Koşuyordum . Karanlığın içinde boş boş koşuyordum . Birden düştüm . Şu yazılar beynimde yankılanıyordu HEKATE'Yİ ZİYARET ET ! Hekate mi ? Büyü tanrıçası ? Uyandığımda gecenin 3'üydü . Pegasusum Karamelin sırtına atlayıp Olimpos'a doğru yolculuğa başladım . Kapıdaki şapşal güvenlik görevlisi ile uğraşmadan 600. kata uçtuk . Yine Olimpos'a giremedim beni kapıda bekliyorlardı . Elinde bir alev bulunan bir tanrıça vardı . " Hekate ! " dedim . " Evet sen kara büyücü ! " dedi bana . Kara büyü mü ? " Benim annem karanlık tanrıçası değil miydi ? " dedim . " Sen , benim tarafımdan seçilmiş nadir Nyks çocuklarından birisin . Büyü gücü olan Nyks çocukları benim tarafımdan seçilir . Bu çocukların sonu ya ölüm yada muhteşem güçlü kara büyücü olurlar . Kabul ediyor musun , bu laneti ?! " Lanet mi !? Ben bir kara büyücü mü ? " Bu laneti kabul ediyorum . Anlat ! Yol gösterici ve büyücü tanrıça Hekate . " " Karanlık aurandan her şey belli oluyor zaten . Önce içindeki karanlık enerjiyi elinde bir top haline getirip fırlatmalısın . " Ne ? Bunları internette de okumuştum lunarkinezi psi ball adı altında . Bunları söyleyen bir tanrıçaydı . İnanmalı ve yapmalıydım . Gösterdiği gibi yoğunlaştım . Elimde siyah bir enerji topu oluştu . Hekate yanımda olduğundan dolayı çok kolay olmuştu . " Başardın acemi kara büyücü ! " dedi gülümseyerek . " Gücünün kaynağı içindeki karanlık enerji . " dedi bana . Bu kadar karanlık enerji sahibi birimiydim ben . Seçilebilecek kadar kötü ha ? " Gerisi senin iç güdülerine bağlı ben senin kara büyü çakralarını açtım . " dedikten sonra beni garip bir şekilde kutsadı . Birden her şey sanki bir rüyaymış gibi gözlerimi açtım . Tanrıça'nın gösterdiği şekilde karanlık enerji mi yoğunlaştırdım . İlk olduğu kadar kolay değildi ama başarmıştım . Bu kutsama beni sihirli bir şekilde kulübeme de yollamıştı . " Demek ben bir kara büyücüyüm . " dedim kendi kendime ve uykuya daldım .