Kamp'ta sıkıcı bir gündü.Klübemde yatağmda uzanıyordum.Kardeşlerim arkadaşlarıyla veya birlikte bir yerlere gitmişlerdi.Buda klübeyi çok sessiz yapıyordu.Kampa geleli bir hafta olmuştu.Klübemdeki kardeşlerim bana çok iyi davranıyorlardı.Bana iyi davranmalarından daha çok birbirleriyle tartışıp duruyorlardı.Fakat bu duruma alışmıştım.Çünkü bbu klübede kalmak istiyorsanız kesinlikle kavgalara alışmanız lazım.Can sıkıcı sessizlik ayağa kalkışımla bozuldu.Dolabıma gidip üstüme bir şeyler giyip kendimi klübeden dışarı attım.Kamp'ta yavaş yavaş dolanmaya başladım.Kampta bir çok yeri görmüştüm, fakat daha görmediğim çok yer vardı.Aklıma Pegasuslar geldi.Çok iyi hayvanlardı.Hemen Pegasus Ahırlar'na doğru yola koyuldum.Yolda 1 hafta içinde edindiğim arkadaşlarımdan gördüklerime selam verdim.Sonunda Pegasus Ahırları'na gelmiştim.Karşısında durdum ve son bir bakış atıpiçeriye daldım.İçerideki kadın bana ''Merhaba!'' dedi.Sesi biraz katıydı fakat iyi bir kadına benziyordu.Ona ''Merhaba!Sadece pegasuslara bir göz atmak iç-'' derken, karşımda bir pegasus gördüm.Bu pegasus gözlerimi döndürmüştü.Çok harikaydı.Her tarafı simsiyahtı.Tam benim tarzıma uygun bir pegasustu.Ardından kadına ''Bu pegasus'un bir sahibi var mı?'' dedim.Kadın heyecanla sorumu cevapladı ''Hayır, bu pegasus hiçkimseye ait değil!'' dedi.Kadın konuşmasını bitirir bitirmez söze başladım ''O zaman benim olabilir mi?'' dedim.Büyük bir heyecanla kadının vereceği cevabı bekliyordum ki kadın beklediğim yanıtı verdi ''Evet tabii ki delikanlı, peki ismini ne koyacaksın?'' dedi.Aklım o anda durdu.Peki ismi ne olacaktı.İsimsiz bir pegasus olamazdı.Pegasus'um kapkara olduğu için bir isim aklıma geldi ve aniden kadına pegasusumun ismini söyledim ''Kara Oğlan'' dedim ve pegasusum kişneyip yanıma yaklaştı.Kara Oğlan'ın başını okşadım ve birlikte yaşayacağımız maceraları düşünmeye koyuldum...