Tom Ward

Kılıç Antremanları Sınıfı'nda yeni gelecek öğrenci bekliyordum.Lucy ile beraber konuşurken karşıdan bir çocuk gördüm.Yanına gittim.Sanırım yeniydi,daha önce buralarda görmemiştim.Öğrencimi önce tanımam gerekirdi.Tanışmak için adını sordum.Her halinden bir Hermes çocuğu olduğu belliydi.Tanıştıktan sonra da Tom'un kılıcına göz gezdirdim.Çocuğun kendisi gibi yeniydi.Elindeki kılıcını ima ettim.

-İyi bir seçim Tom.Şimdi onu nasıl iyi kavrayabileceğini göstereyim.

Tom onayladıktan sonra anlattım.

-Sağ elinle sıkıca kavra.Sakın bırakma.Rakibin vursa da bırakmamayı öğrenmelisin.Yoksa kaybedebilirsin.İşte böyle,sıkıca.

Kılıcı kabzasından sıkıca tuttum. Eğitmenimin söylediğine göre kılıcı düşman vursa dahi bırakmamalıymışım, öyleyse kılıcımın üstüne bir baskı uygulanırsa onu aşağıdan döndürerek karşı atak olarak kullanabilirdim. Ya da öyle tahmin ediyordum. Kılıcı bu sefer düzgün tuttuğumu düşünerek bir sonraki adım için "Tamam" dedim.

Tom kılıcı gayet iyi tutuyordu.Denemek için kılıcına vurdum.Yere düşürdü.Ama ben de biraz zorlamıştım doğrusu.Her neyse,önce duruşundan devam etmeli,sonra da düelloya geçmeliydim.Bunu hatırlayarak yerden kılıcını kaldırarak Tom'a uzattım.

-Al bakalım Tom.Şimdi de ayaklara gelelim.Sol elini kullanırken sağ ayağın,sağ ayağını kullanırken sol ayağın önde olursa kılıcı kullanmakta daha rahat olursun.Dene haydi.

Tom deniyordu.Şimdilik gayet hızlıydı.

-Bacaklarını kırma Tom.İleriye bak,rakibinin gözlerinin içine.

Kılıç eğitim almaya gelmem iyi olmuştu çünkü daha kılıcı elimde tutmasını bile zor beceriyordum. En azından çok anlayışlı bir eğitmenim vardı.
Kılıcımı sağ elimle tutuyordum. Öyleyse sol ayağım ileride olacaktı ve dizlerimi kırmayacaktım. Aynısını yapmaya çalıştım. Bu sırada da dümdüz ileriye, yani hayali rakibimin gözlerinin tam içine bakıyordum.

Tom şimdilik iyi gidiyordu.Tam istediğim gibi hareketleri yapıyordu.Sanki birinin gözlerinin içine bakarcasına dikilmiş,kılıcı sağ elinde sol ayağı öndeydi.Kılıç tutmasını becerebildiğine göre şimdi de sallamasına gelmişti sıra.

-Tom rakibini korkutman gerek.Kılıç sallamandan korkmalı ki rakip,önce moral olarak çöksün.Şimdi kendince kılıcı salla.

Tom kılıcını sallamay başladığında biraz komikti.Ama zaten buraya da öğrenmeye gelmişti.

-Eskisi gibi kılıcın vurulunca düşecek gibi olmamalı.Vuracak elbet rakip,ama düşmesin kılıç.Sallarken aşağıdan yukarı doğru salla.Bu düelloda da işe yarayacaktır.Bunu yaptıktan sonra sağdan sola doğru sallamak kolay olacaktır.

Kılıcını sallayan Tom'a baktım.Hızlı gidiyordu.Açıkçası ben bile böyle beklemiyordum.

Açıkçası kılıcımı sallarken birçok "sallama" çeşidi deniyordum. Satellite bunlardan birini beğenene kadar devam edecek, beğenince de bir sonraki adıma geçecektim. Tabi yine de saçmalıyor hissinden kurtulamıyordum. Birkaç vuruştan sonra başını sallayarak tamam işareti yaptı.

Tom kılıcı sallama işini de becerince ne yaptıracağımı düşündüm.Hızlı ilerliyordu,bu yüzden tereddüt etmeden önüne el yapımı bir minotor koydum.Demir gibi bir şeyle yapılmıştı,yere düşürebilirse kılıcıyla bir sonraki adıma geçebilirdik.Açıkçası ben bunu devirirken zorlanmıştım.Tom'un nasıl devireceğini merak ediyordum.Odaya giderek minotoru aldıktan sonra Tom'un şaşkın bakışları arasında nasıl vurulacağını gösterdim.Bu sefer rezil olmadan bir öğrencime bunu gösterebilmiştim.Sıra Tom'daydı.

-Benim yaptığım gibi Tom.Diğer kurallara dikkat ederek.

Tom direk minotora vuracak gibi oldu.Onu durdurdum.

-Önce ilerle,rakibinin gözünün içine bak.Sağ elini kullanırken sol ayağın,sol ayağını kullanırken sağ ayağın ileride olsun.Şimdi devam edebilirsin.Kılıcını da sallamayı unutma.

Savaşmanın bu kadar zor olacağını hiç düşünmemiştim ama yine de mantıklı geliyordu. Minatordan birkaç adım uzaklaştım. Tam olarak gözlerinin içine baktım ve sol ayağımı öne çıkardım. Ona doğru ilerlerken de kılıcımı bir kez salladım, -sanırım bu da rakibin hangi noktasının daha savunmasız olduğunu tespit etmek içindi veya öyle bir şey- en son olarak da kılıcı Minatorun tam kafasına geçirdim.

Tom minotoru yere düşürdü.Minotora öylece bakakaldım.Tom şimdilik iyiydi.Fazla iyi.Dersimizi bir günde bitirebileceğimize inanıyordum.Birkaç saat sonra kılıç kullanmakta usta olarak derslikten çıkabilirdi.Tom'a baktım ve başka ne gösterebileceğimi düşündüm.Düelloya bu kadar çabuk geçmek istemiyordum.Belki şimdi öğreteceğim hamleden sonra..Odaya giderek önüne koymak için bir şeyler aradım.Ve sonra odaya doğru gelen bir kiklop gördüm.Hemen onu Tom'un yanına getirdim ve kiklopun eline bir kılıç verdim.

-Haydi dövüşün.İyi olan kazansın.

Sanırım biraz hızlı gidiyorduk, fazlasıyla hızlı! Sanırım bu işi gözümde fazla büyütmüştüm çünkü daha şimdiden düelloya geçmiştik. Karşımda da iri bir Kiklop duruyordu. Elindeki kılıç o kadar harika gözükmese de, o cüsseyle kılıcımı tek hamlede yere düşürebilirdi. Ama iş başa düşmüştü. Satellite'nin talimatıyla düello başlamış oldu. Önce Kiklop'tan birkaç adım uzaklaştım. Sonra tam gözlerinin -daha doğrusu gözünün- içine odaklandım ve kılıcımı sallaya sallaya üstüne doğru yürümeye başladım. O da benden gelecek saldırıyı karşılamak için savunma pozisyonuna geçti. Rapid'i Kiklopun kılıcına doğru salladım ama o öyle sert bir biçimde vurdu ki -belki de onun için nazikçeydi- kılıcımı yere düşürdüm. Teknik olarak yenilmiş sayılırdım ama birden içgüdülerimi dinleyip Kiklopun arkasına doğru hızlı bir dönüş yaptım. O da döndü ama neredeyse 360 derece dönmüştük ve bu sayede kılıcımı tekrar yerden almak için fırsatım oldu. Normalde yere hafiften eğildiğim için gerçek düşmanım kılıcını sırtıma doğru geçirmeye çalışırdı. Ben de bu hayali saldırıyı savuşturmak için kendimi ileriye doğru fırlattım ve yerde yatay bir biçimde dönerek tekrar ayağa kalktım. Tabi tüm bunlar yaklaşık 5 saniye içinde olup bittiği için -yeterince hızlı olduğumu düşünüyorum- düello burada sonlanabilirdi. Çünkü eğer kılıcımı bir kez daha yere düşürürsem rakibim yapacağım hamleyi biliyor olacaktı.

Tom'u izliyordum.İyi gidiyordu,ona öğretmediğim bazı hareketler deniyordu.Bunları uygulayabiliyordu.Ben ise Tom'a sadece bağırdım.Bir kez.

-Tom kılıcını kavra.Sakın yere düşürmesine izin verme.

Sonra Tom'a umutla baktım.Bu kiklopu şans eseri bulmuştum,yani güçlü olup olmadığını bilmiyordum.Ama şimdilik gayet iyiydi.Tom'a bir kez daha bağıracak oldum,ama bunu kendisinin yapabileceğine inanıyordum.O yüzden kenara oturup izlemeye devam ettim.Tom kiklopun canını çıkartıyordu.Kiklopu son hamlede yere sardı.Daha fazla zarar görmemesi için kiklopa teşekkür ederek onu yolladım.

-Tebrikler Tom.Şimdi sıra benle düelloya geldi.

İşte bunu beklemiyordum! El yapımı minatoru anladım, yoldan geçen bir Kiklop'u da anladım, ama kılıç eğitmenimle düello yapmak yandığımın habercisiydi. Tamam, her ne kadar gerçek bir düello olmasa bile eminim ki ilk saniyelerde yeri boylayacaktım. İşin en kötü yanı bunun eğitimin bir parçası olması ve yapmak zorunda olmamdı. Savaşırken -daha doğrusu yeri boylamamaya çalışırken- gelen bütün darbeleri atlatıp, kılıcımı düşürmemeye çalışacaktım. Yapmam gereken tek şey sanırım buydu. Önce biraz tereddüt ettim ama sonra bana öğrettiği pozisyonu aldım. "Hazırım."

Bunu Tom'a öğretmek için yapıyordum.Zaten iyiydi,endişenmesine gerek yoktu.Çok zorlarsa beni yarıda bırakırdım düelloyu.Sonuçta eğitmenim,eğitmem gerekini eğitir;gerisini sallaya da bilirim.Kılıcı elime aldım ve Tom hazır olduğunu söylediği anda kılıcımı çekerek ona doğru sallamaya başladım.Kılıcını düşürmek için bir hamle yaptım ama kılıcını düşürmedi.

-İşte böyle Tom.Daha sıkı kavra.

Ardından kılıcımı ona doğru artistik bir şekilde salladıktan sonra tekrar kılıcı düşürmeye yönelik bir hamle yaptım.Bu sefer tam düşecekken Tom kılıcını kurtardı.Ben ise sadece gülmekle yetindim.Tom hızlı öğrenmişti,bu düellodan sonra biraz da kalkan kullanıp onu mezun etmeyi planlıyordum.Ama önce düellomuzu bitirmeliydik.

Kılıcımı 2 defa düşürme tehlikesine girmiştim ama son anda kurtarmıştım. Sanırım bu böyle olmayacaktı çünkü savunma yapmak da göründüğü kadar kolay değildi. Mecburen ben de atağa geçmeliydim ve kılıcımı ileriye doğru savurdum. Kılıçlar çarpıştı ve metalimsi tiz bir ses çıktı. Belki biraz hızlı davranırsam avantaj yakalayabilirdim. Tekrar savunmaya geçmek yerine hızlı hızlı kılıcımı sallamaya başladım. Tabi Satellite de en son darbeme kılıcıyla karşılık verip geriye doğru sendelememe sebep oldu. Bu plan da bittikten sonra geriye yapacak başka bir şey kalmamıştı. Belki kılıcımı yere bırakıp Pes diyebilirdim ama belki son bir şans diye düşünüp düelloya devam ettim. Biraz uzaklaştıktan sonra, sol ayak ilerde, kılıcı sallaya sallaya ilerlemeye başladım.

Tom üstüme üstüme kılıcını sallayarak geliyordu.Ben de onu son hamleyle kestim.Bu kadar yeterdi.Tom zaten çok iyi bir başlangıç yapmıştı.Ona su getirdim ve biraz dinlenmesini söyledim.Tom suyunu içtikten sonra yanına gittim ve onu takdir ettiğimi belirttim.

-Çok iyiydi Tom.Harika dövüşüyorsun.Gel biraz da kalkan çalışalım.

Tom biraz sızlanarak yerinden kalktıktan sonra ona odadan bir kalkan getirdim.Ardından kılıcımla kalkana vurdum.

-Bak Tom,kalkana kılıçla vurursan hiçbir şey olmaz.Karşındakine kılıçla vurmalısın,eğer o sana vurursa kalkan kullanmalısın.Çabuk olması için kalkana şu bölmeden tut.Bak sana birini getireceğim,onla beraber dene.

Ardından gidip,daha demin dövüşmeye zorladığım kiklopu getirdim.Kiklop bana şaşkın bir şekilde bakıyordu,ben ise kiklopa bunu benim için yapmasını söylüyordum.Kiklop da razı olunca Tom'a kalkanın nasıl tutulacağını uygulamalı olarak gösterdim.Sonra da ikisini dövüşmeye bıraktım.

Önce Kiklopun bana saldırmasını mı beklemeliydim yoksa ilk vuruşu ben mi yapmalıydım? Artık bu işte iyi olduğumu düşünerek kılıcımı bir kez savurup, diğer seferinde de kiklopu hedef aldım. Benden gelen saldırıyı kalkanıyla karşıladı. Kiklopun etrafında dönerek kılıcımı ona doğru hızlı hızlı sallıyordum. Hepsini kalkanıyla savuştursa da zorlandığından eminim. Sonunda o da sonsuza kadar savunmayacağını anlayıp kılıcını bana doğru savurdu. Kalkanımı havaya kaldırıp kılıç darbesini zorlukla durdurdum. Art arda bir kaç kere daha vurdu ama artık sorun olmuyordu. Tekrar ben atağa geçtim. Böyle böyle kiklopu epey yordum ve sonunda dur komutunu aldım. Ve bitmişti!

Tom'un artık mezun olma zamanı gelmişti.Gerçekten çok çalışmıştı ve sonunda mezun olacak kapasiteye gelmişti.Tom kiklopu yendikten sonra kiklopa tekrar teşekkür ettim ve onu yolladım.Ardından yorulan Tom'a gururla baktım.İlk mezun ettiğim öğrencim olacaktı.

-Evet Tom.Şimdilik bu kadar.Seni dersimden mezun ediyorum.

Ders Rpsi Bitmiştir.