Düşmanımın düşmanı dostumdur derler yalan.

Bir yere ışınlamıştı gene beni. Bu heriften nefret ediyordum en azından 15 dakika boyunca baygın olmalıydım. Çevremde birkaç insan vardı. Birden kalktım ve bir şeyim yok işareti yapıp yürümeye başladım. Süper görüşle medusa’nın yerine baktım ve oraya yakın sayılırdım. Yürümeye başladım ve orayı buldum. İçeri girdim. Süper görüş kafamdaydı taş olmaya hiç niyetim yoktu çünkü. İçeriye girdiğimi duyan medusa hemen yanıma geldi. ”Merhaba evlat nasıl yardımcı olabilirim acaba sana ben Em teyze. Ayrıca burada o gözlüğü takmana gerek yok tatlım. ” dedi. Cani bir şekilde gülüyordu. Yanına biraz yaklaştım ve ”Medusa sırtındaki de ne öyle.” dedim. O sırada en yüksek dozda zehirle bacağına nişan almıştım. Geri çekildim arkaya bakmasıyla bacağına zehiri yemesi bir oldu. Tabi yılan bir kadına pek işlemezdi ama genede canı biraz yanmıştı. Hemen oradan kaçtım. Oyun değişmişti artık kuklacı o değil bendim. Bu gözlük ve zehirli oklarım sayesinde onu yok edebilirdim. Ama orayı yönetecek bir yer bulmalıydım derken aklıma onun ofisi geldi. Ve tahmin ettiğim doğru çıktı orası harika bir yer olurdu onu yok etmekte, oraya doğru koştum ve ofise girdim. Harika birde onunla konuşabileceğim bir yer vardı düğmeyi açtım ve konuşmaya başladım. ”Medusa, neredeyim tahmin et. İşlerin değişmesi nasıl bu sefer kukla sen oldun. Öncelikle seni affedip öldürmeyebilirim. Sadece bana hephaistosun otomatonlarını vermen yeter.” ”Asla. Beni öldür daha iyi seni iğrenç melez.” dedi. Gülmeye başladım. ”Tamam sen bilirsin kafana dikkat et.” dedim. Ve oraya 2 tane ok gönderdim. Aynı zamanda orayı izliyordum. [color:2665= #0040ff]”Biliyormusun bu oklar sınırsız. Ve seni hemen öldürmeyeceğim önce acı çekişini izleyeceğim. Şimdi otomatonlar nerede söylemeyeceğine eminmisin. 5 dakika sonra cevap geldi sanırım yeni kurtulmuştu zehir etkisinden. ”Tamam. Kapının yanındaki 2 tane aslan onlar otomatonlar. Şimdi beni bırak ve defol buradan dedi. ”Tabi ki ama önce şu 50 tane oku ye ve öl.” dedim. Ve 50 tane oku fırlattım bağırışını duydum. Sonra ise kapıya gittim. Ölmeden önce son hamlesini yapıp onları uyandırmış. Bunlar çok güçlüydü. Öyle okla da ölemeyecekleri kesindi. O yüzden kaçtım ve medusanın vücudunu buldum. Keşke bir kılıç yada bıçağım olsaydı diye düşünürken kemerinde bir tane bıçak olduğunu gördüm onu aldım ve kafasını kopardım. Zor olan şimdi başlıyordu. Onları dondurmalıydım gene görevleri beni öldürmekti bu kadarı basit ama neredeydiler tüm her yeri taradım ve sonunda buldum. Dükkanın 2 farklı yerindeydiler. Önce yakınımda olanı buldum ve gözlüğü açıp onu gösterdim. Birden taşa dönüştü tekrar ve hephaistosun verdiği aleti üzerine fırlattım yok oldu. Yani ışınlandı. Sonra öbürünü buldum ve ona da aynısını yaptım. Kafayı yere bıraktım sonra ise yine bayıldım.


Uyandığımda ise tekrar hephaistosun tamirhanesindeydim. ”Bu soğukkanlılık harikaydı. Düşünüyorum da 6 yıl önce gerçekten işime yararmışsın. Ama şimdi bunu konuşma zamanı değil ne istiyorsun.” dedi. İyice düşündüğümde orada bir kılıca değil daha çok hançere ihtiyacım vardı ama kılıç da lazımdı bulmuştum. ”Bir bileklik normalde gerçek bir bileklik gibi ama dönüştürdüğümde 5 tane hançeri olan bir bileklik. Ve bu hançerlere dokunmadığımda ise bir kılıca dönüştürebileyim.” dedim. ”Tamam hemen yapıyorum.” dedi. 15 dakika sonra bitirmişti. Benim boyuma geldi ve bileğime taktı. Harikaydı. ”Teşekkürler.” dedim. ”Önemli değil.Kullanışı ise şöyle. Normal de hançerleri elinle alıyorsun ama şu tam elinin önündekini fırlatabiliyorsun rakibine ve sonra sağındaki tam ortaya geliyor. Ve kılıca dönüşmesini düşünmen yeter. Ama tüm hançerler tam olmalı dedi. Ve hançeri fırlatınca işin bitince otomatikmen yerine geliyor.” dedi. ”Saol artık kampa dönebilirmiyim.” dedim.”Elbette gibi bir şeyler mırıldandı ve ben yine ışınlandım.