Hayır hayır, burada size kesinlikle masal anlatmayacağım. Sadece profillerinizde gördüğünüz o minik yuvarlak şekiller hakkında biraz bilgi vereceğim.
*Başlığımız her dağıtılan boncukla birlikte güncellenecektir.
Boncuk 1:
Birinci boncuk, sitemizin henüz birinci ayında verilmiştir ve önemi, Olimpos'un ilk geniş çaplı kurgusunu temsil etmesidir. Kurgunun ismi Büyük Kehanet ve katılanlar: Jennifer Parker, Rosamarie Sea, Robert Harris, Stella Fabiano, Hector Sentius, Lucianna Fackrell. Kurgu hakkında detaylı bilgiyi rpg karargahında edinebilirsiniz. Kısaca açıklayacak olursam, Lucianna'yı bulma çabasıyla labirentte uzun soluklu bir göreve çıkılmıştı, amaç Daedalus'un yaşam iksirini bulmaktı. Çeşitli maceralar sonucu iksire ulaşıldı ve Lucianna kurtarıldı. Eh, ayın boncuğu bu kurgudan esinlenecek olunca da simgesi Daedalus'un Yaşam İksiri oldu. Gördüğünüz o minik şişenin mazisi epeyce uzun anlayacağınız.
Boncuk 2:
İkinci boncuğunuzdaki o şekil, benim kalkanım Aegis'in kusursuz bir minyatürü. Bildiğiniz gibi Aegis'in bir kopyası kitap kurgusuna göre Thalia'da, site kurgusuna göre de kızımda var. Yalnız burada bahsi geçen Aegis, benim kutsal sembolüm sayılan kalkan. Boncuğun esinlendiği kurgu, Tanrılar Savaşı idi. Tanrılar Savaşı da yine Üç Büyükler arasındaki bir çatlaktan kaynaklanıyordu. O dönemlerde sitemize üye olmuş olanlar anımsarlar, çatlağın çıkış nedeni benim kalkanımın çalınmasıydı. Kayıp Kalkan Aegis görevi neticesinde, kalkanım bulundu ve bana tekrar teslim edildi. Yalnız ben o süre zarfında çoktan savaşçı kişiliğimi devreye sokmuştum... Kalkanımın Kalipso'nun Adası'nda bulunduğu sıralarda tüm Olimpos Hades'e karşı cephe almıştı...
Boncuk 3:
Simgede kendini pek belli etmese de orada gördüğünüz şekil, kampımızın güvenliğini sağlayan Altın Post. Üçüncü boncuk, Tanrılar Titanlara Karşı ana kurgusuyla aynı döneme denk geliyordu ama seçtiğimiz olay Çalınan Altın Post olmuştu. Sağlam bir kurguya ve muhteşem bir kehanete sahip olan göreve Jessica Masen, Cornelia Scarlett, Arthur Dragomir, Adrian Black, Serena Melanie Holls, Leonard Carter ve Satellite Morgan katılmıştı. Kurguyu merak edenler yine rpg karargahına göz atabilirler. O dönemde kampın gündeminde en çok yer edinmiş olan şey, Altın Post'un çalınmasıydı, böylece boncuğun teması da o oldu. Merak edenler için; maceranın sonunda boncuk bulundu ve kampımıza geri getirildi. Arada geçen süreçte labirent de dahil olmak üzere birçok mekana uğrandı.
Boncuk 4:
Dördüncü boncuğunuzda yer alan meşale ateşi kendini gayet iyi bir şekilde belli ediyordur. Bildiğiniz gibi Antik Yunan döneminden beri ölen kişileri kefenleriyle birlikte yakmak adetimizdir. Dördüncü boncuğun ifade ettiği zaman aralığında çıkılan tehlikeli görevlerden dönemeyen çok fazla kişi oldu, Melez Kampı çok fazla kayıp verdi ve hüzün yaşadı. Kampa uzunca bir süre kasvet havası hakim oldu. Kayıp kahramanlardan birkaçının sonradan ölü bedenleri bulundu... Kısacası dönem, ana kurgu bakımından da kamptaki gelişmeler açısından da felaketleri temsil ediyordu. Benim aklıma çok daha hüzünlü simgeler geliyordu ama bu dönemi çabucak atlatmak isteyenler, simgemizin meşale ateşi olmasını önerdi. Ölüler bir meşale ateşinin yardımıyla yakılır. Biz sevdiklerimize veda ederken en son gözümüze yansıyan o ışık huzmesini fark edebiliriz.
~ Yeni boncuklarınız profillerinize eklendiğinde, hikayeleri bu başlıkta yer alacaktır! ~
Konu: Boncukların Hikayesi 
Paz Ocak 16, 2011 2:12 pm