| Yanlış Alarm | |
|
|
Yazar | Mesaj |
---|
Cornelia Fackrell Poseidon'un Çocuğu/Pegasus Binicilik Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 871 Kayıt tarihi : 03/10/10
| Konu: Yanlış Alarm C.tesi Ara. 04, 2010 11:38 am | |
| Rose ile kulübemize geldiğimiz sırada kapıda bir not buldum. Kardeşim bana meraklı gözlerle bakarken bende sessizce mektubu okudum ve şaşkınlıktan gözlerim açıldı. Bu kağıdı kimin getirdiğini ve Hera'nın neden bugörev için ben ve Sere'yi görevlendirdiğini bilmiyordum. Çok şaşırmıştım ama yine de yanımda Sere'nin olmasından mutluydum. Ardından başımı mektuptan kaldırarak kardeşime baktım ve "Tanrıça Hera'nın kolyesi kaybolmuş kardeşim. Bunun içinde ben ve Sere'yi görevlendirmiş. Neden bizi seçti bilmiyorum ama onun yanına gitmeliyim." dedim. Rose'de buna şaşırmış olmasına rağmen başını tamam anlamında sallamakla yetindi. İtiraz edemeyeceğini biliyordu, ne de olsa bunu bizden isteyen Hera'ydı. Kardeşime erken geleceğimi söyleyerek yanından uzaklaşarak Sere'nin yanına yani Athena kulübesine doğru ilerledim. Kapıyı çaldığımda kapıyı açan Lucy oldu.
"Selam Lucy."
Gülümseyerek beni karşıladı ve ne olduğunu sordu. Sere'yi görmek istediğimi söyleyince beni içeri aldı. Ardından Sere'yi yatağının üzerinde çizimlerini yaparken buldum. Anlaşılan onun Hera'nın isteğinden haberi yoktu. Ardından yanına giderek yatağına oturdum. Beni daha yeni fark ediyor olmalıydı ki bana bakarak gülümsedi. "Hoşgeldin Lia." diyerek sarıldı. "Hoşbuldum." dedikten sonra Sere bakışlarımda bir tuhaflık olduğunu anlayarak " Ne oldu Lia?" diye sordu. Aslında anlamasına şaşırmamam gerekirdi. Ne de olsa en yakın dostumdu ve beni çok iyi tanıyordu. Güümseyerek Sere'ye baktım ve "Hera'nın isteğinden haberin var mı bitanem?" diye sordum. | |
|
| |
Serena Su Hanzadeoğlu Athena'nın Çocuğu
Mesaj Sayısı : 4815 Kayıt tarihi : 07/09/10
| Konu: Geri: Yanlış Alarm C.tesi Ara. 04, 2010 11:47 am | |
| Hera’nınisteği mi? Fazlasıyla şaşırmıştım doğrusu. ‘‘İstek mi? Bakabilir miyim?’’ dedimve Lia bana kâğıdı verdi. Gerçektende Hera’dan gelmişti bu kâğıt. Kolyesikaybolmuştu ve kolyeyi bulmamızı istiyordu. Ama neden ben ve Lia? Buda ayrı birsorundu tabi. Lia’ya baktım. Şimdi yüz ifadem onunkiyle aynıydı. ‘‘Peki tamam.O zaman şimdi hazırlanalım ve olimpos’a gidelim. Sanırım Tanrıça Hera bizievinde bekliyor.’’ dedim gülümseyerek. Lia bizim kulübeden ayrılırken Lucy sorusoruyordu durmadan. Sonunda meraklı kız kardeşimi bakışlarımla susturdum.Homurdanıp gitmişti, giderken de küstüğünü söylemişti. Ben geri dönünce gönlünüalmasını bilirdim. Başımı sallayarak güldüm. Çantamı hazırlayıp üstümüdeğiştirdikten sonra kapıdan dışarı çıktım. Thalia’nın Ağacına doğru giderkenHera’nın neden bizi seçtiğini düşünüyordum. Lia’yı beklerken belki bir cevapbulabilirdim. | |
|
| |
Cornelia Fackrell Poseidon'un Çocuğu/Pegasus Binicilik Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 871 Kayıt tarihi : 03/10/10
| Konu: Geri: Yanlış Alarm C.tesi Ara. 04, 2010 12:08 pm | |
| Sere'nin yanından ayrılarak kulübeme geri döndümi Üzerimi değiştirmek ve rahat bir şekilde Hera'nın yanına gitmek istiyordum. Kulübeye geldiğimde Rose yanıma gelerek ne olduğunu sordu. Ona Sere'ye haber verdiğimi ve üzerimi değiştirip çıkacağımı söyledim. Yine de kardeşimin soruları bitmeyince hızlıca dolabıma yönelerek kıyafetlerimi seçtim. Kıyafetletrimi giyinip saçımı taradıktan sonra çantamı aldım ve kulübeden çıkmak için ilerledim. Ama Rose beni çıkmadan yakalayarak yine soru sormaya başladı. Sonunda bana kızarak "Sen geri gelince görüşeceğiz kardeşim." dedi. Bende başımı tamam anlamında sallayarak, kendimden emin bir şeilde çıktım ve Thalia ağacının yanına doğru ilerlemeye başladım. Kardeşime kendimi sonradan affettireceğimi bildiğim için kafamdaki düşüncelerden uzaklaştım ve görece kkonsantre olmaya çalıştım. Thalia ağacının oraya vardığımda Sere'nin benden önce geldiiğini gördüm. "Bekletmedim umarım." dedim Sere'ye ve ardından pegasuslarımızı çağırdım. "Hayır bekletmedin hayatım." diyince rahayladim ve gülümsedim. Pegasuslarımız yanımıza gelince öncelikle Alice'yi okşadım ve sonra bizi götürmelerini istediğimiz yeri söyledim. Ona baktığımda o da benim yaptığımın aynısını yapıyordu. Gülümsedim ve pegasuslarının havalanmasıyla yolculuğumuza başladık. | |
|
| |
Serena Su Hanzadeoğlu Athena'nın Çocuğu
Mesaj Sayısı : 4815 Kayıt tarihi : 07/09/10
| Konu: Geri: Yanlış Alarm C.tesi Ara. 04, 2010 12:17 pm | |
| Yolculukfazla iyi değildi. Yağmur yağmamasına rağmen ara sıra şimşek çakıyordu. Belki de Tanrıça Hera kolyesi kayboldu diye üzülürken Tanrı Zeus’ta sinirden şimşeklerini yeryüzüne salıyordu. Düşününce kendi kendime gülümsedim. Yağmur yağmaması için dua ediyordum. ‘‘Hemen varmamız gerekiyor. Biraz daha hızlı olsak daha iyi olur.’’ dedim Lia’ya gülümseyerek. EmpireState Binasına gelince artık bizi tanıyan resepsiyondan anahtarı alıp asansöre biniyorduk. Lia ile alışmıştık bu duruma. Yeni bir görevli olunca da onu tehdit ediyorduk. Bizim için hiç sorun değildi. Hemen asansörden hızla çıkıp olimpos’a adımımızı attık. Büyük bir özlem ve mutlulukla olimpos’a baktım. Çok güzeldi. Bazen Tanrı ve Tanrıçaları kıskanıyordum. Gülümsedim kendi kendime. Lia’ya bakınca onunda aynı duygulara kapıldığını anladım. Hayallerini bozmak istemezdim ama Hera ve Zeus’un evine nereden gideceğimizi bilmiyordum. ‘‘Şimdi nereden gidiyoruz Lia? Belki sen biliyorsundur. Çünkü ben bilmiyorum.’’ dedim dudaklarımı bükerek. | |
|
| |
Cornelia Fackrell Poseidon'un Çocuğu/Pegasus Binicilik Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 871 Kayıt tarihi : 03/10/10
| Konu: Geri: Yanlış Alarm C.tesi Ara. 04, 2010 12:33 pm | |
| Olimpos'a geldiğimde özlemle baktım buraya. Aslında bu aralar görevler sayesinde buraya çok uğrar olmuştum ama yine de burasının ayrı bir güzeliği ve özlemi vardı. Düşüncelerimden Sere'nin dedikleriyle sıyrıldım ve düşündüm. Hera'nın evinin nerede olduğunu tam olarak bilmiyordum ama daha önce duyduğumu hatırlıyordum. Sere'ye dönerek "Tam olarak bilmiyorum aslında ama hatırlıyor gibiyim. Eğer bana güveniyorsan gel ben seni götüriyim." dedim. Tereddüt ediyordum ama Sere benden hiç tereddüt etmeden tamam diyerek kabul etmişti. Gülümseyerek başımla onayladım ve hatırladığım -yada tahmin ettiğim- yerlerden geçirdim ve sonunda bir evin kapısının önünde durduk. İç çekerek "Burası diye hatırlıyorum Sere." dedim. O da başıyla onayladı ve içeri girmek için kapıyı çaldı.. | |
|
| |
Serena Su Hanzadeoğlu Athena'nın Çocuğu
Mesaj Sayısı : 4815 Kayıt tarihi : 07/09/10
| Konu: Geri: Yanlış Alarm C.tesi Ara. 04, 2010 12:42 pm | |
| Kapıyı çalmıştım. Buradaki evlerin kapısı mı vardı? Hatta bu ev denilen yerin… Emin olun burası ev değildi. Ayrıca bir şehirdi sanırım! Neredeyse olimpos’un yarısını kaplıyordu. Hera şanslı bir tanrıçaydı. Onun yerinde olmak isterdim doğrusu. Kapı kendiliğinden açılıverdi. Uzun koridorda yürümemiz gerekecekti galiba. Hemde sonu görünmeyen bir koridordu bu. ‘‘Lia bu koridorun ucu görünüyor mu sence?’’ dedim tereddütle. ‘‘Ah şey sanırım görünmüyor Sere. Fakat ben kimseyi görmüyorum.’’ Lia’da biraz korkmuş ve yorulmuş gibiydi. Biz bunları düşünürken beynimde bir ses yankılandı. ‘‘İçeri gelin genç melezler.’’ Büyük ihtimalle Tanrıça Hera’nın sesiydi. Lia’ya dönüp baktım fakat oda bana bakıyordu. ‘‘Sesi duydun mu?’’ dediğimde evet anlamında kafasını salladı. ‘‘Peki, o zaman. Yürüyelim.’’ dedim. Adımlarımız uzun koridorda gittikçe hızlanıyordu. Biz koridorda ilerlerken kapı birden kendiliğinden kapandı. Korkudan sıçradım fakat daha sonra hemen kendime geldim. Ucu gözükmeyen uzun koridoru yürüyeceğimizi düşünmezdim fakat anlamadığım bir nedenden dolayı kendimizi bahçede bulmuştuk. | |
|
| |
Cornelia Fackrell Poseidon'un Çocuğu/Pegasus Binicilik Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 871 Kayıt tarihi : 03/10/10
| Konu: Geri: Yanlış Alarm C.tesi Ara. 04, 2010 1:49 pm | |
| Kolidorda Sere ile yürürken birden bire kendimizi bahçede bulduk. Sere'ye baktığımda ona bana şaşkınca ve merakla baktı. Nasıl buraya gelmiştik bilmiyordum. Etafa bakındığım sırada karşımda güzeller güzeli birini gördüm. Bu beni ilk başta şaşırtsa da ardından bunun Tanrıça Hera olduğunu fark ettim. Sere de gözlerini benim baktığım yöne çevirdi ve benimle aynı tepkiyi verdi. O da Tanrıça'nın bu kadar güzel olduğunu düşünmüyordu anlaşılan. Sere'ye baktım. Birimizin konuşmaya başlaması gerekiyordu ama Sere hiç konuşacak gibi durmuyordu. Bende sakince derin nefes alarak "Merhaba Tanrıça Hera. Ben Poseidon kızı Cornelia, arkadaşımda Athena'nın kızı Serena." dedim ve sustum. Aslında bizi tanıdığını düşünüyordum ama yine de tanıtma gereği duymuştum. Tanrıça Hera bize hafifçe gülümseyerek "Hoşgeldiniz melezler. Sizi buraya çağırma nedenimi biliyorsunuz. Kolyem kayıp olmuştu ama bulundu. Sizi buraya kadar çağırıp yorduğum için üzgünüm." dedi ve bizi incelemeye başladı. Bunu duyduğuma çok şaşırmıştım. Yani şimdi biz buraya boşu boşuna gelmiştik. Aslında Tanrıça Hera'yıgörmemiz iyi olmuştu ama.. Kafam karışmıştı. Bu sırada Sere konuşmamız gerektiğini benden önce fark ederek kendine geldi ve konuşmaya başladı.. | |
|
| |
Serena Su Hanzadeoğlu Athena'nın Çocuğu
Mesaj Sayısı : 4815 Kayıt tarihi : 07/09/10
| Konu: Geri: Yanlış Alarm C.tesi Ara. 04, 2010 2:02 pm | |
| Sakince karışımızda duran güzel varlığa bakıyordum. Güzel dediğime bakmayın güzelden de öteydi. Bir an Tanrıça Aphrodite’ın diğer görünüşü sandım. Ama bu Tanrıça Hera’ydı. Mükemmel birine benziyordu. Sarı saçları beline kadar uzanıyordu. Bir tutamı da omzuna dökülmüştü. Mavi gözlerinde merak ve gizem vardı. Uzun boyu ile mankenlere benziyordu. Ben Tanrıça’yı incelerken Lia çoktan konuşmaya başlamıştı. "Merhaba Tanrıça Hera. Ben Poseidon kızı Cornelia, arkadaşımda Athena'nın kızı Serena." Bu cümlenin üzerine Tanrıça hafifçe gülümsedi. Gülümsemesi beni mutlu etmişti ve yüzüme ılık bir esinti çarptı. Konuşmaya başlayınca tekrar dikkatim dağılmıştı. "Hoş geldiniz melezler. Sizi buraya çağırma nedenimi biliyorsunuz. Kolyem kayıp olmuştu ama bulundu. Sizi buraya kadar çağırıp yorduğum için üzgünüm." Dedikten sonra Lia ve bizi incelemeye başladı. Bende o sırada Tanrıçanın elbisesini inceliyordum. Bahçenin yeşillikleriyle uyumlu açık krem bir elbise giymişti. Elbisenin eteği yere kadar uzanıyordu. Elbisenin askıları örgü şeklinde örülmüştü. Tam bir tanrıça elbisesiydi. O güzel elbisenin içinde olmak isterdim doğrusu. Sessizlikten hoşlanmadığım için konuşma gereği duydum. ‘‘Kolyenizi bulmanıza çok sevindik Tanrıçam. Yinede buraya gelmekten memnun olduğumuzu bilmenizi isteriz. Sizinle tanışmak ve evinize gelmek bizim için büyük bir onurdur.’’ Kendimi tarihi çağlardaki şövalyeler gibi hissediyordum. Bütün Tanrıça ve Tanrılarla böyle konuşmak hoşuma gidiyordu. Kibar bir kız olmak onların gözlerindeki değerimi yükseltebilirdi. Hayatım boyunca hiç birine saygısızlık yapmamıştım zaten. Yapacağımı da pek sanmazdım. | |
|
| |
Cornelia Fackrell Poseidon'un Çocuğu/Pegasus Binicilik Eğitmeni
Mesaj Sayısı : 871 Kayıt tarihi : 03/10/10
| Konu: Geri: Yanlış Alarm Paz Ara. 05, 2010 1:59 am | |
| Biraz daha Tanrıça Hera ile konuştuktan sonra Sere'ye baktım. Uzun bir süredir buradaydık ve kardeşlerime çabuk döneceğimizi söylemiştik. Şimdi bir görevimiz olmadığı için kampa geri dönmemiz de bir sorun olmazdı. Sere'ye gidelim mi anlamında işaret ettim ve o da kabul etti. Daha kampta da işlerimiz vardı.
"Tanrıçam sizinle tanıştığımız için çok menmnun olduk ama artık biz kampa dönsek iyi olucak." dedim ve Sere de beni onaylarcasına başını salladı. Bunun üzere Tanrıça Hera en güzel gülümsemesiyle bizi karşıladı. " Tabi melezler." diyerek bizi uğurladı. Son defa Hera'ya baktıktan sonra bahçeden çıktık ve kendimizi yine o uzun kolidorda bulduk. Kolidorda biraz daha ilerledikten sonra pegasuslarımızı çağırdım. Hemen beni duyup geldiler ve bizde binerek kampa doğru gitmeye başladık. Yolda giderkende konuştuğuıumuz tek konu Tanrıça Hera'nın iyi biri olması ve güzelliğiydi..
(Sereninde ekleyeceği bir şey yoksa rp bitmiştir!) | |
|
| |
| Yanlış Alarm | |
|