Hayatım boyunca bir çok sorumluluğumdan kaçmış her zaman kendimi düşünmüştüm. Bunu diğerlerini düşünmeyerek başarmaya çalışıyordum. Apollo Kulübe'sine adımımı attığımdan beri duyduğum en akıllıca fakat beni çok güldüren olaydı bu. Her hafta düzenli olarak kulübe temizliği. Uyumak dışında - ki saymıyorum bile - en sıkıcı işlerden birisi temizlik yapmaktır. En büyük temizliğin kirletmemek olduğunu ilke edinmiş olarak yerde çöp gördüğümde atanı görmek için kendime yalvarıyordum. Yere çöpü attığı için değil de bana böyle sıkıcı bir işi yaptırtma zorunluluğu getirdiği için. Bazı durumlar barizdi. Yelleri uzun süpürgeyle temizlerken çıkan toz bütün genizlerimi kapatmıştı. Nefes alamamaktan nefret ederdim. Sadece suda nefes almamayı severdim onuda istisna sayıyordum. Yerleri yavaş yavaş silerken hiç bir şey umurumda değilmiş gibi davranıp - ki öyle - haftalarca belki senelerce yapıcağım işin tadını çıkarmaya çalışıyordum. Belki bu durumu bir dinlenme safhası olarak görebilirdim.