Annemin Ölüler Tanrıça'sı kısmı beni çok rahatsız etmezdi hatta severdim bile onun bu yönünü.. Bana ne kadar güçlü olduğunu hatırlatıyordu. Baharla ilgili olan tarafı, iyiliğini, merhametini ve sevgisini temsil ediyordu. Jess sevgi, merhamet ve iyilikle doluydu. Peki ben kötü müydüm? İçimde bir yerlerde acı çektirmekten zevk alan bir yönüm olduğunu inkar edemem ama tam olarak kötü biri sayılmam, değil mi? Ben iç konuşmamı daha sonraya ertelemek zorunda kaldım çünkü Jess önüme bitkileri koymuştu ve parıldayan gözleriyle bana bakıyordu. İçindeki mutluluktan farklı bir ifadeyi daha da yansıtıyordu yüzü, gözlerimi kıstım ve ona daha iyi baktım.. Üzgün müydü? Evet, evet üzgündü. Peki neden? Biraz düşününce neden olduğunu anladım ve kendime tokat atmak istedim.. Jess çiçek açtırıyor ve bitkileri kontrol edebiliyordu. Ben şimdi onun canından daha çok sevdiği şey olan bir çiçeğe zarar verecektim. Ona anlayışla gülümsedim...
" Jess, bunun sana acı vereceğini biliyorum. Seni üzmekte istemiyorum, istersen denemeyelim.. Senin acı çekmendense özel gücümü kullanmam.. Hem başka bir şeyin üzerinde de deneyebiliriz." dedim ama Jess itiraz etti ve beni çiçeklere doğru sürükledi. Jess'ten özür diledim ve önümdeki pembe taç yapraklara sahip narin çiçeğin solduğunu, yapraklarının kara sarı bir renge dönüştüğünü düşündüm. Çevresindeki yeşil yaprakları bir bir dökülecek ve toprağa düştükleri anda sararacaklardı. Konsantre olurken gözlerimi kapatmıştım, Jess'in iç çekişiyle gözlerimi açtım ve karşımdaki çiçek hayalimde canlandırdığım gibiydi. Onun için üzülmüştüm ama artık özel yeteneğimi biliyordum.. Kardeşim çiçekleri açtırırken ben öldürüyordum. O canlılığa hayata hükmedebilirken ben ölülere, nefes almayan varlıklara hükmedebiliyordum. Bu durumun garipliği benim neşemi engelleyemedi ve Jess'e dönüp sarıldım.
"Gördün mü Jess? Yaptım.." dedim ve ardından kahkaha attım. Jess'te mutluydu ama benim kadar değil. Gözleri çiçeğe kayınca kendimi suçlu hissettim. Ona yaklaştım ve elimi koluna koydum.. " Kardeşim, gerçekten çok üzgünüm. Böyle bir şey yapmak hiç istemezdim ama özel yeteneğim için gerekliydi. Sen onu tekrar canlandıramaz mısın?" dedim ve Jess'e büyük bir beklentiyle baktım. O bunun olabilirliğini kafasına test ederken ben ileride olacakları düşünüyordum...