Haydi bakalım Hades kızı

Alyssa'yla durmuş duvarı inceliyorduk.
"Tamam kesinlikle ürkütücü"dedi Alyssa. Kafamı sallayarak onay verdim. Tırmanma konusunda çok iyiydim Bayan Mawrence sağolsun.
Lavlar göğü aydınlatıyordu. Bir süre duvarı izledik. Çok ihtişamlıydı. Buraya tırmanmak kesinlikle zorlayıcı olacaktı. Bu yüzden
uzun kollu giymiştim. Lavlarla tenimde ne kadar katman varsa o kadar iyiydi.
Derin bir nefes aldım ve bacaklarımı esnettim. Oda köşede son hazırlıklarını yapıyordu.
Ona dönüp "Hazır mısın ?" dedim.

'' Tabiiki de. Her zaman hazırımdır. Önemli olan sen hazır mısın? '' dedim. Bana hafif bir tebessüm ile gülümsedi ve '' Sayılır.'' dedi. Tırmanma duvarı basit ipli bir duvar değildi. Tehlikelerin bol olduğu dehşet verici bir yerdi. Tabii normal melezler için. Bir su Tanrıçasının kızı olsaydım korkardım. Çünkü benim yerim su olurdu. Şahsen kendimi su bulunan bir yerde acınacak ve güçsüz hissediyorum. '' Önden ben ilerliyim. Arkamdan beni takip et.'' dedim sevecen bir Hades kızı şeklinde. Duvara tırmanırken kendimi hafif hissediyordum. Tırmanması o kadar zor değildi. Sadece ateşler fışkırıyordu ve sivri uçlu bıçaklar bizi öldürmeye çalışıyordu. Hepsi bu kadardı işte. İlk zamanlarda çok basitti. Sadece tırmanmayı bilen bir bebek bile tırmana bilirdi. O derece. Ama duvarın üstüne vardığımızda ne kadar zorlayıcı olacağını anlamıştım. Hiç kolay olmayacaktı. Aşağıda kızgın alevler vardı. Can yakıcı ve korkutucuydu. Karşıya geçmek için yapılan bir halattan geçmek gerekiyordu ve benim yükseklik korkum vardı. Queen'e baktım. O yüksekten korkmuyor gibiydi.Oysa ki ben çok korkuyordum ve geri dönmek istiyordum. Queen bunu anlamış olacak ki '' Önce ben başlayayım Alyss.'' dedi. Bunu hiç tereddütsüz kabul ettim. Hayır diyecek halim yoktu tabiiki de.

Önden onun ilerlemesine izin verdim. Ve lavlara baktım.Ardından bir anlık sadece bir an benim burda ne işim var diye düşündüm.Hades kızı önden hızlıca ilerliyordu ve bende ayaklarımı uygun çıkıntılara koyarak tırmanıyordum. Ateşlerden biri kolumu yaladı. Dişlerimi sıktım. Kafamı hızlıca yana yatırdım ve bıçaklar başımı es geçti. Hades kızına baktım Umursamıyormuş gibi tırmanıyordu. Bende artık kaderimi şansa bırakmıştım. Hızlıca tırmanmaya başladım. Vücudumun etrafından geçen bıçaklara aldırmıyordum. Yalnız lavlar ! Çok canımı yakıyordu. Alyssa'nın aniden durmasıyla kafamı kalçasına çarptım e "Hey !" diyerek Alyssa'ya baktım. Alyssa ise kafamı poposuna çarpmamdan daha büyük sorunları varmış gibi görünüyordu. Suratı kireç gibiydi hemen doğrulup aşağıya baktım. Lavlar ve... yükseklik ! Alyss yükseklikten korkuyordu. Ben ise korkmazdım. O kadar çaresiz bir haldeydi ki "Önden ben başlayayım Alyss." dedim hemen kabul etti. Bileklerimi halata doladım ve kendimi hızla ileri attım. Tam zamanında ellerimi bıraktım ve yere tok bir sesle düştüm. Geçmiştim ! Uçurumu geçmiştim. Halatı Alyssa'ya attım. Alyssa ipi tuttu ama titriyordu.
"Hadi Alyss. Aşağıya bakma.Ellerini ipe dola. Seni tutarım." Ellerini ipe doladı ama başını hayır anlamında sallıyordu.
"Aly ! Benim dostumsun. Sana bir şey olmasına izin vermem. Seni yakalarım. Söz veriyorum."
Alyss biraz gevşedi.Ama hala denemiyordu.
"Hadi ama Frankie !" Suratı sinirle çarpıldı. Ona böyle dememden nefret ettiğini biliyordum.
Atlamadan önce "Amphitrite kızı sana güveniyorum. Bana bir şey olursa Tanrılar yardımcın olsun !" dedi atladı. Tam karşıya vardığında ona sarılıp yere çektim ve ipi zamanında bırakmasını sağladım. İpi zamanında bırakmasaydı uçurumun üstünde sallanıyor olurdu. Ve narin kollarının onu ne kadar taşıyacağını bilmiyordum. Nefes nefese yere düştük. Saçlarını geriye itti.
"Teşekkür ederim Queen." dedi gülümseyerek.

Bu kdar ahmak gibi görünmek yeterdi ! Ben bir Hades kızıydım. Güçlü ve yenilmezdim. Bir çok kişi beceriksizliğimi ve yalvarışımı dışarıdan gülerken izlediler ! Onurumu ayaklar altına almıştım. Şimdi ise cesaret ve korku gösterisi yapmalıydım. Geriye döndüm ve ipe baktım. Yüksekten fena halde korkuyordum. Hemde çok fena. Bizi izleyenlere baktım baktım. İpin üstünde melez olmadan önce öğrendiğim jimnastik haraketlerinisergiledim. İpin üstünde tek ayak üstünde durdum ve hafifçe dönmeye başladım. Gözlerim dönerken aşağıya ilişti. Beynimin durmadan döndüğünü ve düşeceğimi hissettim. Gözlerimi kapadım ve ''Baba. Yardım et.'' ditebildim sadece. Gerisi ise hatırımda kalmayan bulanık bir an...

xxx

Önümde Queen durmuş beni itiyordu. Kalbinin atış hızını buradan bile hissedebiliyordum. Ona gülümsedim ve '' Neler oluyor Queen?'' diyebildim başım çatlarken. Hayranlık ve dehşet içinde '' Haa...Haaa... Hadess. Buradaydı..'' diyebildi sadece. Hades mi? Babam burada mıydı? Beni önemseyip gelmişmiydi? Neden gelmişti ki. Beni çok sevmediğini düşünüyordum çoğu kez. Aşağıda beni izleyenlere baktığımda hayranlık içerisinde alkışlıyorlardı. Oysa ki rezil olmuştum. Durmadan alkışlamalarının sebebi ne olabilirdi ki? Queen bana gülümsedi ve '' Devam edelim. Hayran kitlemiz birazdan deliricek yoksa.'' diyerek güldük. Devamında korkucağım bir şey yoktu. Çok yüksek ipler yoktu. Sadece daha fazla alev daha fazla kesici kılıçlar vardı..

Şaşkınlıktan konuşamamıştım
'' Haa...Haaa... Hadess. Buradaydı..'' Şaşırdı.
'' Devam edelim. Hayran kitlemiz birazdan deliricek yoksa.'' dedim aşağı bakarak. Bu kadar çok melez ne arıyordu orada ? Hiçbirisinin işi gücü yok muydu ? Bunları aklımdan çıkararak hızla ileri atıldım ve tırmanmaya başladım. Kızgın lavlar umurumda değildi. Yada omzumu sıyırıp geçen bıçak.Omzumdan süzülen kanları hissedebiliyordum.Umrumda değildi. Zirveye oynuyordum. Zirvede tahta bir çubuk vardı Oraya bir melez dikmiştim. Kimin önce eli oraya değerse o kazanacaktı. Aly bana yaklaşmıştı. Zirveyi görünce içimdeki son güç kırıntılarını kullanmaya başladım. Kafamı çevirdiğimde Alyssa'yla gözgöze geldik ve aynı anda kendimizi zemine çekip tahta çubuğa dokunduk. Kafamı kaldırıp Melez'e baktım. Şaşırmış gözüküyordu.
"Kim Kazandı ?" dedim nefesimi kontrol altına almaya çalışırken. Çocuk cevap vermedi. Hızla doğruldum ve yakasına yapıştım. Alyssa yere oturmuş saçlarını düzeltiyır alnından süzülen terleri siliyordu.
"Aslına bakarsan.." dedi çocuk yutkunarak "Aynı anda dokundunuz." İçim öfkeyle dolmuştu.
"Bana bak gözlerin mi kör yoksa ? Birimiz daha önce dokunmuş olmalı !" Melez kafasını hayır anlamında salladı.Gözlerimi gözlerine sabitledim. O kadar gergindi ki alnı boncuk boncuk terlemişti. Görende ben değil o bu duvara tırmandı sanacaktı.
"Aynı anda. Saniye saniyesine." dedi. Sinirle melezi ittim. Alyssa'ya döndüm. Şaşırmış gözüküyordu.
"Bir dahaki sefere." dedim sinirle gülümseyerek. Başını tamam anlamında salladı. Ayaklarımı yere vura vura orayı terkettim.
Rp Bitmiştir.