Artemis'i Geri Döndürme Özel Görevi / J. Adams - S. Morgan - A. S. Russo

Yanımıza gelen kedi bizi merağa düşürmüştü.Önce bana sonra Ange ve sonra da Jess'e baktı.Ama erkeklere bakınca tıslamaya başladı.Jess de ona Artemis'in yerini sorunca kedi gülermiş gibi bir hal aldığı anda beynimde şimşekler çakmaya başladı.Kediyi tekmelemek istiyordum,acayip davranışlar yapıyordu.Satanistlik yapıp kediyi kese de bilirdim ama hayır,ben sadece kediye miyavladım ve tatlı gözükmeye çalıştım. "Kedicik,lütfen.Bir işaret yeterli." Kedi sadece suratıma odaklanmıştı.Arada bir yüz ifadesi değişiyor,onaylamaz bir hal alırken arada bir de gülümsüyordu.Kediden umudu kesecekken bir bağırış duyduk.

Gözlerimi kısarak kedinin ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışırken bağırışla gözlerimi ağaçların arasına ormanın derinliklerine odakladım.Hemen sırtımdan oklarımı çıkardım Sar'ta oklarına sarılmıştı.Jess kılıcını çekmiş etrafına bakınıyordu.Hec ve Leo arkamızda etraflarına bakınıyor kedinin onlara tıslaması yüzünden pekte kediye yanaşmalarını istemiyordum.Kedi...Gözüm tekrar kediye kaydı.Bir yandan gülümserken gözlerinden sanki keyif ve endişe akıyordu sanki farklı duygular içindeydi.Başımı salladım.Saçmalık diye geçirdim içimden bir kedinin Artemis'le ilgisi olabileceğini düşünmüş olamazdım aklımdan bile geçmesi son derece saçmaydı zaten...

'Ben diyorum ki gidip bir baka...''

Sözümü bitiremeden tekrar bir çığlık geldi.

Artemis'ti bu.Evet Artemis'ti.Sonunda onu bulmuştuk.Mutluluktan içi içime sığmıyordu.Benim biricik ebeveynimi sonunda bulabilmiştik.Artemis'in kedi şekline girebildiğini neden hatırlayamadım ki ben?Ama şimdi buna tasalanmaya hiç mi hi gerek yoktu.Artemise sarılmak istedim ama elbette ki aramıza konulması gereken bir sınır vardı,bu yüzden sarılamadım.Yanına gittim. "Tanrıçam geri döndüğünüz için çok mesuduz.İyi ki döndünüz." Bu sözleri söyledikten sonra Hec ve Leo'ya geri gitmelerii söyledim.Ve Artemis'e mutlulukla baktım ve diyeceklerini bekledim.

Kedi kılığında olmak uzun zamandır işime yarıyordu. Kimse beni fark etmemişti. Yerimi bilen bir-iki kişi dışında kimse nerede olduğumu da bilmiyordu. Bu melezlerin hangi Tanrıdan yardım aldıklarını merak ettim. İki şık vardı.. Ares ya da Hermes.. Ama şu an bunu düşünmeyecektim. Yanımda resmi bir tavır sergileyen avcıma baktım. "Satellite üzgünüm, sizi kurtardım yerimi gösterdim ama bu aranıza döndüğüm anlamına gelmez. Üstelik söyleyin o iki erkeğe ağacın arkasında saklanmaları onları görmediğim anlamına gelmez." dedim sert bir sesle. Bakışlarım o ağacın arkasına kaymıştı. "Ange, senin bu göreve dahil olmana çok sevindim. Merak etme bundan sonra dolabını bulabileceksin" dedim bu sefer gülüyordum. "Jessica sen de ne kadar kararlı çıktın öyle. Kızları çağırıp beni geri döndürmek için bu maceralara atılman.. Tamamen avcı kanı var sende." dedim kızın gülümsemesine sebep olarak. Ama bu gülümseme mutlu bir gülümseme değildi. Boştu. Bir an ona baktım ve sonra o iki erkeğe döndüm. "Zeus Aşkına! Ölümlü kardeşim ve kuzenim beni döndürmek için de bu göreve katılmış gerçi bu yüzden olduğunu sanmam siz ikiniz sadece macera için katılmış olmalısınız" dedim düşünceli bir şekilde. "Evet, kararımı verdim. Bunu yapmanız beni etkiledi. Ama sadece bazı fikirlerimi değiştiriyorum. Ange etrafını göreceğin kadar ay ışığı olacak artık. Zor durumda kaldığınız zaman size yardım da edebilirim. Onun dışında belki zamanla.. Diğer kararlarımdan da vazgeçebilirim." dedim yüzümde bir sırıtmayla.

Hemen Tanrıçanın önüne gidip eğildim.

''Tanrıçam,Olimpos'un ve diğer Tanrı ve Tanrıçalarında size ihtiyacı var.Hepsi savaştan çekiliyor.sizin orda olmanız lazım.''

dedim ve ayağa kalkıp arkadaşlarımın yanına gittim.Ne olursa olsun Artemis geri dönmeli ve Kronos'la yüzleşmeliydi.Dünya'nın ona ihtiyacı vardı!

Artemis'i geri döndürmek için hepimiz yalvarıyorduk.Artemis yok,Athena yok,Ares yok,Zeus yok,Poseidon yok.Herhalde sadece biz melezler savaşacak ve kül olup,gidecektik.Artemis'e yalvarır gözlerle baktım,ondan bir şey istemeye hakkım yoktu ama ben isteyecektim.Bunu hem kendim,hem kamp,hem de Artemis için yapacaktım. "Tanrıçam,lütfen.Bir akıllı siz vardınız,bir de Athena.Lütfen,geri dönün." Artemis'in bizi uğraştıracağını biliyordum,ama bunu hemen abul etmesini diliyordum.Artemis'siz savaş olmazdı,o olmazsa biz de savaşamaz ve kamp için bir şeyler yapamazdık.Avcılarım bana güvenmişti,Artemis geri dönmeliydi.

Sat'in sözlerini tek kaşımı kaldırıp baktım. "Sen Olimposlulara hakaret mi ettin? Neyse, çok haksız sayılmazsın ama bağırarak söyleme bunu, yoksa ben bile kurtaramam seni" dememden bir kaç saniye önce şimşek çakması, sözlerimin doğruluğunu gösteriyordu. Bu sözlerim üzerine başını eğen Sat'e gülümsedim. "Bir ara kulübene gelirim o zaman sohbet ederiz" dedim göz kırparak. Sonra sesimi diğerlerinin duyabileceği şekilde yükselttim. "Bakın size kararımı söyledim. Ben kararımdan hemen dönmem. Olimposda olanları bilmiyorsunuz. Gerçekten bayıyorlar beni. Bu yüzden artık kampta beni sık sık görebilirsiniz. Sanırım okçuluk dersleri yüzünden burada takılacağım. Ama dışarıda da avcılarım var. Herkes Satellite gibi kampa gelmiyor." dedim avcıma bakarak. Bu sefer Jessica'nın itiraz etmek için ağzını açtığını gördüm. Elimi kaldırıp onu susturdum. "Kararımı tekrar ettirmeyin bana. İsteğiniz olacak, artık Ay ışığı var ve canavar avlamaya da devam edeceğim. Yardıma ihtiyacınız olduğunda gerekli yardımı yapacağım. Bu kadar. Olimpos'a dönmeye pek niyetim yok. Yeryüzü benim için çok daha iyi." dedim sakin ama öfkelenmeye başladığım belli olan bir sesle.

Artemis belki de en kararlı tanrıçaydı.Bu yüzden onu geri döndürmek için en azından biraz daha beklemeliydik.Biraz daha ortalık yatışmalı,melezler bir şeyler yapmalı ve tanrıların kazanacağı belli olmaya başladığında Artemis'i tekrar bulup,onu geri döndürmeliydik.Ange,Jess ve ben biraz hayal kırıklığına uğramıştık,sonuçta Artemis'i geri döndürebilmek için nerelerden gelmiştik.Ama yine de üzülmemeye çalıştık.Hector ve Luke da biraz bozulmuş gibilerdi,sonuçta bize birçok yardımları olmuştu.Artemis'e döndüm önünde eğildim.Herkes görevin bittiğini anlamıştı. "Peki tanrıçam,siz nasıl isterseniz.Ama Olimpos'un size ihtiyacı var." Artemis gülümsedi ve el sallayarak yanımızdan ayrıldı.Jess,Ange,Luke ve Hector'a baktım.Biraz buruk bir sesle konuştum. "Sanırım bu kadar arkadaşlar.Teşekkür ederim.Kulübelerimize gitmeye ne dersiniz?" Onlar da onaylayınca beşimiz beraber kulübelerimize dağıldık.

Özel Görev Bitmiştir.