Bir gün her zaman ki gibi okuldan çıkmış eve dönüyordum. Yanımda en yakın arkadaşım James vardı. Otobüse binmiştik. Yanımda iri boyutlu bir adam oturuyordu. Nefesi çok pis kokuyordu ayrıca kendisi de. Bir süre sonra adamın beni kokladığını farkettim. Ve bir anda adamın boyu uzamaya sırtından kanatlar çıkmaya başladı. James'e baktım. Dehşete düşmüş görünüyordu.Adam yunan mitolojisi derslerinde gördüğümüz Furiaya benziyordu. Hayır benzemiyodu adam Furiaydı. Hemen otobüsten inip eve gitmeliyiz dedi. Aynı zamanda kendi kendine ah hayır bunun bu kadar erken olmaması lazımdı diye mırıldanıyordu. Neler olduğunu sordum. Bana sonra anlatırım dedi. Hemen eve gittik. Jamesle annem içeri girip bir şeyler konuştular. Babam ben doğmadan önce öldüğüm için hep işlerimde annem yardımcı olurdu. James odadan çıkınca bana gel gitmeliyiz dedi ve annemin arabasına atlayıp yola çıktık. Ben Furiadan kurtulduğumuz için sevinçliydim. Ama James çok endişeliydi. En az 1,5 saat gittikten sonra bir çam ağacının yanında durduk. Aşağıda bir vadi vardı. James'e dönüp hemen bana ne olduğunu anlat yoksa fena olur dedim. James derin bir nefes alıp bana o hayatımı değiştirecek cümleyi söyledi: Bak Leo sen bir melez yani yarı-tanrısın.