Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Ben Kimim? Siz Kimsiniz? Peki Babam Kim?

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Shylâ Fackrell
Küçük Tanrıça
Küçük Tanrıça
Shylâ Fackrell


Mesaj Sayısı : 102
Kayıt tarihi : 06/12/10

Ben Kimim? Siz Kimsiniz? Peki Babam Kim? Empty
MesajKonu: Ben Kimim? Siz Kimsiniz? Peki Babam Kim?   Ben Kimim? Siz Kimsiniz? Peki Babam Kim? Icon_minitimeCuma Ara. 10, 2010 2:46 am

Tam tamına on beşinci gün bu gün. Babama kızgın mıyım emin değilim. Evet aslında çok kızgınım. Anneme salladığı yalanların hesabını vermek zorunda o. Neymiş bir Tanrıymış, neymiş mükemmel biriymiş, neymiş annem çok sevmiş ama imkansızmış birlikte olmaları... Neymiş ben olmuşum... Annemi kim bilir daha başka hangi yalanlarla kandırdı o adam. Baba bile demekte oldukça zorlandığım kesin. " Ah bir karşılaşsam... Ondan hesabını soracağım şeyler var. " diye mırıldanıp duruyorum.

Aslında anneme de kızgınım. Nasıl bir ruh halinde olur bir insan mitolojik bir hikayeye gözü kapalı inanmak için. Neymiş babam bir Tanrıymış... Hangi hastaneden kaçmıştı acaba. Günler geçtikçe yaşadığım öfke gittikçe büyüyordu. Ve merakla karışık sabırsızlıkta elbette. Nasıl bir adam kendisinin Tanrı olduğunu söyleyebilirdi ki... Peki nasıl bir kadın buna tamamen inanırdı.

Annemi her zaman aklı başında olarak hatırlardım. Ama son on beş gündür bütün düşüncelerim birbirine girmiş durumda, hiçbir mantık çerçevesine oturtamıyorum hiçbir şeyi. Annemin nasıl bir ihtiyaca sahip olduğunu bilmiyorum. Emin olduğum tek şey annem tek başına büyütecek kadar çok istemiş beni. Ve o adamı da sevdiği kesin. Başka türlü nasıl beni isterdi ki hayatında.

Onu bulmak için gitmediğim yer kalmamıştı fakat artık hayal kırıklığına uğramak üzereydim. Aslında neden hayal kırıklığı olduğunu da bilmiyorum. Zaten babam hakkında hiçbir bilgiye sahip değildim ve bilgisiz olarak birini bulmak her şeyden güçtü.

Dün geceyi ormanın derinlerindeki ağaçların dibinde geçirmiştim ve hâlâ da aynı ağacın dibinde düşünmekteydim. Aslında bir karar vermeye çalışıyordum. Ya yetimhaneye geri dönecektim ya da onu aramaktan vazgeçip kendime yeni bir hayat kuracaktım. Kararlarımın arasındayken yanımda beliren gölgeye başımı kaldırıp baktım. Yanımda garip görünümlü ve aslında mitolojiden fırlamış biri durmaktaydı. Geçen yıl mitolojik yaratıklara merak saldığımda öğrenmiştim bunun ne olduğunu. Bir satir...

" Sen Shylâh Queen olmalısın "dedi garip bir sesle. Bense şok olmuş bir şekilde başımı salladım. Şu anda uyuyordum ve bilinçaltım bana bir oyun oynamaktaydı. Bundan emindim ; işin kötü yanı uykudan uyanamıyordum.

" Seni, kardeşlerinin yanına götürmek için görevlendirildim. Günlerdir seni arıyorum. Yetimhaneden kaçtığını öğrendiğimizden beri peşindeyim ve niyahet bulabildim seni. Tanrıların Tanrısı beni Ares'in gazabından koruduğu için minnettarım. "


" Uyan Shy, uyan artık. Rüyaların bile tuhaflaşmaya başladı. "
kelimeleri sesli söylediğimi anlamak için onun konuşmasını beklememe gerek yoktu. Yüzünün aldığı şekilden bile anlayabiliyordum. Kimbilir kaç kez duymuştu bu tip sözleri. Ama sabırsız bir şekilde kolumdan tutarak ayağa kaldırdığında bütün doğrularımın birbirine karıştığını itiraf etmeliyim. Ne olduğunu ne yaptığını anlamadım bile. O ana dair hatırladığım tek bir şey var. O da satirin ne olduğunu anlamadığım şeyleri yere atarak basmasıydı.

" Hey dur bir dakika. Sen ne yapıyorsun. Beni nereye götürü..."
dememe kalmadan başka bir yerde buldum kendimi. Daha önce bilmediğim bir yer olmasına rağmen, içimin ısındığını itiraf etmeliyim. Fakat belli edemeyecek durumdaydım o an.

" Artık yeni evine hoşgeldin Shy. Birazdan yaşayacağın kulübene götüreceğim seni. Kardeşlerin sana herşeyi anlatacak. Sen sadece kalbine ve ruhuna güven... "

dedi ve bir kulübeye doğru yürüdü tabi ben de peşinden... Kulübenin kapısında beni bırakarak uzaklaştı ve ben bir iki dakika içinde cesaretimi bularak içeriye girdim. Etrafıma göz gezdirirken nerede olduğumu, kim olduğumu , kulübede olanların kim olduğunu ve en çokta babamın kim olduğunu düşünüyordum.

Sahiden bana bunları açıklayacak birini görebilecek miydim bu gün? Yoksa iyice karışmak mı zorunda kalacaktım merak içindeydim ve kısık bir sesle seslendim.


" Hey, içeride kimse var mı? "

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




Ben Kimim? Siz Kimsiniz? Peki Babam Kim? Empty
MesajKonu: Geri: Ben Kimim? Siz Kimsiniz? Peki Babam Kim?   Ben Kimim? Siz Kimsiniz? Peki Babam Kim? Icon_minitimeCuma Ara. 10, 2010 3:51 am

" Hey, içeride kimse var mı? " dedi ince bir ses. Kapıya doğru koştum. Karşımda oldukça güzel bir kız duruyordu. Sanırım Afrodit kızı diye düşünmüştüm. Bekletmeden hemen cevap verdim. ''Merhaba. Ben varım.'' dedim gülümseyerek. Karşımdaki kızda gülümsüyordu. Kim olduğunu gerçekten merak ediyordum. Ama sormadan önce kibarlık olsun diye '' İçeri geçebilirsin.'' dedim gülümseyerek. Başını sallamakla yetinirken içeri girdi. Yüzünde utangaç bir ifade vardı. Biraz da kızarmış gibiydi. Daha sonra '' Şey... Ben sizin yeni kardeşinizim.'' dedi. Yeni bir kardeş ha!
Vay canına buna çok sevinmiştim. Üstelik Afrodit kızlarını aratmayacak bir güzelliğe sahipti. Yanına giderek hemen sarıldım. Daha sonra '' Ben Amanda. Yeni evine hoşgeldin.'' dedim. Bakışları ışık doluydu. İlk görüşte sevmiştim kardeşimi. Daha sonra '' Hey! Yeni kardeşimiz gelmiş.'' diye bağırdım. Aslında çığlığa daha çok benziyor gibiydi. '' Ne diyorsun kız?'' diye indi Adrian merdivenlerden. Zaten başka bir şeyde beklenemezdi sanırım ondan. Ardından Mia ve diğer kardeşlerimde indi. '' Yeni kardeşimiz diyorum.'' dedim gülümseyerek. '' Merhaba'' dedi yeni kardeşim. Ben adını sormayı bile unutmuştum heyecandan. Bütün kardeşler sarıldıktan sonra abim akıl edip '' Adın ne?'' diye sordu. Yoksa kimsenin aklına gelmemişti. Hepimiz şaşkındık tabi.
Afrodit kızlarına yeni bir dedikodu çıkmıştı işte. Bu sırada yeni kardeşim gülümseyerek ''Shylâh Queen abi.'' dedi. Abi diyince çok şaşırmıştım. Ama çok sıcakkanlıydı. Sanırım bu abimin de hoşuna gitmiş olacak ki bir daha sarıldı...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Hermia Aigian Cocteau
Ares'in Çocuğu/Kulübe Lideri/Melez Denetleyicisi
Ares'in Çocuğu/Kulübe Lideri/Melez Denetleyicisi
Hermia Aigian Cocteau


Mesaj Sayısı : 1491
Kayıt tarihi : 26/08/10

Ben Kimim? Siz Kimsiniz? Peki Babam Kim? Empty
MesajKonu: Geri: Ben Kimim? Siz Kimsiniz? Peki Babam Kim?   Ben Kimim? Siz Kimsiniz? Peki Babam Kim? Icon_minitimeCuma Ara. 10, 2010 4:17 am

Gene kulübeye kim gelmişti acaba ?? amanda'nın bir arkadaşımı yoksa Bells falan mı?? Hemen olduğum biraz haraket ettim ve çatı katının merdivenlerinden kayarak indim.ileredim Ve salona geçtim. İki sarışın mı ve amanda birisine bu kadar yakın mı davranıyordu??

''Hey selam ne oluyor bakalım??'' Dedim buz gibi bir sesle tanımadığım kız bana dönüp gülümsedi. ''merhaba ben Shylâh yeni kardeşiniz'' Yeni kardeş mi kulübemiz gitgide genişliyor. Ki bu durum hem sevindirici hemde sinir bozucu ama genede

''Hoş geldin o halde Ben Her...'' diyordum ki sinir abim her zaman ki gibi sözümü keserek

''Mia,mia de sen ona niye uzatıyorsun anlamıyorum'' Dirsek attım ona sertçe ve tekrar yeni kardeşime dönüp

''uzun lafınkısası kulube lideriyim şu görmüş olduğun sinir abimle yukarıda kalıyorum senin yatağın şudaki tuvalat eşyalarınıda kamp marketinden karşılayabilirsin'' dedim.ve sinirlekendimi koltuğa attım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




Ben Kimim? Siz Kimsiniz? Peki Babam Kim? Empty
MesajKonu: Geri: Ben Kimim? Siz Kimsiniz? Peki Babam Kim?   Ben Kimim? Siz Kimsiniz? Peki Babam Kim? Icon_minitimeCuma Ara. 10, 2010 9:19 am

"Mia'yı takma." diye fısıldadım yeni gelen kardeşimin kulağına. "O hep böyledir sen aldırma, biraz çatlaktır falan ama iyi kızdır, tanıdıkça seversin."
Shy gülümsedi bunun üzerine. Şimdiden onun hakkında bazı şeylerden emin olabilirdim, mesela; bu kardeşimi kesinlikle çok sevecektim. Beni ilk gördüğünde bile bana "abi" diye hitap etmesi çok hoşuma gitmişti zaten, hem saygılı hem de sevgi dolu bir kardeş daha... Başka ne dileyebilirdik ki tanrıların tanrısı Zeus'tan?
"Gel sana kulübeyi gezdireyim." dedim kardeşime ve onu Amanda'nın yatağının hemen yanındaki yatağına götürdüm. "Burada yatacaksın, kulübemizde Mia ve ben hariç herkes alt katta kalıyor. Kulübe kalabalıklaşınca biz de üst kata çıkalım dedik, ve biraz da bilirsin... Kavgalarımızın diğerlerini rahatsız etmemesi için." Shy da güldü bunun üzerine, henüz ilk gününde bile kavgalarımızdan birine denk gelmişti çünkü. "Burası da salonumuz." dedim ona salonu gösterip. "Şu köşede bazen sabahlara kadar poker oynarız, kumarbaz bir aileyiz biz."
"Ciddi olamazsın." dedi gülerek.
"Gayet ciddiyim." dedim gerçekten de ciddi bir ifade takınarak. "Neyse benim çok işim var kampta, tekrar hoşgeldin aramıza. Artık gitmeliyim, Amanda ve Mia sana ilk günün için yardımcı olurlar, sonra görüşürüz."
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Shylâ Fackrell
Küçük Tanrıça
Küçük Tanrıça
Shylâ Fackrell


Mesaj Sayısı : 102
Kayıt tarihi : 06/12/10

Ben Kimim? Siz Kimsiniz? Peki Babam Kim? Empty
MesajKonu: Geri: Ben Kimim? Siz Kimsiniz? Peki Babam Kim?   Ben Kimim? Siz Kimsiniz? Peki Babam Kim? Icon_minitimeCuma Ara. 10, 2010 10:18 am

Önce Amanda, sonra Adrian ve Mia. Kulübede olanlarla tanışmıştım en sonunda ve kendimi yatağıma bıraktım. Sabah ki kızgınlığımdan eser kalmamıştı şu an. Çok mutluyum diyemem elbette ama kızgın hiç değilim. Şimdi için tek bir dileğim var Zeus'tan. O da babamla karşılaşmak... Evet onunla tanıştığımda herşey çok daha güzel benim için. Yeni aileme ve evime alışmakta zorluk çekmeyeceğimi düşünüyorum. En azından bunu diliyorum sanırım. Fakat insanların hayatından Tanrıların ve melezlerin hayatına giriş biraz karmaşık olacak bunun farkında olsam da elimden başka bir şey gelmiyor.

" Sizlerin de işi vardır eminim. Ben sizi tutmayım. Hem artık burada yaşayacağıma göre herşeyin yerini kendim öğrenmeyi tercih ederim. "

diye mırıldandım kendi düşüncelerimi dile dökerken. Evet bu dile döküm sırasında her şeyi kabullendiğimi ve herşeye inandığımı da dile getirmiştim. Babamın bir Tanrı olduğunu kabullenmiştim mesela, yedi tane kardeşim olduğunu da, melez kampında yaşayacağımı da... Her şeyi... Ve bildiğim tek şey bu güne dair. Kendimi tamamen iyi hissediyordum. Sekiz yıldan sonra ilk kez kendimi evimde gibi hissediyordum. Amanda ile Mia'da olur anlamında başlarını salladılar bir süre sonra. Sanırım her şeyi kaldırıp kaldıramayacağımı hesaplamaya çalıştılar. Fakat sonunda yanımdan gittiklerinde tek başıma kaldığımda yatağıma uzandım ve düşüncelere odaklandım...


- RP Bitmiştir -
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Ben Kimim? Siz Kimsiniz? Peki Babam Kim?
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» BurayaBurayaBurayaBuraya!!! -Bilin Bakalım Kimim?!- :D
» Peki benden birkac Resim.
» Hepiimiiiz kardeşiiiz peki herkes nerdee?
» Babam ve Huzur
» Babam ve Hediyem

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Melez Kampı :: Kulübeler :: Ares Kulübesi-
Buraya geçin: