Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Barney & Hope

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Barney Awesome
Hermes'in Çocuğu
Hermes'in Çocuğu
Barney Awesome


Mesaj Sayısı : 196
Kayıt tarihi : 23/04/11

Barney & Hope Empty
MesajKonu: Barney & Hope   Barney & Hope Icon_minitimeÇarş. Mayıs 04, 2011 4:10 am

Bu sabah da her zamanki gibi başladı. Kalktım, giyindim. Yemek yedim. Dışarıya dolaşmaya çıktım. Kulaklığımı takıp müzik dinlemeye başladım. Yanımdan geçenlere selam verirken bir yandan da dinlediğim şarkıyı mırıldanıyordum. Kampı birkaç kez turladıktan sonra bu günlük bu kadar gezinin yeteceğine karar verip kulübeme döndüm. Böyle oturmaktan canım sıkılmaya başladı. Ne de olsa böyle boş oturmak bir Hermes oğlunun yapabileceği bir şey değildi. En azından biriyle sohbet etmeliydim. Sonra Hope’u hiç kulübesinde ziyaret etmediğim aklıma geldi. Gidip ona bir uğramalıydım. Hemen tişörtümün üstüne bir de gömlek geçirip dışarı fırladım. İçeri girdiğim anda üstüme gelen parfüm kokularının yerine canavarları tercih edeceğimi söylemek istiyorum size. Tıpkı bir parfüm reyonu gibiydi. Dışarı kaçmamak için kendimi zor tutarak, yoluma devam etmeyi başardım. Lider Claire yanıma gelip “Eğer Hope’u arıyorsan odası şurada” diyerek karşıdaki odayı gösterdi. Kapıyı tıklattım. İçeriden “Girebilirsin” cevabını alınca kapıyı açıp içeri girdim.


En son Barney Awesome tarafından C.tesi Mayıs 21, 2011 3:54 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Hope Temple
Afrodit'in Çocuğu
Afrodit'in Çocuğu
Hope Temple


Mesaj Sayısı : 571
Kayıt tarihi : 20/04/11

Barney & Hope Empty
MesajKonu: Geri: Barney & Hope   Barney & Hope Icon_minitimePerş. Mayıs 05, 2011 6:44 am

Sabah kalktım, hazırlandım ve kahvaltımı yaptım. Her şey her zaman ki gibi olsa da, içimde bir sıkıntı vardı, keyfim yoktu. Kahvaltıdan sonra da kendimi odama kapatıp kitabımı elime aldım. Bir süre sonra biri kapıyı tıklattı. “Girebilirsin” dedim. Kapıyı açıp içeri girdi. “Naber Ho?” Tam da ihtiyacım olan kişi diye düşündüm ve yatakta oturması için yer açtım. İç çekerek “Bilmiyorum, kötü gibiyim” dedim. Otomatik olarak “Neden?” diye sordu. “Nedensiz, içimde kötü bir his var” dedim. “Sen?” “Canım sıkıldı, yanına geldim” dedi. Gülümseyerek “İyi yapmışsın” dedim. “Ne içersin?” diye sordum. “Ice Tea var mı?” dedi. Güldüm. ‘Başka ne isteyecekti ki?’ diye düşündüm. “Bu sefer neyli içeceksin? Mango, Kırmızı Meyve?” diye sordum. “Ananas-mango” dedi. Suratımı buruşturdum. “Ne zaman değiştirdin?” “Çok oldu” “Doğru, 2 yılda birçok şey değişebilir” dedim somurtarak. İç çektim ve “Gel bakalım istediğin ice-tea var mı” dedim. Ayağa kalktı ve arkamdan mutfağa girdi. Buzdolabını açtım “Hım, sanırım sadece mangolu olanı var, ister misin?” diye sordum.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://scythee.tumblr.com
Barney Awesome
Hermes'in Çocuğu
Hermes'in Çocuğu
Barney Awesome


Mesaj Sayısı : 196
Kayıt tarihi : 23/04/11

Barney & Hope Empty
MesajKonu: Geri: Barney & Hope   Barney & Hope Icon_minitimePerş. Mayıs 05, 2011 9:20 am

“Hım, sanırım sadece mangolu olanı var, ister misin?” “Tabii ki, boğazım kurudu zaten” dedim. “Ne? Yine kampı mı turladın?” diye sordu. Buzdolabına yaslanıp “Evet” dedim ve ice-tea yi koyduğum bardaktan yansıyan ışıklara bakarak devam ettim “İçindeki kötü hissin nedenini biliyor musun?” diye sordum. “Sen biliyor musun?” diyerek soruya soruyla cevap verme seçeneğinden yararlandı. “Tabii ki. Senin içindeki kötü hissin nedeni parfüm. Bir odada bu kadar çok parfüm kokusu olmamalı” dedim ve Ho’nun “Ne saçmalıyorsun sen?” der gibi bakışlarıyla bana baktığını gördüm. Tam ağzını açıp konuşmaya başlamıştı ki “Hiç öyle garip garip bakma Ho. Sen bu değilsin. Seni tanıyorum, sen bu kadar…” doğru kelimeyi bulmaya çalışıyordum. Bana bakıp “Ne?” dedi. “Bilmiyorum. İkimizinde melez olduğuna inanamıyorum o kadar.” “Evet gerçekten inanması zor ama iyi oldu böyle” “Evet iyi oldu” dedim. “Anneni bulduğunda neler hissettin Barney?” diye sordu. Açıkçası böyle bir soru beklemiyordum. “İlk başta heyecanlandım,sevindim. Sonra ondan nefret etmeye başladım. Sonra onun annem olduğu aklıma geldi ve onunla daha iyi anlaşabilmek için çaba gösterdim” “Neyse unut gitsin bunları. Sırf meraktan soruyorum.” dedi. “Peki ben sana bir şey sorabilir miyim?” dedim. “Sor gitsin” dedi. “Sen kimsin ve Hope Miller’ a ne yaptın?”dedim sert bir şekilde ve kılıcımı çektim. Ho korku dolu gözlerle “Senin sorunun ne Bar?” derken sandalyesinden düştüğünde ben gülüyordum. “Benim sorunum mu? Benim bir sorunum yok sadece az önce, ettiğim bir yemin aklıma geldi.” dedim. Ayağa kalkarkan bir yandan gülüyordu “Ahh ciddi olamazsın” dedi. “İntikamımı alacağımı söylemiştim. Beni ciddiye almalı-bekle ordaki çikolata mı?” deyip yere düştüğünden olsa gerek çantasından dışarı fırlamış beyaz çikolata paketini alıp yemeye başladım. “Heey!” diye uyardı beni. Of ne kadar aptalım onun çikolatasını izinsiz alıp onunla paylaşmamıştım. “Pardon benim hatam” diyerek bir parça koparıp ona verdim. “Aslında bunları Rüzgar’a verecektim ama daha bir çanta dolusu beyaz çikolatam var” dedi. “Neredeler?” diye sordum istem dışı bir heyecanla. “Var mı dedim?” dedi sanki az önce söylediklerini unutmuş gibi “Demek istediğim ilk geldiğimde vardı ama şimdi iki paket kaldı” dedi. Şüpheyle süzerek “Emin misin?” diye sordum. “Yani odana girip biraz etrafı karıştırmasan ortaya çikolata sürüsü çıkmaz öyle mi?” dedim. “Hayır tabii ki” demesine fırsat vermeksizin odayı aramaya başlamıştım bile…
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Hope Temple
Afrodit'in Çocuğu
Afrodit'in Çocuğu
Hope Temple


Mesaj Sayısı : 571
Kayıt tarihi : 20/04/11

Barney & Hope Empty
MesajKonu: Geri: Barney & Hope   Barney & Hope Icon_minitimePaz Mayıs 08, 2011 7:33 am

Odamda çikolata falan saklamıyordum, hepsi mutfaktaydı. Tabii bunu Bar'a söylemden önce biraz eğlenmeliydim. Arkasından odama girdim, her yerde çikolata aramaya başlamıştı. Biraz oturup izlemeye başladım. Yıllar önceki dostumdu bu, hiç değişmemişti. Odayı aradı taradı, her yeri dağıttı ve sonunda pes etti. "Benim tanıdığım Ho, beyaz çikolatasız yaşayamaz. Söyle onlara ne yaptın? Yani nereye koydun demek istedim!" dedi. Güldüm, "İnsan gibi istersen düşünürüm" dedim. Gözlerini kıstı ve üzerime dikti. "Mutfakta değil mi?" "Hayıııır." dediğim anda koşmaya başladı. Onu durdurmak için atıldım ama ona göre çok yavaştım tabii ki. Mutfağa gittiğimde çikolataların hepsini bulmuş, açmış yiyordu. Birden gözlerim doldu. "Ho, ne oldu?" diye sordu. "Hiç, sadece yetimhanenin mutfağından beyaz çikolata kaçırdığımız zamanlar geldi aklıma" dedim. "Ben istiyorum diye kaçırırdık. Her zaman iyi bir hırsızdın, ben hep yakalanırdım. Beni hiçbir zaman yalnız bırakmazdın ama. Cezayı birlikte öderdik. Sen gittikten sonra hiç çalamadım" Gülümsedim. "Seni orada yalnız bıraktığım için çok ama çok üzgünüm Ho" dedi. "Sorun değil, keşke bu kadar çok özletmeseydin" dedim. Yanına oturdum ve çikolataların hepsini bitirmeye başladık...

RP bitmiştir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://scythee.tumblr.com
 
Barney & Hope
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Barney & Hope
» Barney Awesome(2)
» Barney Awesome
» Barney Awesome - Görevler
» Hope RP :)

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Melez Kampı :: Kulübeler :: Afrodit Kulübesi-
Buraya geçin: