Akşamdan kalma bir halde yatağımdan kalktım,Annemin sesi kulağımda çınlıyordu hala’Sen küçük hanım,evet sen! Ne yaptığını sanıyorsun’ diye bağırıyordu.Neden olduğunu o zaman anlayamamıştım şimdi baş ağrısı ve miskinliğimden neden bana o kadar kızdığını anlayabiliyordum akşam ki partide fazla kaçırmıştım.Haklı olabilirdi ama babamı kaybedeli daha bir hafta olmuştu ne yapmamı bekliyordu ki?,derin bir nefes aldım ve ardıkdan bir öksürük ‘Öhöhö hö hö’Tam içimden gelen, boğazımı yakan,ıslak bir öksürük.Ayağa kalkarak toparlanmaya başladım üstüme baktığımda tam bir yıkık bina gibiydim.
Aman Tanrım,annem haklıymış.
Diye kendime söylendim her ne kadar geceyi hatırlamasam da anneme kendimi affettirmem gerektiğini biliyordum.
Haydi iş başına.
Üzerime başıma aldırmadan aşağıya indim her zaman ki gibi annem bu sabahta yürüyüşe çıkmış olmalıydı.
Bu bir fırsat Jose.
Mutfağa daha önce girdiğimi bile hatırlamıyordum,annem her zaman başımın etini yerdi ‘biraz öğrenmeye çalış bu gidişle bir gün hayatından çıktığımda açlıktan öleceksin’ derdi.Şimdiyse haklı olduğunu bir kez daha anlıyordum.Buzdolabı denen şeyin kapağını açtım ve gözlerime inanamıyordum.
Bu kadar çok şeyi biz mi yiyecektik annem delirmiş olmalıydı.
Her şey hazırdı ona şöyle tek bildiğim şeyi krep yapmalıydım.Hemen işe başladım ne kadar sürede bitirdiğimi bilmiyordum ama bana kalsa çabuk anneme göreyse yıllar almıştı.Masaya küçük birde vazo koydum içine en sevdiği menekşelerden bir demet koymayı da unutmadım.Annemin gelmiş olması gerekiyordu sanırım yürüyüşünü uzatmıştı.
1 saat sonra..
2 saat sonra..
3 saat sonra..
Bu kadarı yeter artık.
Diye telefona koştum, 1 numara annemin acil hattıydı.Hemen tuşladım açılması beklerken içeriden sesi geliyordu.Gelmiş olabileceğini düşündüm içeriye girdiğimdeyse telefonu masanın üzerinde duruyor ve arayan Jose’m görünüyordu.Yanında da bir zarf üzerinde ‘Jose’me ‘yazıyordu.Baştan ne olduğunu anlayamadım acaba bana akşam için çoku kızmıştı bunu için beni terk mi etmişti ama o zaman neden özellikle Jose’me yazsın ki hemen zarfı yırtarcasına açtım.
‘’Sevgili Jose’m bu benim ve babandan sana kalan tek haber.Bunu iyi oku ve anlamaya çalış.İkinci olarak dediklerimizi yap ve bizi bul.
Merak etme kızım baban ve bende gayet iyiyiz , sana söylememiz gereken önemli şeyler vardı bunu sana 18 yaşına bastığında anlatmayı düşünüyorduk ama beklenmedik olaylar ve sonucunda olmaması gereken şeyler oldu.Şimdi benim yazdıklarımı iyi oku Jose’m.
Sen diğer insanlardan farklı bir kızsın,bunu anlamanı istiyorum senden bunu kabullen ve aşağıda yazacağım yeri bul ve kendini asıl olman gerektiği şekilde yetiş.’’
Daha bir sürü bir sürü şeyler.Bu da ne demek şimdi.Annemler ortadan kaybolmuştu hemde sadece bir mektupla, babamın yanına gitmişti ama benim babam ölmüştü.Aman tanrım yoksa anemide mi kaybettim bir yerlerde intihar mı etmişti ama niye bir adres verdi bu yerde neyin nesiydi.Tek bildiğim şey bu yere gidip anneme ve babama olanları bulmaktı.
Yolun Açık olsun Jose.