Siyah tahtımdan kalktıktan sonra gerindim ve düşünmeye başladım. Bugünlerde tanrılar arası bir anlaşmazlık çıkmış diye duyumlar almıştım. Poseidon ve Hades, Zeus'a karşı ayaklanmışlardı. Eğer yalan değilse, bu benim işime gelirdi. Buralar son uğradığımda Kronos'un gazabından korktukları için beni kendi taraflarına geçirmek istiyorlardı. Ben de kampta küçük bir karışıklık yaratmıştım. Bunları hatırlayınca istemeden elim kolyeme gitti. Etraf durgunlaştıktan sonra geri dönmüştüm ve şimdi yapacağım hiçbir iş yoktu. Tembel tembel odada dolanmaya başladım. Benim gibi bir tanrıçanın böyle bir durgunluğa düşmesi akıl alamaz bir şeydi! Sinirimi bozuyordu! Ve sinirimi bozan her şeyin kökünü kazıtmak isteyen ben, bu durgunluğu yok etmek için de bir şeyler düşünmek istiyordum... Tam konsantre olmuşken kapının oradan küçük ayak sesleri gelmeye başladı. Bir melez!