Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Kaosun Uyanışı - 1 (Kurgu 3)

Aşağa gitmek 
3 posters
YazarMesaj
Alexis Kwon
Artemis Avcısı
Artemis Avcısı
Alexis Kwon


Mesaj Sayısı : 1315
Kayıt tarihi : 30/12/10

Kaosun Uyanışı - 1 (Kurgu 3) Empty
MesajKonu: Kaosun Uyanışı - 1 (Kurgu 3)   Kaosun Uyanışı - 1 (Kurgu 3) Icon_minitimeCuma Şub. 11, 2011 7:52 am

Sabah, gün daha yeni doğarken yatağımda debeleniyordum. Son birkaç gündür gözüme hiç uyku girmemişti, gerçi kimsenin gözüne uyku girmiyordu. Çünkü o sıralarda kampta büyük bir olay konuşuluyordu; Gaia'nın uyanışı. Herkes çıldırmış gibiydi, olay resmen kampta kargaşa çıkarmıştı. Kherion ve Athena kimseye bir şey söylemiyorlardı. Dionysos kampa bile uğramıyordu, diğer tanrılar zaten bizimle nadiren konuşurlardı, şimdi iletişimi tamamen kesmişlerdi. Athena konuştuğu zamanlar bunların sadece dedikodudan ibaret olduğunu söylüyordu ama hiçbir melez -ben de dahil- inanmıyordu. Athena'nın kendisi de düşünceli görünüyordu ve çok lazım olmadığı zamanlarda bizimle konuşmuyor ve sorularımıza cevap vermiyordu. Ayrıca canavar ve yaralı sayısı gün geçtikçe artıyordu. Ben de hayvanlarda gariplikler hissediyordum; komutlarıma uymuyorlardı. Elimden "Umarım Athena'nın dediği gibi haberler asılsızdır." diye ummaktan başka bir şey gelmiyordu.

O sabah da son sıralarda olduğu gibi ava gitmemiştik. Çünkü artık avlanmak tehlikeli bir hal almaya başlamıştı o yüzden sürekli kamptaydık. Yatağımdan kalktım, giyindim ve broşumu melez kampı tişörtüme taktım. Deri ceketimi giydim ve dışarı çıktım. Nereye gideceğimi bilmiyordum ama daha fazla kulübede kalamazdım çünkü kulübe üzerime üzerime geliyordu. Ama dışarı çıkmamla beraber, çıktığım için bin pişman oldum. Melezler deli gibi koşuşturuyorlardı. Athena çocukları olabileceklere karşı deli gibi planlar yapıyor, Hephaistos çocukları demir ocağına kapanıp son teknoloji silahlar yapıyorlardı. Hatta Afrodit kızları bile haber kampa bomba gibi düştüğünden beri makyaj yapmıyor ve zamanlarının çoğunu dersliklerde geçiriyorladı. Bir süre öylece kapının önünde dikildikten sonra bir satirin bana doğru geldiğini fark ettim. Satir yanıma gelince "Avcı Alexis sen misin ?" diye sordu. Ben de "E-evet benim. Ne oldu ?"dedim. Satir "Çok güzelsin mee- yani şey Tanrıça Athena seni çağırıyor." dedi. "Ah şu satirler, bize dayanamıyorlar." diye düşünürken satirin son söylediği dikkatimi çekti. "Tanrıça Athena beni niye çağırsın ki ?" diye sordum. O da "Bilmiyorum ama seni Kherion'un ofisine götürmemi söyledi." dedi. "Tamam madem, gidelim." dedim ve satirle beraber Kherion'un ofisine gitmeye başladık. Geldiğimizde satir kapıyı açtı ve "Avcıyı getirdim Tanrıçam." dedi ve Athena da "Sağol Roots, gidebilirsin." dedi ve bana "İçeri gel Alexis." dedi. Başımı tamam dercesine salladım ve içeri girdim. İçeride biri daha vardı. Kampa yeni gelen Zeus oğlu Dante'ydi bu. Kampta çok Zeus çocuğu yoktu ve olanlarda genelde kampta olmuyorlardı. Daha onunla tanışamamıştım ama Zeus çocuğu olduğundan dolayı doğal olarak saygı duyuyordum. Herhalde o da Athena'nın bizi neden çağırdığını bilmiyordu çünkü şaşkın şaşkın bakıyordu. Soran gözlerle birbirimize baktık ve Athena'nın bizi neden çağırdığını söylemesini merakla beklemeye başladık.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Dante Phoenix
Küçük Tanrı
Küçük Tanrı



Mesaj Sayısı : 109
Kayıt tarihi : 24/01/11

Kaosun Uyanışı - 1 (Kurgu 3) Empty
MesajKonu: Geri: Kaosun Uyanışı - 1 (Kurgu 3)   Kaosun Uyanışı - 1 (Kurgu 3) Icon_minitimeC.tesi Şub. 12, 2011 11:14 pm

Sabah uyandığımda kendimi kötü hissediyordum. Kampta çok karanlık bir söylenti dolanıyordu; Gaia'nın uyanışı. Benim mitolojik bilgim, Gaia'nın durdurulamayacak kadar kuvvetli olduğunu söylüyordu. Yani o tamamen uyanırsa tek başına Olimpos'u, Melez Kampı'nı, insanlığı yok edecekti. Gaia'nın öfkesine maruz kalmak herkesin en büyük korkusuydu. Böyle bir söylenti dolaşırken bile Athena'nın tek yaptığı bunların hepsinin yalan dedikodular olduğunu söylemekti. Ben şahsen pek de buna inanmıyordum. Ortalıkta çok kötü şeyler olmaya başlamıştı. Canavarlar çoğalmış, tehlikeler artmıştı ve artık bir Tanrıyla karşılaşmak imkansıza yakın bir olasılıktı. Bu Gaia'nın uyandığını göstermese çok karanlık şeyler oluyordu...

Diğer Zeus çocuklarının aksine ben kamptan ayrılmayı pek sevmezdim. Kendimi güvende hissettiğim sayılı yerlerden biriydi burası. Zorunda kalmadıkça buradan ayrılmayı düşünmüyordum. Gerçi, kamptakiler de çıldırmış olmalıydı. Hepsi kendi derdinde savaş hazırlığı yapıyordu. Bence bu kadar acele etmelerine gerek yoktu. Her ne kadar Athena'ya inanmasam da bu kadar fazla hazırlığa da karşıydım. Zaten bir savaş çıkacaksa kısa süre içinde kanıtları belli olacaktı, o zaman hazırlık yapabilirdik. Şimdi hazırlık gereksizdi. Paramı havaya atıp tutuyordum. Zaman ancak böyle ufak oyunlar oynayarak geçiyordu. Dışardakilerin saçmalıklarına katlanacak sabrım olmadığı için kulübeden dışarı da çıkmıyordum. Bu sırada kulübenin kapısı açıldı ve bir satir içeri girdi. ''Zeus oğlu Dante?'' Sıkıntı içinde yatağımdan doğruldum. ''Evet, benim. Ne var?'' ''Tanıça Athena seni çağırıyor.'' Paramı cebime soktum ve satirin yanına yürüdüm. ''Tamam o zaman. Hadi, önden yolu göster.'' Satir bir şeyler mırıldanıp yürümeye başladı. Dışarı çıktığım an gerçekten iyi ki kulübede duruyorum diye düşündüm. Herkes çıldırmış gibi bir yana koşturuyordu. Biraz yürüdükten sonra bir kapının önüne geldik. Satir kapıyı açacaktı ama ben satiri durdurdum. ''Tamam, kalanını ben hallederim.'' deyip kapıyı açtım. Athena tam karşımda durmuş bu saygısız davranışım karşısında bana sinirli bir şekilde bakıyordu. Yutkundum, keşke böyle bir şey yapmasaydım. Yine de beni niçin çağırdığını çok merak ediyordum. O melezlerden pek hoşlanmazdı ve elinden geldiğince onlarla konuşmamaya çalışırdı. Tam konuşmak için ağzımı açacaktım ki kapı açıldı. Bir ses "Avcıyı getirdim Tanrıçam." dedi. Athena "Sağol Roots, gidebilirsin.'' deyip avcı olduğunu öğrendiğim kızı içeri çağırdı. "İçeri gel Alexis." Avcı bu sözü ikiletmeyip içeri girdi. Avcıya soran gözlerle baktım, acaba buraya niçin çağırıldığımızı biliyor muydu? Bir şey söylemediğine göre onun da bir şeyden haberi yoktu. Athena bizi yavaşça süzerken sol kaşım istemsiz bir şekilde havaya kalktı, kesin bir planı vardı ve bu planda kullanacakları da bizdik...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Alexis Kwon
Artemis Avcısı
Artemis Avcısı
Alexis Kwon


