Demeter kızlarıyla yaptığımız kano yarışını onlar kazanmıştı, çirkin bir oyuna başvurarak da olsa... Biz de rövanşı almak için yeni bir yarış teklif etmiştik onlara; cirit atma. Bu konuda Mia ve ben kendimize oldukça güveniyorduk, çünkü güce dayalı bir yarış olacaktı bu. Ciritler havada uçacağı için onları bitkilere dolama imkanları da olmayacaktı. Bu kez kazanmama ihtimalimiz yoktu, ama yine de geçen yarışta olduğu gibi rakibimizi küçümseme gibi bir hata yapmayacaktık.
Yarışa hazırlanmak için kulübelere uğrayacaktık önce, sonra da cirit sahasında buluşacaktık. Son hazırlıklarımızı yapmak için Mia ile kulübemize gittiğinde hızla etrafta koşuşturmaya başladı. Onun bu kadar telaşlı olmasına şaşırmıştım, ama onun kaybetmeyi hazmedemediğini biliyordum. Telaşının sebebi de bu olmalıydı. Tüm kulübenin altını üstüne getiren Mia'ya oranla ben hiç hazırlık yapmamıştım, sadece üzerime daha rahat birkaç parça giysi giymiştim. Cirit atarken önce koşacağımız için giysi de bu yarışta önemliydi. Yaklaşık 15 dakika sonra Mia'nın hazırlanması bitti, ben de onu beklerken giriş salonunda oturuyordum. Mia salona daldığında gözlerime inanamadım bir an için, Mia sanki savaşa hazırlanmış gibiydi! Üzerinde ağır zırhlar, kafasında bir miğfer ve zırhının eteğinden sallanan bir kının içinde de kılıcı. Uzun çizmelerine gizlenmiş bıçakları da fark edebiliyordum.
"Mia, savaşa gitmiyoruz ki. Neden böyle hazırlandın?" diye sordum ona.
"Biliyorum Adri." dedi hızlıca. "Ama yine bir hile yapmaya kalkarlarsa onları elimden bitkileri de kurtaramaz. Cirit sahasını arenaya çevirmeme kim engel olabilecek bakalım!"
"Hey, sakin ol." dedim sesimi yükselterek. "Yine o tür bir şey yapamazlar merak etme, biz kazanacağız."
Mia'yı sakinleştirmek zor oldu, ama sonunda başarabildim. Yine de ona zırhlarını çıkarttıramadım, cirit sahasına bu şekilde gelmeye kararlıydı. Oraya vardığımızda Maya ve Mitchie'nin çoktan oraya gelmiş, alıştırma yapmakta olduğunu gördük. Onlarla konuşup vakit kaybetmeden yarışa başlama kararı aldık. Herkes bir atış yapacaktı, ilk atış da benimdi. Sonra ise sırayla Maya, Mia ve Mitchie. Genel toplamda en çok puanı alan kazanacaktı.
"Başla bakalım." dedi Maya gülerek.
Ona cevap vermeyip uzun ciritlerden birini elime aldım, beyaz çizginin 10 metre kadar gerisine gittikten sonra bir süre durup derin bir nefes aldım. Hızla koşmaya başladım, beyaz çizgiye gelince de elimdeki ciriti tüm gücümle fırlattım. Cirit havada süzülürken güneş ışıklarından korunmak için gözlerimi kıstım.
"28 Metre!" diye haykırdı Mia sevinçle. Bu gerçekten iyi bir atıştı, hatta şu ana kadar yaptıklarımın en iyisi bile olabilirdi. Demeter kızları 28 metreyi geçecekti ha? Buna gülerdim işte.