Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Hayatımız Değişiyor! [56/1]

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Clara Thompson
Artemis Avcısı/Melez Danışmanı/Doğa Bilimleri Eğitmeni
Artemis Avcısı/Melez Danışmanı/Doğa Bilimleri Eğitmeni
Clara Thompson


Mesaj Sayısı : 4592
Kayıt tarihi : 12/10/10

Hayatımız Değişiyor! [56/1] Empty
MesajKonu: Hayatımız Değişiyor! [56/1]   Hayatımız Değişiyor! [56/1] Icon_minitimeCuma Ocak 07, 2011 10:44 pm

Reneé ile birlikte biraz daha yürüdük. Yolda iki nemfi korkuttu, ben ise arkadaşım olduğu için dayanmaya çalıştım. Sonunda güzel bir açıklık alan bulduk ve oturduk. ''Benimle piknik yapmaya geldiğin için teşekkürler!'' dedim Ren'e, piknik örtüsünü sererken. O ise beni dinlemiyor, sadece yaptığım kek ve pastalara dolu piknik sepetine bakıyordu. Neden yanımda geldiğini anlamak zor değildi. Piknik sepetimi açtım ve içinden meyve sularını çıkardım. Ren'in gözü zararlı bir şeyler arıyor gibiydi. Ama benim yanımda bunu biraz zor bulurdu. Tümüyle organık malzemelerden yapılan keklerimi ve çöreklerimi çıkardım. ''Haydi ama Maya! Bir kere de güzel bir şeyler getir!'' diye mızmızlandı Ren. Ben de omuz silktim.''İlk önce bir tadına bak!''dedim ona.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Kristen Reneé Dawson
Apollon'un Çocuğu
Apollon'un Çocuğu
Kristen Reneé Dawson


Mesaj Sayısı : 394
Kayıt tarihi : 05/11/10

Hayatımız Değişiyor! [56/1] Empty
MesajKonu: Geri: Hayatımız Değişiyor! [56/1]   Hayatımız Değişiyor! [56/1] Icon_minitimeC.tesi Ocak 08, 2011 9:12 am

O sabah Maya yanıma geldi. Elinde bir sepet vardı ve beni ormada pikniğe çağırmıştı ve ben de belki annesi kadar iyi olmuştur diye onunla geldim. Belki birkaç "Vejeteryan" canavar (!) onların tadını beğenip benim hakkımı çalarlar diye bir Knuckles'ımı kaptım. Ama keşke almasaydım da yemelerine izin verseydim! May septi açar açmaz yüzümdeki o mutluluk ifadesi kayboldu. İçinde türlü türlü gazsız ve bir damla nektar içeren meyve suyu ve karamelli olmayan kekler... ''Haydi ama Maya! Bir kere de güzel bir şeyler getir!'' diye mımızlandım..''İlk önce bir tadına bak!" dedi May. Mızmızlanarak tadına baktım... "mmm..mm" Bir anda gözleim faltaşı gibi açıldı. Tadı muhteşemdi! Hemen keklerin çikolatalı olanlarını ağzıma tıktım. Bu arada May bana mutlu mutlu bakıyordu. Sanırım onun yemeklerini beğenmemi görünce sevinmişti. Ağzımdaki kek parçalarını yutmaya çalışarak gülümsedim ve iki baş parmağımı kaldırdım. May galiba önceden nefesini tutuyordu çünkü nefes verdi ve bana: "Beğenmene sevindim, Krist!" diyerek gülümsedi. Ben de ona gülümsemeye çalıştım ama bu çok zor bir işti. May bana kahkahalarla güldü. Yediğim kekleri nihayet yuttuktan sonra boğuk bir sesle "Ne? m.mmm.. Hiç güzel olmamış. mm.mm... Bunlardan daha var mı?"
"Hı hı evet. Sana katılıyorum. Berbat olduğunda hiç şüphem yoktu zaten."
"Ben cidiym. Bunlardan daha var mı?"
Birden Maya'nın gözleri büyüdü. Sanırm daha yoktu ve bana gözleriyle anlatmaya çalışıyor gibiydi. Sonra, onu baktığı yeri farkettim ve arkama döndüm. Arkamda, yani May'in karşısında kocaman bir köpek duruyordu. "Bayan O'Leary! May! Korkma!" May Bayan O'Leary'den korkmazdı ama birden onu orada görmek onu çok şaşırtmıştı. Hemen ayağa fırladım ve Bayan O'Leary'yi sevdim "N'aber kızım?" Maya'ya döndümve onun gülümsediğini gördüm. Sepetteki üzümlü kekleri ona verdim. Maya biraz bozulmuştu ama Bayan O'Leary onları tek seferde yutmştu ve heyecanla kuyruk sallıyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Clara Thompson
Artemis Avcısı/Melez Danışmanı/Doğa Bilimleri Eğitmeni
Artemis Avcısı/Melez Danışmanı/Doğa Bilimleri Eğitmeni
Clara Thompson


Mesaj Sayısı : 4592
Kayıt tarihi : 12/10/10

Hayatımız Değişiyor! [56/1] Empty
MesajKonu: Geri: Hayatımız Değişiyor! [56/1]   Hayatımız Değişiyor! [56/1] Icon_minitimePtsi Ocak 10, 2011 4:46 am

''Daha yok!'' dedim Bayan O'Leary'ye. Onu çok severdim tabii ama çok kocaman bir midesi olması pek hoşuma gitmiyordu. Bana evdeki köpeğim Toil'ı hatırlatıyordu. Tabii onun... Daha büyüğü. Kirsten kekleri bitirdikten sonra ekledi. ''Bir dahakine karamelli de yap, olur mu?'' dedi ve tam ona özgü bir şekilde geğirdi. Bir an kusacağım sandım ama sonra Ren halime gülmeye başlayınca durdum. ''Hey, ben çok kırılgan ve nazik bir kızım tamam mı?'' dedim ona. O ise her zaman söylediğim sözün devamını getirdi. ''Çünkü seen... Demeter kızısın!'' dedi. Artık onu da alıştırmış olmanın verdiği mutlulukla gülümsedim ve bir çörek kaptım. Artık ben de rahatıma bakabilirdim. En azından ben böyle düşünüyordum. Tam çöreğimi ısıracakken arkamdan bir sesle irkildim. ''Reneé?'' Ren şaşkınlıktan ağzındaki keki düşürdü. Ben ise merakla arkama baktım. Karşımda yeşil gözlü, çok güzel ve bir kadın vardı. Ren'e merakla bakıyordu. ''Anne!'' dedi Ren, şaşkınlığı hemen farkediliyordu. ''Bu İris Mesajını neye borçluyuz?'' dedi her zamanki dalgacılığıyla. Ama meraklandığı her halinde belliydi. Annesi yere baktı, biraz canı sıkkın gibiydi. ''Sana söylemem gereken bir şey var.'' dedi. Ren öne eğildi. ''Aslında bunu birisine daha söylemem gerek, yazık kızcağızın hiçbir şeyden haberi yok.'' Ren tek kaşını kaldırdı. ''Anne... Lütfen sadede gel. Kimmiş bu kız?'' Annesi hatırlamaya çalışıyormuş gibi baktı. Sonra zıpladı. ''Soyadı Collins olan bir kızı tanıyor musun?'' diye sordu. Ren'e baktım. Kampta benden başka Collins soyisimli biri yoktu. Tabii birden bire bir kardeşim olmadıysa. ''Eveet, tanıyorumm.'' dedi Ren. Bakalım bu işten ne çıkacaktı. ''İşte ben...'' diye başladı Bayan Dawson. Bakışları sakın beni öldürme gibiydi. Bir Ares çocuğuna bakmak için doğru bir bakış, dedim içimden. ''Ben evleniyorum!'' dedi Ren'in annesi bir solukta. Ren yerinden zıpladı. ''Nee?!'' dedi. Ben de ayağı kalkmıştım. ''Kiminle?'' diye sordu Ren. Onu sakinleştirmek için yanına gittim. Ren'in annesi süklüm püklüm olmuştu. ''Adı Mark Collins, onunla bir markette tanışmıştım, bana o kadar yardım etti ki...'' dedi Bayan Dawson ve iç geçirdi. Sonunda işlerin farkına varmıştım ve atıldım. ''Hey, hey, hey! Bir dakika! Babam bunu nasıl yapar!'' Ren hemen kolumdan tuttu. ''Anne, karşında Maya Marie Collins, Mark'ın kızı.'' dedi. Bayan Dawson şoke olmuştu. Hızla sepetimi kaptım. Gitmeye hazırlanıyordum. Ren kalan eşyaları topladı ve annesine ''Merak etme anne, hemen eve geliyoruz.'' diye fısıldadı. Ama ben duymuştum bir kere.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Kristen Reneé Dawson
Apollon'un Çocuğu
Apollon'un Çocuğu
Kristen Reneé Dawson


Mesaj Sayısı : 394
Kayıt tarihi : 05/11/10

Hayatımız Değişiyor! [56/1] Empty
MesajKonu: Geri: Hayatımız Değişiyor! [56/1]   Hayatımız Değişiyor! [56/1] Icon_minitimeC.tesi Ocak 15, 2011 6:12 am

Maya sinirle ve şaşkınlıkla ayağa fırladı.
" Ne demek oluyor bu şimdi? Bu imkansız! Nasıl olur bu?"
"May, sakin ol. Bence süper birşey bu! Kardeş oluyoruz işte!" dedim sepeti toplarken. Neden bu kadar kızdığını anlayamadım doğrusu. Yani, ne vardı ki bunda böyle? Bunlar kafamın içinde dönedursun, bu arada ben de sepeti toplamıştım. Arkamı döndüm ve bir ağacın dibinde oturup sanki duyduklarının doğru olup olmadığını hazmetmeye çalışan Maya'ya baktım. "May hadi ama yapma! Niye bu kadar kızdın ki buna?" May bana döndü ve kendine gelmiş gibi bir nefes aldı. "Hiç... Şaşırdım sadece bilirsin... Bazen fazla tepki veriyorum. Neyse. Aa? Sepeti toplamışsın? Süper! Bana iş kalmadı." diyerek güldü. Madem sadece şaşırmıştı, bunda sorun morun yoktu. Bende sepeti terden kaldırıp Maya'ya gülümsedim.
"E hadi ne duruyoruz işte? Bir an önce oraya gitmeliyiz! Annem meraktan çatlayacak! "
Maya sevinçle tamam manasında kafasını salladı ve "Önce eşyalarımızı toplayalım, sonra Thalia'nın ağacında buluşuruz."
"Ve bir de Pençe'yi de almayı unutma! Çörek senden hiç hoşlanmıyor!"
diye ekledi Maya. Buna biraz bozulmuştum ama yinede ormanda birlikte yürümeye devam ettik. Ormandan kazasız belasız çıkmamız beni ürküttü. Sonra yollarımızı ayırdık. Kulübeme doğru giderken çok mutluydum ama kimseye belli etmedim. Kamptan kaçmak hı? Yine... Eh artık refleks olmuş. Kheiron'a ya da Athena'ya söylemeye hiç mi hiç niyetim de yoktu. Ne yapalım? Annem istedi, ben de geldim.(!) Kulübeye girerken kimseye gideceğimi belli etmedim onlara arenaya gideceğimi söyledim ve eşyalarımı topladım. Elime topumu aldım. Kulübeden çıkarken bana şüpheyle bakan Hermia'ya dönüp de gözlerine bakmamaya gayret etmeye çalışıyordum. Bu hayli zor bir şeydi. Çıkar çıkmaz derim bir nefes aldım ve koşarak ahırlara, Pençe'yi almaya gittim. Kişnemesine izin vermeden ağzına sanki para atınca sakız veren makineler gibi şeker tıktım. Gerçi buna karşılık benimle maceraya girişecekti ve bu ikisi de onun lehineydi. Pençe ile Thalia'nın ağacına doğru gittik. Maya daha gelmemişti. Orada bir taşın önüne oturup onu beklemeye başladım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Hayatımız Değişiyor! [56/1]
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
»  Hayatımız Değişiyor! [56/2]
» Hayatımız Değişiyor! [56/3]
» Boyumuz birazcık değişiyor.

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Melez Kampı :: Orman-
Buraya geçin: