Başucunda bulunan çalar saatinin sesi eşliğinde uyandı. Gözlerini yavaşça araladı yeni güne. Yatağında doğruldu ve oturdu. Gözlerini ovuşturduktan sonra tekrar yatmak geldi içinden. Ama bugün temizlik yapmaları gerekiyordu, eğer o kalkmazsa Richard akşama kadar uyurdu ve temizlik yapamazlardı. Temizlik yapamazlarsa da bütün bir hafta boyun kampın bulaşıklarını yıkamak zorunda kalırlardı ki buna hiç niyeti yoktu Keith’in. Yataktan kalktı ve banyosuna yöneldi. Elini yüzünü yıkayıp kendine gelmesinin ardından dolabına yöneldi ve eski kıyafetlerinden bulup üzerine geçirdi. Dolabını kapatıp odasının kapısına yöneldi, son kez odaya bakıp Richard’ın odasına yöneldi. Kardeşini tamda beklediği gibi, horul horul uyurken buldu. ‘‘Richard uyan.’’ Dedi yanına giderek. Tepki gelmedi. ‘‘Uyan dedim!’’ diye bağırdı ve Richard yatakta sıçrayıp uyandı ve ona sinirli bir bakış attı. Keith gülmekle yetindi. ‘‘Hadi kahvaltı edip temizlik yapmamız gerek.’’ Dediği anda Richard’ın şaşkın bakışlarıyla karşılaştı. Bir kez daha güldü, odadan çıkıp mutfağa yöneldi. Dolaptan bulduğu birkaç kahvaltılık yiyeceği çıkarttı ve kahvaltısına başladı. Biraz geçtikten sonra kardeşi Richard’da mutfağa geldi, hızlı bir kahvaltının ardından iş bölümü yaptılar. ‘‘Rich odaları ben temizlerim, banyoları sen temizle.’’ Bunu söyledikten sonra bugünün çabucak bimesi dileğiyle odalara doğru yöneldi Keith.