Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Dedikodu Kazanı

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Joel Lhyn
Nyks'in Çocuğu
Nyks'in Çocuğu
Joel Lhyn


Mesaj Sayısı : 35
Kayıt tarihi : 22/04/11

Dedikodu Kazanı Empty
MesajKonu: Dedikodu Kazanı   Dedikodu Kazanı Icon_minitimePaz Mayıs 01, 2011 4:25 am

Öyle güzel bir gündü ki.

Güneş, mevsime rağmen ışıklarını cömertçe sunarken, fazla sıcak olmayan hava, ılık meltemlerle çiçeklerin kokusunu taşıyordu. Aslında, genelde böyle güzel havaların yaşanacağı zaman aralığında olmayan Doğa Ana, o gün iyi gününde diye düşündü Joel. ‘’ Kim bilir, belki gece yıldızlar daha belirgin olur.’’ Hevesle çıktığı kulübeden, ahırlara ilerlemeden önce, elindeki ufak pakette duran şekeri ağzına attı. Endorfin damarlarına bulaşıp ilerlemeye başladığında, daha keyifli hissetti kendini. Bir kızı şekerden daha çok mutlu eden ikinci şey, romantik bir erkek ya da müthiş bir alışverişti. En azından normal kızları…

Ahırlarda işini görmesi kısa sürmüştü. Atının varlığına alıştığı günden beri, onu beslemek için özel olarak balyalardan birini alıyor ve ayağına götürüyordu. Kanatlarındaki gücü azımsanamayacak kadar çok olan Kabus’un tüylerindeki yıldız parçalarını parlatacak kadar çok beslemedikçe içi rahat etmeyen Nyks kızı, üzerindeki garip enerjiyle kulübeye geri döndü. Odasına ilerleyip sakladığı sepeti koluna geçirdi. Söz verdiği gibi, tanıdığı en güzel Afrodit kızıyla buluşup, neşeli bir piknik yapacaklarından, birkaç özel ikramı da eklemeyi unutmadı sepete. Eve gittiğinde getirdiği unla hazırladığı leziz kurabiyelerin kalp şeklinde olanlarını özellikle yerleştirmişti peçetelere. Claire’in bunlara bayılacağını biliyordu. Her Afrodit kızı gibi, o da şekillere, güzelliklere takıntılı olmalıydı. Öyle olmasa kendi bakımına nasıl dikkat ederdi.

Dikkat çekmek gibi kaygıları olmamasına rağmen, adı gibi bir meleğin saf güzelliğine bürünmüş melezin bildiklerini öğrenmek istiyordu. Taşıdığı her dedikodu, Joel için değerliydi. Sohbetlerinin çok eğlenceli olacağına emin olarak, Afrodit kızlarının kulübesine yaklaştı. O gün için özel olarak saçlarını taramış ve şekil vermiş olsa da, hemen bazılarının etrafına toplanıp kendisine bir şeyler önermesini zevkle dinledi. ‘’ Claire buralarda mı millet? ‘’ Onlara en güzel gülümsemesini sundu sinsice. İçlerinden biri tarafından etkilenmek istemiyordu. ‘’ Ayrıca verdiğiniz muhteşem tavsiyeler için teşekkür ederim. Yanınıza yaklaşamasa da, beni Afrodit kızlarının tavsiyelerinin bu hale getirdiğini söyleyeceğim.’’ Onaylayan tatmin olmuş egolara baktığında, gerçekten çekici olduklarını düşündü. Ancak Joel için akıl ve hile, doğasından ötürü her zaman önce geliyordu. Claire’i gördüğünde yüzü gerçek bir gülümsemeyle aydınlandı. ‘’ Seni bekliyordum tatlım. Sanırım sözleştiğimiz gibi göle gidebiliriz.’’

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Claire Angel Deeply
Afrodit'in Çocuğu/Kulübe Lideri/Büyü Teknikleri Eğitmeni
Afrodit'in Çocuğu/Kulübe Lideri/Büyü Teknikleri Eğitmeni
Claire Angel Deeply


Mesaj Sayısı : 3332
Kayıt tarihi : 31/10/10

Dedikodu Kazanı Empty
MesajKonu: Geri: Dedikodu Kazanı   Dedikodu Kazanı Icon_minitimePaz Mayıs 01, 2011 5:51 am

Bugün yeni tanıştığı Nyks kızı Joel ile göle piknik yapmaya gidcekti. Bunun için hazırlanmaya 1 saat önceden başlamıştı. Bu zaman onun için normaldi. Anca süslenip püslenip hazırlana biliyordu. Diğer kızlardan çok ayrıydı bu yüzden.

Odaına gitti, dolabını açtı.
" Ne giysem acaba? " diye biraz düşündükten sonra turkuaz şk bir bluz, mavi mini bir etek çıkardı dolabından. Bunları giyebilirdi. Hem bugün havada onn yanındaydı. Hemen giyip kendine aynada baktı. Gayet güzel olmuştu. Şimdi ayakkabı dolabını açtı. Yüksek topuklu mavi bir ayakabısını çıkardı ve denedi. Sonra ona uygun aynı renkte çantasını eline aldı. İçine makyaj malzemelrini, kremlerini, parfümlerini... attı. Onlarsız hiçbir yere gidemezdi. Tırnaklarına uyumlu olsun diye turkuaz renkteki ojelerini sürmeye karar verdi. Onun her renkte ojesi olduğu için başta ojesini aradı. Her yere bakmasına rağmen bir türlü bulmadı. Kardeşlerinin alabileceğini düşünerek onaların odasına da baktı. Turkuaz ojesi kardeşi Lara'nın odasından çıktı. Hemen kendi odasına dönüp ojelerini sürdü. Sonra sevgilisi Pers'İn hedie ettiği oje kurutma makinesiyle ojelerini çabucacak kurtttu. Şimdi makyajını yapabilirdi. Makyajını mavi ve turluaz renginden yana kullandı. Makyajını son olarak kıpkırmızı bir rıj sürerek tamamladı. Düzleştiricisini fişe taktı ve ısınmasını bekledi. Bu arda saate baktı 15 daikası kalmıştı. Hemen daha hızlı olarak saçlarını düzelştirdi. Saçı uzun olduğundan dolayı bu işlem biraz zamanını almıştı. Kıyafetine uygun kolyesini ve takılarınıda taktığında boy aynasının karşısına geçti. Boy aynasın da onu kendine bakarken gören kardeşi " Çok güzel olmuşsun. " dedi. Kardeşine bakarak gülümsedi ve " Teşekkürler hayatım. " dedi. Hazırdı. Tam salona oturmaya gidecekken kapı sesini duydu. Biri ‘’ Claire buralarda mı millet? ‘’ diye bağırıyordu. Joel'in geldiğini anlayıp yanına gitti. Joel onu görünce en içten gülümsemesini yüzüne yerleştirip ‘’ Seni bekliyordum tatlım. Sanırım sözleştiğimiz gibi göle gidebiliriz.’’ dedi.

O da en az Joel kadar sıcak gülümsemesiyle
" Hazırım canım. Hadi gidelim. " dedi. Joel'in koluna girip birlikte kulübeden çıktılar. Kano gölüne doğruu yürümeye başladılar. Göle giderken yolda gördüğü melezlere selam vermeyi ihmal etmedi. Biraz yürüdükten sonra göle varmayı başarbilmişlerdi. Hemen en güzel yeri seçip oturdular. Joel yanında aldığı minik sepeti masanın üstüne koydu ve içindekileri çıkartmaya başladı. Bir sürü şey getirmişti. Getirdiği her şee bayıldı ama en çok yaptığı kalpli kurabiyeler gözüne çarptı. Çok güzel görünüyorlardı. Tam bir Afrodit kzına hitap ediyordu. O kurabiyeleri tatmamak için kendini zor tutuyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Joel Lhyn
Nyks'in Çocuğu
Nyks'in Çocuğu
Joel Lhyn


Mesaj Sayısı : 35
Kayıt tarihi : 22/04/11

Dedikodu Kazanı Empty
MesajKonu: Geri: Dedikodu Kazanı   Dedikodu Kazanı Icon_minitimePaz Mayıs 01, 2011 6:39 am

Koluna giren Afrodit kızına yönelen bakışlara aldırmadan ilerlemeye başladı onunla birlikte. Elindeki sepetin içindeki sürprizleri, kıyıdaki en güzel yere oturduklarında bir bir çıkarmaya başlayan Joel, oldukça iştahlı bakışlardan sonra keyiflendi. Elindeki pembe peçeteyi alıp içine kalp şeklindeki kurabiyelerden birini koydu. Claire’e uzatmadan önce son kez alçak sesle açıkladı.

‘’ Bunların içinde şeker namına hiçbir şey yok. Buna rağmen çok tatlılar. Hepsi meyveyle dolu çünkü.’’ Aralarındaki marmelat doğal bir reçel, parçacıklar ise çilekti. Dışını sert çikolatayla kaplayan ve üzerini pembe bir kremayla sıvayan Nyks kızı, yalnız yaşadığı zamanların ona yaptığı katkıyı cömertçe gösteriyordu. Kurabiyeyi Claire’a uzattığında, onun keyfini çıkarmasını keyifle izlemeyi beklerken, bir diğer yandan da birkaç içecek ve elbette piknikleri vazgeçilmezi meyveleri çıkarıyordu sepetten. Serdiği kırmızı beyaz kareli örtünün üzerinde mavi bir çiçeğe benzeyen arkadaşının gülümseyişiyle neşesi artıyordu. Ancak, Nyks kızı, her şeye rağmen aklındaki asıl amacı gerilere itemediğinden, yavaş yavaş konuya girdi. Kamptakileri tanıma sürecinde, önemli arkadaşlardan biriydi Claire. Kesinlikle güvenilir görünüyordu ve güçlüydü. Bir özel gücü olup olmadığını merak ettiği melezin karşısında konuşacak konu düşündü bir süre. Daha sonra kendisi anlatmaya başladı.

‘’ Siz Afrodit kızlarının başı erkeklerle belada olmalı. ‘’ Karşısındaki melezin uyumlu kıyafetine, makyajına ve kalan her detayı birbirine nasıl eşleştirdiğine baktı. ‘’ Yani, kampa geldiğimden beri kimsenin dikkatini çektiğini sanmıyorım.’’ Joel, üzerindeki siyah kalın askılı badi, üzerinde sallanan kolyesi, altındaki dar kotu ve ayağındaki siyah ayakkabılarıyla oldukça günlük ve rahat görünüyordu. Claire’nin yanına gitmeden önce gözlerine ve dudaklarına özen göstermiş, saçlarını düzleştirmişti; fakat elbette kimseyi büyüleyebileceğini sanmıyordu. ‘’ Senin peşinden koşanların birbirine düşmemesini nasıl sağlıyorsun bakalım? ‘’ Kıkırdamıştı yeni bir ısırık alırken kurabiyesinden.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Dedikodu Kazanı
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» DEDİKODU
» Dedikodu Başlığı - 1
» Dedikodu Başlığı - 2
»  Dedikodu Başlığı - 3
» Biraz Dedikodu.

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Melez Kampı :: Kano Gölü-
Buraya geçin: