Kampta uzun süre durmama rağmen hala yeteneğimin ne olduğunu öğrenememiş, bu yüzden de ezik gibi kalmıştı. Her gün arena da çalışıyordum ama bu yeterli değildi. Her zaman daha iyisi için çalışmıştım. Melez Kampın’da da bunu yapması gerekiyordu. Bu yüzden kahvaltımı yaptıktan sonra büyü teknikleri sınıfına gittim. Etrafa bakındığımda kimse yoktu. Biraz korkarak kapıyı çaldım. İçeriden biri “ Gir “ dedi ve korkumun artmasıyla içeri girdim. İçerisi düşündüğümden farklıydı. Öncelikle çok büyüktü ve her yer yeteneklerini geliştirmek için kullanılan eşyalarla doluydu. Etrafa bakınırken yeteneğimi öğrenmemi ve geliştirmemi sağlayacak kişi, yani öğretmenim konuşmaya başladı.