Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Suç ve Ceza (56. Görev) [1]

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Misafir
Misafir




Suç ve Ceza (56. Görev) [1] Empty
MesajKonu: Suç ve Ceza (56. Görev) [1]   Suç ve Ceza (56. Görev) [1] Icon_minitimePtsi Kas. 08, 2010 12:07 pm

Ormanın derinliklerinde Athena kulübesinden arkadaşım Lucy'i bekliyordum. Bu gece yapacağımız şeyin heyecanı kaplamıştı içimi, kurallara karşı gelecektik. Yakalanma ihtimalimiz olmaması için de buluşmak için gizli bir yerde karar kılmıştık, aklımıza da ormandan daha gizli bir yer gelmemişti. Eğer yakalanacak olursak, eh şansımıza küsüp cezamızı çekecektik artık. Gerçi bunun cezası kamptan atılmak bile olabilirdi, Athena kurallara sıkı sıkıya bağlı biriydi çünkü.
"Adrian!" diye bir ses duydum ormanın karanlığından gelen. Bu Lucy'nin sesiydi.
"Buradayım Lucy!" derken ormanda yaşayan canavarların da bizi duymamış olması için dua ediyordum. Birkaç saniye sonra Lucy yanıma gelmişti.
"Her şey hazır mı?" diye sordu heyecanla.
"Merak etme, hepsi çantamda." diye cevapladım.
"Elimizde neler var bir bakalım."
"Eh, bunu ben de bilemiyorum. Umarım zehirlenmeyiz, Hermes çocuklarına ne kadar güven olur sen de biliyorsun." dedim gülümseyerek. Çantamı açıp içinden şişeleri çıkarmaya başladım. Kokusundan viski olduğunu anladığım bir şişeyi yere koydum ve çantayı karıştırmaya devam ettim. "Ah harika, bu yazılar Rusça. Sanırım bir de rus votkası var elimizde." dedim mutlulukla. Ne yazık ki bardak yoktu yanımızda, "Hangisini tercih edersin?" diye sordum Lucy'e.
"Votkayı alayım ben." diyerek şişeye uzandı, yazıları okumaya başlamıştı bile. "Güvenli mi dersin?" diye sordu şişeleri işaret ederek.
"Öyle umuyorum." diyebildim. "Çok da umrumda değil zaten, kampta yasak olduğu için ne zamandır böyle içip dağıtamıyordum. Bu iyi olacak." diye ekledim ve viski şişesinin kapağını açtım. İlk yudumu almamla birlikte bir sıcaklık kapladı içimi, boğazımı yakmasına rağmen tadı dayanılmazdı. Lucy de votkasını içmeye başlamıştı, aldığı ilk yudumda 70 cl'lik şişenin dörtte birini bitirmişti. Ben de aynı durumdaydım gerçi, bu hızla içersek kampa sağ salim geri dönebileceğimizden pek emin değildim. "Dua edelim de canavarlar keyfimizi bölmesin." dedim Lucy'e. Ormanın içinde birbirinden tehlikeli birçok canavar olduğunu biliyordum, onlarla normal şartlarda bile mücadele etmek zordu. Sarhoş olunca onlara karşı ne gibi bir şansımız olacağını aklıma getirmek bile istemiyordum.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Lucianna Fackrell
Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Lucianna Fackrell


Mesaj Sayısı : 4356
Kayıt tarihi : 22/08/10

Suç ve Ceza (56. Görev) [1] Empty
MesajKonu: Geri: Suç ve Ceza (56. Görev) [1]   Suç ve Ceza (56. Görev) [1] Icon_minitimeSalı Kas. 09, 2010 4:44 am

Ahh... Bilgelik Tanrıçası'nın kızıydım ve ormanda oturmuş Ares oğluyla kafa çekiyordum. Ama o votka için her şeye değerdi. Kampa geldiğimden beri adam akıllı içki içememiştim, üniversitede Stell ile en az haftada bir yapardık bunu ama, Melez Kampı müdiresi Tanrıça Athena'nın kabarık kural listesinde kampta içki içmek de yer alıyordu. Tabii kendisi nektardan aşağı bir şey içmediği için, bizim halimizden anlamıyordu. Şişemin yarısına gelmiştim ve kendimi tutamayarak gürleyen bir kahkaha attım. "Çok yaşasın Hermes kulübesi!" diye bağırdım. Adrian da bana bakarak sırıttı ve kendi kahkahalarıyla sözlerimi destekledi. "Ah, bunu sık sık yapalım artık." diyerek viskisini kafaya dikti. "Kesinlikle katılıyorum! Kuralların canı Tartarus'a." cevabını verdim coşkuyla.

Bir süre sonra -sanırım şişenin sonlarına doğru- bilekliğime dokunup onun kılıcım Nefesalan şeklini almasını sağladım. Hızla sağa sola sallamaya başladım, böylece etrafa göz alıcı bir parıltı saçıyordu. Adrian "Ne yapıyorsun?" diye sordu gülerek, ışık gösterim hoşuna gitmiş gibiydi. Sinsi bir gülümseme eşliğinde "Canavar çağırıyorum, biraz eğlence istiyorum." dedim. Artık iyiden iyiye bağırmaya başlamıştım: "Hey, sizi minik canavarlar, gelin bakalım! Kim Nefesalan'ın tadına bakmak ister?" Çağrıma kısa zamanda kulak vereceklerini umdum. Yaşamak güzel şeydi, hayatı seviyordum! Yıldızlar kafamın üzerinde dans ediyordu ve ritim tutarak onlara eşlik etmemek için kendimi zor tutuyordum!
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




Suç ve Ceza (56. Görev) [1] Empty
MesajKonu: Geri: Suç ve Ceza (56. Görev) [1]   Suç ve Ceza (56. Görev) [1] Icon_minitimeSalı Kas. 09, 2010 12:27 pm

"Hey, sizi minik canavarlar, gelin bakalım! Kim Nefesalan'ın tadına bakmak ister?" Tam da söylemesini istediğim şeyi söylemişti doğrusu, o an beni canavar öldürmekten daha çok tatmin edecek bir şey yoktu. Assassin's Heart'ı çıkarıp ona katıldım ben de.
"Canavar neredeysen çık dışarıııı!" diye bağırdım ormanın karanlıklarına doğru. Ama bir şey olduğu yoktu, hala yapayalnızdık ormanda. "Hmm, biraz daha gürültü çıkarmamız gerekiyor anlaşılan." diye mırıldanıp ayağa kalktım. Elimdeki boş viski şişesini bir ağaca fırlatıp kırarken dengemi kaybedip düşmemek için zor tutabildim kendimi, başım dönüyordu. Lucy de ayağa kalkınca biraz sendeledi, yürüyecek halde bile değildik ikimiz de. Ama biz böyle de öldürebilirdik o canavarı. Hangi canavar mı? Bize doğu yaklaşmakta olan devasa hidrayı tabi ki.
Karşımızdaki dokuz kafalı hidra tehlikesi beni biraz kendime getirir gibi olmuştu, kılıcımı kaldırıp öfkeyle canavara baktım. "Tüm canavarların canı Olimpos'a! Tartarus adına!" diye haykırıp koşmaya başladım. Koşmaya başlayınca baş dönmesine bir de midemin bulanması eklendi, hidranın fırlattığı zehirli asit de bunun etkisini azaltmıyordu doğrusu. Bu zehirlerden kaçmaya çalışırken Lucy'e baktım, esneyip "Geliyorum Adrian. Hadi kafalarını koparalım şu yeşil ejderhanın." dedi ve o da koşmaya başladı. Ejderha mı? Ben de bunu bir hidra sanmıştım, eğer bir ejderhaysa kafalarını kesmekte bir sakınca yoktu. Canavarın kafalarından kaçarken hızlıca yana atladım, o daha bana dönmeye fırsat bulamadan da havaya sıçrayıp kılıcımla kafalarının iki tanesini vücudundan ayırdım. Ama anlaşılan onu bu şekilde öldüremeyecektik, kestiğim iki kafanın yerine dört tanesi çıkmıştı.
"Hey Lucy!" diye bağırdım arkadaşıma. "Sanırım bu ejderha da hidra gibi, kafaları kesildikçe çoğalıyor."
"Belki de hidradır, ben tam emin olamıyorum." dedi ve düşünceli bir hal aldı yüzü.
"Belki de." diye cevaplarken canavarın hızla bana savurduğu kuyruğunu farketmemiştim, darbenin etkisiyle havaya uçtum ve canavarın birkaç metre ilerisinde yere düştüm. Şimdi hidra bakışlarını Lucy'e yoğunlaştırmıştı, Lucy ise hala kılıcını kaldırmamış, karşısındaki canavara bakıp onun ne olduğunu anlamaya çalışıyor gibiydi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Lucianna Fackrell
Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Athena'nın Çocuğu/Kulübe Lideri
Lucianna Fackrell


