Hera'nın manevi kızı Emily ve Hekate kızı Caitryn'le kampın marketine doğru gidiyorduk. O kadar çok konuşuyorlardı ki kafam şişmişti. Saçlarımı gözümün önünden çektim ve gülümseyerek kafamı salladım. Ares kulübesinin buzdolabı bomboştu. Kimse acıkmıyordu heralde yada yemeğini gazinoda yiyordu. Bencil yanım asla bu yüzden drahmi harcamazdı. Ye yemeğini mis gibi kulübende ne boşuna para harcıyorsun ? Marketin kapısından içeri girdik. İçeride boğucu bir hava vardı. Etraf et ve daha adını bilmediğim bir sürü yiyecek kokuyordu.
"Şimdi, ne alacağız Carmen ?" dedi Caitryn içeriyi incelerken. Emily abur cubur bölümünde gözden kaybolmuştu.
"Et rulo , biraz meyve ve kahve yeterli olur. Ha birde makarna." dedim göz kırparak.
"Ya sebze ?" dedi Caitryn.Omuz silktim. Sebzelerde seçiciyimdir.
"Belki patlıcan ?" güldü.
"Ben sebze bölümüne bakıyım. " dedi yanımdan ayrılırken. Kafamı tamam anlamında salladım. O sırada Emily elinde abur cuburlarla karşımda belirdi. "Çikolata cips ?" dedi.
"Harika" dedim ellerimi çırparak.