Mini bir televizyon ve birkaç flüt dersi CD si almak için alışveriş yapmam lazımdı . Çok sıkıcı bir işti işimi erken bitirip uyumak istiyordum . Karamel annemin evinin yakınlarına getirdi beni . Kapıyı çaldım annem içeride uyuyordu . Onu uyandırmadan gerekiği zaman alabilmem için annemin sakladığı parayı aldım . Birde not bıraktım : Anne , benim için sakladığın 200 doları aldım (Gerçekten gerekli ) . Ben melez kampında çok mutluyum bir iki aya geri döneceğim . Seni seviyorum . - Oğlun Era . Dışarı çıkıp hemen alışveriş merkezine girdim . Öncelikle mini bir televizyon almak için teknoloji mağazasına girdim . Çok çeşitli modeller arasından ucuz bir model buldum E-111 model olan mini televizyon sadece 50 dolar tutmuştu . Kazıklanmıştım sanırım ama en ucuz bu vardı . Hep kardeşlerimin odalarında yada salonda televizyon izliyordum . Artık benimde televizyonum var ! Çıkmadan önce yan flüt dersleri CD'sinin 100 dolar olduğunu görünce şok oldum . Yinede en aldım çünkü bu Greg Patillo'nun dersleriydi ve sınırlı sayıdaydı . Bu muhteşem fırsattı dünyada sadece bin tane kopyası olan bu muhteşem dersler artık benimdi . Kalan 50 doları başka zaman harcarım . Bir an önce uyumak istiyordum .
Tam o sırada kapının önünde beş tane kasiyer etten duvar oluşturmuş . Korkunç bir şekilde bana bakıyorlardı . Birden ellerinde ateş topları olan ayı-insan karışımı bir şeylere dönüştüler . Bana ateş toplarını fırlatmaya başladılar . Dükkanın arka tarafındaki cam reyonlar ateş aldı . Ateşler git gide yükseliyordu . Ateşler etrafımı sardığında bir bıçağımı cama fırlattım ve cam tuzla buz oldu . Kendimi dışarı attığımda yaratıklar her tarafı yakıp yıkıyorlardı . Nasıl bu şeylerden kurtulabilirdim . Flütteki mermiler yetmezdi zaten silah formuna geçirmek için zamanımda yoktu . İnsanlar kaçışıyorlardı . Dışarıdan itfaiye seslerini duyuyordum . Ateş toplarından birinden kaçarken bıçağımın dibine düştüm . Tabi ya ! Bıçak fırlatabilirdim . Yaratıklardan ikisi yukarı katı yakmak için üst kata koştular . Üç tane kalmıştı hemen bilekliğimden üç bıçak çıkarıp kavradım üçünü birden haklayacaktım üzerlerine doğru koştum yeteri kadar yaklaşında üç bıçağıda aynı anda fırlattım . Yaratıklar buharlaştılar . Üst kata doğru koştuğumda öbür iki kalan bana doğru yaklaşıyordu ani bir hamle ile ikisinide yok ettim . Dükkanda kalan paketimi alıp bir şekilde kaçmalıydım ateşler her yanı sarmıştı çıkış alevler içindeydi . Aklıma camdan atlamak geldi . Atlarsam bir kaç kemiğim kırılır ölmezdim . Paketleri alıp atlamak için hazırlanırken aklıma Karamel geldi . Camı kırıp bir karamelli draje attım . Karamel her zamanki gibi jet hızında yetişip drajeyi midesine indirmişti . Karamelin üstüne atladım ve melez kampına doğru ilerlemeye başladık . Basit bir alışveriş korkunç bir yangın felaketi ile sonlanmıştı ...