Jess'm ile sohbet

Klubenin kapısını çaldım.Jess,beni bekliyor olmalıydı.Saat birden klubesine çağırmıştı beni.Ve tahmin ettiğim gibi içerideydi.Beni içeri buyur etti.Yatağına oturdum ve gülümsedim.Jess,gerçekten kamptaki yegane "dost" diyebileceğim kişilerdendi.Tabii Sat ve Annalynne de vardı.Ama Jess'i kampa gelemden önce de tanıyordum.Onun annesi...Bana göre Afroditten bile daha güzeldi.(Sakın en Ares'e ne Afrodit'e söylemeyin!Kafam kopar sonra!)Ve Jess de annesine çekmişti.Gerek zeka gerek de güzellik açısından...

Bu yüzden kendimi şanslı sayıyorum....

Arkadaşıma baktım. Ona bir kez daha sarıldım. İkimizinde melez olması ne büyük şanstı ama. Onu içeri davet ettim. Kulübemi daha yeni temizlediğim için biraz daha dikkatliydim tabii. Ona oturmasını işaret ettim. Ben de oturdum. İkimiz de gülümsüyorduk. Melez olduğumu öğrendiğimizden beri pek konuşamamıştık zaten.

-Tekrar hoşgeldin Maria. Bir şey ister misin? Sanırım buzdolabında bir şeyler vardı.

Gülümsedim ve bana vereceği cevabı bekledim.

Jess'in sorusuna şöyle cevap verdim "Hiçbirşeye gerek yok canım.Zaten seninle konuşmak bir harika!Kampa geldik geleli hiç konuşamamıştık.Yoğun biliyorsun gerçekten"

Klübesini incelemeye başladım.Çok güzel ve düzenliydi.Eğer o,benim klübeme gelmiş olsaydı kesinlikle dağınıklıktan oturacak yer bulamazdık.Odanın tümünü,kardeşlerimle ortaklaşa dağıtıyorduk.Belki de her gece yaptığımız yastık kavgaları yüzündendi...

Tamam anlamında başımı salladım ve arkadaşıma gülümsedim. Oturduğum yerden kalkıp onun yanına oturdum.

-Hatırlıyor musun? Melez olduğumuzu öğrenmeden önce ne maceralara atılırdık

dedim ve güldüm. Okulda yaptığımız yaramazlıklar yüzünden kaç kez müdürün odasına yollanmıştık. Müdür bizi yollamak istememişti. İkimiz de iyi öğrencilerdik çünkü. Derslerde tabi ki de.. Maria normalde de derslerde iyiyken ben en çok tarımı beceriyordum. Sonra melez olduğumuzu öğrenip buraya gelmiştik ve eskisi kadar görüşmez olmuştuk.