Tiffany Trully

Yay-ok takımımın yanında hançerde bulunması gerektiğine kanaat getirmiştim. Ne olur ne olmaz hesabı. Bunun için sabah erkenden cephaneliğe gidip kendime güzel bir hançer seçtim. Tabiki de hançer kullanmasını bilmiyordum ama öğrenmem gerektiğini biliyordum. Bunun için Kılıç Antrenmanları Sınıfına gittim. İçeriye girdiğimde Sat'ı ve Lucy'i gördüm. İkiside bana bakıp gülümsediler. Ben de onlara gülümsedim ve gelme nedenimi açıkladım.

"Merhaba kızlar! Ben hançer kullanma dersi almak istiyordum da bana yardımcı olurmusunuz?"

Tiffany hançer kullanma dersi almak için dersliğe gelmişti. Heyecanlanmıştım çünkü canım arkadaşım Tiff'e ilk hançer dersini verecektim. Lucy'den izin niyetine bir baş sallaması alarak Tiff'in yanına gittim, gülümseyerek konuştum.

-Hoşgeldin Tiff. Hançerin hazır mı?

Tiff evet manasında başını salladı. Hançerini bana göstermesini istedim ama bu hançer biraz büyüktü. Tiff hevesliydi ve onun bu hevesini kırmaması için kolunu da kırmaması gerekiyordu, bu yüzden ona çalışma hançerini verdim ve tutmasını istedim. Tiff önce biraz durakladı ve sonra hançerini kavradı.

-Sağ elini kullan. Sol elinle düşmanı itersin. Hançerini hiçbir zaman bırakma. Ne olursa olsun almasınlar elinden.

Sat'ın bu sözü üzerin verdiği hançeri daha sıkı tuttum ve sol elimle düşmanı itermiş gibi yaptım. Sat da ciddiyetle beni izliyordu. Gerçekten işini iyi yapıyordu.

"Çok güzel, sol ayağın daha önde olsun."

Sat ne derse aynısını yapmaya çalışıyordum. Bunlar hançer kullanmasını en temel şeyleriydi ama en azından yavaş yavaş öğreniyordum. Sat'ın yüz ifadesine bakılırsa yapabiliyordum.

Tiff gayet güzel yapıyordu. Sağ eli önde, sol ayağı ileride. Bayağı hızlıydı ve bu benim verdiğim ilk hançer dersiydi. Bende de biraz heyecan vardı. Hançeri gayet iyi kullanan Tiff için bir rakip getirmeyi uygun buldum ve her zaman yaptığımı yaptım. Alet odasına giderek bir kiklop buldum. Kiklop uflaya puflaya benimle geliyordu. Hem bir canavar sayılırdı. Ama yine de kullanımlıktı. Kiklopun eline hançeri uzattığımda yüzünde güller açtı ve Tiff'in karşısına geçti. Tiff kikloptan önce bir iğrendi, sonra da üstünden şoku atlatarak hançeri eline aldı. İkisine de baktım.

-Haydi düello başlasın.

İnanamıyorum. Sat düello yapmam için bir kiklop getirmişti. Hem de düelloyu hançerle yapacaktık. Başka seçeneğim olmadığı için Sat düelloyu başlattığında hançerimi daha sıkı kavradım ve doğru posizyonda durdum. Saldırmak için bir süre bekledim. Kiklop'un saldırmayacağını anladığımda ben atak yaptım. Hançerimi kiklop'un karnına saplamaya çalıştım ama başaramadım. Sat'a baktım. Benim baktığımı görünce devam manasında elini salladı. Bu arada kiklop bana saldırdı ve ben son anda bu saldırısından kurtuldum. Hemen kendimi toparladım ve fırsattan istifade birkez daha saldırdım. Bu sefer boynu hedef almıştım ama kiklop ani bir hareketle bu saldırımı hemen engelledi.

Kiklop elindeki hançeri benim kadar iyi kullanıyordu ama Tiff daha yeni başlamış olmasına rağmen ona kafa tutabiliyordu. Kiklop sürekli dili dışarıda sallanarak ve gülerek Tiff'e saldırıyordu ve bu gerçekten sinir bozucuydu. Tiff'în kolundan tuttum ve yanıma çektim. Bu kiklop vahşiceydi. Kiklobun elinden hançeri aldım ve onu geri yolladım. Kiklop bana dil çıkartarak koşmaya başladı. Tiff biraz yorulmuştu ona dinlenmesini söyledim. O dinlenirken de malzeme odasından pirinç bir minotor getirip Tiff'in önüne koydum. Tiff benden direktifleri bekliyordu. Nefes aldım ve konuşmaya başladım.

-Kafasını veya ayaklarını uçur Tiff. Onu etkisiz hale getir.

Sat'ı can kulağıyla dinliyordum. Dediklerini yapmaya başladım. Biraz bekledikten sonra karşımdaki minotorun önce ayaklarına saldırdım. Çünkü ayaklarını kesmek kafasını kesmekten daha kolay görünüyordu. Hançerimle minotorun ayağını kesmeye çalıştım. İlk denememde başarılı oldum sayılmazdı ama ikinci denememde ayağını kesmeyi başardım. Bu gerçekten çok zor olmuştu. Minotor ayağının kesilmesiyle yere yığıldı. Fırsattan istifade kafasınıda kesmeye çalıştım. Uzun bir uğraştan sonra sonuç başarılıydı. Minotorun kafasını kesmeyi başarmıştım. Büyük bir mutlulukla Sat'a baktım. Sat bana gülümsüyordu. Hemen yanına gittim.

Tiff muhteşem bir şekilde bu etabı da tamamlamıştı. Gülümseyerek ona olan takdirimi beyan ettim. Hançeri adeta dans ettiriyordu, bu işte en az okçuluktaki kadar başarılıydı, belki de daha fazla. Tekrar gülümsedim ve hançerimi hazırlamaya başladım.

-Şimdi benimle düelloya var mısın Tiff?

Tiff gülümseyerek başını sallayınca etrafımıza üşüşen melezleri kovdum ve pozisyonumu aldım. Tiff'in artık mezun olma aşamasına çok az kalmıştı. Benimle bir düellodan sonra iş tamamdı. Ama bunu ona söylemeyecektim, yoksa baştan savardı.

Eğitmenim Sat'la düelloya başladık. Bu en zor düellom olacaktı. Hançeri elimle sıkıca tuttum. Sol ayağım biraz önde. Pozisyonum tamdı. Şimdi tek şey saldırmaktı. İlk önce biraz bekledim. Çünkü Sat'ın bana saldırmasını istiyordum ama daha fazla da bekleyemezdim. Çok sabırsızlanmıştım. Saldıran ben oldum. Hançerimle Sat'ın karnına hedef aldım. Tam bu saldırım başarılı olacakken Sat kendi hançeriyle hançerimi engelledi ve itti. Biraz geriye gitmek zorunda kalmıştım. Sat tekrar saldır manasıyla bana işaret etti. Saldırı için tekrar hazırlandım. Bu sefer hedefimde bacaklar vardı. Nasıl olacağını bilmiyordum ama yine de saldırdım. Sat'a geldiğimde eğildim ve bacağına hançerimi saplamaya çalıştım ama Sat bu hamlemide engelledi.

Tiff gayet iyi bana saldırıyordu, muhteşem bir öğrenciydi. Ayrıca ilk hançer öğrencisine de bu yakışırdı. Mükemmel hamleler uyguluyordu, ama benim de aynı mükemmellikte bunu savurduğum söylenebilirdi. Gerçekten Tiff beni zorluyordu, bunun üzerine ben de geri eçkilmek zorunda kalıyordum. Biraz bekledim, Tiff tekrar saldırınca bu saldırıyı da savuşturdum. Tiff gerçekten hırslanmıştı, beni yenmeye oynuyordu. Tiff'in kulağına fısıldadım, etraftaki melezler bizi izlemeseydi daha rahat konuşabilirdim tabi. "Harikasın, biraz daha zorla, bırakacağım."
Ardından Tiff'e göz kırptım. Biraz daha beni zorladıktan sonra onu mezun etmeyi planlıyordum, çünkü çok hızlı ve mükemmel ötesiydi.

Sat'ın bu sözünden sonra daha da hırslandım. Artık bütün gücümle saldırıyordum. Art arda hamleler yapıyordum. Önce boynuna sonra karnına, olmadı eğilip ayağına hedef alıyordum. Bu da olmayınca arkasına geçip sırtını hedef alıyordum. Tabi pek işe yaradığı söylenemez. Daha hızlı ve daha çok saldırmalıydım. Durdum ve kısa bir süre bekledikten sonra tekrar saldırdım ama bu sefer onun hançerini hançerimle tuttup yere düşürmeye çalıştım. Tam düşündüğüm gibi tutmuştum. Döndürmeye çalıştım ama Sat döndürmeme izin vermiyordu. Yüzünde bir gülümseme oluştu.

"Biraz daha zorla."

Hançerini düşürmek için bütün gücümü harcıyordum. Yavaş yavaş dönmeye başladı...

Hançeri son anda tuttum düşmemesi için. Artık hazırdı. Mezun olabilirdi, harika bir başarı sergiliyordu, sonunda hançerimi kaldırdım ve Tiff'in yanına gittim. "Bu kadar yeter Tiff." Hançerlerimizi bıraktık. Tiff bana gülümseyerek bakıyordu. Etraftaki melezleri şimdi çağırdım ve gururla haykırdım.

-Tiffany Trully, seni hançer dersimden mezun ediyorum.

Ardından gülümseyerek Tiff'e baktım ve melezlerin alkışları arasında onu 1.seviyeden geçirdim. Etrafımız boşaldıktan sonra Tiff'i de kişisel tebrik ederek arenadan ayrıldım.

Ders Rpsi Bitmiştir.