Long Island Kıyısı'na da en son Tanrıça Hera ile karşılaşmamdan beri uğramamış ve biraz dolaşmamıştım. Artık hem dolaşacak, hem de yeteneklerimi keşfedecektim. Bir an önce yeteneklerimi keşfetmeye başlasam çok iyi olacaktı. Hızla belimin her iki yanında bulunan kılıçlarımdan Frostmourne'yi çıkardım. Son zamanlarda ismi gibi buz yetenekleri yapmıyordu. Artık soğukluk yerine sıcaklık yaymaya başlamıştı. Ben bundan sonra buz yetenekleri yerime babamdan miras kalan gücü bulmaya çalışacaktım. Bu güç ya Demircilik yönünde, ya da Ateş'in önünde olacaktı. Ben Ateş'e daha çok yakınlaşıp Ateş alanında gelişmek istiyordum. Hızla Frostmourne'yi savurmaya başladım. Elinde sonunda bir harekette belli olacaktı yeteneğim. Her an olması daha iyi olurdu. Saatlerce kılıcımı savurmaya niyetim yoktu. Neden zorluyordu ki kılıç? Elinde sonunda çıkacaktı yetenek. Sanırım Zeus beni dinliyordu. Yumruğumu sıkınca etrafını alevler kapladı. Sol elimdeki kılıcı da sıkıca kavrayınca alevlenmeye başladı. Kendimi de sıkınca etrafımda alevler oluşacaktı. Sanırım denemem gerekiyordu. Usta bir Alev yaratan olmak gerçekten en büyük hayallerimden biri olacaktı. Denemeden önce jimnastik hareketleri yapsam iyi olurdu. Kuru kuru birşey bulmak pek hoşuma gitmiyordu. Biraz hareket yapınca canım çıkmazdı elbet. Hiç zaman kaybetmeden hareketlere başladım. Kol kaslarım gelişsin diye 20 şınav çektim. Ardından tek kolla çekmeye başladım. Bir sağ bir sol kol ile şınav çektikten sonra ayağa kalktım ve gerindim. Kendi etrafımda 20 tur koştuktan sonra denemelerime devam edecektim. Hızla etrafımda 20-30 tur koşmaya başladım. Hatta geçmiştim sanırım. Almış başımı koşuyordum. Nedenini bilmiyordum ama koşuyordum. Bu koşma hareketleri benim yararıma olacaktı elbet ama herşeyin fazlası bana göre zarardı. Ailelerimiz ne kadar desede haklılarmış.Sonunda o kadar hızlandım ki ayaklarımdan alevler çıkıyordu sanki. Gözlerimi oralara deviremiyordum. Soğuklukta sıcaklık bulmak gibi birşeydi bu yaptığım. Sonunda kendimi yere attım. Bu soğuk havada yarım kollu bir zırh ile duruyordum. Cehennem alevi sanki bana hakimdi. Ayağıma baktığımda buharlar çıkıyordu ve dumanlar çıkıyordu. Yoksa! Düşündüğüm şey olamazdı. Alev ve Ateş çabukluk ve hız ile yaratılacak şeylerdi ama bu yaptığımı olanaklı göremiyordum. Tamam. Buz Kılıcından Alev çıkmazdı ama bu kadar mantık hatası olmamalı idi. Biraz olanaklı şeyler olmalıydı. Demircilik ve Ateş Tanrısı Hephaistos'un oğlu olduğum için olanaklı olabilirdi belki ama bu kadar mantık hatasının yanında olması imkansız şeyler vardı. Soğuk havada ateş çıkar mıydı? Deneyip bu mantık hatasını kanıtlayıp içimdeki diğer sesi kötü duruma düşürecektim. Hızla kendimi sıkmaya başladım. Sonunda bedenim alevlendi ve "Yeter artık!" diye bağırdım. Yeteneklerimin bir kısmı idi bu belki ama bu kadar da olamazdı canım! Sinirlerim iyice bozulmuştu. Hızla kulübeme doğru yürüdüm.