Kafa dinleyecek bir yer arıyordum. Bu haftanın değerlendirmesini yapacağım ve günlüğümü yazacağım bir yer...
Yani sessiz tenha bir yer arıyordum kendime. Bu hafta bayağı yoğun geçmişti. Kulübeden çıkmadan önce kat kat giyindim. Hava gittikçe soğuyordu.Bir bere ve atkımı da taktıktan sonra günlüğümü kolumun arasına sıkıştırarak kulübeden çıktım. Yolda bir kaç melezi görsem de yalnızca önüme baktım. Ayaküstü de olsa kimseyle konuşmak istemiyordum. Daha sonra sessiz olabilecek tek yerin orman olduğuna karar vererek ormana yöneldim. Ormanın derinliklerine vardığımı düşünene kadar hiç durmadım. Hoş burası da doluydu. Geçerken avcıları görmüştüm. Ama bir zararı yoktu. Biraz daha ileriye gittiğimde Meşe ağacına yaslanarak oturdum. Günlüğüme yazmadan önce bu hafta yaşadıklarımı düşündüm. Bayrak kapmaca yarışında birinci olmuştuk. Temizlik konusunda birinci olmuştuk. Athena tarafından özel göreve gönderilmiştik. Ve o sırada Lucy ile tartışmıştık. Babam Kaos Kılıcı'nı bana verip onu korumamı istemişti. Troy ile tanışmıştım. Yeni bir kardeşim gelmişti. Tanrım bir hafta içinde ne kadar çok şey yaşamışım. Biraz daha düşünürsem başka şeylerinde çıkacağından korkuyordum. O yüzden hemen günlüğüme yazmaya karar verdim. Ah, unutmadan bir de özel güç olayı karıştı işin içine.
Günlüğüme de kılıcımda ki ismi vermiştim.
Sevgili Kadavra,
Bu hafta hayatım o kadar değişti ki. Kısa bir sürede nasıl böyle olduğunu inan bende bilmiyorum. Sürekli kendimi bir koşuşturmanın içinde buluyorum. İlk olarak bayrak kapmacadan başlayayım. İttifak sayımız oldukça azdı. Mavi takımın ittifaklarına göre yenilmemiz gerekiyordu zaten. Ancak işler biraz karıştı. Abim ve Jess sayesinde bu yarışmayı kazanmayı da başardık. Günlerce bizim kulübede toplanıp toplantılar yaptık. Tabi asıl kahramanlar Jess ve Adrian'dı. Strateji konusunda bu kadar yetenekli olduklarını bende bilmiyordum. Mavi takım öncede ittifaklarını ayarladığı için oldukça şanssızdık bu konuda. Hele ki üç büyüklerin çocuklarının o takımda olması işimizi daha da zorlaştırdı haliyle. Özel güçlerinin bizi bitireceklerini düşünüyorduk.Ki benimde bir özel gücüm olduğu ortaya çıkana kadar. Odaklandığım bir kişiye acı çektiriyor veya istediğim ilizyonu göstererek onları gerçekmiş gibi hissetmesini sağlıyordum. Tabi hedefim bariz Lucy'di. Zihin okuma yeteneği sayesinde yakınımızda olursa bütün taktiklerimizi öğrenerek bizi kolayca geri püskürteceklerdi. Bu yüzden Lucy hedefim haline gelmişti. Glau'nun gölge yolculuğu yapabilmesi de bize ayrıca olanak sağlamıştı. Jess'in elmaya dönüştürmesi işin içine karışmadan kazanmıştık. kazanamayacak gibi olsaydık , elmaya çevirmeye başlayacaktı. İlk olarak Leo'nun göle şimşekle elektrik vermesi bizim işimizi zorlaştırmadı. Yani ben zor olacağını düşünüyordum. Ancak abimin üstün zekası sayesinde bunu da kolayca hallettik. Lucy ve Stell'i yakalayıp bağlamıştık. Ancak Leo ve Sere gelip onları kurtarmayı başarmışlardı. Mia ve bende Leo'nun şimşeğinden nasibimizi almıştık haliyle. Ama bu bizim için pek sorun işgal etmedi yine. sanırım tanrılar bizim yanımızdaydı. Özel gücümü kullanırken savaşamadığım için sürekli ağaç arkalarında gizleniyordum. Sürekli Lucy ile meşkuldüm. Çünkü benim özel gücüm onun kendi gücünü kullanışını da engelliyordu. Neyse son olarak Jess ve Glau'nun bayrağı gölge yolculuğuyla kapmasıyla galip olduk.
Temizlik konusuna gelince partiden kalanları toplamak bayağı bir zamanımızı aldı. Ancak bunun da üstesinden gelmeyi başardık. Ve birinci olduk. Onunda ayrı olarak mutluluğunu yaşıyorum. Şimdi geleyim Athena'nın görevine. Ladon'dan Hera'nın sonsuz güç iksirini almamızı istemişti. Buda pek kolay olmadı haliyle. 8 melez yola koyulduk. Ladon'la ilk kez karşılaştığım halde onu oyalamayı başardığım için kendimle gurur duyuyordum. Keşke iksir yüzünden Lucy ile tartışmasaydık. Ama o da tatlıyla sonuçlandığı için ortada sorun yoktu. Özel gücüme gelince Ed ile olan düellomda tesadüfen keşfettim. Ve kime ait olduğunu bilmediğim bir ses bana yardımcı oldu.
Troy...
Onunla Athena'nın görevinden önce karşılaştık. Yeni gelen , yakışıklı Athena oğlu. Ona karşı gerçekten iyi duygular besliyorum. Son olarak da yeni kardeşim. Afrodit kızlarını aratmayacak bir güzelliğe sahip. Geldiği gibi maceralara atılmaya başladı. Onunla şimdiden çok iyi anlaşmaya başladık. Neyse benden bu kadar. Hava iyice soğudu. Üşütmemek için ormandan ayrılsam iyi olacak.
Konu: Sevgili Kadavra. 
Cuma Ara. 10, 2010 5:49 am