Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 İyi ki Doğdun Drake!

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Katherine M. von Dorff
Poseidon'un Çocuğu/Kulübe Lideri/Pegasus Binicilik Eğitmeni
Poseidon'un Çocuğu/Kulübe Lideri/Pegasus Binicilik Eğitmeni
Katherine M. von Dorff


Mesaj Sayısı : 4525
Kayıt tarihi : 05/03/11

İyi ki Doğdun Drake!  Empty
MesajKonu: İyi ki Doğdun Drake!    İyi ki Doğdun Drake!  Icon_minitimePtsi Mayıs 09, 2011 7:47 pm

Tüm gün onun doğum gününü unutmuş gibi yapmaktan nefret etmişti ama şimdi hazırlanırken aklına gelmiş bu düşünce ile uğraşmaması gerekiyordu. Evet, o gün mükemmel olmalıydı. Birkaç gün önce hazırladığı elbisesini, karışık ve asla düzenli bırakamadığı dolabında ararken bu düşünce zihninde dönüp duruyordu. Bugün o mükemmel, düzenlenen ve yapılan her şey ise kusursuz olmalıydı. Belki de abartıyordu işi ama onun doğum gününde bir sorun çıkmasını istemiyordu. Kıyafetlerini bıraktığı yeri sonunda hatırladığında ise öfkeden kudurmak üzereydi. Sakinleşmesi gerektiğinin farkındaydı ama heyecanlanmıştı aynı zamanda. İlk defa birisine yapılan doğum günü partisinde katkısı vardı. Derin bir nefes aldıktan sonra, abarttığı heyecanını bastırmak amacı ile düşüncelerini sesli bir şekilde söylemeye başladı. "Abartıyorsun, sakin ol, yetişeceksin..." Eskisine göre daha sakin olduğuna karar verince, elbisesini bıraktığı yeri hatırlamaya çalıştı. Nereye bıraktığı aklına geldiğinde ise yeniden öfkelenmemek için kendini kontrol etmesi gerekmişti. Koruması için Judy'e bırakmıştı. Odasından çıkıp, kulübede attığı turdan sonra Judy'i bulup ona elbisesinin nerede olduğunu sordu. Kız biraz şaşırsa da, en sonunda hatırlayıp Katherine'e elbiseyi verdi. Giyeceği elbiseye bakarken, yüzünde memnuniyet ifadesi oluştu. Onun genellikle giydiği gibi siyah değildi bu sefer. Bu kadar mutlu ve özel bir günde siyah giymeyecekti. Onun yerine lacivert, eteği yerlere kadar uzanan ama yürüdüğünde hoş bir şekilde dalgalanan elbisesini giyecekti. Odasına kapanıp, elbise işini hallettikten sonra, biraz zor yürüdüğü ama bugün idare edeceği, aynı şekilde lacivert olan topuklu ayakkabılarını giydi. Önceden yaptığı deneme yürüyüşleri, ona vakit kazandırmıştı neyse ki. İlerleyip ayna karşısına geçtiğinde, mavi bir ışıltıyla parlayan kolyesini taktı. Savunma için değildi, o kolyeyi ilk defa aksesuar olarak kullanıyordu. Aynı şey parmağında duran ametist yüzüğü için de geçerliydi. Katherine, bir gün olsun Romalı olduğunu unutacak, kampını ve savaşı düşünmeyi bırakacaktı. Bu gününde sadece Drake'in yanında olmak istiyordu. Açık bıraktığı dalgalı saçındaki görüntüyü bozmadan, bir süre daha oyalandıktan sonra, artık hazırdı. Son kez yapacağı şey için gizlenmesi gerektiğini düşünerek, üzerine montunu giydi. Şimdi sadece uzun bir etek giymiş gibi gözükecekti.

Kardeşlerine çaktırmadan çıkma gibi bir niyeti olmadan, yine de hızlı bir şekilde kulübeden çıktıktan sonra, Zeus Kulübesi'ne yönlendirdi adımlarını. Doğum günü partisini, güvenlikçi olarak çalıştığı Club Harris'de yapacakları kesindi ama Drake'in oraya getirilmesi gerekiyordu. Herkes orada hazırlıkları yaparken, Katherine onu bir süre oyalayacak, sonra da Club Harris'e getirecekti. Parti yapılacak, eğer Kader Tanrıçaları bu kez bir şey yapmazsa, her şey yolunda gidecekti. Herkes mutlu bir akşam geçirecek, sonra da kampa dönecekti. Böyle düşünmek, yüzünde bir tebessümün belirmesini sağlarken, Zeus Kulübesi'ne çoktan gelmiş olduğunu fark etti. Sadece kapıda durmuş öylece gülümsüyordu. Derin bir nefes aldıktan sonra, yüzüne daha geniş bir gülümseme yerleştirdi ve kapıya vurmaya başladı. Kapı açılırken, oldukça öfkeli olan Leo'yu görünce bir an için somurttu. "Drake'i görmem gerek." Adını duyan sevgilisi kapıda kimin olduğuna bakarken, Katherine hala öfkeli bakışlara sahip Leo'yu boşvererek kulübeye girdi. Gözü bir an için oldukça korkutucu ve bir o kadar da büyük Zeus heykeline takılsa da, çok duraksamadı. "Bir saniyeliğine dışarıya gelir misin?" Herkesin ona baktığını ve yaptığı şeyin fazla dikkat çektiğinin farkındaydı ama planı böyle değildi. Kapıyı Drake açacaktı, o da onu dışarı çıkartıp, partiye götürecekti. Drake'in üstelemeden gelmeyi kabul etmesi rahatlamasını sağlarken, kulübedeki diğer kardeşlere gülümsedi ve tekrar çıktı. Kısa süreli beklemenin ardından kulübesinden çıkan çocuğu kolundan tuttuğu gibi pegasus ahırlarına götürdü. Drake'in nereye gittiklerini soran sorular için bir bahane düşünürken, en sonunda aklına gelen ilk şeyi söyledi. Kesinlikle saçma olduğunun farkındaydı. Ama umurunda değildi. En azından onu kısa süre de olsa oyalardı. "Club Harris'e seni görmek isteyen biri geldi. Orayı nasıl bulduğunu ya da ne yapacağını bilmiyoruz ama seni oraya götürmek için, Las Vegas'tan kampa geri döndüm. Beni kırmazsan sevinirim." Son söylediği laftan sonra ona gülümsemişti ve en sonunda Drake'i ikna edeceğini biliyordu. Vespes'i anlamasını sağlayan küpeleri taktığı için sevinerek, pegasusuna gitmeleri gereken yeri ve zamanlamasını söyledi. Vespes'in de Drake'in pegasusuna aynı şeyi söylediğinden emindi ama o önüne odaklanmıştı sadece. Az sonra yaşanacakları düşünüyordu. Bu kadar şey olduktan sonra, aklına bir soru takılmıştı. Drake, belki de parti istemiyordu ve bu yaptıklarından nefret edecekti. "Geri dönüş yok..." Diye mırıldandı kendi kendine. Acaba, sadece Club Harris'e gelmesini söyleyen bir not mu bırakmalıydı?

Pegasusların hızlı uçması hoşuna gidiyordu çünkü Las Vegas zaten yeteri kadar uzaktaydı. Biraz daha yavaş gitseler, oraya asla zamanında yetişemezlerdi. Club Harris'e inişe geçtiklerinde o gün ikinci kez derin bir nefes aldı ve kendini rahatlatmaya çalıştı. İçeriden müzik sesleri gelmiyordu ve oldukça karanlık gözüküyordu. Demek ki tam zamanında gelmişlerdi. O Drake'ten önce inerek hemen içeriye koştuktan sonra, onlara henüz ışıkları açmamalarını ve hazır beklemelerini söyledi. Üzerindeki montu çıkarıp, karanlıkta göremediği ve eli sayesinde bulduğu yere koyduktan sonra, kapıya yanaştı. O içeri girerken, birden ışıklar yandı ve etraftaki süslemeler ortaya çıktı. Herkes süpriz diye bağırırken, Katherine şaşırmış olan Drake'in yanında doğru ilerledi. "Hiç de romantik bir şekilde hazırlayamadığım doğum günün kutlu olsun!" Dedi ona gülümseyerek. Kısa süreli de olsa bir sarılmanın ardından "İyi ki doğdun." Olarak ekledi. Sonra geri çekildi ve hediyesini diğer hediyelerin konulduğu yere bıraktı. Kimseye fark ettirmeden gittiği bir yerden getirtmişti bunu. Sonra onun doğum gününü kutlayan diğerlerinin arasında döndü. Drake'in vereceği tepkiyi merak ediyordu. O bunları beğenmese bile yapacağı iki şey vardı. Hediyesini verecek, bir de pastadan yemesini sağlayacaktı.


Öhö:
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://camelot.hareketforum.org/
 
İyi ki Doğdun Drake!
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» İyi ki Doğdun Selene
» İyi Ki Doğdun Canım!
» İyi ki doğdun, Chelsea Cocteau-Evans! -Tüm kızlar davetli-
» Drake ile Rp'ler
» Drake'in Aradıkları

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Kamp Dışı :: Las Vegas :: Club Harris-
Buraya geçin: