Biri ile tanışmak için garip bir yer doğrusu....

Bugün sabah cephaneliğe bakmaya karar verdim.Silahım yoktu belki kendime göre bir silah bulabilirdim.Kahvaltıdan sonra cephaneliğe doğru yol aldım.Kapıyı çalacakken kapının açık olduğunu fark ettim.İçeride biri vardı.Hephaistos kulübesinden
biri olmasını hiç istemiyordum.Bir an neredeyse geri dönecektim.Sonradan ya hep ya hiç diye düşünerek içeri girdim.İçeri girdiğimde bir kız vardı.Kız korkarak Hephaistos'un oğlu musun?" diye sordu. " Gerçekten dokunmuyordum, sadece bakıyordum!

Kıza gülümseyerek Yok yok ben Dionysos’un oğlu Kevin.Ama arkadaşlar Kev der dedim.Artık ne kadar arkadaşım varsa.Ve ekledim .Ya Sen?Afrodit’in mi kızısın? Amacım kıza iltifat etmek değildi.Kız çok güzeldi ve gerçekten kalbimden ne geçiyorsa onu söyledim.Kız biraz rahatlayarak ve gülümseyerek Hayır. Artemis’in avsıyım. Adım Veronice dedi.Demek adı Veronica’ydı. Kıza gülümsememi bozmayarak Hayırdır ok mu bakıyorsun
diye sordum.Veronica evet anlamında başını salladı.Ben de kendime kılıç alacaktım dedim.Kılıç falan bakarken elime bir kılıç geldi.İşte bu.Üstünde Antik Yunanca Kevin yazıyordu.Ne yani bu bir rastlantı mıydı?Hiç sanmıyorum.Kılıcı Veronica’ya gösterince o da çok şaşırdı.Bu kılıcı yanıma alacaktım.Kılıcın altında bir düğme vardı düğmeye bastım ve kılıç bir anda kol saatine dönüştü.Bu kılıç benim olmuştu.Ben istediğimi bulmuştum ama Veronica’nın eli boştu.Kol saatimi koluma taktım ve Veronica’yla beraber muhabbet ederek
kulübelerimize doğru yol aldık.

Artık emindim.Bu kamptaki tek dostum Mor Leke değildi.Yeni bir dostum vardı ve bu kız çok güzeldi.

Dionysos'un oğlu Kev, gerçekten kalbime dokunan bir iltifat etmişti. Her ne kadar ona cevap vermek istesem de fazla aşırı kaçar, Tanrıça Artemis kızar korkusuyla birşey diyemedim. Ona kendimi tanıtabildim sadece...

Kılıç... Kev'in bulduğu kılıcın üzerinde basbağı Kevin yazıyordu! Kılıç, Kev'in kolunda bir saate dönüşünce şaşkınlığım kat kat arttı.

Ben aslında cephaneliğe şöyle okkalı, arbalet gibi bir yay bakmaya gelmiştim ama arayışım hüsranla sonuçlanınca, Kev ile beraber dışarı çıktım. Kulübelere giderken ona "Burada yeni misin?" diye sordum. Yenilere yardımcı olmayı çok seviyordum.

Kev ile tanışınca garip bir şekilde ilk günüm aklıma gelmişti. Kampa ilk geldiğim gün, ilk tanıştığım melez bir Dionysos oğlu olmuştu! Tabii, o zaman yeniydim. Bırakın ona yardımcı olmayı, kendimi bile zor tanıtmıştım. Üstelik çocuğun üstüne düşmüş olmam da cabası...

.................

İlk başta ani çıkışı ile beni biraz korkutmuş olmasına rağmen, daha sonra alıştığım bu çocuğu sevmiştim. Ona kampta itibar kazanması için yardımcı olabilirdim. Kulübemin kapısının önüne geldiğimde ona veda ettikten sonra gülümsedim ve içeri girdim....