Mesaj Sayısı : 4356
Kayıt tarihi : 22/08/10

Suç ve Ceza (56. Görev) [1] Empty
MesajKonu: Geri: Suç ve Ceza (56. Görev) [1]   Suç ve Ceza (56. Görev) [1] Icon_minitimePerş. Kas. 11, 2010 7:04 am

"Dostum nesin sen yahu?" diye sordum canavarın darbesiyle yere yapışırken. İlk başta Hidra olduğunu düşünmüştüm ama sonra kendi kendime saçmalamamam gerektiğini söyledim, Hidra kampa gelemezdi ki! En azından... biri davet etmediği sürece. Hışımla benim gibi bir kader paylaşarak yere çakılmış Adrian'a yöneldim ve bağırmaya başladım: "Bu-bunu kampa sen mi davet ettin? Sen... sen... nasıl bu kadar sorumsuz, psikopat, sorunlu, kendinden geçmiş olabilirsin? Bu... bu... bu muhteşem!" Adrian son sözlerim üzerine yattığı yerden tek kaşını kaldırarak bana baktı ve sırıttı. Sonra aniden surat ifadesi değişti ve "Tam arkanda." dedi. Ardından korkunç bir gürleme duydum, sırtımın közlendiğini hissettim ve birkaç metre ileri uçtum. Yere düşmemden birkaç saniye önce "Vuuhuuu! Uçmayı seviyorum!" diye bağırmıştım ama o sert zemine yapıştıktan sonra sesim acı dolu iniltilere dönüşmüştü.

Kısa süre sonra Adrian yanıma geldi ve kalkmama yardım ederken "İyi misin?" diye sordu. O esnada Hidra'nın -veya hangi lanet olasıca canavarsa, onun- bize doğru yaklaştığını işittik. Kaşlarımı çatarak "Hiç iyi değilim ama sanırım ormandan kaçmaya yetecek kadar topuklayabilitem var." dedim. Başka söze gerek yoktu, Ares oğluyla birlikte son sürat ormanın çıkışına doğru koşuşturmaya başladık. Adrian yolun henüz yarısını gidebilmişken aniden durdu ve elini hızla alnına vurarak "Kahretsin! Viskimi unuttum!" dedi. Gözlerimi devirdim ve kolunu tutup onu çekiştirmeye başladım, tabii kendi içkimi önceden bitirdiğim için tuzum kuruydu. Çabalarımız olumlu sonuç verdi ve sağ salim ormandan çıkmayı başardık ama henüz tehlike geçmemişti, kampta tehlikeli bir canavar kol geziyordu ve bunun sorumluları bizdik. Adrian'a dönüp 'şimdi ne yapacağız?' bakışı atmam üzerine, "Bence kamptan kaçıp New York'a falan gidelim. Athena'nın gazabından kaçabileceğimiz kadar uzağa!" dedi. "Yapmamız gereken en doğru şey hemen annemi bulup ona durumu ve kamptaki tehlikeyi anlatmak, sonra da özür dilemek. Ama bu senin planını daha iyi bulmadığım anlamına gelmez!" dedim.

Hızla kampın çıkışına doğru koşturmaya başladığımızda, Adrian "Hey, gökyüzünü döndürmeyi kes!" dedi sinirle. Ona, "Manyak mısın? Gökyüzü değil, zemin hareket ediyor!" cevabını verdim. Sonra, içinde buluduğumuz duruma rağmen kahkahalarımız etrafı çınlatmaya başladı.


Rp'nin ormandaki bölümü bitmiştir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Suç ve Ceza (56. Görev) [1]
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Suç ve Ceza (56. Görev) [2]
» Suç ve Ceza (56. Görev) [3]
» Hermes'den Görev [Görev 56] (Ormanın devamı)
» Babamdan Görev Alıyorum [Görev]
» Ceza Uyarısı

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Melez Kampı :: Orman-
Buraya geçin: