Olimpos Rpg Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi. |
|
| Çekik Çekiğe Macera. | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
A. Raina Lindgren Hermes'in Çocuğu
Mesaj Sayısı : 631 Kayıt tarihi : 01/12/10
| Konu: Çekik Çekiğe Macera. C.tesi Ara. 18, 2010 6:52 am | |
| x x x Stephanie Amaranth Heaven Aleda Beth HwangChase Brandon LeeKim Hyun Lee Yine en son kalkan bendim, evet. Her gün yaşandığı gibi kulübede kimse kalmamıştı uyandığımda. Bugünkü programımda Aleda ile Tırmanma Duvarında buluşacaktık! Macera yaşamak istemişti canım biraz. Akşamdan planladığımız programa uymak için üzerime eşofmanlarımı ve üşümemek içinde hırkalarımdan birini giydim. Geç gitmek istemiyordum aslında ama sanırım yine geç kalacaktım uyuşuk biri olarak. Aynanın karşısına geçip saçımada çeki düzen verdikten sonra kulübemden çıkıp etrafa bakındım. Herkes kendi havasında birşeylerle uğraşıyordu. Vakit kaybetmeden Tırmanma Duvarı'na doğru yürümeye başladım. Geç kalmamak için hızlı yürümek işime yaramamıştı ki dalağım şişmişti. Herneyse... Garip olan şey, ben Aleda'dan önce gelmiştim. Tırmanma Duvarının önünde ayakta dikiliyordum ve yapacak hiçbir işim yoktu. Bu arada aklıma Aleda'nın akşam bana sorduğu "Şey, yanımda birini kişiyi getirsem olurmu?" diye sorduğu aklıma geldi... Bende ona keyifle "Evet." demiştim ama kimleri getireceğini sormamıştım. Bu kötü olmuştu. Biraz bekledikten sonra karşıdan bana doğru gelen iki kişi belirdi. Birinin Aleda olduğu kesindi. Ama... Diğeri? Diğerini tanımıyordum. Aslında daha önce hiç kampta görmemiştim. Yanıma yaklaştıkça kim olduklarını yavaş yavaş çözüyordum. Chase? Chase mi? Şaşkınlık ve öfkem bi arada olmak üzere çığlık attım. Her sinirlendiğim zamanda yaptığım gibi... Parmağımı Chase'ye doğru savurdum ve "Sen...!" diye bağırdım sinirli sinirli. Dışarıdan domates gibi kızardığımın farkındaydım ama gerçekten akıl almaz birşeydi bu... Ardından Aleda'ya döndüm ve "Neden onuda buraya getirdin ayrıca onun burda ne işi var!?" dediğim bağırarak. Şaşkınlığımı gizleyemediğimin farkındaydım. | |
| | | Aleda Beth Hwang Hermes'in Çocuğu
Mesaj Sayısı : 479 Kayıt tarihi : 05/09/10
| Konu: Geri: Çekik Çekiğe Macera. C.tesi Ara. 18, 2010 7:45 am | |
| Gece yatmadan önce Stephanie'yle tırmanma duvarına gidelim diye sözleşmiştik. Hatta Stephanie'yi kampa yeni gelen Chase ile tanıştıracaktım. Chase'i ablama ayarlamam belki komik olacaktı ama onları garip bir şekilde yakıştırıyorum. Sabah aceleyle kalktım ve hazırlandım. Stephanie her zamanki gibi uyuyordu hala. Ondan önce gitmem iyi olacak diye düşündüm. Dolabımda kalan son sağlam ayakkabımı da ayağıma geçirdim ve yavaşça kulübemin kapısını kapattım. Sabahın yükü hala üstümdeydi ama sonunda Persephone kulübesine gelmeyi başarmıştım işte. Kapılarını nasıl bir gümbürtüyle tıklattıysam kapı küt diye açıldı, -açan Jessica'ydı.- Sonra yüzüme kapandı ve tekrar açıldı. Bu sefer karşımda Chase'i görünce gülümsedim. "Hey selaaaam! Gönaaydıın! Ve anladın sen. Hadi kalk tırmanma duvarına gidicez!" Sabahın ve Hermes kızı olmanın verdiği sırıtış ve laubalilikle Chase'i ikna etmiştim. Ne demek istediğimi biliyordu nasılsa. Hemen toparlandı ve beraber tırmanma duvarının olduğu alana gittik. Steph bizden önce gelmişti. Demek ki arkamdan kalkmıştı. Chase'in koluna girdim. "Bak canım benim. Şu orada kollarını bağlamış oflayıp puflayan kız benim ablam olur. Kendileri 17 yaşındadır. Pek alımlıdır. Çok tatlıdır. Umarım iyi anlaşırsınız!" Chase bu sözlerim karşısında bir kahkaha patlattı. "Hadi ama Aleda! Beni tırmanma duvarına değil izdivaça götürüyorsun." Bu neşemiz Stephanie'nin yanına gidince son bulmuştu çünkü hem Chase'in hem de Stephanie'nin yüz ifadesi dondu. Bir - iki saniye sonra Steph kaşlarını çattı ve Chase'in yüzüne doğru parmağını savurdu. "Sen..!" Senin tonundan deli gibi kızdığını anlayabiliyordum. Neler olduğunu anlayamamı katmazsak tabii. Deli gibi parmağını savurup bağırmaya devam etti. "Neden onuda buraya getirdin ayrıca onun burda ne işi var!?" Ben ise arada sıkışıp kalmıştım. Şaşkınlığımı gizleyebildiğimi sanmıyorum. Chase ise öylece duruyordu, ama suratında sinsi bir gülümseme vardı. "Ah, şey... Chase benim çok yakın arkadaşımdı ve o da bir melezmiş. Bu habere çok sevinmiştim o bir Persephone oğlu... Hey, hey! Bir dakika. Siz birbirinizi tamıyor musunuz?" Ağzım açık bir şekilde öylece durup cevabımı bekledim ama ikiside kafalarını salladılar. Stephanie hala öfkeli bir biçimde Chase'i süzüyordu. Chase'in gülümsemesi ise yerini bir sırıtmaya bırakmıştı. "Ablanın Steph olduğunu bilmiyordum doğrusu Aleda. Şanslı sayılırsın. Biz, kolejden tanışıyoruz kendisi yakın arkadaşımdı."
| |
| | | Chase Brandon Lee
Mesaj Sayısı : 37 Kayıt tarihi : 16/12/10
| Konu: Geri: Çekik Çekiğe Macera. C.tesi Ara. 18, 2010 8:24 am | |
| Yine aynı şekilde akşam kulübenin balkonundaki bölmede perdeleri kapatıp sızmıştım. Bu olay ne kadar sık sık tekrarlanmaya başlasada o bölüm hoşuma gidiyordu ne yapabilirim. Sabah Jess tarafından uyandırıldım ve giyinmeye başladım. Hazırlanırken Jess geldi ve aşağıda beni Aleda'nın beklediğini söyledi. Aşağıya inip kapıyı açtım ve karşımda gülümseyerek neşeyle "Hey selaaaam! Gönaaydıın! Ve anladın sen. Hadi kalk tırmanma duvarına gidicez!" diyen Aleda'yı gördüm. Hah, ne güzel! İlk haftamdan macera yaşıyorum. Hattaha 2. günümden... Herneyse bunu geçelim, aceleyle evden çıktık ve Tırmanma Duvarı'na doğru ilerlemeye başladık. O arada Aleda koluma girdi ve "Bak canım benim. Şu orada kollarını bağlamış oflayıp puflayan kız benim ablam olur. Kendileri 17 yaşındadır. Pek alımlıdır. Çok tatlıdır. Umarım iyi anlaşırsınız!" dedi birden. Anlaşıldı, önceden yaptığı gibi birilerine ayarlamaya çalışıyordu beni. Bu durumu bildiğimden "Hadi ama Aleda! Beni tırmanma duvarına değil izdivaça götürüyorsun." dedim kahkaha atarak.
Garip, ama çok güzel bir tesadüfle, bana ayarlamaya çalıştığı "Ablası" eski sınıf arkadaşım olan Stephanie'idi. Yüzüme kocaman bir gülümseme yayılmıştı fakat Step resmen burnundan soluyan boğalara dönmüştü sinirinden. "Sen..!" dedi parmağını bana doğrultarak. Sonrada Aleda'ya dönüp "Neden onuda buraya getirdin ayrıca onun burda ne işi var!?" diye sorular sormaya başladı sinirinden bir ölçü bile azalmamış biçimde. Sinsice Step'in suratına gülümserken Aleda "Ah, şey... Chase benim çok yakın arkadaşımdı ve o da bir melezmiş. Bu habere çok sevinmiştim o bir Persephone oğlu... Hey, hey! Bir dakika. Siz birbirinizi tanıyor musunuz?" şeklinde olayı Step'e anlattı. Ardından "Ablanın Steph olduğunu bilmiyordum doğrusu Aleda. Şanslı sayılırsın. Biz, kolejden tanışıyoruz kendisi yakın arkadaşımdı." dedim zaferle.
Steph "Biz seninle iyi arkadaş falan değiliz, biz seninle arkadaş bile değiliz! Hattaha sen benim okuldaki en gıcık olduğum kişisin Chase!" dedi. Sinirden gözleri sulanmıştı. Hep bunu yapardı aslında, okuldada onu fazlasıyla sinir ettiğim zamanlar ağlamaya başlardı. Suratına doğru yaklaştım ve "Üflesem ağlayacaksın Tipani. Zerre değişiklik yok sende ama." diye dalga geçiyordum resmen onunla. Hoşuma gidiyordu aslında onunla uğraşmak. Ardından Aleda araya girip "Tamam yeter didişmeyin, hadi girelim Tırmanma duvarı'na!" diyip sakinleştirmeye çalıştı ortamı. Step yürürken mızmızlanıp bana laf yetiştirmeye çalışıyordu ve ben dahada sinir olsun diye sadece gülümsüyor ve takmıyormuş gibi yapıyordum. Tırmanma duvarının önünde durduk ve Step görevliyle konuşmaya başladı. | |
| | | Kim Hyun Lee
Mesaj Sayısı : 41 Kayıt tarihi : 05/11/10
| Konu: Geri: Çekik Çekiğe Macera. C.tesi Ara. 18, 2010 9:24 am | |
| Kulübemden dışarıda hem kampa ısınmak, hemde yeni yerler keşfetmek için geziniyordum. Böylece kendimi tanıtabilir, yeni arkadaşlarda edinebilirdim. Sırayla çilek tarlalarının, voleybol sahasının yanından geçtim. Tam kulübeme dönüyordum ki az ilerde cayır cayır yanan bir tepe vardı. Üstünde de melezler. Bu kardeşlerimin daha önce bana söz ettiği tırmanma duvarı olmalıydı. Bin bir tehlikeyle doluymuş ve mutlaka ufak da olsa biryerin sıyrılıyormuş. Kardeşlerimin bu yorumlarından sonra merak etmiştim iyice burayı. Koşarak duvarın yanına gittiğimde daha ürkütücü bir yer olduğunu anladım. Etrafıma biraz bakınırken tanıdık bir yüz birden bana çarptı. Çocukluk arkadaşım Chase değil miydi bu? Ama nasıl? "Ah... Hey Kim? Kim! İnanmıyorum bu sensin kardeşim!" Hızla bana sarıldı ve daha 8 yaşındayken geliştirdiğimiz o el sıkışmasını yaptık. Bu Chase'ti evet. İster istemez gülümsemeye başladım. Tesadüflerde melezler kadar hoştu. "Chase? Sen de mi? Sanırım artık şaşırmayacağım çünkü arkada gördüğüm kızda Stephanie gibi geliyor bana!" Chase'in arkasından bana gülümseyen iki çekik göz görmüştüm. Yaz okulundan tanıştığım bir diğer dostum Stephanie'ydi bu. "Stephanie, sen de ha? Hangi kulübedesin sen?" Koşarak bana geldi ve sarıldı. Onu gerçekten özlediğimi farkettim. Tam konuşcaktı ki Chase araya girdi pişkin pişkin sırıtarak. "O Hermes, ve ben de Persephone abicim!" Stephanie suratını buruşturdu ve Chase'e ters ters baktı. Anlaşılan araları yine bozuktu. "Ah... Siz gerçek birer melezsiniz ve size uyum sağlayabilir miyim bilmiyorum... Ben Hera'nın manevi oğluyumda artık." Herkesin yüz ifadeleri yerini soğuk bir ifadeye bıraktı. Arkadaki sevimli, ellerini göğsünde buluşturmuş bana samimiyetle bakan kısa boylu kız hariç. Kız yavaşça ileri doğru yürüdü ve bana elini uzattı. "Selam, Hera oğlu. Ben de Hermes kızı Aleda. Stephanie'nin kardeşiyim. Ve sanırım ortak arkadaşımız da Chase. Kim'sin sen değil mi? Senden bahsetmişti." Gülümseyerek kızın, yani Aleda'nın elini sıktım. Kızda gerçek bir samimiyet vardı ve bu hoşuma gitmişti. Gerçek bir melez olup olmamamı umursamıyor gibiydi. Stephanie bu arada hızla araya girdi. "Hey tamam bu kadar şaşkınlık ve tanışma yeter! Yürüyün tırmanalım şu duvara. Yarın melez gazetelerine konu olalım 'Bir avuç çekik melez ve zavallı tırmanma duvarı' diye!" dedi sırıtarak. Aleda ile beni elimizden tutup hızla duvara sürükledi. Oradaki yardımcı satirden zırhlarımızı aldık. Bu kamptaki ilk ufak tecrübem olacaktı. Korkuyormuydum? Sanmıyorum. İlk önce hep beraber koca duvarın yanı başından başladık. Duvar oldukça dik ve çıkıntılıydı buda beş - on adımda gayet iyi ilerleyebildiğimiz anlamına geliyordu. Ama tam biz güle oynaya tepeye ulaşmaya hazırlanırken yukarıdan koca bir gümbürtü koptu. Alev alev yanan bir kaya üstümüze doğru hızla geliyordu. | |
| | | A. Raina Lindgren Hermes'in Çocuğu
Mesaj Sayısı : 631 Kayıt tarihi : 01/12/10
| Konu: Geri: Çekik Çekiğe Macera. C.tesi Ara. 18, 2010 12:35 pm | |
| Herkes yukarıdan gelen alev alev kayalara karşı önlemini almış, yana çekilmişti ama ben resmen ortada bön bön donmuş kaya ile bakışıyordum. Bu biraz Kim'i görmenin şoku olsa gerek. O sırada anlamadan biri beni yanına doğru çekti. Evet evet bu Chase. Kayalar geçtikten sonra kollarından kurtuldum ve "Kahramanlık damarlarınız kabarmasın Chase bey!" diye bağırdım ona. Ona sinirli olmama rağmen benim hayatımı kurtardığı için teşekkür borçluydum sanırım Chase'ye. Bu sefer sinir etme sırası bende olacaktı ki Chase sinirlenip suratını asmıştı. Ardından yukarı baktı ve "Teşekkür etsen daha hoş olurdu." dedi mırıldanarak, ama ben duymuştum.
Ardından yukarı doğru baktım ve üstümüze yavaş yavaş gelen lavları fark ettim. "Aleda, Kim dikkat edin!" diye bağırdım. Lavlar gelip geçtikten sonra bayağı bi ilerledik. Hayret verici ama tehlike alarmı biraz olsun duraklamıştı. Tırmanmaya devam ederken ayağımı yasladığım kaya parçası düştü. Dengemi kaybetmiştim, evet ve düşmek üzereydim neredeyse. Aleda bana göre biraz daha yukarıda duruyordu. Eğer birinden yardım almassam her an düşebilirdim çünkü şu anda üzerine yüklendiğim tek kaya parçası vardı ve onunda kopma şansı yüksekti. O arada aynı anda Kim ve Chase bana ellerini uzattı. Sonrada birbirlerine garip garip bakıştılar. İşte bu gerçekten garipti. Hangisinin elini tutmam gerektiğini düşünürken Chase'yi birinci sınıfta ceza alıp yılsonu gösterileri için partner olduğumda, nasıl beni dans salonunde ektiği aklıma geldi. Doğru, ona; yani düşmanıma güvenmek hata olurdu. Bu yüzden Kim'in elini tuttum ve ondan destek alarak ayağımı koyacağım yeni bir kaya parçası buldum. Tırmanmaya son sürat devam ettik... | |
| | | Aleda Beth Hwang Hermes'in Çocuğu
Mesaj Sayısı : 479 Kayıt tarihi : 05/09/10
| Konu: Geri: Çekik Çekiğe Macera. Salı Ara. 21, 2010 7:48 am | |
| Aşağıya bakmadan tırmanmaya devam etmeye çalışıyordum fakat bu pek mümkün değildi çünkü tam altımda Steph vardı. Onun kafasına her an düşebilirdim. Az önce atlattığı tehlikenin etkisindeydim de aynı zamanda. Bulabildiğim oyuklara turunmaya çalışırken yanımda birinin olduğunu hissettim. "Nekadar da hoş ve zevkli!" Kim'di bu. Söylediği beni güldürmüştü çünkü ben de aynısını düşünüyordum(!) "Ah, bu sadece daha başlangıç. Ben neredeyse altı - yedi aydır kamptayım ve görmediğim canavar, atılmadığım macera kalmadı." Yavaşça gülümsedi. İlk başlarda nasıl hissettiğini biliyordum. Kendini yanlız hissediyordu, kimse anlamaz sanıyordu ve oldukça şaşkındı. Ama neyseki en iyi arkadaşları onun yanında benim yoktu işte... Derin bir nefes alarak konuşmayı kestim ve tempomu hızlandırdım. Tam bu sırada duvar hızla sarsıldı ve aşağı doğru bir eğimlilik kazandı. Ayağımı basacağım yerdeki çıkıntı parçalandı ve istemeyeceğim bir şey oldu. "Hey soğan kafa! Nereye bastığına dikkat et ki kafam yarılmasın!" Stephanie'nin kafasına gelmişti belli ki taş. Arkamı dönüp üzgün bir surat ifadesiyle "Mianhe unni." dedim. Stephanie hariç hepimiz gülüştük. Tabi bu kıkırdama güzel bir sallanmayla ve ateş toplarıyla ikiye bölündü. Hepimiz olanca dikkatimizi tırmanmaya verdik. Reflekslerim sayesinde kolayca atlatabiliyordum alevleri ama Kim için pek kolay olduğu söylenemezdi çünkü daha yeni kazanmıştı melez özelliklerini. Chase ise oradan durmadan alev toplarına lanet okuyordu. "Hiç bitmez mi bu duvar? Revirde hasta numarası yapıp yatmak istiyorum!" Stephanie birden Chase'in lafını kesti. "İşin gücün yatmak zaten bir işe yarayıp bir yerlerini oynatsan ölürsün!" "Melezsen ölürsün tabii ki Stephanie'cim." Chase doğru bir laf etmişti işte.
| |
| | | Chase Brandon Lee
Mesaj Sayısı : 37 Kayıt tarihi : 16/12/10
| Konu: Geri: Çekik Çekiğe Macera. Salı Ara. 21, 2010 8:36 am | |
| Gülüşüyorduk, ve Step her zamanki gibi buz prensesi kesilip "bana hiç komik gelmiyor ve sıkıldım burada." bakışları atıyordu. Komiğime gitmişti. Kendi kendime sırıttım ve önüme döndüm. O sırada Step bana fısıldadı "Kıkırdamayı kes pis şeytan." dedi sinirli bir sesle. Şeytan mı? Şimdide şeytan olmuştum. Gülüşümü saklayıp tırmanmaya devam ettim. Bu arada o iğrenç sarsıntı ve ateş topları beni az kalsın öldürüyordu. Her zaman sinirlendiğimde ve hırslandığımda yaptığım gibi "Hiç bitmez mi bu duvar? Revirde hasta numarası yapıp yatmak istiyorum!" şeklinde mızmızlanmaya başladım. O arada Step hiç dururmu; "İşin gücün yatmak zaten bir işe yarayıp bir yerlerini oynatsan ölürsün!" dedi ukala bi sesle.
Onun bana laf atma hakkı var ise, benimde vardır mantığı ile "Melezsen ölürsün tabii ki Stephanie'cim." dedim zevkle. Maksadım Step ile uğraşmaktı. O arada yeniden sarsıntı yaşadık ve tekrardan ateş topları bize doğru gelmeye başlamıştı. Bende doğal olarak bir yandan lanet okuyup tırmanmaya devam ediyordum. Bu arada yine Aleda ayağını yanlış bir kayaya koymuş olacak ki kaya parçası yine yerinden koptu. Aleda tam arkasında duran Step'in omzuna ayağını koymak zorunda kaldı. Tırmanma duvarı yine sarsılmaya başlamıştı ve Step durmakta zorlanmaya başlamıştı. Tabi laf atmaktanda eksik kalmayıp "Hey cücük burası üst üste çıkıp akrobasi gösterisi yapmanın zamanı değil. Çabuk ayağına bi kaya bul ve ikimizide sağlama al. Ezilme tehlikesi geçirecek olan ben olucam yoksa!" demişti. Yukarıdan lavlar geliyordu, bu doğruydu. O sırada Kim elini Aleda'ya uzattı ve Aleda'yı kendine doğru çekti. | |
| | | Kim Hyun Lee
Mesaj Sayısı : 41 Kayıt tarihi : 05/11/10
| Konu: Geri: Çekik Çekiğe Macera. Salı Ara. 21, 2010 11:02 am | |
| Lavlar adeta bir suymuş gibi şakır şakır yağıyordu üstümüze. Kheiron'un dost canlısı biri olduğunu biliyordum ama bu kadar sert olabileceği aklıma gelmemişti doğrusu. Bir yandan bastığım yerlere dikkat etmeye çalışırken bir yandan da Stephanie ve Chase'i dinliyordum. Yine atışıyorlardı. Tırmanmak için ciddi bir efor sarfetmem gerekiyordu ve her an pat diye düşüp bayılabilirdim. Yanımızdan geçen bir kaç Ares çocuğu düz yolda koşar gibi tırmanıyorlardı duvara. Sanırım buna alışmam uzun sürecek... Kalbim göğüsümden fırlayacak gibiydi ama yine de arkadaşlarımı bırakmamak için direniyordum. O sırada Aleda'nın ufak çığlığını duydum. Yan tarafıma baktığımda lavlar üstüne doğru dökülüyordu. Çok geç olmadan hızla elimi beline doladım ve onu kendime doğru çektim. Kolumu bile kıpırdatacak halim yoktu ama bunu yapmak zorundaydım. Bir süre öylece bana baktı. "Oooo.." Chase... Aleda'yı yavaşça ve güvenle bıraktıktan sonra ayağımı yavaşça kaydırdım ve Chase'te arkamda olduğu için olanca tozu ve taşı yuttu. Stephanie ise kıs kıs gülüyordu. "Delisin sen!" "En iyi arkadaşım kardeşimi kurtarırken dalga geçecek kadar fesat değilim ama!" Stephanie'nin bu korumacı tavrı hoşuma gitmişti. Aleda ise hiçbir şey olmamış gibi devam ediyordu. "Ah, şey... Sanırım az kaldı. Dayanabilir misin?" Umutsuzca kafamı salladım. | |
| | | A. Raina Lindgren Hermes'in Çocuğu
Mesaj Sayısı : 631 Kayıt tarihi : 01/12/10
| Konu: Geri: Çekik Çekiğe Macera. Salı Ara. 21, 2010 11:48 am | |
| Chase'ye "En iyi arkadaşım kardeşimi kurtarırken dalga geçecek kadar fesat değilim ama!" sinirlice. Pislikti, pislik kalacaktıda. Düşüncelerimden arınıp hızla çıkmaya devam ettim. Tanrım! Neredeyse bitirmiştik ve ben düşüp birtarafımı kırmak istemiyordum. Hattaha neredeyse Aleda'nın yanından dolaşıp üstüne geçmiştim onların. 3-4 dakika sonunda yorulup hatalı bir çıkış yaptığımı fark edene kadar önlerinde olmaya devam ettim. Bir-iki dakika dinlenip son sürat tırmanmaya devam ettim ve evet, resmen Aleda, Kim ve Chase'ye fark atmıştım. Son adımlarımı attım ve kendimi yukarı çekip tırmanışımı tamamladım. Evet, artık tepedeydim.
Ardından Aleda ve Kim vardılar. Aslında Kim halinden bezmiş görünüyordu ve Aleda'da çıkar çıkmaz Kim'in iki elinden tutup onuda yukarı çektik. Böylece Kim'de yukarı çıkmıştı ve sadece Chase kalmıştı. Laf atıp "Hadi uyuşuk beyefendi, eğer isteğiniz geldiyse çıkın da biran önce gidelim burdan." dedim. Chase'nin hali canımı sıkmıştı, belli ki kötü görünüyordu. Laf atışıma bile cevap vermediğine göre ciddiydi. Aleda'ya döndüm ve "Soğan kafa siz Kim'le burda kalın. Aşağıya tekrar iniyorum." dedim tüm soğukkanlılığımla. Aleda heyecanla karışık korkmuş ses tonuyla "Ciddi değilsin değil mi?" dedi bana. Ciddiyim anlamında başımı salladım ve tırmanma duvarından geri geri aşağıya inmeye başladım. Hayır gören beni deli sanardı.
20-30 santim aşağısında durdum ve ona baktım. "Hey Chase iyi misin?" diye sordum telaşlı sesimle. Cevap bile vermedi. "İyiyim sadece biraz yoruldum..." Dedi. Cidden yorulmuş olmalıydı ki elimi uzattım ve kendime doğru çektim Chase'yi. Yaklaşık 10 dakika sonra Chase'yi zorla tepeye çıkardım. Yorulmuş bir biçimde ikimizde kendimizi bulduğumuz ilk kayanın üstüne attık. Chase ile birbirimize baktık ve gülmeye başladı. Hattaha kahkahalar atmaya. Yumruk attım ve "Komik olan ne?!" diye bağırdım. Gülmesini kısa bir süre kesti ve "Başta neredeyse beni öldürecektin, ama şimdi benim için kendini tehlikeye attın neredeyse." dedi. Dudaklarımı büktüm ve "Ödeştik işte, sende başlarda benim hayatımı kurtarmıştın." dedim. Bu konuşma beni sıkmıştı. Ayağa kalkıp yürümeye başladım. Bir yandan da Aleda ve Kim'e bakınıyordum. Chase beni takip etmeye başlamıştı bu arada.
Aleda ve Kim'in yanına vardım. Arkadanda Chase gelmişti zaten. Beraber kıyafetlerimizi çıkarıp görevli satire teslim ettik ve kampa geri döndük.
Rp bitmiştir. | |
| | | | Çekik Çekiğe Macera. | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|