"Öncelikle çocuklarınızı düşünmelisiniz Tanrı Hades. Ayrıca sizin Tanrı Zeus ile kavganız Olimpos'u ele geçirmek adına ama titanlar kazanırsa Olimpos ortada kalmıyacak ve hiç biriniz oranın sahibi olamayacaksınız." dedi Lia. Evet , işte can alıcı nokta buydu. Hepsi Olimpos sevdası için birbiriyle rakipti. Lia gerçekten çok akıllı bir kızdı. Bunu düşünmüş olması çok iyiydi. Çünkü benim aklıma hemen bunlar gelmemişti. Sadece çocuklarını düşünmüştüm. Ama can alıcı nokta Olimpos'tu.
Hades'in öfkeli bakışları karşısında Lia'nın daha da korktuğunu hissettim. Ona destek olmak için yanına gitmek istiyordum. Ancak bu kırılganlığımızın bir göstergesi olurdu. O sırada "Yiğenime bak benim ne kadar da açık sözlü."dedi Tanrı Hades. Lia'nın daha fazla ürktüğünü görerek öne atıldım. '' Tanrı Hades , bu savaşta bizimle yer almazsanız her şey sona erecek. Biz diye bir şey kalmayacak. Olimpos , melez kampı , melezler hatta tanrı/tanrıçalar yok olacak. Sizin yardımınıza ihtiyacımız var. Süremiz kısıtlı lütfen bir cevap verin. Zeus'un yanında yer alacak mısınız?'' dedim. Bunları derin bir cesaretle söylemiştim. Persephone'yi gördükçe cesaretleniyordum. Tabi sözlerimi bitirdikten sonra Hades'in kötü bakışlarıyla cesaretim sona ermişti. Dizlerimin titrediğini hissetsem de bozuntuya vermemeye çalıştım. Hades bize bakmaya devam ederken yanına Persephone giderek kulağına bir şeyler fısıldadı. Ne dediğini çok merak etmiştim doğrusu. Olumlu bir şeyler olmasını ümit ediyordum. Aklıma savaşın genel durumu geldi. Acaba nasıl devam ediyordu? Biz ayrıldıktan sonra neler olmuştu?
Hemen düşüncelerimden sıyrılarak Hades'in gözlerinin içine bakmaya başladım. Nereden geldiğini bilmediğim bir cesaret dolmuştu içime.
"Bu kadar çok mu savaşa katılmamı istiyorsunuz? İyi o zaman gidin ve Poseidon'u ikna edin. Eğer o Zeus'un yanında savaşa katılmayı kabul ederse bende katılırım.'' dedi Tanrı Hades. Bu sefer ise yüzünce muzip bir gülümseme belirmişti. Hemen ne demeye çalıştığını anladım. Poseidon'un ikna olmacağını düşünüyordu. Tabi kardeşini bizden çok daha iyi tanıyordu. Ancak Lia'nın Poseidon'u ikna edebileceğini düşünüyordum. Lia'yla bakıştıktan sonra '' Tamam. Kabul ediyoruz.'' dedim. Korkuyordum. Poseidon son çaremizdi. Eğer Lia onu ikna edemezse hepimiz ölecektik. Lia'ya tekrar baktım. Ancak onun gözleri Hades'in üzerindeydi. '' Tekrar görüşmek üzere amcacığım.'' dedi Lia. O anda onunla gurur duydum. Korkusuzca gülümsüyordu. İşte bu yüzden Lia'ya bayılıyordum.
Hades ise hiç bir şey söylememişti. Sadece bizi izliyordu. Yanında Persephone olmasaydı belki daha sert çıkışabilirdi bize. Bu yüzden Persephone'ye minnettarım. Lia ile odadan dışarı çıktıktan sonra ne yapacağımızı bilmiyorduk. Yani biliyorduk ama o an için donakalmıştık. Ona baktığımda gözlerindeki cesareti gördüm. Hemen boynuna sarılarak '' Başarıcaz. Olumsuz bir cevap almadık.'' dedim.
'' Evet. Başarıcaz Amanda.'' dedi. Sesi güven doluydu. Koşar adımlarla Hades'in sarayından ayrıldık.
Rp Bitmiştir!