O gece kamptaki ilk gecemdi.Ben yatar yatmaz uyumuştum ancak 1 saat uyayabildim.Bunun sebebi neydi bilemiyorum saat 8-9 civarlarında yattım ve bir saat sonra kalktım ama uyuyamadım.Herkes uyumuştu yapabileceğim hiçbir şey yoktu.Dışarı çıkmak istiyordum ama geceleri dışarda Harpyların dolaştığını biliyordum ama yinede çıkıcaktım çıkmalıydım.Kafama koyduğum şeyi yapardım.Sessizce dışarı çıktım fark etmemiştim ama hem nefes almıyordum hem de parmak ucunda gidiyordum.Sessizce nehirin kenarına geldim Harpyaların buraya gelmeyeceğini biliyordum.Uzaklara baktım evime evimi özleyebilirdim ama okulu asla DEHB olmasaydı bile seveceğimi sanmıyordum.Annem diye düşündüm acaba mektubu almış mıydı?Beni merak ediyor muydu?Pekala o benim gerçek annem miydi?Ama tanrı olan ebeveynim babam da olabilirdi çünkü ben babamı hiç görmedim.Annem beni merak ediyor muydu bilmiyorum ama ben onu merak ediyorum.Peki annem gerçek annemse neden bana babamın bir tanrı olduğunu söylmedi?Kafamda o kadar çok soru vardı ki...Bir ses duydum.
-Burayı sevdin anlaşılan.
-Percy?Şey evet aslında burada rahatlıyorum.
-Bende öyle.
-Dur tahmin edeyim sen Poseidon'un oğlusun değil mi?
-Evet tahminin tuttu.Neden buradasın?
-Uyuyamadım buraya Harpyaların gelmeyeceğini biliyordum.Yani galiba.Peki sen?
-Ben mi aynı sebepten,dedi gülerek.
-Biraz oturmaya ne dersin sabaha kadar ayakta mı dikileceksin?Percy yanıma oturdu bir süre öyle oturduk.Sessizliği ben bozdum.
-Sen hiç babanı gördün mü?
-Ahh evet.
-Peki ya annen?
-O New York'ta sıradan olmaya çalışıyor.
-Bu iyi bir şey mi?
-Yani evet annem sisin arkasını görebiliyor.
-Onunla tanışmayı isterim.
-Benim annemse gerçek mi değil mi bilemiyorum,dedim.
-Hermes Kulübesi'ndeki büyük çoğunluk da senin gibi.
-Hiçbiriyle tanışıcak vakitim olmadı.
-Merak etme bundan sonra çok vaktin olacak...