Gülümseyerek el işleri alanının yolunu tuttum. Günlerdir aklımı kurcalayan sorunun cevabını nihayet bulmuştum; artık Adrian'a nasıl bir hediye vereceğimi biliyordum. Aslında... henüz her şeyin istediğim gibi olacağından emin değildim çünkü ortaya güzel bir hediye çıkartabilmem için, bendekilerden fazla yetiye ihtiyacım vardı. Çareyi her zamanki gibi yardım istemekte buldum; annem ile uzun bir atışma yapmam, Afrodit kızı Anna'nın makyaj çantasına bir not sızdırmam ve gecenin köründe Hephaistos oğlu Ed'in kulübesini basmam gerekti ama bana yardımcı olması gereken üç kişinin de gecenin köründe el işleri alanına gelmesini büyük uğraşlar sonucu kabul ettirebildim. Adrian'ı çok önemsiyordum ve onun güvenliği benim için her şeyden daha önemliydi. Bu nedenle ona vereceğim hediye, beni hatırlatmasının biraz daha ötesinde olacaktı. Gülümseyerek cebimden sahilden aldığım siyah taşı çıkardım ve onu yıllardır birçok çalışmaya zemin olmuş, eskimiş masanın üzerine bıraktım. Sonra, onun istediğim hale geldiğini hayal ettim... Gerçekten de çok güzel olacaktı. El işleri alanının kapısı açıldığında, telaşla arkama döndüm ve gelenlerin Anna ile Ed olduğunu görünce rahatlayarak bir nefes aldım. "Beni kırmayıp geldiğiniz için ikinize de teşekkür ederim." dedim gülümseyerek. Anna bana göz kırparak karşılık verirken, Ed "Yalnız hala buraya neden geldiğimi bilmiyorum." dedi. Anna da Ed'in sözlerini başıyla onayladıktan sonra, "Evet Lucy, o gizemli notun üzerine bir açıklama yapman gerek sanırım." dedi. Sırıtarak bir sandalye çekip oturdum ve onlara da oturmalarını işaret ettim. Ed masanın üzerinde duran taşı işaret ederek, "Bu da ne?" diye sordu. "Sahilden aldığım sıradan bir taş. Sizin ve annemin yardımıyla dünyanın en güçlü yüzüğüne dönüşecek. Anna, senin onu eşsiz zariflikte bir taşa dönüştürmeni istiyorum. Afrodit'in kızısın ve içindeki güzelliği ona yansıtabilirsin. Ed, senden de onu mükemmel el işçiliği ürünü bir yüzük haline getirmeni istiyorum. Son olarak annem gelecek ve ona benzersiz bir güç ekleyecek, böylece hediyem hazır olmuş olacak." dedim. Arkadaşlarımın tepkilerini görmek için yüzlerine bakmaya başladım. Sanırım normal biri bu işi saçma bulup çeker giderdi ama onlar gözlerimden, bunun benim için ne kadar önemli olduğunu rahatlıkla anlayabilirlerdi.