Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Andrea Grace Harvey
Athena'nın Çocuğu
Athena'nın Çocuğu
Andrea Grace Harvey


Mesaj Sayısı : 609
Kayıt tarihi : 18/01/11

Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)  Empty
MesajKonu: Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)    Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)  Icon_minitimeCuma Mart 04, 2011 9:20 pm

Hazırlanmamız için az bir zamanımız olduğunun farkındaydım.Kimseye bir şey belli etmeden kulübeme girdim ve yanıma alacağım eşyaları hazırlamaya başladım.Hemen küçük bir sırt çantasına biraz para, drahmi ve her ihtimale karşı ambrosia ve nektar koydum.Birkaç tane tişörtü de çantama tıktıktan sonra üzerimi değiştirdim.Saçımı toplayıp hiç ses çıkarmadan kulübeden dışarı çıktım.Alexis çoktan hazırlanmış olmalıydı.Çantamı sırtıma geçirerek hızlı adımlarla ilerliyordum.Kamptaki bu kargaşa gerçekten de tüm düzeni bozmuştu.Ahırlara vardığımda pegasusu Rebel'in yanına çökmüş onu okşuyordu.Boğazımı temizleyerek kısık bir sesle ''Hazır mısın?'' diye sordum.Alexis solgun ve bitkin görünüyordu.Bir o kadar da heyecanlı ve endişeli.Bu görev ikimiz için de büyük bir deneyim olacaktı belli ki.Alexiz çöktüğü yerden kalktı ve gözlerini ovuşturarak ''Evet hazırım ben.Hadi pegasusunu çıkar ve gidelim.'' dedi.Başımı evet anlamında aşağı yukarı salladıktan sonra pegasusum Felix'i bulunduğu bölmeden çıkardım.Ben geldiğimde Felix uyuyordu, onu yerinden çıkarabilmek için küp şekerle kandırmak zorunda kaldım.Cebimde dağılan küp şekerleri de yedirdikten sonra ahırdan yavaş yavaş çıkmaya başladık.Alexis elini omzuma atarak beni durdurdu ve ''Andy umarım başımıza gelebilecek tehlikelere hazırsındır.Bu görevde birçok kez çelişkilere düşebiliriz.Ama önemli olan metanetimizi ve dostluğumuzu sürdürmek.Senden her ne olursa olsun birbirimizden ayrılmayacağımıza dair söz istiyorum.'' dedi.Alexis bunu dediği zaman onun aslında ne kadar da haklı olduğunu kavramıştım.Ama ne olursa olsun bu görevin dostluğumuzu bozmasına izin vermeyecektim.Alexis'in titreyen elini tuttum ve ''Seninle asla ama asla ayrılmayacağız Alexis.Ne olursa olsun.'' dedim.Bana gülümsedikten sonra birbirimize sarıldık ve pegasuslarımızın sırtına atlayarak San Fransisco'ya doğru yol almaya başladık.Giderken hiç konuşmamıştık.Alexis'in ''Sanırım burada bir yerde inmeliyiz.'' demesiyle üzerimdeki dalgınlığı attım.''Tamam, yavaş yavaş alçalalım o zaman.'' dedim ve Felix'i aşağı doğru yönlendirmeye başladım.Boş bir araziye inmiştik.Pegasuslarımızı geri gönderdikten sonra yürümeye başladık.Nereye doğru gideceğimiz hakkında en ufak bir fikrimiz yoktu.Sadece İhtiyar Nereus'u bulmaya çalışıyorduk.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Alexis Kwon
Artemis Avcısı
Artemis Avcısı
Alexis Kwon


Mesaj Sayısı : 1315
Kayıt tarihi : 30/12/10

Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)  Empty
MesajKonu: Geri: Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)    Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)  Icon_minitimeCuma Mart 11, 2011 6:28 am

Andrea'dan ayrıldıktan sonra hızlıca kulübeme geldim ve elime geçen ilk sırt çantasının içine gerekli olabileceğini düşündüğüm her şeyi yerleştirdim. Haritalar, nektar, drahmi vb. ne ararsanız vardı. Her şeyimi hazır ettikten sonra küçük bir kağıda not yazdım ve Sat'in yatağının üzerine koydum. Hızlıca kulübeden çıktım ve pegasus ahırlarına yöneldim. Hemen Rebel'i buldum ve ona şeker verdim. Bir kaç dakika sonra Andy geldi ve ''Hazır mısın?'' diye sordu. ''Evet hazırım ben.Hadi pegasusunu çıkar ve gidelim.'' dedim ve ardından Andy pegasusunu yerinden çıkardı ve benim gibi ona birkaç küp şeker verdi. Bu görev çok zorlu olacaktı. Ne ben, ne de Andy böylesine bir görev için kendimizi hazır hissetmiyorduk. Zaten değildik de. Ama görev verilmişti bir kere, hem bizim görevimiz sadece Gaia'nın uyanışı ile ilgili belirti bulmaktı. Ama her şeye rağmen, derin bir nefes aldım ve Andy'e ''Andy umarım başımıza gelebilecek tehlikelere hazırsındır.Bu görevde birçok kez çelişkilere düşebiliriz.Ama önemli olan metanetimizi ve dostluğumuzu sürdürmek.Senden her ne olursa olsun birbirimizden ayrılmayacağımıza dair söz istiyorum.'' dedim. Vereceği yanıtı bekliyordum ki o tam tahmin ettiğim gibi ''Seninle asla ama asla ayrılmayacağız Alexis.Ne olursa olsun.'' Bu beni çok duygulandırmıştı ve bir üsre sarıldık. Ardından San Francisco'ya uçmak üzere pegasuslarımıza atladık. Yol boyunca hiç konuşmamıştık, ikimiz de olabilecekleri düşünüyorduk. San Francisco'ya geldiğimiz fark edince ''Sanırım burada bir yerde inmeliyiz.'' dedim. Yavaş yavaş alçalmaya başladık ve boş arazide pegasuslarımızla vedalaştık. Aslında Nereus'u uçarak daha kolay arayabilirdik ama çok dikkat çekerdik ve dikkat çekmek en son istediğimiz şeydi.

Bir süre yürüdükten sonra artık şehrin içindeydik. Andy "Sence onu burada bulabilir miyiz ?" diye sordu. Ben ise "Hiçbir fikrim yok." dedim. Bir süre daha amaçsızca aranırken Andy "Bence onu sahil kenarında aramalıyız. Ne de olsa...balıkçı" dedi. Heyecanla "Bu harika bir fikir Andy !" dedim ve Andy'i çekiştirerek sahil kısmına koşmaya başladım. Aslında bu kadar heyecanlanmam gereksizdi ama saatlerce koskoca bir şehirde ihtiyar, kokuşmuş bir adamı aradıktan sonra sanki Nereus'u bulmuş gibi sevinmiştim. Sahil kısmına geldiğimizde yine bir hayal kırıklığına uğramıştık. Burada onlarca balıkçı vardı ve hepsi...kokuşmuş görünüyordu. Artık sinirlenmiştim ve tek tek, gördüğüm tüm balıkçıları kendime çevirip "Sen Nereus musun ? Ya sen kimsin ? Artık saklanma Ner ! Nerry çık ortaya !" diye bağırmaya başlamıştım. Andrea yanıma gelip "Lexi, biraz sakin olur musun ? O adamı eninde sonunda bulacağız, merak etme." dedi. Andy'nin söyledikleri içimi bir nebze olsun rahatlatmıştı ama ardından gelen iğrenç koku midemi kaldırmaya yetmişti. Andrea'da kokuyu almış olacak ki yüzünü buruşturdu ve kulağıma eğilerek "Aman tanrılarım, galiba onu bulduk." dedi fısıldayarak.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Andrea Grace Harvey
Athena'nın Çocuğu
Athena'nın Çocuğu
Andrea Grace Harvey


Mesaj Sayısı : 609
Kayıt tarihi : 18/01/11

Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)  Empty
MesajKonu: Geri: Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)    Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)  Icon_minitimeC.tesi Mart 19, 2011 9:14 am

Kısa bir süredir durmadan yürümüştük.Artık şehrin içinde sayılırdık.Onu bulabileceğimi,z konusunda elbette ki tereddütlerim vardı.Ama umudumu kaybedemezdim.Mantıklı düşünerek onu sahil kenarında aramayı önerdim.Çünkü o bir balıkçıydı.Sahil kenarına çıktığımızda daha da büyük bir hüsranla karşılaşmıştık.Burada yüzlerce balıkçı vardı.Nereus'u nasıl bulabilirdik ki ? Alexis çıldırmış bir halde gördüğü her balıkçının yakasına yapışıyor ona Nereus olup olmadığını soruyordu.Onu sakinleştirmeye çalışıyordum.Daha görevin başında bu kadar delirmişsek ilerleyen zamanlarda ne olacağını düşünmek bile istemiyordum.Alexis'le Nereus olacak herhangi birini ararken birden çok kötü bir koku hissettim.Bu koku insanı öldürmeye yeterdi herhalde.Sanki on gündür güneşin altında bekleyip çürümüş gibi kokan balık ve daha bir sürü iğrenç koku geliyordu burnuma.Tişörtümün yakasıyla burnumu kapatarak ''Bu ne yaa ?'' diye bağırdım.Alexis de en az benim kadar iğrenmiş görünüyordu.''Nereus...sanırım.'' dedi.Nereus'u yaydığı bu mide kaldıran koku sayesinde bulacağımızı hiç düşünmemiştim.Daha bulamamıştık ama içimde iyi bir his vardı.Ne yapmamız gerektiğini biliyordum ama bunu yapmayı gerçekten istemiyordum.Çaresiz bir şekilde ''Kokuyu takip etmeliyiz.'' dedim.Alexis başını iki yana öyle bir salladı ki bir an kafası kopacak zannetmiştim.''Beni Tartarus'a atın ama lütfen bu kokuyu koklatmayın !'' diye bağırdı.Hiç istemeden burnumu kapadığım tişörtümün yakasını düzelttim ve ''Hadi Alexis, zamanımız yok.'' dedim.Ne kadar az nefes alırsam o kadar iyiydi.Ama kokuyu takip etmem gerekiyordu.Alexis istemeye istemeye elini burnundan çekti ve derin bir nefes aldı.Kusacak gibi görünüyordu.Eliyle arkasını işaret ederek ''Sanırım koku buradan geliyor.'' dedi.Konuşma isteğim bile gitmişti sanki.'Tamam' anlamında başımı salladım ve Alexis'in gösterdiği yere doğru gitmeye başladık.Alexis haklı çıkmıştı.İlerledikçe koku daha da artıyor ve dayanılmaz hale geliyordu.Bayılacak gibiydim.Ama Nereus'un hangisi olduğunu anlayamıyordum.Alexis'e endişeli bir şekilde baktım ''Hangisi Nereus nasıl bileceğiz ?'' dediğim zaman Alexis gözlerini sonuna kadar açmış bir şeye bakıyordu.''Alexiiiiis !'' diye bağırmama rağmen beni duymuyor gibiydi.Eliyle birini işaret ederek ''Sanırım bulduk bile.'' dedi.O olduğundan emin olamıyordum ama yine de koşmaya başlamıştık bile.Eğer Nereus oysa bizi fark etmemesi gerekirdi.Bizi gördüğü anda denize atlar ve kaçardı.Alexis'e bakarak ''Dikkatli ol !'' diye bağırdım ve ikimiz de farklı taraflardan Nereus'a doğru koşmaya başladık.Arkası dönük olan Nereus henüz bizi fark etmemişti.Tam onu yakalamış kolundan tutacakken başını çevirdi ve bizi görür görmez koşmaya başladı.Çok yaklaşmıştık ama bu fırsatı elimizden kaçırmıştık.Hala koşmaya devam ediyorduk.Bir an için özel gücümü kullanmayı düşündüm ama büyük ihtimalle bu onun üzerinde işe yaramayacaktı.Alexis hiçbir şeye bakmadan hırslı bir şekilde koşmaya devam ediyordu.Benim ise koşmaktan bacaklarımdaki her kas alev alev yanıyor gibiydi.Nereus yaşlı bir balıkçı olmasına rağmen eğitimli koşucular gibiydi.Ona yetişmek imkansız gibi görünüyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Alexis Kwon
Artemis Avcısı
Artemis Avcısı
Alexis Kwon


Mesaj Sayısı : 1315
Kayıt tarihi : 30/12/10

Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)  Empty
MesajKonu: Geri: Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)    Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)  Icon_minitimePerş. Mart 24, 2011 12:49 am

Koşmak bir işe yaramıyor gibiydi. Ne kadar hızlanırsam o da o kadar hızlı kaçıyordu. Artık dizlerimde derman kalmamıştı ve Andy'e "Andyy, gücünü kullanmalısın, tek çaremiz bu !" dedim. O da "Ama işe yaramayabilir, bunu biliyorsun değil mi Lex ?" dedi. Koşmaktan nefes nefese kalmıştım ve gücümün son kırıntılarını kullanarak "En azından onu yavaşlatmayı dene, yoksa bu lanet adamı asla yakalayamayacağız !" dedim. Koşmaktan Andy'i göremiyordum ama yoğunlaştığını hissedebiliyordum. Artık kendimi bırakmak üzereydim ki Nereus'un durduğunu fark ettim. Şaşkınca Andy'e, "Başardın manevi kardeeş !" diye bağırdım ve bir kaplan misali (!) kokuşmuş balıkçının üzerine atladım. Nereus derman kalmamış kollarımın arasında deli gibi çırpınıyordu ama bu saatten sonra onu elimden kaçırmaya niyetim yoktu. Andy koşarak yanıma geldi ve diz üstü çöktü. Gücünün sınırlarını zorlamıştı bu yüzden hala nasıl ayakta durabildiğini merak ediyordum. Ann güçlükle "Artık kaçamazsın Nereus, bize istediğimizi söylemeden seni bırakmayız !" dedi. Sesi çok ikna edici çıkmıştı. Nereus debelenmeyi bıraktı ve birkaç saniye durdu. Tam "tamam artık kaçmaya çalışmaz" diye düşünüyordum ki Nereus benim boşluğumdan faydalanarak kollarımın arasından kaçtı ve suya yöneldi. Andy tam Nereus'un arkasından atlamak üzereydi ki ben "Andy, Poseidon'un Athena'dan pek hoşlandığını sanmıyorum, bırak ben gireyim." dedim, Andy endişeli bir şekilde kafasnı salladı ve ardından San Francisco'nun pis sularına girmek üzere limandan gözlerimi yumarak atladım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Andrea Grace Harvey
Athena'nın Çocuğu
Athena'nın Çocuğu
Andrea Grace Harvey


Mesaj Sayısı : 609
Kayıt tarihi : 18/01/11

Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)  Empty
MesajKonu: Geri: Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)    Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)  Icon_minitimePtsi Nis. 04, 2011 7:05 am

Nereus yakalanmamakta ısrarlıydı.Hızla koşuyordu, bize epey bir fark atmıştı.Çarelerimiz tükeniyordu artık bu safhadan sonra koşmanın da anlamı kalmayacaktı.Lex kesik bir sesle "Andyy, gücünü kullanmalısın, tek çaremiz bu !" diye bağırdı.Bundan emin değildim.Yani özel gücüm İhtiyar Nereus'a basit gelebilirdi.Çok da deneyimli olmayan bir melezin özel gücünü savuşturmak onun için neydi ki ? Yine de Lexi'nin dediği gibi şu an özel gücümü kullanmaktan başka bir çaremiz yoktu.Bunun işe yarayacağı da meçhuldu ama denemekten zarar gelmeyeceğine karar vererek odaklanmaya çalıştım.Zaten dakikalardır koşuyor olmam yetmiyormuş gibi şimdi bir de özel gücümü kullanmak tüm yaşam enerjimi tüketiyor gibiydi.Nereus'un zihnine odaklanıp düşüncelerine ulaşmayı başarmıştım.Aklından neler neler geçiyordu.''Şu lanet olası melezlerden bir an önce kurtulmalıyım !'' gibisinden binlerce isyankar düşünce daha vardı beyninin içinde.Değiştirebileceğim en uygun düşüncesini seçerek onu yönlendirmeye çalıştım.''Hemen duracaksın, kaçman için bir sebep yok.'' diyerek komut vermeye başlamıştım.Tam da tahmin ettiğim gibi komutu tek bir defa söylememle zihnine yerleşmemişti.Bir yandan koşmam da adapte olmamı engelliyordu.Nefes nefeseyken karşısına çıkmış her melezi kolayca atlatmaya çalışmış bir adamın - her ne kadar tam bir adam olduğundan emin olmasam da - zihnindeki düşüncelerini nasıl yönlendirebilirdim ki ? Tüm enerjimi ve konsantrasyonumu vererek komudu tekrarlamaya başladım. ''Hemen duracaksın, kaçman için bir sebep yok.'' Bunu bir kez daha yapmak için takatım kalmamıştı.Ya Nereus şimdi etkimin altına girecekti ya da onu elimizden kaçıracaktık.Neyse ki Kader Tanrıçaları yüzümüze güldü ve Nereus yavaşlamaya başladı.Lexi'nin ve Nereus'un epey arkasında kalmıştım.Gücümün etkisi bitmeden önce hızlanarak onlara yetiştim.Alexis sevincine engel olamayıp "Başardın manevi kardeeş !" diye haykırdı.Göreve başladığımızdan beri gözleri ilk defa umutla parıldıyordu.Lexi hiç zaman kaybetmeden balıkçının üzerine atlayıverdi.Bir kartal avladığı serçeyi pençeleriyle nasıl sarıyorsa Alexis de Nereus'u öyle kavramıştı.Onun bu azmine hayrandım.Daha fazla oyalanmadan Nereus'u konuşturmak için beceriksizce bir denemede bulundum.Tam da düşündüğüm gibi Nereus hiçbir cevap vermemişti.Üstüne üstlük kaygan bir balık gibi Lexi'nin kollarında kurtulup hiç düşünmeden denize atlayıvermişti.Ben de refleks olarak arkasından koşup denize atlayacakken Alexis çok önemli bir noktayı bana hatırlattı."Andy, Poseidon'un Athena'dan pek hoşlandığını sanmıyorum, bırak ben gireyim." Ona itiraz edemezdim çünkü haklıydı.Poseidon'un denizde bana ne gibi oyunlar oynayacağı belli olmazdı.'Annemin kötü ilişkilerinin bir dezavantajı daha.' diye homurdandım kendi kendime.Her an atlamaya hazır olan Alexis'e çaresiz gözlerle bakıp başımla onay vermekten başka bir tercihim kalmamıştı.Alexis hiç düşünmeden atlayıvermişti suya.Lexi iyi bir avcı olduğu gibi iyi bir de yüzücüydü.Kısa zaman içerisinde Nereus'la arasındaki mesafeyi kapatmış sayılırdı.Yaklaşık 10 dakikadır suda yüzüyorlardı.İyice denizin ortasına doğru açılmış ve gözden kaybolmaya başlamışlardı.Artık Nereus'u elimizden kaçırıp kaçırmamak umrumda bile değildi, sadece Alexis için endişelenmeye başlamıştım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Alexis Kwon
Artemis Avcısı
Artemis Avcısı
Alexis Kwon


Mesaj Sayısı : 1315
Kayıt tarihi : 30/12/10

Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)  Empty
MesajKonu: Geri: Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)    Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)  Icon_minitimePerş. Nis. 07, 2011 12:46 am

Nereus'u suda yakalamak, karada yakalamaktan en az on kat zordu. Ama ben pes etmeyi düşünmüyordum. Onu elimden geldiğince kıyıya çekmeye çalışıyordum ki ; bu işe yarıyor gibiydi. Kıyıya çekerken içimden Nereus'un yunusa veya küçük bir balığa dönüşmemesini umuyor, aynı zamanda boğulmamaya çalışıyordum. Daha ben kendimi bile su üstünde zor tutarken Nereus beni dibe çekmekte ısrar ediyordu. Tonlarca pis su yutmuştum, daha da yutuyordum. Artık pes etmek üzereyken birden hafiflediğimi, daha doğrusu kıyıya çekildiğimi hissettim. "Yoksa Poseidon yardım mı ediyor ?" diye düşündüm ama karşımda beni ve kollarımla yılan gibi sardığım Nereus'u kıyıya çekmekte olan Andy'i gördüm. Ona teşekkür edercesine göz kırptım ve ikimiz birden Nereus'un üzerine çullandık. Andy "Bak, buraya sadece bilgi almaya geldik, sana zarar vermeyeceğiz." dedi ve ben de ardından tamamlayıcısı olarak "Tabii bize isteğimiz bilgiyi vermezsen, işler değişir..." dedim ve yüzüme en ölümcül bakışımı vermeye çalıştım. Nereus "Herkes de aynı şeyi istiyor zaten; bilgi, bilgi bilgi..." dedi. Andy Nereus'u sertçe sarstı ve Nereus iç çekerek "Peki, peki. Söyleyin neyi bilmek istiyorsunuz ?" diye sordu. Ben de "Bir görevimiz var, sana içeriklerini söyleyecek değilim ama sadece şunu soruyorum, eğer gigantlar uyanıyor olsaydı, izlerini nerede bulabilirdik ?" diye sordum. Sorumda Gaia'nın ismini bilerek geçirmemiştim çünkü Nereus ne de olsa onun çocuğuydu ve bu bizim için tehlike yaratabilirdi. Gerçi gigantlardan bahsetmem de sorun olabilirdi ama tek çaremiz buydu.

Nereus bir süre düşündü ve "Size çok bir şey söylemeyeceğim, sadece şunu bilin; yolunuz Kaliforniya'ya düşerse, Diablo'ya uğramayı unutmayın." dedi. Ben de "Niye böyle havalı bir söyleyişe başvurdun ki, Kaliforniya'daki Diablo'ya gidin demen yeterliydi. Bu arada, Diablo ne ?" diye sordum. Andy "Kaliforniya'da bir dağ, yolculuk yaparken arabadan görmüştüm. Sanırım bulabilirim." dedi. O sırada Nereus "Artık beni bıraksanız ?" dedi. Andy ile aynı anda Nereus'un üzerinden çekildik ve Nereus'la vedalaşarak (!) pegasuslarımızla buluşacağımız parka doğru yürümeye başladık. Yol boyunca ikimizden de çıt çıkmadı. Çünkü ikimizde maceranın yeni başladığının farkındaydık ve bizi Diablo dağında nelerin beklediği hakkında hiçbir fikrimiz yoktu.Ama içimden bir ses sonumuzun iyi olmadığını söylüyordu.

Buradaki Rp Bitmiştir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Kaosun Uyanışı - 1 (Kurgu 3)
» Kaosun Uyanışı - 3 (Kurgu 3)
» İçimdeki Gücün Uyanışı
» Kurgu 2 ~ Baş Kaldırış
» serbest kurgu.

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Kamp Dışı :: San Francisco :: İhtiyar Denizci Nereus'un Limanı-
Buraya geçin: