Olimpos Rpg Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi. |
|
| Zıtların Maçı | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
Marcela V. Martinez Hestia Rahibesi
Mesaj Sayısı : 126 Kayıt tarihi : 23/05/11
| Konu: Zıtların Maçı Cuma Haz. 24, 2011 5:58 am | |
| Kampta yapacak hiçbir şey bulamıyordum. Derslikler şu anlık kapalıydı, sürekli antrenman yapmak da çok sıkıcıydı. Hypnos kızı olmadığımdan tüm günümü uyuyarak da geçiremiyordum. Kısacası çok sıkılıyordum. Ben de bu nedenle kampı gezmeye çıkmıştım. Tabii bu gezi sırasında birkaç melezle dalaşmış, hepsine de haddini bildirmiştim. Düşman edinmeden duramıyordum, ne yapaım! Voleybol sahasının oraya geldiğimde "Ben bu kampa sıkılmak için mi geldim?" diye mırıldandım. Eski dostlarımdan -melez olanlardan- biri beni görse kesinlikle Fleur zannederdi. Ben hiçbir zaman bu kadar pasif olmamıştım, sürekli başıma bela alırdım, sürekli canavarları buharlaştırırdım, sürekli birilerine sataşırdım. Bu kesinlikle ben değildim. Ben düşünceli düşünceli yürürken birinin bana çarpmasıyla kendime geldim. Kızgın bakışlarımın eşlik ettiği kızgın ses tonumla "Önüne bak dikkatsiz şey!" dedim. Kız da sinirli sinirli "Asıl sen önüne bak! Dikkatsiz olan sensin!" dedi. Pardon?! Kıza biraz daha yaklaştım. Afrodit'in güzellikten başka bir şey düşünmeyen kızlarından biriydi kesin. "Bana bak güzelim, ben kolay kolay dikkatsizlik yapmam. O nedenle sözümü dinle ve benden özür dile." dedim. Tanrıça Hestia sevgi dolu biri olabilirdi, ama ben kesinlikle öyle değildim. En azından bu kıza karşı. Hem suçluydu hem de güçlü! Hestia'ya layık olmaya çalışsam da içimdeki psikopatı susturamıyordum. | |
| | | Luna Harrods Poseidon'un Çocuğu
Mesaj Sayısı : 282 Kayıt tarihi : 01/05/11
| Konu: Geri: Zıtların Maçı Cuma Haz. 24, 2011 6:33 am | |
| Acilen kardeşlerimden birini bulmam gerekiyordu. Plajdan koşturarak kulübeme gidiyordum. “ Bu konuyu onlara danışmalıyım” dedim. Koşarken bir yandan da sürekli kendi kendime konuşuyordum. “Babam bu yine bir görev verecektir bana herhalde?” , “ Ya ona bir şey olduysa?”diyordum. İşin aslı babamı dün rüyamda görmüştüm ve bunu bilge bir kardeşime anlatmam gerekiyordu. Rüyam bazı mesajlar veriyordu çünkü. Ailem hakkında bilgiler ve kuzenimin tehlikede olduğuyla ilgili birkaç şeyden daha bahsediyordu. Tam bunları düşünürken birine çarpmamla yere kapaklandım. "Önüne bak dikkatsiz şey!" dedi. Zaten dertliydim bir de bu kızla uğraşamazdım. "Asıl sen önüne bak! Dikkatsiz olan sensin!" dedim. Genelde sinirlenmem kolay kolay ama zaten kafam çok doluydu bu olayla patlama derecesine gelmiştim. Bana biraz daha yaklaştı. Güzel bir kızdı ama sade giyimliydi. Mavi göleri delici bakışlar attı. Hades kızıdır diye düşündüm ama emin olamamıştım. "Bana bak güzelim, ben kolay kolay dikkatsizlik yapmam. O nedenle sözümü dinle ve benden özür dile." Dedi. özür dilemek mi? Daha neler artık. Derin bir nefes aldım. asla sinirlenmeyen ben bugün köpürmüştüm azgın dalgalar gibi tıpkı. “Özür dilemek mi? Önüme çıkan sendin. Bak bu böyle olmaz tamam mı? Seni maça davet ediyorum. İyi olan kazansın” dedim. Düello yapmak istemiyordum ve bunun insancıl bir şekilde çözülmesini istiyordum. Bana bakıp kahkaha attı “Anlaştık prenses takımını topla. Gerçi şimdiden yenilmiş bil ama” dedi. Sinirden kızı boğabilirdim ama kendimi sakinleştirme özelliğim vardı neyse ki. “Göreceğiz tatlım. Hem seni daha önce görmedim kimin kızısın?” dedim. Sırıtarak cevap verdi bana. | |
| | | Marcela V. Martinez Hestia Rahibesi
Mesaj Sayısı : 126 Kayıt tarihi : 23/05/11
| Konu: Geri: Zıtların Maçı Cuma Haz. 24, 2011 6:52 am | |
| Sırtarak "Ölüm Tanrısı Thanatos'un kızıyım canım. Peki ya sen?" dedim. Kız bir an için korkusunu blli etse de hemen toparlandı ve "Okyanuslar ve Depremler Tanrısı Poseidon. Üç büyükler yani." dedi. Ben korkmak yerine şaşırmıştım. Poseidon mu? İyi bari, en azından Hades değildi. Hades olsaydı fena halde fırça yiyebilirdim babamdan. Sonuçt Hades babamın patronu sayılırdı. Ya da iş ortağı... Her neyse işte! Durduk yere başına iş alan küçük deniz kızına gününü zehir edecektim. En azından öyle umuyordum. Babam ve Kader Tanrıçaları iş ortağı sayılırdı ve umarım bana biraz kıyak geçerlerdi. Oyunuma güveniyordum, ama sırf Tanrıçalar yenilmemi istediği için yenilenilirdim de. "Pekâlâ deniz kızı, umarım voleybol oynayabiliyorsundur." dedim. "Sen beni düşünme zombi, kendine bak." dedi. Sinirimi belli etmeyerek gülümsedin ve biz atışırken yanımıza gelen ve tanımadığım bir kıza "Maça katılmak ister misin?" diye sordum. Kız birdenbire ona dönmemle şaşırsa da sorumu hemen cevapladı. | |
| | | Liliana Caprice von Dorff Demeter'in Çocuğu
Mesaj Sayısı : 105 Kayıt tarihi : 15/06/11
| Konu: Geri: Zıtların Maçı Cuma Haz. 24, 2011 7:19 am | |
| Dalgın dalgın yürüyordum. Boş boş gezinirken iki kızın tartıştığını fark ettim. Meraklı yanlarına yaklaştım. Bir voleybol maçı yapıcaklardı. Birbirlerine ilk karşılaşmalarında bu kadar kızmaları şaşırtıcıydı.Aralarından biri "Ölüm Tanrısı Thanatos'un kızıyım canım. Peki ya sen?" diye diğerine cevap verdi. Diğer kızsa önce biraz korktu ama sonra hemen cevap verdi. "Okyanuslar ve Depremler Tanrısı Poseidon. Üç büyükler yani." Üç büyüklerden birinin kızıydı. İlginç olacağa benziyordu. İlgimi çekmişti. Sessizliği Thanatos’un kızı bozdu. "Pekâlâ deniz kızı, umarım voleybol oynayabiliyorsundur." Poseidon kızının ondan aşağı kalmaya niyeti yoktu. "Sen beni düşünme zombi, kendine bak." Thanatos kızı sinirlendiğini belli etmedi ama insanların duygularını iyi anlardım. Sinirlendiğini ve bunu sakladığının farkındaydım. "Maça katılmak ister misin?" diye cevap verdi kız bana. Şaşırmıştım bir anda bende dahil olmuştum.Ama hemen cevap verdim. “ Elbette. Oynamak isterim.” Kızın benim onu kabul edeceğimden çok emin olduğunu emindim. Poseidon kızının bana baktığını fark ettim. Hafif bir küçümsemeyle. Kendini beğenmişlere alışıktım ama bu kız pek onlara benzemiyordu. Diğer kıza döndüm. " Merhaba. Ben Liliana. Ne zaman başlıyoruz. Sabırsızlanıyorum." | |
| | | Marcela V. Martinez Hestia Rahibesi
Mesaj Sayısı : 126 Kayıt tarihi : 23/05/11
| Konu: Geri: Zıtların Maçı Cuma Haz. 24, 2011 10:32 pm | |
| Küçük deniz kızına sinsi bir bakış attım ve Lilliana'ya dönerek "Selam. Ben de Marcela. Deniz kızı da takım arkadaşı bulunca başlarız, eşitlik olsun." dedim. Yüzümdeki gülümsemenin sevimli olması için uğraşmama gerek kalmamıştı, çünkü bu kızdan garip bir elektrik alıyordum. Deniz kızından da buna benzer bir elektrik almıştım, ama ondan zıt bir elektrik geliyordu. Sanki ateş ve su ya da ölümle yaşam gibi. Bundan doğal bir şey olmazdı, Hestia rahibesi ve Poseidon kızının zıt olmasından başka ne beklenirdi ki zaten? Lilliana'ysa bana daha yakın geliyordu. "Kimin kızısın?" diye sordum merakla. "Demeter." dedi. Ah, tam tahmin ettiğim gibi, yakınlık normaldi, ne de olsa ölüler çürüyüp toprak olurdu. Yani bu döngü bir tür ittifak sayılabilirdi. Gerçi Poseidon'la daha önemli bir ittifağı vardı bitkilerin ama neyse. Deniz kızına döndüm ve "Senin adın ne peki deniz kızı?" dedim. Benim kavgayla başlayan ilişkilerim genelde karşımdakini başına ördüğüm çorabın onu yutmasıyla biterdi, ama bu kıza karşı daha dostane duygular hissediyordum. Eğer öyle olmasaydı saha yerine arenayı tercih ederdim ve yılın dövüşünü falan yapardık herhalde. | |
| | | | Zıtların Maçı | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|