Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Gölge Yele

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Myron Severus Ellwood
Thanatos'un Çocuğu
Thanatos'un Çocuğu
Myron Severus Ellwood


Mesaj Sayısı : 52
Kayıt tarihi : 29/07/11

Gölge Yele Empty
MesajKonu: Gölge Yele   Gölge Yele Icon_minitimePtsi Ağus. 01, 2011 1:43 am

Yine bir yerlerden çıkagelen melez danışmanının arkasından yürüyordum. Ona ihtiyacım olmadığını anlatmaya çalışmıştım ama beni dinleyen yoktu tabi... Fakat yararı olmuyor değildi. Mesela kılıç antrenmanı yapabileceğim bir yer olduğunu öğrenmem beni sevindirmişti. Dersliklerden bazılarıysa tam bana göreydi, bir ara uğramam gerekiyordu hepsine. Sıkıcı yerlerin sayısı ise çok daha fazlaydı: tarlalar, el işleri alanı, kamp mutfağı... Bir yerden sonra fark ettirmeden kaçmanın planlarını yapmaya başlamıştım ki kulağıma 'Pegasus' kelimesi çalındı. Bunun üzerine dikkatlice dinlemeye koyuldum. "...dediğim gibi burada bir sürü sahipsiz Pegasus var. Onlar da bir gün sahiplerine kavuşacaklar elbet. Şimdi bir tane Pegasus edinmek ister misin?" diye sordu melez danışmanım. "Bu harika olurdu açıkçası." dedim. Sonra ahırın kapısına doğru elini uzattığını görünce telaşla "Ama tek başıma olsam daha iyi olmaz mı? Sonuçta birbirimize bağlanmış gibi bir şey olacağız." dedim. Melez danışmanı omzunu silkti ve bunu tamam olarak kabul ederek içeriye daldım.

İçerinin iğrenç kokacağını tahmin ediyordum. Ama hiç de öyle olmadı. Sanırım burayı bile temizliyorlardı. Çok titiz bir Kamp'a düştüğüme kanaat getirdim. Yavaş yavaş etrafta yürümeye başladım. Çoğu pegasus önlerindeki samanları yiyorlardı. Birkaç tanesi bana dik dik baktı. Bazılarının kapılarının önünde isimler yazılıydı. Sanırım bunlar pegasusların ve sahiplerinin adlarıydı. Artık kendime uygun bir pegasus bulamayacağımdan şüphelenmeye başladığım anda gözüme bir karaltı ilişti. Merakla oraya doğru yürümeye başladım. Yaklaştıkça karaltının vücut hatları belirginleşti. Bu arkasındaki duvarın ve duvarın oluşturduğu gölgenin etkisiyle karanlığa gömülmüş bir pegasustu. Böyle karşılaşmış olmamız ondan hoşlanmama neden oldu. Her ne kadar yanına gittiğimde öfkeli bir şekilde ayağını yere sürtse de onun da benden hoşlandığını düşünüyordum. Yine de bana böyle davranmasına biraz sinirlenmiştim. O yüzden "Merhaba beygir. Sanırım artık sahibin benim. Bundan hoşlanmamış olabilirsin, ama zamanla alışacağına eminim." dedim. Gözleri tutuşacak gibiydi ve bu gözleri bana yöneltti. Ona gülümsedim ve başını okşadım. Etrafa baktım ve yandaki pegasusun önünden birkaç küp şeker kaptım. Bana tekme atmak üzereyken yanında durduğum ve beygir dediğim pegasus öfkeyle kişnedi. Yani bir nevi beni koruyordu. Küp şekerleri afiyetle yemesini izlerken kanım ona iyice ısınmıştı. Hemen sırtına bindim ve "Pekala, eğer beni düşürmeden New York'a götürürsen sana likörlü çikolatalar alacağım Gölge Yele." dedim. Bu sayede adını da bulmuş oluyordum. Topuklarımı karnına geçirdim ve hızlanırken dışarıda beni bekleyen melez danışmanının yüz ifadesini tahmin etmeye çalıştım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Gölge Yele
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Melez Kampı :: Pegasus Ahırları-
Buraya geçin: