleri hissetme gücüne güvenen kardeşimi takibe devam ettim. | |
| | | Lucianna Fackrell Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Mesaj Sayısı : 4356 Kayıt tarihi : 22/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Salı Eyl. 07, 2010 10:35 am | |
| Herşey tahmin ettiğim gibi gidiyordu. Zaten kırmızı takımın izleyeceği stratejiye, düşüncelerinden günler önce ulaşmıştım. Sırıttım. Aynı zamanda hem yarışı kazanmak, hem de en iyi dostum ve kampta en sinir olduğum arkadaşımı sinir etmek çok zevkli olacaktı. İzleyeceğim yolu asla tahmin edemeyeceklerdi. Anna ve Diana, planımızı açık etmediği sürece, diğerlerinin işi çok zordu. Jenny, ormandaki melezleri tek tek etkisiz hale getirme işini almıştı. Rose, bu haftanın sürpriziydi ve kazanmamızı sağlayacak biletti. Ben? Sadece biraz eğlenecektim. Tanrıça Athena silahlarımızı almıştı ama bana pek etki etmemişti, zaten bu yarışta ok kullanmayı planlıyordum. Atışlarımı bir Apollon çocuğu kadar iyi isabet ettiremeyebilirdim ama, bende de iş vardı. Kırmızı takımın borusu öttüğünde anladım ki, Jenny çalışmalara başlamıştı. Şimdi sıra bendeydi. Hızla Stell'lerin grubun arkasından geçerken Edward'ın sırtına bir ok isabet ettirdim. Onlar daha bunu kimin yaptığını anlayamadan ormanın içine süzülüp gözden kayboldum. İşte, oyalamak amaçlı uygulayacağımız ilk taktik buydu: karşı takımın sayı üstünlüğünü kırıp, stratejilerini zayıflatacaktık. | |
| | | Stella Fabiano Hades'in Çocuğu
Mesaj Sayısı : 915 Kayıt tarihi : 20/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Salı Eyl. 07, 2010 10:57 am | |
| Daha fazla bekleyemezdik. Karşı tarafta bir Apollon çocuğu veya Artemis avcısı olmadığına göre Edward'a saldıran kesinlikle Lucy olmalıydı. Gözlerim kapattım ve gölgelere odaklandım. Lucy hep fikirlerimi okuyarak planımı önceden anlayacaktı ama benimde yeni bir stratejim vardı. Robyn ve Hector'a dönerek:
"Tek bir şey düşünürseniz içimizden birisi daha vurulur" dedim. İşte yeni stratejim, doğaçlama çalışmaktı!
Lucy'nin yerini saptadıktan sonra gölge yolculuğu ile yanında bittik ama bizi görmedi. İçimizde birisi bir şey düşünmediği takdirde yakalanmazdık.
"Lucy'yi lütfen bana bırakın" dedim. Robyn gülümsedi.
"Hector, sen Edward'ı bayrağımızın yanına götür, gelirken de dikkat et. Sende Lucy ile uğraş Stell. Başın belaya gelirse buradayım" diye fısıldadı ve yere çömeldi. Hector Edward'ı sürüklemeye başladığında Lucy'nin karşısına çıktım.
"Merhaba Lucy! Bu anı 1 haftadır bekliyordum" dedim gülerek. Lucy'de gülümsedi ve bana bir ok attı. Neyseki ondan hzlı davrandım ve gölgeleri etrafıma toplayıp oktan kurtuldum.
"O kadar kolay kurtulamazsın Stell" dedi Lucy ve düşüncelerime girip beni yönetmeye başladı. İradem ona karşı koyabilecek kadar güçlü değildi ama en azından karanlık bana güç veriyordu. Güneşin ağaçların arasına girdiğini fark ettiğim anda Lucy'ye karşı koydum ve oklarını aldım.
"Oyun bitti Lucy. Artık sen benim esirimsin" dedim. Ama Lucy sadece güldü.
"Sen öyle san Stell. Oyun daha yeni başlıyor"
Sonraki gelişen 5 saniye hayatımda anlayamadığım en hızlı geçen 5 saniyeydi. Birden arkamdan Robyn gelip beni durdurmuş, sonra da ortaya çıkan bir hortum Lucy'yi oradan alıp ormanın içlerine sürüklemişti.
"Bu iş daha bitmedi Lucy" diye söylendim Robyn'i üstümden atmaya açlışırken. | |
| | | Jennifer Amy Carter Zeus'un Çocuğu
Mesaj Sayısı : 242 Kayıt tarihi : 16/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Salı Eyl. 07, 2010 11:38 am | |
| İlk iş olarak Hephaistos kulübesinden Alex’i tuzağa düşürdüm. Daha doğrusu kendinden geçmesine sebep olmak için ona birazcık elektrik verdim. Bayıldığında ilk esirimizi almıştık. Onu rüzgarla beraber bayrağımızın yanına yolladım. Arkasında da Afrodit kızlarından Selly’ye yöneldim. Güzellikleri onları erkeklere karşı güçlü yapardı. Ama bana karşı hiçbir şansları yoktu.
Grupları üçlü olarak dağıldıkları için onları daha çabuk yenebilirdim. Beni oklarından biriyle hedef almış Artemis avcısına öyle bir rüzgar savurdum ki karşıdaki ağaca çarpıp yere düştü. Elde var iki! Onu da tepemize yolladıktan sonra Selly’ye döndüm.
“Selam tatlım. Ve hoşçakal” dedikten sonra onu da biraz çarptım ve Zeus’un tepesine yolladım. Daha işim çok uzun süreceğe benziyordu…
| |
| | | Robert Harris Hades'in Çocuğu/Kulübe Lideri/Canavarlara Karşı Korunma Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 1602 Kayıt tarihi : 16/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Salı Eyl. 07, 2010 11:47 am | |
| Gözlemcilerin ikide birde çalıp durduğu boru kafamı şişirmeye başlamıştı. Hem, sürekli iki uzun ses şeklinde çalıyorlardı, yani demek istedikleri: 'hey, kırmızı takım! sizden bir üye daha eksildi bebeğim!' tarzında birşeydi. Sinirle Stell'e dönüp bağırmaya başladım. "Senin yapacağın strateji bu kadar olur zaten! Bir saattir ormanda turluyoruz ama ne Rose var ortalıkta ne de Lucy!" Kardeşim bana öfkeyle baktı ve ilerlemeye devam etti. Hector ile bir süre birbirimizle bakıştık, sonra öfkeme yenik düşüp onlardan ayrıldım ve ters istikamete doğru gitmeye başladım. Ah, gitmez olaydım! Ansızın karşımda Lucy belirdi. Bana ok atmaya çalıştı ama ıskaladı. "Şimdi de okçuluğa mı merak sardın zihindeşen?" dedim. Sonra beynimde korkunç bir acı hissettim ve yere yapıştım. "Hey! Bu adil değil! Ahhh!" diye bağırdım. "Güçlerimizi kullanmakta serbestiz Robyn, haydi şimdi doğruca bizim kayalığa!" Oyun daha bitmemişti. Ben esir alınmış olabilirdim ama sayıca üstünlüğümüz hala devam ediyordu. Hem... belki bir şekilde ellerinden kaçmayı başarabilirdim. | |
| | | Lucianna Fackrell Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Mesaj Sayısı : 4356 Kayıt tarihi : 22/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Salı Eyl. 07, 2010 12:22 pm | |
| (Millet çok uykum geldi benim, yarın devam etsek olur mu?) | |
| | | Stella Fabiano Hades'in Çocuğu
Mesaj Sayısı : 915 Kayıt tarihi : 20/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Salı Eyl. 07, 2010 12:27 pm | |
| (Bende aynı şeyi soracaktım, Jenny çoktan çıkmış bile Bu arada Lucy, yeni avatarın harika olmuş ) | |
| | | Lucianna Fackrell Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Mesaj Sayısı : 4356 Kayıt tarihi : 22/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Salı Eyl. 07, 2010 12:28 pm | |
| (Anlaşıldı, tamam . Sağol Stell :* Şimdilik koydum bunu, yarın boyutunu düzelteceğim ) | |
| | | Edward Kevin Hawke Apollon'un Çocuğu
Mesaj Sayısı : 2581 Kayıt tarihi : 05/09/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Salı Eyl. 07, 2010 12:32 pm | |
|
En son Edward Kevin Oswald tarafından Salı Eyl. 07, 2010 12:37 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi | |
| | | Lucianna Fackrell Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Mesaj Sayısı : 4356 Kayıt tarihi : 22/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Salı Eyl. 07, 2010 12:34 pm | |
| (Edward, 4 belirli anlatıcı var ve sadece onlar yazabiliyor hikayeyi, zaten sen az önce rehin alınmıştın ve ebeveynlerimizden yardım alamıyoruz, bu kurgu dışı.) | |
| | | Ange Morgan Lamartine Apollon'un Çocuğu/Kulübe Denetleyicisi
Mesaj Sayısı : 1353 Kayıt tarihi : 18/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Salı Eyl. 07, 2010 8:25 pm | |
| kırmızı takım biz Crist'le ısıtabiliyoruz unutmayın | |
| | | Lucianna Fackrell Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Mesaj Sayısı : 4356 Kayıt tarihi : 22/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Çarş. Eyl. 08, 2010 12:42 pm | |
| Robyn'i de etkisiz hale getirdikten sonra, ormanda dolanmaya devam ettim. Tahminen yarış başlayalı 2 saatten fazla olmuştu ve mavi takım olarak çok iyi gidiyorduk. Daha şimdiden karşı takımdan 5 kişiyi esir almıştık. Beynimden Jenny'ye bir mesaj gönderdim: "Şimdi Ange ve Crist'e yönel. Onları esir almaya, en azından oyalamaya odaklan. Ben, bayraklarının oraya gidiyorum." Sonra, benzer bir talimat mesajı da Rose'a gönderdim, bu özelliğimi seviyordum! "Bulunduğun yerden çıkmaya hazırlan ve dikkatli ol, Mia, Stev ve Annalynne o taraftalar." Kırmızı takımın bayrağını koruyan kimse yok gibi görünüyordu. Aslında, kimse yoktu çünkü Jenny az önce 3 koruyucuyu da esir almıştı. Akıllıca davranıp sadece çevreyi gözetlemeye devam ettim. Şimdi bayrağı alsam bile, tek kişi olduğumdan, ormandaki engelleri geçmeyi başaramaz ve diskalifiye olurdum. Hem, benim amacım muhteşem bir galibiyet tatmaktı, yoksa içim rahat etmezdi. Bir süre orada çalılıkların arkasında bekledikten sonra, yaklaşan tedbirli ayak sesleri duydum. Gelenler, Stell ve Hector'du. Sırıtarak yapacağım hamle için kendimi hazırladım. Hector'u vuracak ve Stell'in gölge yolculuğuyla beni tekrar yakalamasına fırsat vermeden, kayıplara karışacaktım. Arkadaşım bayrağı korumasız bırakamayacağı için, burada küskünce nöbet tutmak zorunda kalacaktı. Eh, ormanda dolaşan bir hırsı gözünü kör etmiş Hades kızı olmadığı sürece, yarışı kazanacağımız kesindi. Her zaman derim, ben strateji konusunda bir dehaydım! Robyn sinirlenip ekipten ayrılarak işimi büyük ölçüde kolaylaştırmıştı, şimdi Hector da gidince ve Stell'in eli kolu bağlanınca, en büyük endişelerimiz Ange ile Crist olacaktı. ************* Karışıklık olmasın diye elenenlerin rengini değiştireceğim Jenny, Rose, Lucy, Anna, Diana Stell, Robyn, Hec, Ange, Crist, Kev, Mia, Stev, Sat, Alex, Selly, Annalynne. (Robyn sen sıran geldiğinde esir olarak Mia, Stev, Annalynne ve Rose kısmını anlat gözlemci figür olarak ) | |
| | | Stella Fabiano Hades'in Çocuğu
Mesaj Sayısı : 915 Kayıt tarihi : 20/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Çarş. Eyl. 08, 2010 7:48 pm | |
| Ben daha neler olduğunu anlayamadan Hector yanımda yere yığıldı. Ah, Lucy beni hazırlıksız yakalamıştı ve bayrağımız savunmasız beklemekteydi. Tabi ya, beni bayrağı beklemek üzere etkisiz hale getirecek ve ormandaki en büyük tehlike olan benden kurtulacaktı. Ama bu kadar kolay değildi benden kurtulmak.
Hector'u bayrağımızın yanına taşıdım ve bekledim. Hector kendine gelmeyince aklıma çılgınca bir fikir geldi.
"Merhaba efendimiss" Kulaklarımda çınlayan ses! Tabi ya, çok sevdiğim furiam Alecta'yı yardıma çağırabilirdim.
"Selam Alecta. Hector'a göz kulak olup bayrağımızı bekler misin? Ama unutma, kimseye görünmemelisin. Hector'u uyanana kadar sakla ve onun kılığına bürün. Uyanırsa da onun verdiği tüm emirlere itaat et" dedim. Gerçi bunu niye söylemiştim ki, Hector'da Hades'in çocuğu olduğu için furia onun söyleyeceği her sözü yerine getirmeliydi.
"Elbette efendim" dedi ve bir anda Hector'un görüntüsüne büründü.
"Harika görünüyorsun Alecta. Şimdi ben gidiyorum, sana iyi şanslar" dedim ve koşarak ormana daldım.
Rose'un hiç görünmemesi benim için kötüye işaretti, geçen sefer ona suyun verdiği güçle beni esir almıştı ve ben Kıyamet'e ulaşamasaydım kesinlikle yenilirdik. Ve bu sefer bana güç verecek cehennem silahım da yoktu.
Gölgeleri kullanarak kimin nerede olduğunu hesaplamaya çalıştım. Büyük şans! Jenny tam arkamda bana şimşekler yollamaya hazırlanıyordu.
"Bugün size yenilmeyeceğim!" dedim ve hemen Jenny'nin etrafını kapkara bir duman sardı. Jenny sağına soluna bakarak etrafa yıldırımlar yolluyordu ama ne yazık ki hiçbiri dumanın ötesine çıkamıyordu. Yerden az önce Hector'un vurulduğu oku aldım.
"Kardeşlerimle derdiniz ne sizin?" diye bağırdım ve oku Jenny'ye fırlattım. Tam isabet! Omzuna saplanan oka bakan Jenny iki saniye ayakta bana baktı ve yere düştü. Zehrin çoğu Hector'un vücudunda olduğu için Jenny'yi fazla oyalayamazdım ama en azından yarım saat için bile olsa onu ortadan kaldırmıştım.
Gölge yolculuğu ile onu tepemize yolladım. Alecta onunla ne yapacağını bilirdi. Lucy'ye en son gitmeye karar verdim. Önce önümdeki bayrağı koruyan Diana ve Anna'yla ilgilenecektim. Ama önce başlarına bir şey gelmeden Ange ve Cristina'yı bulmalıydım. Neyseki çok uzakta değillerdi.
"Kızlar! Şükürler olsun siz daha oyun dışı kalmamışsınız. Kardeşiniz Kev'de dahil tam 6 elemanımız şu anda oyun dışında ya da esir alındı. Oklarınıza ihtiyacım var" dedim. Ange bana bakıp gülümsedi.
"Buna gerek yok. Düşmanmızı göster bana" dedi. Onlara bayrağın başında bekleyen Anna ve Dia'yı gösterdim. Crist kendinden emin bir şekilde hiç duraklamadan Anna'ya bir ok attı. Bam! Tam hedefi bulmuştu ok. Diana neler olduğunu anlamaya çalışırken ikisinden biri (hangisinin yaptığı konusunda hiçbir fikrim yok) etrafı ısıtmaya başladı! Az önce kardeşinin başına ne geldiğini anlamaya çalışan Dia birden yükselen sıcaklığı fark edince donakaldı. Ange'nin omzuna dokundum.
"Fazla ısıtmayın arkadaşlar, orman yanmasın" dedim sırıtarak ve Rose'u bulmak üzere yola koyuldum... | |
| | | Jennifer Amy Carter Zeus'un Çocuğu
Mesaj Sayısı : 242 Kayıt tarihi : 16/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Perş. Eyl. 09, 2010 7:30 am | |
| Ben neredeydim yaa? Uyandığımda fark ettiğim ilk şey kırmızı takımın bayrağı olmuştu. Ama bayrağı bekleyen kişide bir tuhaflık vardı. Tamam, bayrağı tutan kişi Hector’du ama Hector’dan iki tane vardı. Biri bayrağın önünde hazır ol’a geçmişti (söylemeden duramayacağım, hayatımda gördüğüm en komik manzaraydı) diğeri ise bir ağaca yaslanmış uyukluyordu. Sanırım bizim gruptan birisi tarafından vurulmuştu. Peki öbür Hector kimdi?
“Hey sen! Sende kimsin?” diye sordum. Bir yandan da umarım çok vakit kaybetmemişimdir diye düşünüyordum.
“Ben Hecccctor” dedi Hector. Ama konuşması da bir garipti.
“Yalancı. Hector vurulmuş ve şurada yatıyor işte. Sen kimsin?” diye sordum. Hector’a benzeyen yaratık tıslayarak gülümsedi.
“Niye sssana sssöyleyeyim ki?” Amacım bu ne olduğu belli olmayan yaratıkla ahbaplık kurmak değildi, yanlış anlamayın, biraz güçsüz düşmüştüm ve tekrar şimşek yapıp ipleri kesmem için biraz daha kendimi toparlamam gerekiyordu.
“Söylemelisin. Zeus’un kızı olarak bana söylemeni talep ediyorum sana” dedim. Bu arada yeterince güçlenmiştim. Bir şimşekle ipleri koparttım ve sahte Hector’la uğraşacağıma oradan kaçmaya başladım. Lucy bayrağı şimdiden almamamı söylemişti. Onun planına göre bayrağı Rose alacaktı. Bende hiç uğraşmadım ve tuhaf Hector’a başımla selam verdim.
“Görüşürüz Hec!!”
| |
| | | Robert Harris Hades'in Çocuğu/Kulübe Lideri/Canavarlara Karşı Korunma Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 1602 Kayıt tarihi : 16/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Perş. Eyl. 09, 2010 11:31 am | |
| Mavi takımın esir bölgesinde takım arkadaşlarım Kev, Sat, Alex, Selly ve Hec ile birlikte oturmuş, yarışın sona ermesini bekliyorduk. Mavilerin bayrağı yanıbaşımızdaydı ve biz... çaresizlik. Bu durum kanıma dokunuyordu, özellikle de yenilmekte olduğum takımın lideri Lucy olduğu için! Bana çok uzun gelen bekleyişimizin ardından, 'fırt' benzeri bir ses duydum ve hemen ardından Athena kızı Anna yere yapıştı. Kardeşim Hec ile şaşkınca birbirimize baktık, anlaşılan bizim Apollon kızları boş durmuyordu. Karşı takımın diğer bayrak koruyucusu Diana, neler olduğunu anlamak için etrafına bakınırken, gözleri uzaktaki bir noktaya kilitlendi. Sonra, kızın alnından terler akmaya başladı, gözlerini açmakta zorlanır gibi bir hali vardı. Hatta, eğer halisünasyon görmediysem, etrafında bir duman bulutu oluşmuştu. Çok geçmeden, Diana da kardeşinin kaderini izleyip yere çakıldı. Ardından, herşey çok hızlı gelişti. Çalılıkların arasından çıkan Ange ve Crist, hızla mavi bayrağa doğru koşmaya başladılar. Nehri geçip yanımıza ulaştılar mı, oyunu kazandığımız neredeyse garantiydi. Geldiler, geldiler ve Zeus Yumruğu'na ulaşmalarına birkaç adım kala, aniden aramızdaki nehir yükselmeye başladı. Yükselmek dediysem, bir insan boyunu kastetmiyordum. Sular nereden baksanız bir gökdelen kadar yükseğe çıkmış, korkunç bir şekilde gürüldüyordu. Bunun Rose'un işi olduğu besbelliydi. Ange ve Crist yanımıza ulaşamıyordu, teknik olarak oyun dışı kaldığımdan, ben de bayrağı alamıyordum. Kalkıp suya yaklaştım. Amacım, suyun içinden geçip karşı tarafa ulaşmak, kızlarla bir durum değerlendirmesi yapmak, en azından kimlerin esir alındığını onlara söylemekti. Suyun içinden temkinlice ve hızlı bir şekilde geçtim ve bir de ne göreyim! Apollon kızları Ange ve Crist, yerde baygın yatıyorlardı, saçları kabarmış ve üstleri ıslanmıştı. Yanlarında onlara eşlik eden kişi de Ares oğlu Stev'di! Sinirden köpürüyordum! Onlardan sayıca ezici derecede fazla olarak yarışa başlamıştık ama şimdi iki takımın da oyunda üçer kişisi kalmıştı! Üstelik, bunları düşünürken ben de daha fazla dayanamayarak yere yığıldım: Rose ve Jenny güç birleşimi yaparak nehrin elektrik çarpmasını sağlamaktaydı. Islaklık ve elektrik... takım arkadaşlarımın sadece bayılmış olması için dua ederek yere yığıldım. Rose ve Jenny memnuniyetle başımda durmuş sırıtırken, ormanın derinliklerinden bağırışlar yükseldi. Sanırım, Afrodit kızı Annalynne'in başı Lucy ile dertteydi. Sonra mı? Sonrasını hatırlamıyorum, ben... şey... bayılmışım! *********** Esir durumu: Jenny, Rose, Lucy, Anna, Diana.
Stell, Robyn, Hec, Ange, Crist, Kev, Mia, Stev, Sat, Alex, Selly, Annalynne. | |
| | | Lucianna Fackrell Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Mesaj Sayısı : 4356 Kayıt tarihi : 22/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Perş. Eyl. 09, 2010 11:53 am | |
| Bana ulaşan düşünceleri sayesinde, bizim takımda işlerin iyi gittiğinin farkındaydım. Kırmızı takım stratejimizi orman kapışması ağırlıklı sanıp, erkenden bayrağımıza yönelmişti. Tabii, bunu önceden düşündüğüm için ben, Anna ve Diana'yı görünen koruyucular, Rose'u da gizli koruyucu olarak o bölgeye yerleştirmiştim. İşin iyi kısmı, ormandaki görevini çabuk bitirdiği için Jenny de savunma ekibimize katılmış, nehirden geçme ihtimalini sıfıra düşürmüştü. Ben de kargaşadan uzakta, hala ormanın derinliklerinde beni aramakta olan Stell'e yönelmiştim. Düşüncelerine ulaştığımı bildiği için, aklından elinden geldiğince az şey geçirmeye çalışıyor, kendini tutamayıp birşey düşünürse de, ben yanına ulaşamadan gölge yolculuğu yaparak yer değiştiriyordu. Onu aramak için ormanda dolaşırken, karşıma Annalynne çıktı. Afrodit kızını o beni fark etmeden önce gördüğüm için şanslıydım. Arkasından bir ok fırlattım ve asla ondan beklemeyeceğim bir refleksle, yana kaymayı başarması üzerine şok oldum. Bulunduğu yerden arkasına bakmadan uzaklaşmaya, deli gibi koşmaya başladı. İşin kötüsü, koşarken bir yandan da çığlık atıyordu, kırmızı takımın tüm yarışmacıları onun yüzünden yerimi öğrenmişti! Çevik bir hareketle ensesini kavradım ve "Oyun bitti Annalynne, artık esirimsin." dedim. Annalynne, pes ettiğini gösterircesine kafasını salladı ve susacağından emin olduktan sonra onu bırakıp, yere oturmasına izin verdim. Gözcülerin onun esir alındığını belirten boruyu üflemesi üzerine, hızla oradan uzaklaşmaya başladım. Koşarak ağaçların arasında izimi kaybettirmeye çalışırken, ensemde bir soğukluk hissettim. "Bir yere mi gidiyorsun, Lucy?" Sesin sahibini tanımıştım, arkamdan yaklaşan kişi Ares kızı Mia'ydı! Onunla savaşacak vaktim olmadığı için koşmaya devam etmeye başladım. Sonra karşımda biri daha belirdi: tahmin ettiğiniz gibi bu kişi Stell'di! "Oyun bitti Lucy, artık esirimsin." diyerek üzerime doğru yürümeye başladı. İşte! Eğer onları on dakikadan fazla oyalayabilirsem, oyun bizimdi! Hemen aklımdan Rose ve Jenny'ye mesaj gönderdim: "Ben ormanın kuzey tarafında Stell ve Mia'yı oyalarken, çabucak gidip kırmızı takımın bayrağını ele geçirin! En fazla on dakika içinde onu bizim bölgemize getirmelisiniz, bu tek şansımız!" Stell ve Mia, bayrak koruyucuları olan furiaya güvendikleri için içleri rahattı, nehir ve elektrik numaramızdan habersiz oldukları için, Ange ve Crist'in başına gelenlerden de habersizlerdi. Bilmedikleri bir diğer şey, zihin gücümle furia Hector'un karşısına çıkan herkesi Stell olarak görmesini sağladığımdı. İçimden sırıttım. Tahminimden kolay olacaktı. Dışımdan yansıttığım ifade ise, korkak bir kız çocuğunu andırmaktaydı. Hızla yay ve oklarımı yere fırlatıp, arkama döndüm ve Mia'nın suratına güçlü bir uçan tekme savurdum. O yere yapışınca, koşarak gidip yere düşürdüğü kılıcını kaptım. Mia'nın bana engel olamayacak durumda olduğunu anladıktan sonra, Stell'e yöneldim. Ah, benim zavallı arkadaşım Kıyamet veya Fırtına yanında olmadığı zamanlarda, çok savunmasız oluyordu. İkimiz de eşittik, ben onun düşüncelerini okuyarak bir sonraki hamlesini önceden öğrenecektim, o da gölge yolculuğu yaparak aniden arkamda belirecek, beni hazırlıksız yakalamaya uğraşacaktı. Kısacası, düellomuz nereden baksanız 5 saat sürerdi. Hoş, on dakika bile benim için yeterliydi, dostumu fazla yormak gibi bir niyetim yoktu. (Kalanlar: Maviler*Jenny, Rose, Lucy. Kırmızılar*Stell, Mia.) | |
| | | Athena Admin/Tanrıça/Kamp Müdiresi
Mesaj Sayısı : 5210 Kayıt tarihi : 16/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) Perş. Eyl. 09, 2010 12:04 pm | |
| (Çocuklar daha fazla uzatmayın, en geç yarın gün içinde bitsin ) | |
| | | Stella Fabiano Hades'in Çocuğu
Mesaj Sayısı : 915 Kayıt tarihi : 20/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) C.tesi Eyl. 11, 2010 4:53 am | |
| Lucy'nin bir şeyler planladığını biliyordum. O asla korkmazdı. O sırada ormanda bir sesin yankılandığını duyduk. Bu tanrıça Athena'nın sesiydi.
"Stella Fabiano! Yarışma dışısın!"
"NEE???!! Ne yaptım ki?" diye bağırdım ormanın içlerine doğru. Lucy kıkırdıyordu. Tanrıçanın sesi tekrar yankılandı.
"Yarışma kurallarına göre furiayı oyuna sokamazsın. Sokmak istiyorsan önceden belirtmeliydin. ikinizde oyun dışısınız" dedi. Şaşkınlıktan ağzım açık kalmıştı
"Ama o benim sihirli gücüm işte" dedim. Athena'dan bir daha cevap gelmedi.
"Lanet olsun!!" diye bağırdım. Mia yerde yatıyordu, diğerlerininde başına ne geldiğini bilemiyordum. Tek umudum Ange ve Crist'ti. Yere çöktüm.
"önümüzdeki hafta bayrak kapma yarışına katılmayacağım" dedim öfkeyle. Lucy gülümsedi.
"Aman Stell, ne olacak, bu sadece oyun" dedi. Somurttum ve cevap verek yerine yere çöküp Mia'nın iki yanağına vurdum. Belki bana kızardı ama çabucak uyanması lazımdı. Yoksa kaybedebilirdik. Lucy'de yanıma oturdu.
"Oyundan diskalifiye olmanıza öyle sevindim ki! Sadece seni yenmek bile o kadar zor ki! Bizi en çok düşündüren şey seni nasıl yeneceğimizi bulmaktı. Zaten amacım seni oyalamaktı. Bu süre içinde Rose ve Jenny pegasuslarla gidip tepeden sizin bayrağınızı alacaktı. Oyunda kalanlar Jenny, Rose ve ben. Bizden sayıca üstündünüz ama hepinizi yendik" dedi gülerek. Ona pis bir bakış attım.
"Teknik olarak Mia daha oyun dışı kalmadı. Uyanırsa bizi kurtarma şansı var" dedim. Lucy aynı filmlerdeki kötü cadı kadınlar gibi bir kahkaha attı.
"Bu yüzden yanınızdan ayrılmayacağım" dedi. Öfkeyle bağırıp çağırmaya başladım. Bir yandan daLucy'ni üzerine siyah ruhlar yolluyordum. Lucy ellerini kollarını sallayarak ruhlardan kurtulmaya çalışıyor, ama bana laf yetiştirmeyi de unutmuyodu.
"Yenildiniz işte, kabul et Stell" dedi. Etmeyecektim. Lucy'yi gölge yolculuğu ile kampın öbür ucuna yolladım. Bana bunun için kızamazlardı. Zaten diskalifiye olmuştum.
Tekrar Mia'nın yanına gittiğimde onun çoktan gittiğini görmştüm. Umarım tehlikenin farkındadır diye düşünürken Rose ve Jenny'den bizzat kurtulmaya karar vermiştim. Hem Jenny nasıl devam edebiliyordu yarışa? Ben onu oyun dışı bırakmıştım. Yinede o oyuna girebiliyorsa bende girebilirdim. Gölgelerine baktığımda çoktan bayrağımızın yanında olduklarını gördüm. Hemen yanlarına gittim.
"Jenny, git burada. Sen oyun dışı kalmıştın" dedim. Jenny gülümsedi.
"Zaten oynamıyorum ki, sadece Rose ile takılıyordum" dedi. Rose'un yaklaşıp bayrağımızı almasına izin vermemek için hızlıca düşünmeye çalıştım. O sırada omzuma saplanan oku görüp şaşırdım. Oku atan Lucy'di! Pegasusu Sherry ile arkamda bekliyordu işte. Artık tamamen oyun dışı olmuştum. Her şey Mia'ya kalmıştı... | |
| | | Jennifer Amy Carter Zeus'un Çocuğu
Mesaj Sayısı : 242 Kayıt tarihi : 16/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) C.tesi Eyl. 11, 2010 11:25 am | |
| Stell’in bayılmasının ardından yarışı kesin kazanacağımızı anladım. En büyük tehdidimiz oydu ve artık yoktu. Ben teknik olarak oyun dışı kaldığım için bayrağı Rose aldı ve uzun uzun baktı. “Bu günü bir haftadır bekliyordum” dedi gülerek. “Oyalanma artık. Acele etmeliyiz” dedim ve tam o sırada birisi bizim bayrağımızın aldınğına dair bir boru öttürdü. “Lanet olsun! Kim kalmış olabilir ki?” dedi Rose pegasusuna binerken. Lucy birden ürperdi. “Hermia uyanmış olmalı. Çabuk olun ve gidin. Yolda Mia’ya rastlarsanız sakın uğraşmayın onunla. Yolunuza devam edin. Mia’yla ben burada ilgilenirim” dedi. Gülümsedik. “Bu yarışı kazandık ya, artık ölsemde gam yemem” dedim gülerek. Tahmin ettiğimiz gibi buraya doğru koşan Mia’yı görmemiz uzun sürmemişti. Rose ile hemen uçarak kendi tarafımıza geçtik ve yarışı kazandığımızı gösteren zil sesi kulaklarımızı çınlattı. "İşte bu!" dedik ve Rose ile birbirimize sarıldık. Lucy'yi takımımıza almak yaptığımız en akıllıca işti. şimdi sıra gelmişti kutlamay ve... Ve bu kadar emin oldukları halde yenilen kulübelerle uğraşmaya (RpOut: Bu sefer yarışı mavi takım olarak kazandığımız için çok mutlu olduğumuzu söylemeden geçemeyeceğim ) | |
| | | Athena Admin/Tanrıça/Kamp Müdiresi
Mesaj Sayısı : 5210 Kayıt tarihi : 16/08/10
| Konu: Geri: 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) C.tesi Eyl. 11, 2010 11:28 am | |
| Oh, bitirdiniz sonunda bu yarışı Mavi takımı tebrik ederim, kırmızı takım siz de hiç fena değildiniz Ihım-ıhım Athena kulübesi 2 hafta üst üste kazandı, Hades, Zeus ve Poseidon kulübelerinin de birer birincilikleri oldu. Haftaya okçulardan bir atak bekliyorum | |
| | | | 2. Yarış (7 Eylül 2010-Saat: 12.00~14.00 arası) | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|