Lucas'ın okçuluk konusunda ders almaya gelmesine şaşırmıştı biraz. Küçüklüğünden beri ok atmayı öğretmeye çalışmıştı oğluna. Lucas, elindeki yay ve oku gösterirken, sadece antreman için geldiğini söyledi. O bunu söylerken Artemis'in yüzünde bir tebessüm belirmişti. Dersliklerde antreman yapılmazdı, madem oğlu şu anda onun dersliğindeydi, kısa süreli ders verebilirdi ona. "Antreman için gelmiş olabilirsin ama, dersliklerde olduğuna göre... Bakalım sana öğrettiklerimi hala hatırlıyor musun?" Ona bir kez daha gülümsedikten sonra onu hedef tahtasının yüz adım uzağına götürdü. Bir eli ile yere sabitlenmiş hedef tahtasının hareket haline geçmesini sağlarken, alaycı bakışlarını Lucas'a çevirdi. "İlk dersin. Okunu hedef tahtası hareket halindeyken tam ortaya isabet ettirmeye çalışacaksın." Ona başlamasını işaret ettikten sonra geri çekilti. Lucas, okunu yeniden yayına yerleştirdikten sonra, doğru pozisyona geçtiğinde, Artemis düzeltme isteği duydu. "Hayır öyle durma. Biraz daha dik. Evet. Bana bakma Lucas. Sadece hedef tahtasını izle. Unutma, atışını yaparken rüzgar hedefi kaçırmanda ya da vurmanda, en büyük etken olacak." Yeniden geri çekildi ve ona atışını yapmasını işaret etti. Hedef tahtası onlar konuşurken, bir sağa bir sola ilerliyor, okun ortaya isabet etmesini zorlaştırmak için bazen yavaşlıyor, bazen ise hızlanıyordu.