Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Yeni Bir Umut.

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Anastasia Ivanov
Athena'nın Çocuğu
Athena'nın Çocuğu
Anastasia Ivanov


Mesaj Sayısı : 127
Kayıt tarihi : 15/07/11

Yeni Bir Umut. Empty
MesajKonu: Yeni Bir Umut.   Yeni Bir Umut. Icon_minitimePerş. Ağus. 04, 2011 10:30 am

En sonunda üzerindeki ağırlığı atmış, kendine biraz olsun gelebilmişti. Artık ilk günkü gibi değildi, bir robot gibi soğuk tavırları yavaşça azalıp, 20 yaşından öncesine, normal insan haline dönüyordu. Kulübesinden dışarı çıkabiliyor, diğer melezlerle iletişime geçebiliyordu. Güzel, serin bir bahar günüydü. Her zamanki salaş görüntüsüyle, aynanın karşısındaydı. Kendini iyice toparlamaya çalışıyordu. Sükunetini bozmayarak aynaya dalgın bir şekilde bakmaya devam ediyordu. O gün, gerçekten önemliydi. Aynı zamanda tuhaftı. 26 yıl sonra, annesiyle tanışacaktı. Annesiyle tanışmak.. Normal bir insan, eğer ölmemişse annesini hayata ilk gözlerini açtığı anda görürdü. Ona kocaman gelecek bu hayatta, ilk gördüğü ve yaşadığı insan annesi olurdu. Bir ailesi, çocukluk arkadaşları, hatta okul anıları olurdu ilerki yaşamında. Her akşam gidebileceği tek evi. Ancak, bir Tanrı veya Tanrıça'nın normal bir insandan olan çocuğuysanız, bu ölümlü hayatındaki herkes için normal şeyler sizin için çok uzaktır. Çocukluk arkadaşlarınız yerine, sizi öldürene kadar takip edecek canavarlar hayatınızda yer eder. Eğer şanslıysanız, ebeveyniniz olan Tanrı ya da Tanrıça tarafından kabul edilir ve Melez Kampı'nda canavarlardan uzak bir yaşam geçirirsiniz. Anastasia, bunların hiç biri gibi değildi aslında. İki ayrı yaşamın da arasında, kötü bir yerlerdeydi. 20 yaşından öncesini bilmiyordu, annesinin Athena olduğu dışında hiçbir şey bilmiyordu geçmişiyle ilgili. Ancak, umutsuzluğuna yenilip daha çok boğulmayacaktı hayatının trajedilerinde. Artık, bir şeyler yapmalıydı. Elinden alınan geçmişinin intikamını almalıydı. Fakat, önce bazı parçaları birleştirerek bu zorlu yola koyulmalıydı. Gücünün her an yerine geldiğini hissedebiliyordu. Vücudunun kimyası, eskiye dönüş yapar gibiydi. En sonunda, vakit kaybetmeyi göze almayacak duruma gelmişti. Hızla kulübeden ayrıldı. New York'a, Empire State'e gidiyordu. Gözünde kapkara gözlükler vardı. New York'u yeniden görmek onun için işkence gibiydi. Manhattan'ın her sokağında, sebep olduğu ölümler ve ölümle kardeş olarak geçirdiği yıllar yatıyordu.

Empire State, tüm heybetiyle karşısındaydı. Manhattan sokaklarından geçerken, etrafına bakmamıştı bile. O eski sokaklara bakmak, işkenceden başka bir şey değildi. Her birinde gizli entrikalar, saklı tehlikeler ve ölüm bulunuyordu onun için. Düşünmeyi bir kenara bırakmak istiyordu. Adımlarını hızlandırarak binaya daldı. Eh, pek kibar olduğu söylenemezdi. Bu, onun duygularını kazanmaya başlamış haliydi. Asansöre doğru ilerlerken, orada duran görevliye bakmadı bile. Gideceği yeri biliyorsa, neden acizmiş gibi ona söyleyecekti derdini ? Hızla asansöre girip, 600. kata kadar yerinde kaskatı bir şekilde dikildi. Gözlüğü kafasında, salaş kıyafetler içerisinde normal bir insandan farkı yoktu. Bekleyiş, bitmişti en sonunda. Şimdi karşısında geçmişi duruyordu. İlk başta, bu kadar çabuk olacağına anlam veremedi. Onun annesi olduğunu nasıl bu kadar öabuk kavrayabildiğini de. Açıkçası, o bile hayran kalmıştı Tanrıça Athena'ya. Athena, güzel yüzündeki olgun, aynı zamanda etkileyici ifadesiyle ona bakıyordu. Bu bakış, o kadar derin ve anlamlıydı ki.. Sanki Anastasia'nın içini okumuştu. Bir süre öylece kalakaldılar. En sonunda, Anastasia bu sessizliği bozdu. ''Anne ?'' Sesi titriyordu, nedenini o an için bilmediği bir şekilde. Her zamanki kaba tavırlarından eser kalmamıştı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Athena
Admin/Tanrıça/Kamp Müdiresi
Admin/Tanrıça/Kamp Müdiresi
Athena


Mesaj Sayısı : 5210
Kayıt tarihi : 16/08/10

Yeni Bir Umut. Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Bir Umut.   Yeni Bir Umut. Icon_minitimeCuma Ağus. 05, 2011 4:39 am

Bu sefer Olimpos'a onu ziyarete gelen çocuğu Anastasia, belki de yüzyıllardır yaşayan çocuklarının arasında, en kötü maziye sahip olanıydı. Kızının geçmişi acılar ve belirsizliklerle doluyken Athena, babası Zeus'un izin verdiği ölçüde kendisini korumaya çalışmıştı. Şimdi karşısında gördüğü bu yüz hatları zamanla, yaşadıklarıyla sertleşmiş, gülümsemeyi ve kaygısızca bakmayı unutmuş kız, Athena'ya yaptıklarının hiçbir zaman yeterli olmadığını gösteriyordu. Severdi onun babasını, bilge değildi belki fakat insanoğlunun birçoklarından daha işlek bir düşünce yapısına sahipti. Her zaman kazanan tarafta olmak için oylardı oyununu. Riske de girerdi bazen, Athena böyle durumlarda ona çok kızsa da yine birtakım kurallar yüzünden adamın hayatına müdahale etmezdi. Denek olarak kullanılmaya gittikleri o gün, diğer tüm işlerini bırakıp onları izlemişti çünkü onlara biçilen kısmen iyi hayatın sonuna doğru ilerlediklerini çok iyi biliyordu. Anastasia başlarına gelenlere rağmen hayatta kalmayı, nefes almayı sürdürmeyi başarmıştı; Athena'dan aldığı kan ona bu gücü vermişti. Karanlık bir hayat sürmüş olan babası ise, yine karanlık bir şekilde ölüme teslim olmuştu. Bilincini kaybetmiş kızının lanet olasıca kişiler tarafından kullanışları, Bilgelik Tanrıçası'nı her zaman çok sinirlendirmişti. Ne yazık ki Anastasia'nın gelecekteki rolünü hak ederek üstlenebilmesi için başına gelenlerin hepsiyle mücadele etmesi, bir katil olmaya alışması, duygularını kaybetmiş bir insanın ne hale gelebildiğini tecrübe etmesi şarttı.

Elbette Athena hiçbir zaman çocuklarına kendi çabalarıyla öğrenebilecekleri dışında tek bir bilgi vermez, onların kendilerini hayatta tek başlarına hissetmelerini sağlardı. Bunun önemini biliyordu, gücün yalnızca yalnızlıktan doğduğunu ve çocuklarının güçlü olabilmeleri için tek başlarına kalmaları gerektiğini biliyordu. Karşısında Anastasia'yı görünce, burada ona ne söyleyebileceğini daha önce hiç düşünmediğini fark etti. O bir tanrıçaydı. Asla özür dileyemezdi. Ölümlü bir ruhun karşısında, kendi hatalarını kabullenemezdi. Aynı zamanda da bir anneydi. Gözlerinin önünde önce eriyip yok olmuş, sonra da katılaşmış olan kızının yüzüne bakıp ona sert davranamayacak kadar yufka yürekliydi. Anastasia soru soruyormuş gibi bir ses tonuyla ''Anne?'' dediğinde, suratına hafif bir tebessümün yerleşmesine izin verdi. Neler yaşamış olursa olsun bildiği bir şey varsa o da Anastasia'nın çok güçlü bir kız olduğuydu. Hepsine göğüs germeyi başarmıştı. Şimdi 26 yaşındaydı ve cesaretini toplayıp geçmişinin peşine düşmeye karar vermişti. Bilgelik Tanrıçası böyle bir kızı nasıl takdir edemezdi ki? Artık kızının sözüne karşılık vermesinin zamanı gelmişti. "Merhaba Anastasia." dedi duygularını belli etmeyen bir ses tonuyla. "Sen çok ama çok güçlü bir kızsın ve bu gücünü benden aldığın kana değil, öz direncine borçlusun. Bu zamana kadar karşına kimsenin başına gelmeyen zorluklar çıktı ama sen, hepsiyle baş edebilmeyi başardın. Seni takdir ediyorum." dedi. Suratındaki tebessüm ortadan yok olurken, sözlerine devam etti. "Ne yazık ki hikayedeki rolün henüz sona ermedi, hatta yeni başlıyor. Benim kızımsın ve kesinlikle çok zekisin. Yaşadığın onca şeyin bir nedeni olduğu zaman zaman senin de aklına gelmiştir. Acı çekerek deneyim ettiğin her şey, ileride senin hayatını kolaylaştıracak testlerden ibaretti. Bu şekilde düşünürsen geçmişine daha kolay bir şekilde ulaşabilirsin." Konuşmasını sonlandırdı çünkü Anastasia'nın şu ana kadar söylediklerine nasıl bir tepki vereceğini merak ediyordu. Bir tanrıça olmak kendi çocuklarına karşı bile samimiyetsiz olmasını gerektirdiği için üzülüyordu. Böyle davranmaya mecburdu, biliyordu. Lakin şu anda asıl istediği şeyin kızına sarılmak ve ondan özür dilemek olduğu da bir gerçekti.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://olimpos.my-rpg.com
Anastasia Ivanov
Athena'nın Çocuğu
Athena'nın Çocuğu
Anastasia Ivanov


Mesaj Sayısı : 127
Kayıt tarihi : 15/07/11

Yeni Bir Umut. Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Bir Umut.   Yeni Bir Umut. Icon_minitimeC.tesi Ağus. 06, 2011 5:39 am

"Merhaba Anastasia." Annesinin sesini ilk defa duymak, anlatılamaz bir şeydi. Özellikle de Anastasia'nın durumunda. İçinde belli belirsiz hislerin uyandığını hissetmişti. Hissetmek.. Ona o kadar uzak bir şeydi ki bu. Normal ölümlüler ile arasında kocaman uçurumlar vardı. Onların sahip olamadığı şeylere sahipti, aynı zamanda onlarda olan en basit şeylerin yakınından bile geçmemişti. Bir aile, daha önemlisi hisler ve duygular. O, bunlardan yoksun kalmıştı. Şimdi karşısında yıllar sonra ilk defa gördüğü annesi duruyordu. Biraz olsun bazı şeylerin düzeldiğini, ve bunların gerisinin geleceğini düşünüyordu Anastasia. "Sen çok ama çok güçlü bir kızsın ve bu gücünü benden aldığın kana değil, öz direncine borçlusun. Bu zamana kadar karşına kimsenin başına gelmeyen zorluklar çıktı ama sen, hepsiyle baş edebilmeyi başardın. Seni takdir ediyorum." Yüzündeki belli belirsiz gülümseme, artık iyice kaybolmuştu. "Ne yazık ki hikayedeki rolün henüz sona ermedi, hatta yeni başlıyor. Benim kızımsın ve kesinlikle çok zekisin. Yaşadığın onca şeyin bir nedeni olduğu zaman zaman senin de aklına gelmiştir. Acı çekerek deneyim ettiğin her şey, ileride senin hayatını kolaylaştıracak testlerden ibaretti. Bu şekilde düşünürsen geçmişine daha kolay bir şekilde ulaşabilirsin." Tahminlerinde yanılmamıştı, onu bekleyen birçok şey vardı. Yaşadıklarının ağırlığıyla sertleşen ve yıllarca ifadesiz kalmış yüz hatlarıyla, annesinin karşısında duruyor ve düşünüyordu. Soracağı o kadar çok şey vardı ki.. Ancak, içlerinde belki de en ağır geleni sormaya karar vermişti. Zoru seçmişti, fakat zihninde dolaşan bu sorunun ağırlığından kurtulamıyordu. ''Beni hep izlemiş miydin, anne ? Hayatımı nasıl kaybettiğimi görmüş müydün ?'' Bunu sorması, onun ruhsuzluğuna bile ağır gelmişti. Başını öne eğdi, bir an pişman olmuş gibi görünse de, doğal olarak hiçbir şey hissetmiyordu. Ancak, içinde bazı şeylerin uyandığını fark eder gibiydi. Bir yandan da, annesinin elinde parlayan bronz renkli bir baykuş şekline gitmişti gözleri.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Athena
Admin/Tanrıça/Kamp Müdiresi
Admin/Tanrıça/Kamp Müdiresi
Athena


Mesaj Sayısı : 5210
Kayıt tarihi : 16/08/10

Yeni Bir Umut. Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Bir Umut.   Yeni Bir Umut. Icon_minitimeC.tesi Ağus. 06, 2011 9:36 am

Kızının ''Beni hep izlemiş miydin, anne? Hayatımı nasıl kaybettiğimi görmüş müydün?'' sorusu üzerine kendini gülümsemeye zorlayarak "Evet seni hep izledim ve her şeye rağmen nasıl hayatta kaldığını gördüm, Anastasia." cevabını verdi. Aslında Anastasia'nın ima ettiğinin bu olmadığını biliyordu. O, aslında kaybetmiş olduğu geçmişinin peşindeydi. Ne yazık ki Athena çocuklarının hayatına asla müdahale etmezdi. Anastasia kayıp yıllarının izini sürmek istiyorsa, bunu annesinden yardım almadan, tek başına yapmalıydı. Başarı ve mutluluk, emekle sahip olunduğu zaman kıymetliydi. Bir insanın geçmişini kendi çabalarıyla bulması ancak onu tatmin edebilirdi. Unutulmuş anılarını ona burada güçleri sayesinde tekrar kazandırırsa, hiçbirinin Anastasia için bir değeri olmayacağını çok iyi biliyordu. O nedenle "Geçmişinin kayıp parçalarını bulup birleştirmek istiyorsun ve ben bir gün bunu başaracağına inanıyorum." dedi. Sözlerinin kızına umut verdiğini düşünüyordu. Sonuçta, başlayacağı bir ipucu bile olmaksızın kayıp hayatını aramaya koyulacaktı ve bu başlı başına umutsuz bir durumdu. Athena kızının elinde tutmakta olduğu baykuşlu kolyeyi incelemekte olduğunu fark edince, elini kaldırarak kolyeyi serbest bıraktı ve bakır rengi zincirini parmağına geçirdi. Havada ahenkle dans eden bronz baykuş işlemeli kolye, Anastasia'nın hoşuna gitmişe benziyordu. Athena gülümseyerek "Bu senin. Sana geçmişini bulmak için çıkacağın zorlu yolculukta yardım edecek." dedi ve kolyeyi kızına uzattı. Anastasia şaşkın bir şekilde kolyesini incelerken, bunun ona ne gibi bir getirisi olacağını merak ediyor gibiydi. Athena kısa bir kahkaha attıktan sonra "Onu zihin gücünle yönlendirebilirsin. Tehlikede olduğun zaman, bıçak halini alır." açıklamasını yaptı. Elbette Savaş Tanrıçası olarak kızına sıradan bir kolye hediye edecek değildi. Anastasia gözlerini kapatıp odaklandıktan sonra, elinde tuttuğu kolye parıldamaya başladı ve en sonunda yerinde, ilahi bronzdan yapılma bir bıçak belirdi. Kızının gözlerini kısarak bıçağın üzerindeki şekilleri incelemeye başladığı fark edince açıklama yapma gereği duyarak "Tahmin edebileceğin gibi o kabartmalar, geçmişte yaşadığın zorluklardan kareler. Ayrıca, sakın onlara elini değme çünkü bıçak zehirli. Onun zehrini tadan birinin hayatta kalması mucize sayılır." dedi. Anastasia şimdi bıçağı usulca, minik kabzasından tutmaktaydı. Bir süre kızının bıçağı incelemesine fırsat tanıdıktan sonra "Hediyeni beğendin mi?" diye sordu. 26 yaşında ilk kez görme imkanı bulduğu annesinden aldığı bir hediye, Anastasia için ne ifade edecekti; Bilgelik Tanrıçası'nın bu konuda en ufak bir fikri yoktu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://olimpos.my-rpg.com
Anastasia Ivanov
Athena'nın Çocuğu
Athena'nın Çocuğu
Anastasia Ivanov


Mesaj Sayısı : 127
Kayıt tarihi : 15/07/11

Yeni Bir Umut. Empty
MesajKonu: Geri: Yeni Bir Umut.   Yeni Bir Umut. Icon_minitimeSalı Ağus. 09, 2011 5:29 am

"Evet seni hep izledim ve her şeye rağmen nasıl hayatta kaldığını gördüm, Anastasia." Annesi, kendini gülümsemeye zorlamış gibiydi. Bu sorusundan sonra beklediği cevap kesinlikle bu değildi, böyle olmamalıydı. Hayal kırıklığına uğradığı bir gerçekti. Geçmişinin peşindeyken ve böylesine ağır bir yükü üzerinden atmayı beklerken, bu kadar basit bir cevap almıştı kendine göre. Hayal kırıklığıyla iç geçirdi. Athena, bunu anlamış gibiydi. Aslında kızının her hissettiğini anlıyordu, ancak bir Tanrıça ile çocuğu olan melez arasında görünmez duvarlar olabiliyordu bazen. "Geçmişinin kayıp parçalarını bulup birleştirmek istiyorsun ve ben bir gün bunu başaracağına inanıyorum." Normalde olsa bu söz onu asla etkilemezdi. Ancak, annesinden bunu duymak, yine içinde insanlığının uyanmasına ve umut denen o hissin canlanmasına sebep olmuştu. Athena, Anastasia'nın elinde tutmakta olduğu baykuşlu kolyeyi incelemekte olduğunu fark edince, elini kaldırarak kolyeyi serbest bıraktı ve bakır rengi zincirini parmağına geçirdi. Havada ahenkle dans eden bronz baykuş işlemeli kolye, büyüleyici görünüyordu. Anastasia gibi duygularını kaybetmiş birinin bile, hoşuna gidiyordu. "Bu senin. Sana geçmişini bulmak için çıkacağın zorlu yolculukta yardım edecek." diyerek kolyeyi Anastasia'ya uzattı. Yüzünde yine o anlamlı ifadeyle birlikte, hoş bir gülümseme belirmişti Tanrıça Athena'nın. Anastasia, şaşkın bir şekilde kolyeyi incelemeye başladı. Sadece bir kolye mi geçmişini bulmasına yardım edecekti ? Athena, bunları yine duymuş gibiydi. Kısa bir kahkaha attıktan sonra, açıklama yapmaya başladı. "Onu zihin gücünle yönlendirebilirsin. Tehlikede olduğun zaman, bıçak halini alır." Athena'nın sözlerini dikkatle dinledikten sonra, iyice odaklanmaya başladı Anastasia. Gözleri kapalıydı ve gücü içinde hissediyordu o an. Bir anda elinde tuttuğu kolye parıldamaya başladı ve en sonunda yerinde, ilahi bronzdan yapılma bir bıçak belirdi. Anastasia'nın gözleri faltaşı gibi açılmış, bıçağı inceliyordu. Ancak kafasını karıştıran bir şey vardı, bunlar bıçağın üzerindeki şekillerdi. Dikkatle onları incelerken, Athena bunlara da bir açıklama getirdi. "Tahmin edebileceğin gibi o kabartmalar, geçmişte yaşadığın zorluklardan kareler. Ayrıca, sakın onlara elini değme çünkü bıçak zehirli. Onun zehrini tadan birinin hayatta kalması mucize sayılır." Ani bir hareketle, bıçağı minik kabzasından kavradı. Eline zehir saçılacakmış gibi telaşlanmıştı bir an. Ancak, geçmişte ölümle kapı komşusu olduğunu bir kez daha hatırladı ve yeni silahına gururla baktı. O, silahların içinde yaşamıştı. Fakat şimdi kendisi için vardı o silahlar, kendi işleri için kullanacaktı. İçinde büyük bir umut ışığı belirmişti, annesine kesinlikle hak veriyordu. Gücünü toplayacaktı artık ve geçmişinin izini sürecekti. Onu durduracak hiçbir şey yoktu. "Hediyeni beğendin mi?" Athena'nın sesiyle irkildi bir an. Düşüncelerinden sıyrılıp, bulunduğu ana döndü. Annesinin yüzüne bakmaya başladı. Bilgelik Tanrıçası'nın bile, ne olacağını bilemez gibi bir hali vardı, kafası karışmıştı. Derin bir nefes alıp, gücünü topladı.''Bu hediye benim için gerçekten çok anlamlı. Duygularını kaybetmiş biri bunu nasıl hisseder bilmiyorum, ama öyle. Üzerindeki izler bana kim olduğumu ve neler yaşadığımı unutturmuyor. Geçmişimin peşine düşeceğim anne, bu yolda tek başıma olsam bile. Şu an kendimi hiç olmadığım kadar güçlü hissediyorum. Yapay maddeler ve ilaçlar sayesinde değil, içimden bir yerlerden geliyor bu güç.'' Bu söylediklerine bir an için kendisi bile şaşırmıştı. Eğer olgunlaşmak onun gibi biri için mümkünse, bunu başarıyor gibiydi. 26 yıl sonra ilk defa kendini böylesine güçlü hissediyordu. O sırada elindeki ilahi bronzdan yapılma bıçak, yine bronz baykuş işlemeli haline dönmüştü. Dikkatle ve yılların hasretini giderircesine karşısında bütün ihtişamıyla duran annesine, Athena'ya bakıyordu şimdi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Yeni Bir Umut.
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» A.D. - Umut. -
» Felix Antony(Nejat Umut Özkara)
» Yeni Bir Hayat ve Yeni Gerçekler
» Yeni ev,yeni başlangıç...
» Yeni Bir Sayfa, Yeni Bir Aşk...

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Olimpos :: Empire State Binası/Olimpos-
Buraya geçin: