Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına

Aşağa gitmek 
+3
Drew Taylor Black
Afrodit
Lara Adams
7 posters
YazarMesaj
Lara Adams
Afrodit'in Çocuğu/Pegasus Binicilik Eğitmeni
Afrodit'in Çocuğu/Pegasus Binicilik Eğitmeni
Lara Adams


Mesaj Sayısı : 1688
Kayıt tarihi : 29/08/10

Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına Empty
MesajKonu: Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına   Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına Icon_minitimeC.tesi Tem. 09, 2011 1:39 am

Gözlerimi ovalayarak kalktım yerden.Etrafıma baktım.Yerde veya koltukta sızan kardeşlerim,Hermes kulübesinden aldığımız içki şişeleri,berbat koku.Yüzümü buruşturdum ve ayağa kalktım,derin bir nefes alarak banyoya ilerledim.Yüzüme birkaç su çarptıktan sonra mutfağa ilerledim.Bir bardak su aldıktan sonra buzdolabında asılı duran takvime baktım.Son zamanlarda günlerden bile haberimiz olmuyordu,sabah akşam eğlence.Bir yudum daha aldım bardağımdan.Güne baktığımda,suyu sindiremeden,ağzımdan püskürtmem,çok şaşırdığımı gösteriyordu.Temizlik günüydü,bugün.Bunca pisliği temizlemek,gerçekten çok yorucu olacaktı.Etrafı bir daha kirletmemek için ders olurdu bu belki bize.Buzdolabına püskürttüğüm su,iz yapmadan bez ile sildikten sonra,salona ilerledim.Etrafa baktım birkez daha.Kapıya ilerledim ve arkamı dönüp kardeşlerime baktım.Onlardan herşey beklenirdi,ne kadar masum uyusalar da.Kapıyı kilitleyerek banyoya ilerledim.Düşünmeden klozete attım anahtarı.Tek yapmam gereken sifonu çekmekti,çektikten sonra gülümseyerek salona ilerledim.Orada gelmişti aklıma,nasıl çıkacaktık biz bu kulübeden.Suçu kime atacağını düşünerek salonun ortasına ilerledi. "Hadi!Uyanın!" Diye bağırdım var gücümle.İlk önce küçük kardeşim Amelia,kafasını Jason'un omzundan kaldırarak uyandı.Uykusuzluktan kızarmış olan gözlerini kırpıştırarak bana baktı. "N'oluyor yaa?" Dedi,kızgınlık ve üzüntüyle.Onu takmayarak diğer kardeşlerimi de uyandırdım.Sesli bir şekilde horlayan Aporis'e sıra geldiğinde yüzümü buruşturdum tekrar.Uzamış saçlarından tutarak kendime doğru çektim.Hiçbirşey yapmamıştı,derin uykudaydı elbette.O kadar çok içki tüketmişti ki,bu durumda olması bile şanstı normale göre.Kafasına vurdum sertçe.Aporis gözlerini kırpıştırdı,ancak elim oldukça kızarmıştı. "Uyan artık!" Diye bağırdım hiddetle.Tamam,sinirlendiğimde kötü olabilirim,sesimde öyle.Aniden zıpladı yerinden.Gülümsedim ancak bu,boğazımın ağrımasını engelleyememişti.Tüm kardeşlerimi uyandırdığımda,karşı koltuğa yaklaştım.Derin bir iç çektikten sonra koltuğun üzerindeki içki şişelerini ve kıyafetleri yere atarak koltuğa çıktım.Tüm kardeşlerime baktıktan sonra buradan çıkamama olasılığımızı düşünmemeye çalıştım. "Evet,temizlik zamanı!" Dedim sinsice gülümseyerek.Kardeşlerimden gelen uğultular kesilince sözlerime devam ettim. "Eski görevleri yapacağız.Unutanlar için tekrar ediyorum ve,kaçma ihtimaliniz olduğunu düşünmeyin.Biricik anahtarımız şuan lağımda tur atıyor." Kardeşlerim bu sefer iğrenerek bana bakmaya başladılar.Onların bakışlarından kaçınmak için yere bakmaya başladım.Cebimden buruşmuş bir kağıt çıkardım.Okunacak kadar düzleştirdikten sonra kağıdı gözden geçirdim. "Çamaşırlar bende. Renklilerle beyazlar ayrılıp güzelce yıkayacağım.Adriana, salon sende. Her yer pırıl pırıl olacak,kolay gelsin.Alex, yemekler her zaman ki gibi sende. Thay, sende kokulardan sorumlusun yine. Kulübemize yakışır kokular al. Hoppy, mutfak sende. Alex zaten sana yapman gerekeni anlatır. Kaytarmak da yok! Will, tuvalet sana kaldı yeniden. Lily, banyo da senin. Ophe, benim yıkadığım çamaşırları sen asacaksın. Ben, biliyorsun ki kulübemizde örümcekler fink atıyor. Jason, tavanlarda sende. Kirli, gri tavan görmek istemiyorum. Melia koltuklar ve yerler senin. Parlamasını göreceğim ona göre. Bella mutfakta ki masa ve bulaşıkları makineye dizmek ve sonra yerine kaldırmak sende. Hoppy’le işlerinizi karıştırmayın. Aporis, giriş senin. Kulübemize gelen birinin ilk bakacağı yer orası özen. Marie, sende kurumuş çamaşırları ütüleyip herkesin dolaplarına koyacaksın.Ely sen,etrafı toplayacaksın.Clay ise,perdeleri çıkarıp camları silecek. Bunun dışında,herkes odasını temizleyecek.Hey...Amelia nerde?" Dedim tek solukta.Kardeşlerime teker teker baktıktan sonra koltuktan indim.En küçük kardeşimiz ortalarda yoktu.Dışarıya çıkamayacağına göre,kulübemizde olmalıydı.Duraksadım ve odalarına ilerleyen kardeşlerime döndüm. "Ama önce,Amelia bulunacak!" Homurtular eşliğinde etrafa dağıldı kardeşlerim.Bende,ilk başta Amelia'nın odasına ilerledim.Orayı inceleyen kardeşlerimi gördüğümde,gülümsedim ve başımla selam verdim.Amelia'nın,kendi odasında olmadığından emin olunca çıktım oradan.Banyoya ilerledim,kardeşlerimin burada yok cevapları o kadar çok sinirimi bozmuştu ki,çamaşır makinesinin bile içine bakmıştım,girme ihtimalini düşünerek.İmkansızdı aslında ama,saklanacak başka biryer yoktu ki!

xx

Tüm odalara bakmıştım neredeyse,ama Amelia yoktu.Sinirle odama gittim.Pencereyi açıp rüzgarın yüzümü yalaması niyetindeydim.Perdeleri kenara çektim ama,gözlerimi pencere tarafına diktim.Pencere açıktı.Ancak,ben pencereyi açmamıştım ki! Şaşkınlıkla etrafa bakarken,duyduğum nefesler aniden durmama neden oldu.Kafamı pencereden çıkardım ve pencerenin altına saklanmış olan Amelia'yı gördüm.Ağzımın açıltım şaşkınlık yüzünden.Tam onu azarlayacakken,ayağa kalktı,üstünü silkeledikten sonra kaçmaya çalıştı.Kolundan tuttuğum gibi onu kendime çekmeye çalıştım lakin tutunduğu ağaç,onun kendisini kurtarmasını sağlıyordu.Derin nefes alarak daha çok kendime çekmeye çalıştım.Evet,kolunda güç kalmamıştı.Hangi kardeş ablasını yenerdi ki? Zafer gülümsemesiyle onu kendime çekerken,bir yandanda onu azarlarken kullanacağım kelimeleri birleştirmeye çalışıyordum. Ani bir hareketle benden kaçınca,dengemi kaybedip,pencereden yere düşmüştüm. "Ah!" Diye sızlanarak belimi tuttum.Gerçekten bu düşüşüm ani olmuştu.Amelia'ya sert bir bakış attım.Şaşkın gibi duruyordu ama,alayı elle tutulabilecek değerdeydi.Kaldırımdan yardım alarak ayağa kalktım ve üstümü silkerek Amelia'ya meydan okuyan bir bakış attım.Niyetimin kötü olduğunu anlayan Amelia,ellerini kaldırarak bana yaklaştı.Onu pencereden kulübeye soktuktan sonra,bende içeriye girdim.Mutfağa ilerledim. "Küçük yaramaz burada." Dedim elim ile Amelia'yı işaret ederek.Amelia,gözlerini devirerek masaya ilerledi,kendi yerine oturdu.Bende oturdum.Alex,kahvaltıyı hazırlamıştı bile.Temizlikten önce kahvaltı yapmak bize iyi gelebilirdi belki.Amelia,onu azarlayarak utanç durumuna düşürmediğim için,mutlulukla kahvaltısını yapıyordu. "İşlerden kaytarmak yok.İyi yapalım temizliği söz mü?" Dedim çayımdan yudum almadan önce. "Söz!" Diye bağırdı kardeşlerim.Gülümsedim ve kahvaltımı yapmaya devam ettim.Clay,gözlerini kaşıyarak yanımıza geldi. "Neler oldu?" Diye sordu bize.Gözlerimi devirdim.Evet,küçük yumurcağın olmadığını farketmiş,ancak biricik liderimizi unutmuştuk. "Günaydın." Diye mırıldanarak sandalyemden kalktım.Ona çay koyduktan sonra gülümseyerek Clay'a döndüm. "Seni uyandırmayı unutmuşuz.Fazla uyumanın tadını çıkar." Diye mırıldandım göz kırparak.Şuan tek ihtiyacımız çayı dökmekti zaten (!) Çayı masaya koyarken,ayağım sandalyeye takıldı ve yere düştüm.Düşmenin verdiği etkiyle,inledim.Çay,elimden kayarak yere düştü,çay da etrafa saçılmıştı haliyle.Kırılan bardağık sesinden sonra,kardeşlerimin çığlıkları geldi kulağıma. "Yemekten sonra temizleriz." Dedikten sonra yerime oturdum ve yemeğime odaklandım.Alex ise,Clay'a başka bir çay koymak için kalkmıştı.Güne iyi bir başlangıç yaptığım söylenemezdi.


Kurallar:


En son Lara Adams tarafından Paz Tem. 10, 2011 4:19 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.melezkamprpg.yetkin-forum.com
Afrodit
Tanrıça
Tanrıça
Afrodit


Mesaj Sayısı : 284
Kayıt tarihi : 30/06/11

Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına Empty
MesajKonu: Geri: Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına   Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına Icon_minitimeC.tesi Tem. 09, 2011 2:57 am

Kulakları tırmalayan bir bardak kırılma sesiyle uyandım. Bir gün normal uyanabilecek miydim acaba ? Belki de uyumak bana yaramıyordu. Manhattan'da yaptığım gibi uyumasam daha huzurlu olabilirdim. Aslında, birşey değişmezdi. O zaman da o melodiler kulağıma geliyordu ve ben yine kötüleşiyordum. Gecelerim korku kuşağına dönmüştü. Tam huzuru bulmuşken, onu unutuyordum. Bu benim suçumdu, ilk günden Lara'yı zorlayıp Canavarlar Denizi'ne götürmesem, Sirenleri duymayacaktım. Birkaç gün önce ziyaretine gittiğim Adreanna bu ses hakkında bana ipucu vermişti. Siren Körfezi... Nasıl düşünememiştim ? Duyduğum melodi, yaşadığım hisler, ölü gibi hissetmem, bunların aynısını Siren Körfezi'nde yaşamıştım. Lara ile bu konuyu konuşacağımı ancak unuttuğumu fark etmem kendime iyice sinirlenmeme yol açmıştı. Bu dertten kurtulmak için elimden geleni yapacağıma, her gün unutup gidiyordum. Bakalım nereye varacaktı bunun sonu ? Bugünse, en azından kabus görmeden uyanmıştım. Cam kırılma sesi o kabuslardan çok daha iyiydi. Bir hayalet gibi süzülerek mutfağa gittim. Üstümde yine o ipek geceliklerimden vardı, bu sefer rengi kırmızıydı ve kısaydı. Mutfağa gitmeden salona göz attım. Tek kelimeyle berbat görünüyordu. Etrafa saçılmış kıyafetlere bakılırsa, dünkü partiden sonra burada sızan kardeşlerim çoktu. Neyse ki odamda uyumuştum, kafam ne kadar güzel olursa olsun, buna hep dikkat ediyordum. Kabus gördüğümü bilmemelilerdi. Mutfağa gittiğimde kardeşlerimin hararetli bir şekilde kahvaltı ettiklerini gördüm. Tabii ya ! Temizlik günüydü bugün. Kulübe olarak kendimizi eğlenceye vermiştik, fakat ben kendimi çok istesem bile kaptıramıyordum bu havaya. Tuhaflığımı fark etmemeleri için ellerimden geleni yapıyordum. Lara fark etmişti ancak ikimizde de bir uyuşukluk vardı ve konuşmaya zaman bulamıyorduk. Bakalım bugün temizliği nasıl yapacaktık ? Ortalık berbattı üstelik. Sesim bugün boğuk çıkıyordu, şu eğlencelerin tek etkisiydi(!) onun dışında iyiye gittiğim yoktu. ''Günaydın kızlar...'' Sesimdeki tuhaflığı fark etmiş gibilerdi. Alex, telaşlanmıştı biraz. ''Ad ? Sesine ne oldu böyle ?'' Umursamazmış gibi davranmak istedim. Sesimden daha önemli sorunlarım vardı. ''Görmüyor musun Alex, her gün parti yapıyoruz. İçkiyi fazla kaçırmış olabilirim, ya da onun gibi birşey işte. Neyse, kendimi yorgun hissediyorum ama bugün temizlik günüymüş... O zaman sizle şöyle güzel bir kahvaltı edip enerjimi toplasam fena olmaz ?'' Biraz sert konuşmuşum gibi geldi ancak sonradan düzelttim. Zorla gülümsedim. Clay dikkatle bana bakıyordu, ardından gülümsemeye başladı. ''Hızla iyileşmelisin Ad. Bugünlük sesini boşver ama temizlik oldukça önemli. Hepimiz enerji toplamalıyız. Haydi kardeşlerim, göreyim sizi !'' Clay, zor anlarda hep cesaret veren, umudunu hiç kaybetmeyen bir kulübe lideriydi. Onun bu yönünü çok seviyordum. En tembel, en sıkıntılı anlarımda bile bana enerji veriyordu böyle konuşarak. Masanın oralarda bir kağıt gördüm. Kağıtta görev dağılımları vardı. Masadaki diğer kardeşlerime baktım, üzerlerinde bıkkınlık vardı. Kendilerine verilen görevlere isyan eder konumdaydılar. Zorla, sürüklenerek bu masaya getirilmiş ve uyanmak için büyük çabalar harcamış gibiydiler. Bir de benim gördüğüm kabusları görselerdi ! Ben her sabah böyle olmuştum artık, zorla kalkıyordum. Masaya oturdum ve ayılmak için üç bardak çay içtim. Yiyebildiğim kadar birşeyler yedim, kendime en azından bugünlük dikkat etmeliydim. Kararlıydım, temizliği iyi yapacak ve sonraki gün kendi olayımı çözecektim. Konuşmadan bitirmiştim kahvaltımı. Sessizce masadan kalktım ve lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım. Yüzüme bol bol su çarptım. Uyan artık Adriana ! Dön bak şu hayata ! İçimdeki ses kızmıştı yine. Kendi kendime söz geçirmeye çalışıyordum... Hiç olmadığım gibiydim artık.

Sonunda ayılmıştım. Geceliğimi çıkarmayıp, üstüne kırmızı dantelli sabahlığımı giydim. Ayakkabı olarak yine kırmızı, üstünde tüyleri olan topuklu terliğimi giymiştim. Şu sıralar yatıp uyumak en büyük hobim, gecelikler en sevdiğim kıyafetlerim olmuştu. Zeus'un aşkına, ben gerçekten iyi değildim. Fakat bunları düşünmek şu anda hiç işime yaramayacaktı. Salona gittim. Kardeşlerim de kahvaltılarını bitirmiş, plan yapıyorlardı. Clay'e soran gözlerle baktım. Görevim ne olacaktı acaba ? Elbette odamı toplayacaktım, ancak kulübenin diğer bölümleri de bitmeliydi. Geçen sefer mutfağı ben temizlemiştim. Clay, enerji ve hayat dolu gözlerle bana baktı. ''Ad, sonunda geldin ! Sana bugün önemli bir görev düşüyor. Salonu temizleyeceksin.'' Bunun üzerine hemen salonda göz gezdirmeye başladım. Gördüklerim karşısında dehşete düşmüştüm neredeyse. Koltuklarda abur cubur parçaları, kırıntılar, kıyafetler, yerlerde Hermes kulübesinden aldığımız içki şişeleri... Hatta, etrafa saçılıp parçalanmış yastıklar, dünkü yastık kavgalarının dehşet verici eserleriydi. Yastıkların tüyleri zemini halı gibi örtmüştü. Hepsinin üstünde berbat bir koku vardı... Gerçekten önemli bir görev beni bekliyordu. Dalıp gitmiştim yine... Ancak bu sefer faydalı şeyler düşünüyordum, burayı nasıl halledeceğimi... Zor görünüyordu, ancak bunu yapabilirdim. Korku filminden çıkmış gibi olan salona son kez bakıp, temizlik malzemelerini almak için oradan ayrıldım. Kararlıydım, salonu eskisinden daha güzel yapacaktım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Drew Taylor Black
Afrodit'in Çocuğu
Afrodit'in Çocuğu
Drew Taylor Black


Mesaj Sayısı : 97
Kayıt tarihi : 18/05/11

Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına Empty
MesajKonu: Geri: Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına   Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına Icon_minitimeSalı Tem. 12, 2011 1:11 am

Lara 'Hadi uyanın' diye bağırmadan önce tatlı bir uykudaydım. Zorlukla gözlerimi açıp, "N'oluyor yaa?"diyebildim. Lara hiçbirşey demeden Jason'ı da uyandırdı. Dün bitmek bilmez bir parti vermiştik. İşin kötü yanı, fazla içki içmemiştim ama onlarla birlikte uyuya kaldığım için sersem gibiydim. Kafamı zorla dik tutup ayağa kalktım. Jason'la birbirimize yaslanıp salona gittik. Lara temizlik zamanı dediği an ordan tüydüm. Kesinlikle evin içinde saklanamazdım. Yoksa beni bulurlardı. Lara'nın odasına gidip pencereyi açtım. Kendimi kolayca dışarı atıp arkamdan perdeleri çektim. Duvara yaslanıp gözlerimi kapadım. Rüzgarın tatlı esintisi ve sessizlik...

Aradan bir kaç dakika geçmişti ki açılan perde sesiyle gözlerimi açtım. Lara kafasını pencereden uzatmış bana bakıyordu. Hızlıca ayağa kalkıp üstümü silkeledim. Her yerim toz duman olmuştu. Tam bir adım atmıştım ki, Lara kolumu yakaladı. Son anda diğer kolumla ağaca tutundum. Benden büyük ve güçlü olmak zorundaydı sanki! Kolumda güç kalmamıştı ve Lara'nın eline düşmüştüm. Ama pes edecek değildim. Kızgınlıkla bana bakan Lara'dan hızlı bir hareketle kurtuldum. Beraberimde Lara'yı da pencereden aşağı düşürmüştüm. O acıyla inlerken gülmemek için zor tutuyordum kendimi. Kaldırımdan destek alıp ayağa kalkarken bana 'sen bittin bücür!' der gibi bakıyordu. Lara üstünü silkeleyip bana kötü kötü bakmaya devam edince, ellerimi havaya kaldırıp 'teslim oluyorum' sinyali verdim. Beni pencereden içeri soktuktan sonra kendi de girdi. Neden kapıyı kullanmamıştık ki? Mutfağa girdiğimizde Lara, "Küçük yaramaz burda."dedi. Gözlerimi devirip yerime geçtim. Alex harika bir kahvaltı hazırlamıştı. Bir süre Lara'yı izledim. Beni azarlayabilirdi sonuçta. Gerçi birkaç dakika daha fazldan dinlenmiş olmak buna bedeldi ama, genede kardeşlerimin önünde azarlanmak istemezdim. Çayımı yudumlarken arkadan, "Neler oldu?"diyen Clay'in sesini duydum. Lara benimle ilgilenirken onu unutmuş olmalıydı. Mutfak maceramız Lara'nın çay bardağını ve kendini yere düşürüp etrafı cam kırığı yapmasıyla son buldu. Tabi, yerleri silecek olan bendim sonuçta! Gerçi geçen haftaki temizlikte burda olmadığım için işlerimi doğru düzgün yapsam iyi olurdu. Kahvaltıdan sonra önce odama gittim. Parti sonrası odamın hali, içler acısıydı diyebilirim. Ağlamaklık bir tavırla yerdeki tişörtümü alıp katlamaya başladım. Daha dolaplar, çekmeceler, yatağım ve odanın her köşesi vardı. Keşke düzen tanrısı falan olsaydım. Böyle bir dağınıklıkla uğraşmıyor olurdum.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Afrodit
Tanrıça
Tanrıça
Afrodit


Mesaj Sayısı : 284
Kayıt tarihi : 30/06/11

Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına Empty
MesajKonu: Geri: Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına   Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına Icon_minitimeSalı Tem. 12, 2011 10:34 pm

Temizlik için gerekli olan ne varsa alıp gelmiştim. Burayı nasıl temizleyeceğimi de düşünmüştüm o arada. Aslında, temizliği seviyordum. Sanki etraf temizlenirken benim de içimdeki zehir akıp gidiyordu. Her ne kadar geceleri geri gelecek olsa bile... İsteksizce gülümsedim bunları düşünürken. Tek istediğim bir işle uğraşarak kafamdakileri silmekti. Artık başlamalıydım. Öncelikle işe elimdeki çöp torbasını alarak başladım, yerde ve koltukların üstünde ne varsa topluyordum. Kırık içki şişeleri, koltuklardaki abur cubur parçaları, kırıntılar, yerlerdeki parçalanmış yastıklar ile tüyleri... Bütün o pislikler kocaman bir çöp torbasını bile doldurabilmişti. Ortalığa son bir kez göz attım, kalan giden birşeyler var mı diye. Yoktu, toplamıştım hepsini. Lara'nın kardeşlerimize kıyafetlerini toplattırması işimi kolaylaştırmıştı doğrusu. Bir de onların sahiplerini bulmakla uğraşacaktım, sanki az işim varmış gibi. Çöp torbasını götürüp, çöpleri koyduğumuz yere attım. Ardından hızla salona döndüm. Kendime söz vermiştim, burayı eskisinden de güzel yapacaktım. İşe yerleri silerek başlamaya karar verdim. Süpürgeyi içinde suyla karışık temizlik maddesi bulunan kovaya batırdıktan sonra, yerleri derinlemesine silmeye başladım. Süpürgenin ulaşabildiği her yeri sildim. Çoğu yerin üstünden birkaç kez geçtim. Yerler parlayacaktı... Ve bu kolay olmayacaktı. Kir ve tozdan mermerlerin rengi gitmişti, griye dönmüştü. Eskisi gibi beyaz yapacaktım. Bu görüntüden rahatsız oluyordum çünkü. Aslında bu ara herşeyden rahatsızdım, özellikle korku kuşağına dönen gecelerden. Yerleri parlatana, beyazlatana kadar sildim. Eskisi gibi olana kadar, rengi yerine gelene kadar iyice sildim. Ve sonunda başarmıştım. Kardeşlerimin buna çok sevinecekleri kesindi ! Yerler bittikten sonra, koltukları halledecektim. Koltukların üstündeki toz zerrecikleri, neredeyse her yeri kaplar olmuştu. Ayrıca üzerlerinde felaket bir koku vardı. Pembe temizlik bezini alıp iyice temizlik maddesiyle karıştırdım, kokusu en güzel olanıyla. Vakit kaybetmeden koltukları silmeye başladım. Tozları savuruyordum adeta, bir anda hırsla silmeye başlamıştım. Hırsla... Sinirlerim oldukça bozuktu, tam unuttum derken o kabuslar zihnimin bir yerlerinde beliriveriyordu. Dişlerimi sıktım. Gözyaşlarımı tutabilmek için. Yine zihnimin bir yerlerindeydiler çünkü. Ancak tutamıyordum... Hızla temizliğe başlayıp, aklımdakileri de sildim sanarken, beklemediğim bir anda gelmişlerdi işte. Koltuğa batıyordu tırnaklarım, silmekten çok kazıyor gibiydim. Az önce parlattığım yerlere bir damla gözyaşım düştü. Biraz oturmaya karar verdim, kendime gelmeliydim. Ne yapıyordum ben ? O kirli koltuklara hiç düşünmeden oturdum. Üstüm kirlense ne olacaktı ki.. Zaten bugün temizlik günüydü. Oturup, derin derin nefes almaya başladım. Ağlamamı dindirmek için, o gözyaşlarımı durdurmak için... Gücümü toplamaya çalıştım. Bu çok zordu... Kendine gel Adriana ! En azından bir gün için kendinde ol ! İçimdeki sesle karşılaşmıştık yine. Bana sitem ediyordu, son zamanlarda hep yaptığı gibi. Doğruydu, bir gün bile olsa kendime gelmeliydim. Aklımı başıma toplamalıydım. Yerimden güçlükle doğruldum, son bir derin nefes çektim içime. Ortalığı güzelleştirmeye devam ediyordum. Sonunda... Koltukların üstünde bir toz zerresi bile bırakmadan temizlemiştim. Ve üzerlerindeki berbat koku da gitmişti. Biraz olsun rahatladım. Koltuklar da tamamdı. Ardından, koltukların ortasındaki büyük masaya yöneldim. Orası kolaydı... Başka bir bezle de masayı hallettim. İşte, o zor görünen salon da temizlenmişti. Son olarak, ferahlatıcı bir çiçek kokusu sıktım salona. Şimdi tamamlanmıştı temizlik. Salonun girişine gidip, iyice göz attım ortalığa. Olmuştu. Her yer pırıl pırıldı. Yüzümde çarpık bir gülümsemenin belirdiğini hissettim. Ruh gibi halimle bile, harikalar yaratabilmiştim... Geriye sadece odam kalıyordu. Salondaki temizlik malzemelerini alıp, vakit kaybetmeden odama yöneldim.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Claire Angel Deeply
Afrodit'in Çocuğu/Kulübe Lideri/Büyü Teknikleri Eğitmeni
Afrodit'in Çocuğu/Kulübe Lideri/Büyü Teknikleri Eğitmeni
Claire Angel Deeply


Mesaj Sayısı : 3332
Kayıt tarihi : 31/10/10

Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına Empty
MesajKonu: Geri: Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına   Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına Icon_minitimeSalı Tem. 19, 2011 11:32 am

Geceden kalma içkiler, bardak çanak parçaları ve yorgun bir beden… Claire, bu bedeni daha fazla taşıyamadığı için kendini hemen yatağına fırlatmıştı ve sızmıştı. Sabah uyandığın da ise başı zonkluyordu. Bu çok normal bir şeydi. Ne zaman böyle deliler gibi durmadan içse, sabah uyandığında başı fena halde zonkluyordu. Başını iki eline aldı ve bir süre böyle durdu. İçerden gelen kardeşlerinin sesleri bir süre sonra dikkatini çekti. “Ayyy tabi ya, bugün temizlik günüydü. Nasıl unuttum ben onu ya?” diyerek kendine kızdı. Normalde temizlik günleri erkenden kalkardı. Kalkamasa bile mutlaka bir kardeşi gelir onu uyandırırdı. Ama bugün ne o uyanmıştı, ne de kardeşleri onu uyandırmıştı. Buna olan şaşkınlığını gizleyemedi. Bir şey mi olmuştu da acaba unutulmuştu? Bunu öğrenmenin tek bir yolunu olduğu bildiği için vakit kaybetmeden yatağından kalktı. Gece sızarken yatağına kadar yürüyebilmesine çok sevinmişti. Kardeşleri kanepede kıvrılırken o mis gibi yatağında sızmıştı.

İlk iş olarak odasının penceresini açarak mis gibi havanın içeriye dolmasına izin verdi. Temiz havayı bolca içine çekip akciğerlerini bayram ettirdikten sonra banyoya gitti. Elini bir güzel yıkasa da sarhoşluğun verdiği yorgunluk bir türlü onun peşini bırakmıyordu. Bu halde mutfağa gitti. Bütün kardeşleri mutfaktaydı. Sadece biri eksikti o da Adriana.
"Neler oldu?" diyerek kardeşlerine merak ettiği soruyu yöneltti. Lara gözlerini devirerek "Seni uyandırmayı unutmuşuz. Fazla uyumanın tadını çıkar." Dedi. Aslında bu iyi olmuştu. Çünkü gerçekten yarım saat fazla uyumak ömre bedeldi. Lara bana kendime gelmem için çay koymaya kalktı. Fakat her zaman ki sakarlığı bugünde üstündeydi ve bardağı kırdı. Lara umursamaz bir tavırla "Yemekten sonra temizleriz." Dedi. İşte Lara’nın bu haline bayılıyordu o. O da birçok şeyi umursamaz hayata hep küçük bir gülümsemeyle bakardı. Ama bunu hiçbir zaman tam anlamıyla başaramamıştı. Lara ise bunu tam anlamıyla başarıyordu. Doğru söylüyordu. Sonra temizlerdik. Şimdi kahvaltımızı bölüp neşemizi kaçırmanın ne anlamı vardı ki?

Alex, Lara’nın döktüğü çayı başka bir bardağa tekrar doldurdu ve ona uzattı. Temizlik de enerji olmanın tek bir koşulu vardı: İyi bir kahvaltı. Kahvaltı etmeyen kardeşlerim yarım saatte yerere, koltuklara ya da buldukları herhangi bir yere yığılıyorlardı. Ama kahvaltı yapanlar akşama kadar durabiliyordu. Tamam, onlar da yoruluyordu ama hiç değilse yorgunluktan bayılmıyorlardı. Bir şeyler atıştırarak çayından bir yudum aldı. Mutfağa giren Adriana
''Günaydın kızlar...'' diye seslendi. Sesindeki değişme hemen dikkatini çekmişti. Yüzünü kardeşine döndü. Alex, Adriana’nın yanına gidip "'Ad? Sesine ne oldu böyle?" dedi. Hepimiz bu sorunun cevabını merakla bekliyorduk. Ama Adriana’nın umursamaz bir takıntısı vardı. Sanki bu konuyu ne anlatmak istiyor ne de konuşmak istiyordu. Bu yüzden konu kapansın diye Adriana biraz sert çıkışmıştı: ''Görmüyor musun Alex, her gün parti yapıyoruz. İçkiyi fazla kaçırmış olabilirim, ya da onun gibi bir şey işte. Neyse, kendimi yorgun hissediyorum ama bugün temizlik günüymüş... O zaman sizle şöyle güzel bir kahvaltı edip enerjimi toplasam fena olmaz ?'' Adriana, sert çıkıştığını kelimeleri söyler söylemez anladı. O ise şu an Ad’ın durumunu çok iyi anlamıştı. Kardeşi bu konuyu kapatmak istiyordu ve biraz cesarete ihtiyacı vardı. O da istediği her şeyi kardeşine ''Hızla iyileşmelisin Ad. Bugünlük sesini boş ver ama temizlik oldukça önemli. Hepimiz enerji toplamalıyız. Hadi kardeşlerim, göreyim sizi !'' diyerek verdi.

Ad, onun gibi geç uyandığı için ona görev dağılımı verilmemişti. Ad, onun yanına gelerek görev istemişti. O da
''Ad, sonunda geldin! Sana bugün önemli bir görev düşüyor. Salonu temizleyeceksin.'' Dedi. Şimdi ise kendi odasını toplamamak için hiçbir bahanesi yoktu. Doğruca odasına girdi. Nereden başlayacağını bir türlü bilemiyordu. İçki şişeleri bir yanda, kıyafetler bir yanda, bitmiş cipsler bir yandaydı. Şöyle bir odasına göz gezdirdikten sonra yorgunluğu daha hiç başlamadan başlamıştı. Ama yapacak bir şey yoktu. Bu partiden sonra kulübeyi pırıl pırıl yapmak zordu. Ama imkânsız değildi. Bunun için kolalarını sıvadı ve ilk olarak bitmiş içkileri çöpe attı. Cipsleri, abur cuburlar da aynı şekilde çöpe attı. Sonra kıyafetlerinin hepsini yatağına attı. Dolabını açtı. Dolabını açınca birçok kıyafet yere düşmüştü. “Lanet olsun, bir daha kıyafet almayacağım!” dedi. Bunu o sinirle söylediğini biliyordu. Çünkü kıyafet almamak onun elinde olan bir şey değildi. O istemese bile kıyafet onu hep isterdi.

Yere düşen kıyafetlerini de yatağına atınca dolabını boşalttı ve her temizlikteki şeyleri tekrarladı: Dolabını boşalttı, sildi, tozunu aldı. Sonrada kıyafetlerini ayırdı. Kirlileri banyoya attı ve katlayarak dolabına yerleştirdi. Yatağını topladı, dümdüz yaptı. Sonra makyaj masasına geldi. Önce masayı boşalttı, sildi sonrada yerleştirdi. Aynasını da parıldatınca kendisine baktı. Saçı başı dağılmış berbat bir halde kedisini gördü. Ama buna aldırış etmedi. Çünkü bugün temizlik günüydü. Tabi ki de saçı başı dağılacaktı. Tabii ki de üstü kir içinde kalacaktı. Bu temizliğin ilk kuralıydı. Odasının penceresinden giren rüzgâr odayı havalandırmaya yetiyordu. Perdeleri çıkartıp banyoya atınca, rüzgârın önünde hiçbir engel kalmamıştı. Banyodan aldığı bezle odasının camını sildi. Şimdi sıra ise süpürgedeydi. Cips kırıntılarını süpürmesi gerekiyordu. Bunun için mor süpürgeyi aldı, prize taktı. Odasını süpürürken radyodan açtığı müziğe eşlik ediyordu.

Süpürme işi de bitince kapıya gitti ve odasına şöyle bir baktı. Bu berbat içki kokusu haricinde odası tertemiz olmuştu. Odasını temizlemenin verdiği sevinçle salona gitti. Orada Thay’ı yakaladı. Kokuları almaya gidiyordu. Thay’ın arkasından seslendi:
“Thay, kokuları özenle seç çünkü odam çok kötü içki kokuyor ve büyük ihtimalle tüm kulübe böyle kokuyor.” Thay, arkasını döndü ve “Evet berbat bir koku. Merak etme. Döndüğümde her yer muhteşem kokacak.” Dedi. Şimdi denetleme zmanıydı. Bakalım kimler neler yapıyordu? İlk olarak erkek kardeşlerinden başladı. Hepsi odasını topluyorsdu. Biraz yavaşlardı ama hiç değilse çabalıyorlardı. Ted ise odasının yarısını bitirmiş, diğer yarısında ise yatağında uyuya kalmıştı. Sanırım canı biraz su çekmişti. Onun görevi de kardeşlerinin isteklerini yerine getirmekti. Mutfaktan aldığı bir bardak suyu Ted’in yüzüne dökünce Ted bomba gibi olmuş ve yatağında sıçramıştı. İşte onunda istediği buydu. En sevimli halini yüzüne takarak abisine “Günaydın ağabeyciğim. Uykunu böldüm kusura bakma. Artık başka zaman uyursun.” Dedi. Abisi sinirlenmişti. Fakat Ted kendine gelene kadar o çoktan odayı terk etmişti. Sonra kızların odasına geçti. Thay, kokuları almaya gitmişti. Lara’nın odası muhteşem olmuştu. Ama çamaşırlar ayrılmamış bir şekilde yerde yatıyordu. Drew, odasının yarısını temizlemiş, diğer yarısına da başlamıştı. Lily, de odasını temizlemişti. Ama odasına daha süpürge girilmemişti. Üstelik banyoda leş gibiydi. Ad salonu pırıl pırıl etmeyi başarmıştı. Üstelik hızlıda işini bitirmişti. Buna çok şaşırmıştı. Koltuklarının arsında tek bir tane bile cips kırıntısı kalmamıştı. Açıkçası bir tebriki hak etmişti. “Wuu Ad. Sesinin gitmesi senin işine yaramış. Ne kadar güzel olmuş burası.” Dedi. Ad “Teşekkürler. Biraz(!) canım çıktı ama en sonunda tertemiz oldu.” Dedi bozuk sesiyle. O da Ad’ın odasına gitti. Daha hiç başlanmamıştı bile. Ama yinede salonla başlaması da hoşuna gitmişti. Çünkü kardeşleri salona bakıp içlerini burkuyorlardı. Şimdi ise böyle bir şey olmayacaktı.

İşte son adresi olan mutfağa da uğradı. Alex her zaman ki gibi bir yandan neşeyle şarkı söylüyor bir yandan da bir şeyler hazırlıyordu. Tabi bunların yanında mutfağı da dağıtmayı ihmal etmiyordu. Alex, onun geldiğini fark etmemişti. O da bunu kullanarak arkasına yaklaştı ve elleriyle kardeşinin gözlerini kapattı. Hiçbir şey söylemeden bekledi. Bir şey söyleseydi Alex onu hemen sesinden tanırdı. Birkaç dakika böyle bekledikten sonra, Alex unlu elleriyle gözlerini açtı ve arkasını döndü. Alex, karşısında onu görünce güldü. O da gülmeye başladı. Elinde ki unlara bakınca da sinsi bir bakış attı ve unları Alex’i yüzüne sürdü ve
“Böyle çok tatlı oldun kardeşim. Bu tatlılığınla bize neler hazırlıyorsun bakalım?” diye sordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Elyssa Rhea Least
Afrodit'in Çocuğu
Afrodit'in Çocuğu
Elyssa Rhea Least


Mesaj Sayısı : 82
Kayıt tarihi : 04/07/11

Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına Empty
MesajKonu: Geri: Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına   Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına Icon_minitimePerş. Tem. 21, 2011 1:40 am


    Her ay olduğu gibi bu sefer de temizlik denetlemesi için hazırlanmamız gerekiyordu. Kulübedeki tüm sorunları düzeltecek, etrafı göz alıcı bir şekilde düzenleyecek ve temizleyecektik. Elimizden geldiğince düzgün bir iş çıkaracak ve denetleme de birinci olmayı deneyecektik. Güneş olduğu yerden parlıyordu. Buraya geleli iki ya da üç ay olmuştu ama buraya alışmam pek zor olmadı. Halen. Elimden ne geliyorsa yapıyor, denetlemede iyi bir yere yerleşebilmemiz için uğraşlar veriyordum. Hava sıcaktı. Hemde her zamankinden de sıcak. Arada bir rüzgar kendisini gösteriyor, camlarda asılı olan desenli perdeler uçuşuyor, fakat güneş kendisini tekrardan gösteriyordu. Çok sinir bozucu bir olaydı evet. Beyaz çarşaflarla dolu olan yatağımdan kalktıktan sonra kulübedeki kızları kaldırdım. Bu sabah erken kalkıp, tüm işlerimizi yavaş bir biçimde yapmamız gerekliydi çünkü. Hepsini tek tek kaldırdıktan sonra kulübe liderimiz Claire’ye göz çevirdik hepimiz. Onu dikkatlice dinlememiz gerekliydi çünkü şu an ne yapıp, ne yapmayacağımıza o karar verecekti. Herkese bir takım görevler verildikten sonra, temizlik bezlerinin olduğu yere doğru ilerledim. Birkaç bez aldıktan sonra, temizliğe başlayacağım yere doğru ilerledim. Elimdeki açık renk bezlerle önce toz almaya başladım. İlk olarak Claire’nin komidinin üzerinden tozları silmeye başladım. Birkaç eşya ve özellikle değerli eşyalarının bulunduğu komidinin üzerinden eşyaları aldım. Claire ‘ye seslendim. Onun hiçbir eşyasına izinsiz dokunmak ya da başka yere koymak istemiyordum. Yapmazdım da zaten. Bu bir tek ona karşı olan bir tutumluluk değil, herkese karşı olan bir tutumumdu. Yavaşça, sesimi rahatsız edici bir ses bürmeden seslendim. “Claire, eşyaların. Çekmecene topluyorum.” Bana perdelerin oradan yüzün göstererek göz kırptı ve temizliğe devam ettim. Babasının ve kendisinin resmi olan orta boy çerçeveye baktım. Ne kadar da mutlulardı. Çerçeveyi,elimdeki toz bezleriyle birkaç defa sildikten sonra düzenli çekmeceyi açtım. İçinde duran kitapları bir tarafa doğru ittirerek, dışarıda duran birkaç kare resmi ve çerçeveyi çekmecenin içine doğru koydum. Herşey tamamlandıktan sonra çekmeceyi kapattım ve diğer kardeşlerimin komidinlerini temizlemeye devam ettim. Hepsinin birkaç özel eşyası, dışarıda dağınık bir şekilde duruyordu. Benim bile. Onlarında onaylarını alarak eşyalarını çekmecelerine topladım ve en son temizlemek için kendi komidinime geldim. Üzerinde karışık fazlasıyla şey vardı. Küpelerim, tokalarım, ve rujum. Hepsini elimden geldiğince dikkatli bir düzenle çekmeceye topladım ve temizlik bittiğinde yatağıma uzandım. “Sonunda bitti.” Odada yankılanan kahkaha ve şarkı seslerine bakarak gülümsedim ve toz bezini aldığım yere götürmek için ilerledim.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Thalia A. Carter
Afrodit'in Çocuğu
Afrodit'in Çocuğu
Thalia A. Carter


Mesaj Sayısı : 2000
Kayıt tarihi : 02/02/11

Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına Empty
MesajKonu: Geri: Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına   Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına Icon_minitimeÇarş. Ağus. 03, 2011 7:51 am

Uykusunda güçlü bir ses tonuyla uyandı.Etrafına bakında ve pikesinin yerde olduğunu gördü.Giç bele pikeyi yatağa çektikten sonra ellerinden güç alarak ayağa kalktı.Ardından da onu uyandıran kişinin yani Lara'nın yanına gitti.İçinde 'kesin yine temizlik yapılacak' manasına gelen duygusu kabardı."Evet,temizlik zamanı!" dedi La sinsice gülerek herkes salona toplandığında.Tahmini doğruydu,yine temizlik."Eski görevleri yapacağız.Unutanlar için tekrar ediyorum ve,kaçma ihtimaliniz olduğunu düşünmeyin.Biricik anahtarımız şuan lağımda tur atıyor." diye devam etti La sözlerine.Lağım fikri Thalia'ya birden çok mantıklı gözükmeye başladı fakat hayır,öyle bir şey gerçekleşmeyecekti."Çamaşırlar bende. Renklilerle beyazlar ayrılıp güzelce yıkayacağım.Adriana, salon sende. Her yer pırıl pırıl olacak,kolay gelsin.Alex, yemekler her zaman ki gibi sende. Thay, sende kokulardan sorumlusun yine. Kulübemize yakışır kokular al. Hoppy, mutfak sende. Alex zaten sana yapman gerekeni anlatır. Kaytarmak da yok! Will, tuvalet sana kaldı yeniden. Lily, banyo da senin. Ophe, benim yıkadığım çamaşırları sen asacaksın. Ben, biliyorsun ki kulübemizde örümcekler fink atıyor. Jason, tavanlarda sende. Kirli, gri tavan görmek istemiyorum. Melia koltuklar ve yerler senin. Parlamasını göreceğim ona göre. Bella mutfakta ki masa ve bulaşıkları makineye dizmek ve sonra yerine kaldırmak sende. Hoppy’le işlerinizi karıştırmayın. Aporis, giriş senin. Kulübemize gelen birinin ilk bakacağı yer orası özen. Marie, sende kurumuş çamaşırları ütüleyip herkesin dolaplarına koyacaksın.Ely sen,etrafı toplayacaksın.Clay ise,perdeleri çıkarıp camları silecek. Bunun dışında,herkes odasını temizleyecek.Hey...Amelia nerde?" diye görevleri sıraladı.Şansı yüzünden suratına bir tebessüm yayıldı.Yine koku görevi kendisine verilmişti.Sonra La'nın son cümlesi kafasında tekrarlandı.Amelia'yı bulması gerekiyordu.Ama herkes arayacaktı zaten.Bu yüzden kapıya yöneldi."Ama önce,Amelia bulunacak!" dedi.Oflaya puflaya aramaya başlamadan önce odasına döndü.Yatağını düzenledikten sonra çantasını alıp kardeşlerine çaktırmadan kulübeden çıktı.Kulübeden çıkınca çantasını açıp yeterli drahmi olup olmadığını kontrol etti.Gerçi yeterli olmasa bile daha az koku alacaktı,şu anda kulübeye dönmesi onun için biraz tehlikeli olabilirdi.

~~*~~

Markete varınca hemen kokuların olduğu bölüme yöneldi.Manolya,lavanta,gül,lale ve menekşe kokularını aldıktan sonra kasaya döndü.Parayı zihninde hesapladığından yeterli drahmiyi yüz gözlü adama,canavara verdikten sonra kampın marketinden çıkıp başka bir yere uğramadan,saçını okşayan rüzgarın zıttına giderek rutin adımlarla kulübesine ilerledi.

Spoiler:
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Alexandra Bethany Daniels
Afrodit'in Çocuğu
Afrodit'in Çocuğu
Alexandra Bethany Daniels


Mesaj Sayısı : 1854
Kayıt tarihi : 05/09/10

Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına Empty
MesajKonu: Geri: Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına   Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına Icon_minitimePaz Ağus. 07, 2011 12:09 am

Değerlendirmede.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Temizlik Denetlemesi 15 ~ İş Başına
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Zeus Kulubesi Temizlik RP'si (Temizlik Denetlemesi 5)
» Temizlik Denetlemesi 11
» 13. Temizlik denetlemesi
» 14. Temizlik Denetlemesi!
» Temizlik Denetlemesi 16

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Melez Kampı :: Kulübeler :: Afrodit Kulübesi-
Buraya geçin: