17- Okçuluk alanında bir macera yaşayacaksın.
Mekan: Okçuluk Alanı
Katılacaklar: Sen ve istediğin herkes.
Yeni gelmiştim.Yada ben yeni gelmemi bahane ediyordum.Buraya geldiğimden beri ne odamı temizledim,ne de klübeme puan kazandırdım.En sonunda Athena'dan okkalı bir azar işittim ve artık yeni olmadığımı anlamış oldum.Bir dahaki tembelliğimde beni kamptan atmaya karar verir diye tırsmamdan başlamaya karar verdim.Oklarımı sırtıma geçirdim ve okçuluk alanına doğru yola çıktım bir yandan da Athena'nın çalıştığımı görmesi için dua ediyordum.Okçuluk alanın giderken birden aklıma
geldi.Şimdi kesin okçuluk eğitmeninden de azar işitirdim.Tembelliğin sonu budur işte.Burdan sonra bulaşıkları yıkamam gerekiyordu.Oflaya puflaya alana girdim. ''Nerde kaldın?'' Arkamı döndüm ve tabi ki tahmin ettiğim gibi okçuluk eğitmeniydi. ''Iı...Şey...Klübemdeydim...'' Eğitmen inanmamış gibi bana bakıyordu. ''Athena,bana herşeyi bildirdi.''Ahh,Tanrıçam!Bunu bana neden yaptın?Eğitmene haber vermek,ölüm fermanımı imzalamak demekti. ''Hergün 7 saat çalışacak ve ayrıca Athena'nın verdiği görevleri yapacaksın!'' Evet,bulaşıkları yıkayacağım.Kesin cezada alacağım ve Hades çocuklarına alay kaynağı olacağım.Yazık bana! ''Başlıyım mı?'' Eğitmen bana kızgın gözlerle bakıyordu.''Daha bitmedi!Eğer yapmazsan babana bildirilecektir!'' Babama söylemediler mi?Birden içimi sevinç kapladı.Babama söylememişler.Oleyy! Orda dans etmek istiyordum.Babamdan azar işitmeyecektim.Yuppi! Ama elinde sonunda bilecekti.Çünkü benden istedikleri şeyi yapamazdım.7 saat çalışacak,Athena'dan görev alacak,bitiremeyince ceza alacaktım.Akşamları uyuyamayacaktım.Tabi ya! Zaten uyuyamazdım.Odam çok dağınıktı.Odamda daha bilimin bile keşvedemediği şeyler vardı.Ne yapacağım ben! Athena'dan yardım istersem -ki isteyemem-zaten sinirinin doruk noktasında bu sefer ya beni lanetler,ya kamptan atar yada döverdi.Çalışacaktım.Başka şansı yoktu.Eğitmene baktım.''Ne zaman başlıyoruz?''Yapacaklarımın listesi aklımda uçuyor,düşündükçe yoruluyordum. ''Şimdi!'' Sesi oldukça kızgındı.Hemen yerime geçtim.Hedefi belirledim ve fırlattım.Upss...kırmızı dairenin hemen yanındaydı.Evet,tekrar başlıyoruz...Eğitmene döndüm ve azar yemek için beklemeye başladım.Bana sinirli gözlerle baktı.Tanrım!Bu adamın siniri hiç geçmezmiydi? ''O kadar tembellikten sonra iyi bir sonuç mu bekliyorsun?''Soru sormuştu ama cevap beklemeden devam etti. ''Devam et!'' Sonra derin bir nefes aldı ve sesi biraz sakin çıktı. ''Ve ben dur diyene kadar,durma!''Hüsranla başımı salladım.Tanrıçam!Bana verilecek en büyük cezayı verdin...Bu adamın öfkesini kazandım.Şimdi sakinleşmesi için çok uğraşmam gerekiyordu.Yani uğraşmak derken çalışmak anlamında...Üzüntüyle okumu atmaya devam ettim.7 ssat içinde nerdeyse 1000 kez attım.Bazılarında Eğitmen durdurup azar çekti.Ve devam ettim. sadece 500 tanesi kırmızaya gelmişti.Hepsini getirmem gerekiyordu.ama ilk önce Eğitmenimi ve Tanrıça'yı sakinleştirmem lazım...Off Off,yandığımın resmidir.