Alexandra Galibina Küçük Tanrıça
Mesaj Sayısı : 189 Kayıt tarihi : 01/03/11
| Konu: Biz neyiz? Ya da kimiz? Salı Haz. 28, 2011 2:09 am | |
| Biz neyiz? Ya da kimiz? & Bilanca D. McQueen & Alexandra Galibina İki deniz kızı. Fakat birisi Poseidon'un, diğeri ise Amphitrite'nin kızı. Birisi küçük tanrıça, diğeri ise bir melez. Peki bu ikisi, plajda deniz kıyısında karşılaşsalar neler olur? Birbirlerine laf mı atarlar yoksa tam aksine dertleşip kardeşlik yolunda mı ilerlerler? -----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Toprak kokusu…
Her zaman olan havadan biraz daha kıskanılacak bir şey yaşanmıştı kampta. Yağmur damlaları, koyu toprağın tüm iliklerine kadar işlemiş, her yer insanın saniye saniye içine çekeceği toprak kokusu ve oksijen çekici bir havayla dolmuştu. Etrafta su kokusu ise, vazgeçilemeyecek bir gözleme sahip idi. Birkaç günlüğüne de olsa tanrılar mahallesinden çıkabilmişti genç kız. Elinden geldiğince rahat bırakmıştı kendisini. Fakat sabaha karşı suyun gücünü yönetmekle yetindi. Yağmurlara karşı olan sorumluluğunu kullandı. Geceleri pek uyuyan birisi değildi Alexandra. Çünkü o küçük bir tanrıydı. Ve babasının yolundan herşeye rağmen ilerlemek istiyordu. Onun gibi büyük tanrılardan birisi olmayı. Oturduğu bembeyaz çarşaflar serili yatağından doğruldu. Aynanın karşısına ilerledi ve mavi gözlerine baktı dalgın dalgın. Ardından elini porselen benzeri, beyaz ten renkli suratına doğru götürdü ve doğallığına dokundu. Ardından elini suratından çekerek derin bir nefes aldı ve aynadan uzaklaştı yavaşça. Üzerindeki uzun beyaz elbisesine baktı ve aynadan yansıyan fotoğrafa baktı. İçini çekerek fotoğrafa daldı. “Baba.”
Ellerini elbisesinden çekerek derin bir iç çekti. Deniz mavisi gözlerini, donuk fotoğraftan kaldırdı ve tavana baktı. Kendine gelmeye çalıştı ve geldiğinde birkaç su damlasıyla çerçevelenmiş cama baktı. Elbisesinin bir kenarını tutarak kulübeden çıkmaya koyuldu. Dışarıdaki özgürlüğe kendisini bıraktıktan sonra elbisenin kenarını tutmaktan kurtuldu ve serbest bıraktı kendisini. Başını hafif bulutlara doğru kaldırdı ve toprak kokusunu içine çekti. Güneşin birkaç bulut ardından sıcak gülümsemesine tanık oluyordu. Her ne kadar hava plajlık bir hava olmasa da, Alexandra böyle havalara alışıktı ve plaja gitmeyi aklından planlıyordu. Yavaş adımlarıyla plaja doğru ilerledi. Geldiğinde ise kumun orta sıcaklığından rahatlayabilmek için ayağındaki ayakkabıları çıkarttı ve eline aldı. Rüzgar her zamanki gibi asiliği ve çılgınlığıyla esiyordu. İnsanı kendisine hayran bırakacak gibiydi. Yüzüne gelen birkaç tutam saçı, saniye saniye yüzünden çeken Alexandra, denize döndü yüzünü. Babasıyla karşılaştığı ilk anı hatırlamaya çalıştı ve yüzündeki tebessüme engel olamadı. Üzerinde rüzgar sebebiyle uçuşan elbisesine devirdi gözlerini. Ardından oradan da gözlerini alarak dalgalı denize baktı. Mavi gözleriyle belki de koca bir bütün oluşturuyordu bu ikisi.
| |
|
Carmen Gabriel Boudicca Ares'in Çocuğu
Mesaj Sayısı : 149 Kayıt tarihi : 21/06/11
| Konu: Geri: Biz neyiz? Ya da kimiz? Salı Haz. 28, 2011 2:32 am | |
| Su.. Beni çağırıyordu. Belki Poseidon'ın kızı değildim ama onun karısının kızıydım. Amphitrite'nin. Deniz Dibi Tanrıçasının...Yerimden kalktım ve her zaman sessiz olan klübeyi terk ettim. Gözlerimi kapatmıştım. Ayaklarımın beni nereye götüreceğinin farkındaydım.Plaja vardığımda deniz kokusunu içime çektim. Deniz yine bilindik şarkısını söylüyordu.Etrafa bakmadım.Etrafta kim var kim yok beni ilgilendirmiyordu. Üstümdeki elbiseyi kenara attım ve suya ilerledim.Suda nefes alabiliyordum.Bunu farketmiştim.Denizin köpükleri bacaklarıma sarıldı. Ben suya aittim bundan farklısı düşünülemezdi. Belime kadar girdikten sonra suya hızla ve zarif biçimde daldım. Yüzüyordum. Çok hızlı yüzüyordum. Geriye doğru yüzmeye başladığımda birine çarptım yada bir şeye. Çok derindeydim. Bir deniz kızı yada triton ? Arkamı döndüğümde benimkilere benzeyen bir çift mavi gözle karşılaştım. Benimki onunkilerden daha açık maviydi.
Onun ki ise tam mavi.. Ya melez olabilirdi yada küçük bir tanrıça. Kız eliyle yüzeyi işaret etti. Belli ki çık konuşalım diyordu.Hızla yüzeye doğru torpido biçiminde yüzmeye başladım.Yüzeye aynı anda çıktık. Sessizce birbirimizi süzdük. Benziyorduk aslında. Ben onun esmer hali gibiydim. "Sen kimsin ?" bu soruyu da aynı anda sormuştuk. | |
|
Alexandra Galibina Küçük Tanrıça
Mesaj Sayısı : 189 Kayıt tarihi : 01/03/11
| Konu: Geri: Biz neyiz? Ya da kimiz? Salı Haz. 28, 2011 2:44 am | |
| İki kızda karşı karşıya aynı soruyla baş başa kalmışlardı. Denizin yüzeyinde beyaz vücuduna çarpan dalgalar kızın her saniye yüzme isteğine karşı bırakıyordu kendisini. Yavaş ve hızlı soluklarının birbirine karışmasıyla öncelikli davrandı Alexandra. Kendisine çeki düzen verdi ve dik bir şekilde durmaya başladı. Beline kadar gelen sudan, elini çıkardı ve karşısındaki kıza uzattı. Böbürlü fakat arkadaş canlısı bir ifadeyle kendisini tanıttı. “Alexandra Galibina. Su tanrıçası.” Okyanus rengindeki gözlerini faltaşı gibi büyüterek Alexandra’yı süzdü genç kız. Kekeleyerek kendisini tanıttı ve ardından bekledi. Alexandra ise hiçbir şaşkınlığa uğramamış, öylece duruyordu. Kızla tanıştıktan sonra kıza bakıp gülümsedi. Denizin dibine dalmadan, yüzeyinde yüzmeye başladı. O an rahatlıkla nefes alıyor, hiçbir sorun olmadığı için gayet rahattı. Arkasından hızlıca yüzen kızın yanına gelmesini bekledi ve yanına geldiğinde ise yüzerken sordu. “Sen kimin çocuğusun? Bu havada, bu kadar cesaretli ve mutlu olduğuna göre seninle bir bağım olmalı.” dedi. Donuk mavi gözleriyle kendisine bakan kızı süzdü Alexandra. Bir taraftan yüzerken bir taraftan da kızdan gelecek cevabı beklemeye başladı.
| |
|
Carmen Gabriel Boudicca Ares'in Çocuğu
Mesaj Sayısı : 149 Kayıt tarihi : 21/06/11
| Konu: Geri: Biz neyiz? Ya da kimiz? Salı Haz. 28, 2011 2:54 am | |
| Duruşunu dikleştirdi. ve elini bana doğru uzattı. “Alexandra Galibina. Su tanrıçası.” Şaşırmıştım ve şaşkınlığımı gizlemeye gerek görmedim. Bir küçük tanrı. "Bilanca Darcy McQueen." dedim elini sıkarken. Yüzmeye başladı. Bende ona rahatlıkla yetiştim. “Sen kimin çocuğusun? Bu havada, bu kadar cesaretli ve mutlu olduğuna göre seninle bir bağım olmalı.” Elbette mutluydum. "Amphitrite'nin dünyayı çepeçevre saran Deniz’in kraliçesinin." dedim başımı dikleştirerek. İlgiyle beni süzdü. Yanında yüzüyordum. "Sanırım bir bağımız var." dedim. Dememle yüzünden bir gülümseme geçti. "Evet. Suda buluştuk mutlaka olmalı" dedi. "Dipte olmayı seviyorum." dedim dibi gösterirken. Gülümsedi. "İstersen ineriz." dedi ve ne olduğunu anlamadan beni bacağımdan suyun derinliklerine doğru çekti. | |
|
Alexandra Galibina Küçük Tanrıça
Mesaj Sayısı : 189 Kayıt tarihi : 01/03/11
| Konu: Geri: Biz neyiz? Ya da kimiz? Salı Haz. 28, 2011 3:07 am | |
| Kızı ayağından denizin derinliklerine doğru çekiştirdi. Onları birbirlerine benzer yapan bir bağ bulunmuştu bile. Kardeşlik. Deniz ve su sevgisi. Kızın ayağından tutarak denizin dibine çektikten sonra sakince yüzmeye başladı denizin altında. Nazik bir biçimde ayaklarını suda kıvırırken, narin hareketlerle suyun içine dönüyor, oradan oraya yüzüyordu. Birkaç saniye sonra denizin dibinden çıkarak derin nefesler aldı. Alexandra’nın ölümsüz olması, onun her saniye nefes alacağı anlamına gelmiyordu. Hızlıca nefes aldıktan sonra arkasında beliren kızın gözlerine baktı. Sarı saçlarındaki suyu sıkıştırarak akıttı ve şaşırtıcı bir açıklığı da , sırrıda gerçeğe kavuşturdu. “Bilenca.” Gözleriyle ortalığı yoklayan genç kız, Alexandra’nın parıldayan gözlerine baktı. “Bizim bağımız denizden geliyor. Ben Poseidon kızıyım.” Gözleri parıldayarak kamaşan Bilenca gülümsemesine engel olamadı. Alexandra, şaşkın bakışlardan uzaklaşmak için kıyıya doğru yüzmeye çalıştı. Fakat bu defa deniz dibinden değil, yüzeyinden ilerliyordu. Ayağına sürten birkaç deniz yıldızına çeviriyordu gözlerini. Isınan kumlara doğru fırlatılmış elbisesi ve havlusuna doğru ilerledi. Gözleriyle bir bütün oluşturan havlusunu eline aldı ve kurulanmaya başladı. Gözlerini kamaştıran denize tekrar gördüğünde acı bir inlemeyle karşılaştı. Bilenca yere düşmüş ve acı çekiyordu. Belliydi ki yardıma ihtiyacı vardı. Elindeki havluyu kumun üzerine fırlatarak beyaz tülden elbisesini hızlıca üzerine geçirdi ve kızın yanına doğru koşmaya başladı Alexandra. Genç bir meleze yardım ediyordu şimdi de. Hızlıca kızın yanına doğru ilerledi ve kızı tuttu. Elinden gelen gayretle kızı kaldırdı ve kulübesine götürmeye hazırlandı. RP SONU.
En son Alexandra Galibina tarafından Salı Haz. 28, 2011 11:46 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 3 kere değiştirildi (Sebep : Rp'nin devamı.) | |
|