Mesaj Sayısı : 1315
Kayıt tarihi : 30/12/10

Kaosun Uyanışı - 1 (Kurgu 3) Empty
MesajKonu: Geri: Kaosun Uyanışı - 1 (Kurgu 3)   Kaosun Uyanışı - 1 (Kurgu 3) Icon_minitimePaz Şub. 13, 2011 1:50 am

Bir süre bekledikten sonra Athena derin bir nefes aldı ve "Çocuklar, sizi buraya çağırmamın nedeni kamptaki kargaşa. Malum olay kampta yayılmaya başladığından beri tim melezler delirmiş gibi, bunu siz de fark ediyorsunuzdur. Herkese bunun asılsız bir haber olduğunu söylüyorum ama kendi çocuklarım dahil kimse bana inanmıyor." dedi. Ben de hemen atılarak "Ne yani bizden melezleri sakinleştirip, kargaşayı önlememizi mi istiyorsunuz ?" diye sordum. Athena bu heyecanlı çıkışıma bozulmuş gibiydi ama sakin görünmeye çalışarak "Hayır. Yani tam olarak değil. Sizden olayları yerine gidip öğrenmenizi istiyorum. Böylece haberlerin dedikodudan ibaret olduğu kanıtlanmış olacak, sonuç olarak da kargaşa sona erecek." dedi. Kafamda bir çok soru vardı ama daha ben bir şey soramadan Dante "Ama Tanrıçam, siz de farkındasınızdır ki garip bir şeyler oluyor. Tanrılar adaklarımızı bile kabul etmiyor, canavarlar gün geçtikçe çoğalıyor ve tüm hayvanlar çıldırmış durumda. Bütün bunları göz ardı edemeyiz. Ya haberler gerçekse ?" diye sordu. Aynı şeyleri ben de düşünüyordum ama daha ben toparlayamadan Dante soruvermişti. Bu sorudan sonra Athena'nın yüzü karardı ve düşünceli bir hale büründü. Ama yine de "Bak evlat, biz tanrıyız, eğer sıra dışı bir şey olsaydı bilirdik, öyle değil mi ?" dedi ama kendi de söylediklerine pek inanmıyor gibiydi. Kısa bir sessizlikten sonra ben sessizliği bozarak "Peki neden biz ? Daha ikimizde çok deneyimli sayılmayız." dedim. Athena da "Sizi seçtim çünkü ikiniz de kampa geldiğinizden beri iyi işler başardınız ve ikiniz de çok güçlü melezlersiniz. Hem Dante'nin dediği gibi eğer haberler doğruysa kampı savunmasız bırakmamız doğru olmaz. Bu nedenle bu görev için en uygun melezler sizsiniz." dedi. İçimden Lucy ve Sat gibi deneyimli melezler duruken, bizi bu göreve seçmesinin aptallık olduğunu düşünüyordum ama strateji tanrıçasının seçimlerini sorgulamamam gerekirdi. Bu düşünceleri kafamdan attım ve "Bunu nasıl yapacağız, yani işaretleri nerde arayacağız ?" diye sordum. Athena bir iç çekti ve "Her şeyi bileni bulursanız o size yardımcı olabilir. Ama ben daha fazla şey söyleyemem." dedi. Ben tam 'her şeyi bilen' in kim olduğunu soracaktım ki Athena konuşmama izin vermeyerek "Görevi kabul edecek misiniz ?" diye sordu. 'Ne yapacağız ?' diye sorar gibi Dante'ye baktım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Andrea Grace Harvey
Athena'nın Çocuğu
Athena'nın Çocuğu
Andrea Grace Harvey


Mesaj Sayısı : 609
Kayıt tarihi : 18/01/11

Kaosun Uyanışı - 1 (Kurgu 3) Empty
MesajKonu: Geri: Kaosun Uyanışı - 1 (Kurgu 3)   Kaosun Uyanışı - 1 (Kurgu 3) Icon_minitimePerş. Mart 03, 2011 7:30 am

Sabah erkenden uyanmıştım yine.Artık uyuyamıyordum bile.Kamptaki bu kargaşa tüm dengemi bozmuştu sanki.Odamdan dışarı çıkmış mutfakta hiç konuşmayan kardeşlerimin yanına gitmiştim.Herkesin gergin olduğu belliydi.Ağzımı bile açmadım ve buzdolabının kapağını açarak içerisinde ne olduğunu yoklamaya başladım.Yemeye değer bir şey bulamayınca oflaya puflaya odama döndüm.Üzerimi değiştirdikten sonra ok ve yay takımımı alarak kulübeden dışarı çıktım.Üzerimdeki gerginliği ve siniri atmam gerekiyordu.Bunun tek yolu da biraz antreman yapmaktı.Eğer Tiff de oradaysa beni çalıştırabilirdi.Kulübeden dışarı çıktığımda ortalık savaş alanı gibiydi.Ordan oraya koşturan melezler, aralarında endişeli bir şekilde fısıldaşan Afrodit kızları vardı her yerde.Sırtımdaki çantayı düzelterek hızlandım.Okçuluk alanında kimse yoktu.Kamp bu haldeyken melezlerin buraya gelip antreman yapacağını düşünmek aptallıktı zaten.Hırsla ok çantamdan bir ok çıkardım ve yay üzerinde gererek hedef tahtasına fırlattım.Ok hedef tahtasına değmemişti bile.Ellerim titriyordu sinirden, nasıl iyi bir atış yapabilirdim ki ? Sinirle oku aldım ve çantaya koydum.Merakımı ve gerginliğimi Kheiron'la paylaşmak iyi olabilirdi.Hızla Kheiron'un ofisine doğru yöneldim.Belki bana kampın bu durumu hakkında doğru olan bir şeyler de anlatırdı.


Ofise geldiğimde ofisten kapıyı çarparak çıkan bir Zeus oğlu gördüm.Adını tam olarak hatırlayamamıştım, şahsen tanışmamıştık çünkü.Ürkek bir şekilde kapıyı açtım ve içeri kafamı uzattım.Kheiron yalnız değildi.Yanında düşünceli ve endişeli bir şekilde konuşan annem Tanrıça Athena ve kararsız bir halde onu dinleyen Alexis duruyordu.Beni fark etmemiş olmalılardı.Kendimi belli etmemek için biraz geri çekildim ve konuşulanları dinlemeye başladım.
''Alexis bu ciddi bir görev.Kabul etmeni tabii ki isterim ama eğer ki bu sorumluluğun altından kalkamayacaksan sen de Dante gibi gitmelisin.'' dedi Tanrıça Athena.Kheiron ise hiç konuşmuyor, garip bir yüz ifadesiyle onları izliyordu.Alexis ellerini bilmiyorum anlamında kaldırdı ve ''Tanrıçam, bu göreve beni layık gördüğünüz için çok gururlandım.Bana verilecek olan sorumluluğun altından kalkabilir miyim hiçbir fikrim yok.Ama elimden gelen yapacağıma söz veriyorum ve görevi kabul ediyorum.'' demişti.Ne görevi hakkında konuştuklarını hala anlamamıştım.Ama kamptaki gündemi ele alırsak Gaia'nın uyanışı hakkında olmalıydı.

Çekingen bir şekilde kapıyı iteledim ve ''K-Kheiron?'' dedim.Kheiron eliyle git anlamında işaret yaptı ve ''Şimdi sırası değil Andy.'' dedi.Tam kapıyı kapatıp çıkacakken Athena konuştu ve ''Bırak Kheiron kız içeri gelsin.İşimize yarayabilir.'' dedi.Athena bana döndü ve tekrar konuşmaya başladı.''Gel kızım, geç ve otur şöyle.'' dediğinde hala şaşkındım.Olanlardan tam olarak bir şey anlamamıştım.Kheiron düşünceli bir edayla ''Andrea kamptaki durumu fark etmişsindir muhtemelen.Tüm melezler bir hal içinde.Herkes telaşla bir şeyler yapmaya çalışıyor.Kampın şu anda bu kargaşaya ihtiyacı yok, bu nedenle Alexis ve Dante'den bu duruma engel olmaları için yardım istedik.Sanırım Dante bunu kabul etmek istemedi ve görevi reddetti.Onun yerini akıllı bir Athena kızı doldurabilir.'' dediğinde artık benim de bu göreve dahil edilmek istendiğini anladım.Ne cevap vereceğimi bilmiyordum.Tam ağzımı açmış konuşacakken Tanrıça Athena araya girdi.''Bak kızım, bu görevi kabul etmek senin için bir fırsattır.Kampın huzurunu ve düzenini korumak her melez için bir zorunluluk olmalıdır.Sanırım Dante bunu kavramış değil.Şimdi sadece cevap ver, göreve Avcı Alexis ile birlikte katılmayı kabul ediyor musun?'' demişti annem.Bu gerçekten çok büyük bir sorumluluktu ve benim daha her konuda bilgim bile yoktu.İçimi saran korku ve heyecanla konuşmaya başladım.''Tanrıçam, kampın huzurunu korumak benim için bir onurdur.Bu göreve layık olduğumu düşünmüyorum ancak eğer siz uygun görmüşseniz itirazım da yoktur.Göreve katılmayı kabul ediyorum.'' dedim.Bir an için ağzımdan çıkan bu sözlere pişman olmuştum ama bu her melez için bir zorunluluktu gerçekten de.Ayrıca yakın dostum Alexis'i yalnız bırakamazdım.Dilim tutulmuş bir şekilde Kheiron'un ofisinden çıkmıştım.Alexis sessizliği bozdu ve ''İşimiz zor ha?'' dedi.''Zor mu?Çok çok zor!'' diyerek içinde bulunduğumuz bu zor durumun farkına vardım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Alexis Kwon
Artemis Avcısı
Artemis Avcısı
Alexis Kwon


Mesaj Sayısı : 1315
Kayıt tarihi : 30/12/10

Kaosun Uyanışı - 1 (Kurgu 3) Empty
MesajKonu: Geri: Kaosun Uyanışı - 1 (Kurgu 3)   Kaosun Uyanışı - 1 (Kurgu 3) Icon_minitimeCuma Mart 04, 2011 8:35 am

Dante'nin görevi kabul etmemesiyle bu görevin önemini kavramaya başlıyordum. Tüm sinirlerim gerilmişti ve Athena cevabımı bekliyordu. Uzun bir sessizlikten sonra Athena ''Alexis bu ciddi bir görev.Kabul etmeni tabii ki isterim ama eğer ki bu sorumluluğun altından kalkamayacaksan sen de Dante gibi gitmelisin.'' diye sordu. Bu görev benim için dönüm noktası olabilirdi. Ama sonuçta güçlü bir Zeus oğlunu bile korkutan bu görevin melez bile olmayan deneyimsiz bir avcı nasıl üstesinden gelecekti ? Derin bir nefes aldım ve''Tanrıçam, bu göreve beni layık gördüğünüz için çok gururlandım.Bana verilecek olan sorumluluğun altından kalkabilir miyim hiçbir fikrim yok.Ama elimden gelen yapacağıma söz veriyorum ve görevi kabul ediyorum.'' dedim. Athena'nın yüzünde kısa süren bir tebessüm belirdi ama ardından ciddi ifadesine geri büründü. O sırada kapı gıcırtıyla açıldı. Gelen Andy'di. Çekingen bir tavırla ''K-Kheiron?'' dedi. Belli ki Kheiron'a bakmıştı ama Kheiron ona sonra gelmesini söyledi. Andy tam çıkacakken Athena Andy'i geri çağırdı ve Dante yerine göreve onun gidebileceğini söyledi. Andrea düşünceli görünüyordu, ikilemde kalmış gibiydi ama sonra ''Tanrıçam, kampın huzurunu korumak benim için bir onurdur.Bu göreve layık olduğumu düşünmüyorum ancak eğer siz uygun görmüşseniz itirazım da yoktur.Göreve katılmayı kabul ediyorum.'' dedi. Ben ağzım açık olanları izlerken her şey olup bitivermişti. Ofisten dışarı çıktık ve görevi hazmetmeye çalıştık. İkimiz de bu görevin zorluğunun farkındaydık ve konuşmadığımız her an gerginliğimiz artıyordu. Andy "Nereden başlayacağız ?" diye sordu. Bir kaç saniye düşündüm ve "Athena tam bir şey söylemedi. Her şeyi bilenden bahsetti." dedim. Ve ardıdan "Sanırım bu Nereus oluyor." dedim. Andy başını sallayarak "Evet, bu çok mantıklı, tamam o zaman Nereus ilk durağımız. Yani..." dedi ve hemen " Yani San Francisco." diye tamamladım. Andrea "Peki ne zaman yola çıkıyoruz ?" diye sordu. Alnımı buruşturdum ve "Hemen çıkmalıyız. Fazla zamanımız yok." dedim ve Andy de "Tamam o zaman, yarım saat sonra ahırlarda buluşuruz." dedi. Başımla onayladım ve seri adımlarla hazırlanmak için kulübeme doğru yürümeye başladım.

Buradaki rp bitmiştir !
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Kaosun Uyanışı - 1 (Kurgu 3)
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Kaosun Uyanışı - 2 (Kurgu 3)
» Kaosun Uyanışı - 3 (Kurgu 3)
» İçimdeki Gücün Uyanışı
» Kurgu Yardımı
» Kurgu 3 ~ Uyanış

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Melez Kampı :: Büyük Ev :: Kheiron'un Ofisi-
Buraya geçin: