Lia ve Rose'la birlikte kurabiye partisi verirken birinin ders almak için geldiğini duyduk. Lia'da Rose'da bana sen bak dercesine baktılar. Bende bu kurabiyeleri yemeye devam edemeyeceğim için mızlana mızlana içeri gittim. İçeri girdiğimde karşımda Zell'e pegasusu Cazz vardı. " Oooo hoşgeldiniz. Nasılsınız bakalım hanımlar. " dedimm. Yüzümde nedenini anlayamadığım bir mutluluk vardı ve bu mutluluğu bütün çabama rağmen gizleyemiyordum. Zell, kamptaki en yakın arakdaşlarımdan biriydi. Onun ders alamaya gelmesi beni çok memnun etmiştiç Böylecelikle onunla biraz daha zaman geçirmiş olacaktım.
Zell'de aynı içten bir gülümsemeyle " Biz iyiyiz ablası seni sormak gerek " dedi. " Ben bomba gibiyim. " dedim ve Cazz'ın yanına gittim. Onu biraz okşadım. Yeni çilek yediği ağzının kokusundan anlaşılıyordu. Çileği bende çok severdim. Cazz mutlulukla kişnedi. Bende Zell'e " Ders almaya geldiniz değil mi? " dedim. Zell evet anlamında başını salladı. Bende " E hadi o zaman bir an önce dersimize geçelim. Hmm öncelikle isterseniz bir uçuş yapalım. Sonrada Cazz'la ilgili sorunların varsa onalrı çözeriz. Yada seni pegasuslar hakkında bilgilendiririm. " dedim. Zell tamda bunu istiyormuş gibi " Tamam " dedi. Bir ıslık çaldım. Arianna birkaç saniye içinde yanımıza geldi. Onu biraz okşadıktan sonra " Şurdaki açıklık alanda çalışabiliriz. " dedim. Dördümüz uçmak için gösterdiğim yeredoğru yürümeye başladık.