Su Yatağı Alışverişi

Bugün kamptan dışarı çıkıyordum. Biraz gezmeyi ve alışveriş yapmayı planlıyordum. Fazla zaman kaybetmemek için hemen üzerimi giyinmeye başladım. Güzel bir bluz, pantolon ve spor ayakkabımı giydim. Saçlarımı uzun uzun taradım. Bir süre düşündükten sonra saçlarımı açık bırakmaya karar verdim. Böyle daha güzeldim. Hafif bir makyaj yaptım ve parfüm sıktım. Her şeyim hazır olunca kulübemden çıktım. Kampın çıkışına doğru gidecekken gözüme Poseidon Kulübesi takıldı. Acaba Lia'da benimle gelirmiydi. Sormaya karar verdim ve Poseidon kulübesine gittim. Kapıyı vurup içeri girdim. Lia koltukta oturuyordu. Bana baktı ve gülümsedi. Ben de ona gülümsedim.

"Selam Lia. Ben gezmeye dışarı çıkıyordum da sen de gelmek istermisin?"

Tiff beni dışarı çağırmak için gelmişti. Düşündüm. Hava güzeldi ve gezmek iyi bir fikir olabilirdi. Hem dışarı çıkmışken biraz alışverişin de sakıncası olmazdı. Oturduğum koltuktan kalktım.

"Tabi gelirim. Ama 2 dakika bekle üzerimi değiştiriyim."

dedim ve gülümsedim. Tiff tamam anlamında başını salladı ve koltuğa oturdu. O da geleceğime sevinmiş gibiydi. Mutlulukla dolabıma döndüm. İçerisinden en sevdiğim mavi bluzü ve sİyah kot pantalonumu giydim. Saçımı taradıktan sonra da hazırdım işte. Tiff'in yanına geldim.

"Ben hazırım. Ee nereye gidiyoruz."

Lia hemen hazırlanmıştı ama bir sorun vardı. Nereye gidecektik. Bu sorunun cevabını Lia da merak etmiş olmalı ki bana sordu. Biraz düşündüm ve aklıma birkaç yer geldi.

"Bilmem. Alışveriş mağzalarına gideriz. Çok güzel dükkanlar olan bir yer biliyorum."

Lia beni onayladı ve Poseidon Kulübesinden çıktık. Kampın çıkışına kadar yürüdük ve nasıl gideceğimizi düşündük. Keşke kulübemde bunlarıda düşünseydim de öyle çıksaydım.

"Taksiyle -Gri Kızkardeşlerle- gidelim mi?"

"Olur gidelim."

dedim ve kampın çıkışına doğru ilerlemeye başladık. Kamptan çıktığımızda taksiyi görüp bindik. Bizi Tiff'in dediği yere hemen götürdü. Gittiğimiz alışveriş merkezi gibi alan çok uzak sayılmazdı. Kısa zamanda buraya gelebilmiştik. Taksiden inip mağazalara doğru ilerlemeye başladık. Etrafta bir sürü mağaza vardı ve sürekli girip çıkarak istediğimiz herşeyi alıyorduk. Sayesinde bir sürü kıyafet almıştık. Gerçekten de zevklerimiz çok uyuşuyordu ve bu getirdiği yer istediğimiz tür mağazalarla doluydu. Ardından su yatakları mağazası dikkatimi çekti ve önünde durdum. Tiff'e dönerek sordum.

"Tiff su yataklarına bakalım mı?"

(Tiff çok üzgünüm canım ya ben bunu unutmuştum gecikme için özür dilerim.)

"Tamam, hadi girelim"

Lia ile su yatakları mağzasına girdik. İçeride bir dev duruyordu. Hemen bizi karşıladı ve su yataklarının olduğu yere doğru götürdü. Bu dev gerçektende çok misafirperverdi. Çok güzel, altın sarısı renginde bir su yatağı gördüm. Dayanamayarak hemen su yatağının üzerine atladım. Gerçekten çok rahattı.

"Tiff dur."

Ah, içeri girmek isteyen Lia'dı ama ben ondan daha önce bir su yatağı seçip üzerine yatmıştım. Niye bu kadar sabırsızdım ki? Lia hemen benim yanıma geldi.

"Bu su yatağı çok güzel Lia"


(Önemli değil tatlım!)

Tiff'in yanına geçtim ve oturdum gerçekten rahattı. Ardından gülümsedim ve kendim için su yatağı bakınmaya başladım. Ardından bende açık mavi renginde bir yatak gördüm ve oturdum.

"Bu nasıl Tiff?"

diye sordum ve yatağı incelemeye başladım. Yatak gerçekten yumuşacıktı ve çok güzeldi. Rengi de çok hoşuma gitti. Tiff'e döndüğümde bizi içeri alan devle konuştuğunu gördüm. Ardından Tiff benim sorumu duymuş olucak ki bana döndü ve yatağımı incelemek için yanıma geldi.

"Çok güzelmiş."

dediği sırada içeriden biri çıktı ve Tiff'i içeri götürmeye çalıştı ne olduğunu anlamayıp soru sorar türde bakınca "Boyunuza göre ayarlıcaz yatakları." dedi ve güldü. Tiff istemese de o Tiff'i çekerek götürüyordu. O sırada ne demek istediğini anlamıştım. Hemen Tiff'in yanına giderek onu tuttum ve çektim. İçeri götürmeye çalışan kadın bir an afalladı ve Tiff'i bıraktı. Bende hemen Tiff'i geri çektim. Tiff o sıra kadının ne demek istediğini anlamıştı. Kızgın bir şekilde ona bakıp, yüksek sesle konuşmaya başladı.

"Yanlış melezlere bulaştın."

Çok sinirlenmiştim. Önüme çıkan herkesi yok edebilirdim. Lia bana garip garip bakıyordu. Anlaşılan fazla abartmıştım ama olsun. Kadın bizi bırakmıcakmış gibi görünüyordu.

"Su yataklarına kısa geldiniz. Sizi uzatmam gerekiyor."

"Ya manyakmısın nesin, istemiyoruzz."

Lia'nın kolundan tuttum ve onu çekiştererek kapıya doğru hızlı hızlı ilerledim. Su yatağı mağzasından çıkmayı umuyordum. Tam kapıya varmıştık ki Prokrustes önümüze çıktı ve girişi kapattı.

"Hiçbir yere gidemezsiniz."

Bu böyle olmayacaktı anlaşılan. Güzellikle anlamıyordu. Başka yöntemler gerekiyordu. Lia'ya baktım o da bana baktı. Yüzündeki ifadeye bakılırsa ne düşündüğümü anlamıştı....