Azkalsın Post Gidiyordu

Kardeşim Tifany'le birlikte kampı geziyorduk, ona bazı yerlerle ilgili bilgi veriyor, bazı yerleri esgeçiyordum. Ona döndüm ve yüzüne baktım. Ama o bana bakmıyordu ilerdeki Thalia ağacına bakıyordu

-O melez ne yapıyor öyle ?

Onun baktığı tarafa baktım ve bir melezin ağaçtan postu kaldırdığını gördüm. Kardeşimin kulağına eğildim ve şöyle dedim.

-Hadi bakalım kardeşim seni göriyim o melezi vurmalısın. Şu anda postu çalıyor

Gördüklerime inanamıyordum. Bir melez gerçektende postu çalıyordu. Abimin dediğini yapmam gerekiyordu. Hırsızı vurmalıydım. Hemen kolyeme bastım ve kolyem birden yay-ok takımına dönüştü. Hırsızın bacağına nişan aldım. Çünkü, postu neden çalmaya çalıştığını merak ediyordum. Bunu öğrenebilmek için öldürmemeliydim. Babama dua ettikten sonra oku fırlattım ve hırsızı bacağından vurdum. Hırsız acılar içinde yere düştü. Bizde hemen yanına gittik. Abim onu tutarak kalkmasını engelliyordu. Bu hırsızı tanımıyordum. Abime baktım.

"Bu kim?" diye sordum.

-Hmm bir hain olduğuna kesinlikle eminim.

O anda yandan birkaç canavar fırladı. Sanırım postun gücü olmadan ağaç bir işe yaramıyordu. Hemen postu hainden kaptım ve yerine koydum. Canavarlara döndüm ve hidden blade'imi hazır duruma getirdim.

-Canavar arkadaşları olan bir hain !

Canavarlar bize doğru geliyordu. Hemen bir ok daha alarak bir canavara nişan aldım ve ok attım. Ok, tam canavara geldi ve canavar buharlaşıp yok oldu. Kev de bir canavarı yok etmişti. İyi gidiyorduk. Görünürde 3 canavar daha vardı. 2 canavar bana saldırmaya başladı. Hemen yana kayarak birinin saldırısından kurtuldum ve öldürdüm. Diğer canavar tam bana saldıracakken buharlaşıp yok oldu ve Kev'i gördüm.

"Teşekkür ederim." dedim ve gülümsedim.

Son kalan canavarıda kestikten sonra kardeşime baktım

-iyi iş kardeşim

Daha sonra kardeşimin ayağınan vurduğu melezin yanına gittim. Ve üzerine eğildim.

-Seni kim gönderdi ?
-Tartarusa kadar yolun var !

O anda ceketinin içinde bir defter olduğunu gördüm. Gülümsedim ve doğruldum. Haine doğru baktım ve sırıttım daha sonra yüzüne bir tekme indirdim. Hain bayıldığında ceketine eğildim ve defteri çıkardım. Onu açıp içine baktım ve nefesim kesildi.

-Ahh lanet olsun !

Kev'in hırsızdan aldığı deftere ben de baktım. Pek bir şey anlamamıştım ama galiba bir silahın yapılışı yazıyordu. Ne silahı olduğunu hiç anlamamıştım. Kev'e baktım ve onun, defterde yazan şeyi anladığını gördüm. Belki daha dikkatli bakarsam defterdekinin ne olduğunu anlarım diye deftere tekrar baktım. Bu kesinlikle bir silahın yapılışıydı. Başka bir şey olamazdı. Eğer öyleyse Kev'in dediği gibi lanet olsun! Kev'e sormaya karar verdim.

"Bu bir silahın yapılışı mı?"

-Evet... kesinlikle bir silahın yapılışı. dedim vede kağıdı elimde ateşe verdim.

Tifany bir anlığına şaşkınca baktı sonra bakışlarını bana çevirdi ve neden ? diyen şaşkın gözlerle baktı.

-Çünkü bu silahı kimse ele geçirmemeli ne iyi nede kötü !

Bana anlıyan gözlerle bktı sonra bakışlarını aşağıya çevirdi

-Hadi kulubeye dönelim dedim gülümseyerek