Kulübemdeki İlk Günüm

Ben aslında bir Nemesis kızıydım. Yani İntikam Tanrıça'sının. Ama annem beni kampa yollamıştı, orada daha güvende olacağımı söylemişti ve bunun tek bir yolu vardı. Hayatım boyunca büyük yer kaplayan erkekleri göz ardı ederek, gıcık kızların grubuna katılmaktı. Annemden üzülerek ayrıldıktan sonra kulübeme doğru ilerlemeye başladım. Yanıma Hedge diye bir keçi-çocuk, pardon bir satir vermişlerdi. Yol boyunca konuşmuştu ki ben onu hiç takmamıştım, pek ilgim değildi anlattıkları. Benim yapacak daha önemli işlerim vardı. Mesela buraya gelmek zorunda bırakan avcılardan intikam almak gibi. Evet, biraz kötü ruhluydum ama ne yapabilirdim ki, anneme çekmiştim.

Hedge beni kapının önünde bıraktı. Ona teşekkür ederek kulübemin kapısını tıklattım. Kapıyı biri açtı. "Iıh, hoşgeldin?" dedi karamsarlıkla. Ben de gülümsemeye çalışıyordum, ama işin aslı burayı hiç sevmemiştim, korkuyordum. Melez olduğumu daha yeni öğrenmiştim ne avcılığıydı bu şimdi? "Hoşbulduk. Şey, içeri girebilir miyim?" Kız başını salladı, yüzünde karmaşık bir ifade vardı. Kendimi tanıtmayı unuttuğumu farkettim. "Pacely Wandrof, Nemesis kızı. Yeni Artemis Avcısı." Kızın yüzü şekil değiştirmişti, sanırım bu intikam tanrıçasının çocuğu olduğum içindi. Ardından tökezledi ve kendini tanıtma ihtiyacı hissetti. "Satellite Morgan, Nike kızı ama Artemis Avcısı'nı tercih ederim." Gülümsedikten sonra bavulumu alarak yerleştirmeye başladı. Gayet nazik bir kızdı. Ayağımı yere vuruyordum, biraz sıkılmıştım. Konuşma ihtiyacı hissettim. "Başka avcı yok mu?" Kızın suratı asıldı. "Genelde avcılar sürekli avlanır, ben kamptaki grubun temsilcisiyim. Yani kendimin." Başını eğince yanına oturdum, bu benim gibi birinin davranışı değildi, ama oluvermişti birden. "Artık ben varım, kardeş." Satellite gülümsemeye başladı. Ben de ona gülümsüyordum. Pencereden dışarı baktım ve konuşmaya başladım. "Kampı dolaştıracak mısın bana?" Satellite birden saatine baktı ve hayır anlamında başını salladı. Küplere bindiğimi görünce de konuşmaya başladı. "Daha iyi bir şey yapacağız, bayrak kapmaca. Haydi, gel!" Kolumdan tutarak kulübemden ayrıldık.


Rp Bitmiştir.